Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/70 E. 2018/307 K. 23.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/70
KARAR NO : 2018/307

DAVA : Markaya Tecavüzün Tespiti, Maddi-Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 28/04/2017
KARAR TARİHİ : 23/10/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/11/2018

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin 35. Sınıfta tescilli…. sayılı “….” markasının sahibi olduğunu, davalının mağazasında müvekkiline ait …. markasının iktibas veya iltibas edecek derecede benzeri olan …. markalı ürünlerle mağazacılık faaliyeti yaparak müvekkilinin marka hakkına tecavüz ettiğini, Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının …. dosyasından alınan rapor ile de bu durumun tespit edildiğini ve davalı yan fiillerinin aynı zamanda müvekkilini maddi ve manevi zararlara uğrattığını iddia ederek, tecavüzün tespitini, önlenmesini, durdurulmasını, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik, 1.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi ve 100,00 TL itibar tazminatının, 06/10/2016 tarihinden itibaren işletilecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini ve hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ve ön inceleme tensip tutanağı davalı yana usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş ise de, davalının herhangi bir yazılı yanıtta bulunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, markaya tecavüzün tespiti, men ve ref’i ile, 1.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi ve 100,00 TL itibar tazminatı ve hükmözetinin ilanı taleplidir.
Davacı vekili 11/07/2018 tarihli dilekçesi ile, 1.000,00 TL olan maddi tazminat talebini, 25.000,00 TL olarak ıslah etmiştir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, …. sayılı “….” ibareli markanın, 24, 25 ve 35. Sınıflarda 26/08/2013 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davacı şirket yetkilisi …. adına tescilli olduğu tespit edilmiştir.
Dosyaya celbedilen Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporu incelendiğinde sonuç olarak, ürünler üzerinde ….adına…. sayı ile tescilli …. markası şeklinde iktibas yapılarak markanın taklit edildiği, ürünler üzerindeki etiketler incelendiğinde de, orijinal ürün etiketleri ile birebir aynı olduğu, ürünlerdeki işçilik kalitesinin düşü olmasından dolayı ürünlerin ikinci kalite ürün olabileceği kanaatine varıldığı, suça konu ürün9ler üzerinde bulunan davacıya ait markaların emtia sınıfına uygun ürünler üzerinde uygulandığı ve eylemin marka hakkına tecavüz sayılan fiiler kapsamında olduğu yolunda görüş belirtildiği anlaşılmıştır.
Maddi tazminat talebinin değerlendirilmesi açısından dosya bir Mali Müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi hazırlamış olduğu raporda sonuç olarak, Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından bilirkişi Tekstil Mühendisi …. tarafından hazırlanan 19/12/2016 tarihli bilirkişi raporuna göre marka hakkına tecavüzün sabit olduğu, Küçükçekmece … Sulh Ceza Hakimliği’nin …. D.İş sayılı kararı ile belirtilen mahalde yapılan aramada ele geçirilen davacı firmaya ait “….” marka ve logolu ürünlerin ve davalının 07/06/2016 tarihli duruşmadaki beyanları dikkate alınarak yapılan hesaplama ve davacı vekili tarafından dosyaya ibraz edilen örnek lisans sözleşmesi nazara alınarak yapılan hesaplamada, lisans bedelinin ortalama 15.000,00 TL-25.000,00 TL civarinda olduğu yolunda görüş belirtiliği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre iş bu dava 6769 SMK. da düzenlenen markaya yönelik tecaüzün tespiti ve menine yönelik olup dava marka hakkına yönelik tecavüzün tespiti ve menine yönelik olup sınai mülkiyet kanunu 7 maddesi bu kanunla sağlanan marka koruması tescil yolu ile elde edilir. Marka tescilinden doğan haklar münhasıran sahibine aittir. Marka sahibinin izinsiz olarak yapılması halinde aşağıdaki fiilerin önlenmesini talep etme hakkı vardır;
a-Tescilli marka ile aynı olan bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması
b-Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetler ile aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması,
c-Aynı,benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştıdığı tanınmışlığı düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikte herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması
Aşağıdaki belirtilen durumlar işaretin ticaret alanında kullanılması halinde 2. Fıkra hükmü uyarınca yasaklanabilir:
a-işaretin mal veya ambalaj üzerine konulması,
b-işaretin , işareti taşıyan malların piyasaya sürülmesi, tesil edilebileceğinin teklif edilmesi, bu amaçlarla stoklanması veya işaret altında hizmetlerin sunulması ya da sunulabileceğinin teklif edilmesi ,
c-işareti taşıyan malın ithal veya ihraç edilmesi
ç-işaretin,teşebbüsün iş evrakı veya reklamlarında kullanılması
d-işareti kullanan kişinin işareti kullanımına ilişkin haklı veya meşru bağlantısı olmaması şartı ile işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yataracak şekilde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması,
e-işaretin ticari unvan ya da işletme adı olarak kullanılması
f-işaretin hukuka uygun olmayan şekilde karşılaştırmalı reklamlarda kullanılması
Bunun yanında kanunun 29. Maddesi marka sahibinin izni olmaksızın 7. Maddede belirtilen biçimlerde markayı kullanmak marka sahibinin izni olmaksızın markayı veya ayırt edilmeyecek kadar benzerini kullanmak suretiye markayı taklit etmek , markayı veya ayırt edilemeyceek kadar benzerini kullanılmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde tecavüz yolu ile kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak dağıtmak başka bir şekilde ticaret alanından çıkarmak ithal işlemine tabi tutmak ihraç etmek ticari amaç ile elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak marka sahibi tarafından lisans yolu ile verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları 3. Kişilere devretmek markaya tecavüz olarak kabul edilmiştir.
Somut olayda ; davalı tarafın satışa sunduğu ürünler üzerinde yapılan soruşturma neticesinde ve dosyaya ibraz edilen rapor neticesinde davacı tarafa ait …. markasının birebir taklit olarak kullanıldığı ürünlerin taklit olduğu söz konusu kullanımın markaya yönelik tecavüz olduğu yine söz konusu daavcı tarafa ait işaretin ve markanın taklit olarak kullanımı haksız rekabet olduğundan haksız rekabetin tespiti ve menine karar vermek gerekmiştir.
Davacının maddi tazminat talepleri bakımından ise
Marka sahibi SMK uyarınca zararın tazminini isteyebilir. Sınai Mülkiyet Kanunu m.151’de yoksun kalınan kazancın hesaplanması bakımından 556 sayılı MarKHK’da olduğu gibi 3 farklı yönteme yer verilmiştir. Hak sahibi bu üç yöntemden birini seçmek zorundadır. Bir başka deyişle, bu hükümde yer alan hesaplama yöntemleri dışında başka bir yönteme başvurulamaz. Yoksun kalınan kazanç, zarar gören marka sahibinin seçimine bağlı olarak;
1) Marka hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, marka sahibinin markanın kullanması ile elde edilebileceği muhtemel gelire göre,
2) Marka hakkına tecavüz edenin, markayı kullanmak yoluyla elde ettiği kazanca göre,
3) Marka hakkına tecavüz edenin, markayı bir lisans anlaşması ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması halinde ödemesi gereken lisans bedeline göre tazminat talebinin türüne göre davacının seçimlik hakkı olup davacı taraf lisans bedeline göre tazminat talebinde bulunmuş olup bilirkişi raporunda her ne kadar lisans bedeline göre değerlendirme yapılmış davacı firmaya ait “…” marka ve logolu ürünlerin ve davalının 07/06/2016 tarihli duruşmadaki beyanları dikkate alınarak yapılan hesaplama ve davacı vekili tarafından dosyaya ibraz edilen örnek lisans sözleşmesi nazara alınarak yapılan hesaplamada, lisans bedelinin ortalama 15.000,00 TL-25.000,00 TL civarinda olduğu yolundaki bilirkişi raporu davalının işletmesinin ve kazancının hacmi dikkate alınarak emsal lisans bedeli olarak gelen müzekkere cevaplarından tam olarak değerin tespiti mümkün olmadığı hallerde hakimin borçlar kanunu hükümleri gereği değerlendirme yapması söz konusu olup davacı taraf markasının değeri kullanım şekil dikkate alınarak sunulan emsal lisans sözleşmesi bedeli de dikkate alınarak alt sınır olan 15.000,00 TL maddi tazminatın davalı taraftan tahsili davacı tarafa ödenmesine fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine karar vermek geekmiştir.
Manevi tazminat yönünden ise davacı taraf yönünden piyasada belirli bir şekilde tanıtım müşteri nezdinde kabul gören ürününün davalı taraf tarafından haksız rekabet teşkil edecek şekilde izinsiz kullanımın, davacı taraf yönünden manevi hakın ihlali niteliğinden söz konusu ürünlerin piyasaya sunuluş şekli tarafların dosyaya yansıyan deliller ve davalının ticari konumu hakkaniyet gereği 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili davacıya ödenmesine fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine ve hükmün ilanına karar vermek gerekli ve yerinde görülmüştür.
Davacının itibar tazminatı talebi yönünden ise SMK m. 150/2 uyarınca marka hakkına tecavüz durumunda, hakka konu ürün ve hizmetlerin, tecavüz eden tarafından kötü şekilde kullanılması veya üretilmesi, bu şekilde üretilen ürünlerin temin edilmesi yahut uygun olmayan bir tarzda piyasaya sürülmesi sonucunda markanın itibarı zarara uğrarsa bu nedenle ayrıca tazminat talep edilebilir. Bu özel tazminat türü, MarKHK m. 68’de yer almaktaydı. İlgili maddede marka hakkına tecavüz edenin markayı uygun olmayan bir şekilde kullanması sonucunda markanın itibarı zarara uğradığında bunun ayrıca tazminata konu olacağı belirtilmekteydi. Burada markanın itibarının gördüğü zarar tazmin edileceği için doktrinde bu hüküm itibar tazminatı olarak anılmıştır. Yargıtay’a göre de itibar tazminatı maddi ve manevi zararın dışında ancak her iki tazminatın özelliklerini içinde barındıran kendine özgü bir tazminat türüdür. (Yargıtay 11. HD, E. 2015/8175, K. 2016/5114 )
Somut davadaki duruma göre davacıya ait markanın taklit edilerek marka hakkına tecavüz ediliği saptanmıştır. 6769 sayılı SMK’da düzenlenmiş bulunan maddi, manevi ve itibar tazminatlarının birlikte talep edilmesi mümkündür. Ancak tazmini amaçlanan zararların maddi veya manevi zarar içinde hesap edilmiş olup fiili zarar, yoksun kalınan kazanç ve manevi zarar belirlenirken, markanın kötü ve uygun olmayan kullanımı nedeniyle uğranılan zararın dikkate alınmamış olması halinde ayrıca itibar tazminatına hükmedilebileceğinden bu tazminat talebi bakımından talep yerinde görülmemiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile,
2-Davacı adına tescilli bulunan markaya davalının davacıya ait markanın kullanımı nedeniyle markaya yönelik tecavüz tespitine, her türlü tabela afiş ve yazılı görsel medya araçlarında kullanımının durdurulmasına,
3-Davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 15.000,00 TL lisans bedeli maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının itibar tazminatı ve fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine,
4-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine,
5-Karar özetinin Türkiye’de yayın yapan tirajı en yüksek üç büyük gazeteden birinde bir kez ilanına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 1.366,20 TL ilam harcından, 189,57 TL peşin harç ve 410,00 TL ıslah harcının mahsubu ile, 766,63 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsiline,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan, 3.145,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacya verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince manevi tazminat yönünden hesaplanan, 1.200,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 225,57 TL dava ilk masrafı, 321,20 TL tebligat-tezkere 410,00 TL ıslah harcı ve 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.706,77 TL yargılama giderinin, 896,05 TL.’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine
-Gider Avansından kalan miktarın 6100 SY nın 333 md göre karar kesinleşince davacıya iadesine,
İlgili Hukuk Dairesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere, davacı vekili ile ihbar olunan vekilinin ve davalının yüzlerine karşı verilen karar, açıkça okunup anlatıldı.23/10/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır