Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/604 E. 2019/120 K. 02.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/604
KARAR NO : 2019/120

DAVA : FSEK-Haksız Rekabetin Tespiti, Tecavüzün Men ve Ref’i,
Maddi-Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 11/12/2017
KARAR TARİHİ : 02/04/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/04/2019

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin “….” isimli projenin sahibi olduğunu ve bu projeyi Bakırköy ….. Noterliğinde 31/10/2016 tarihinde tespit ettirdğini, projeyi davalılara sunum yaparak tanıttığını, bilahare bu projeyi notere tespit ettirmesi nedeniyle davalılardan ….tarafından projeden uzaklaştırıldığını, projesinin davalı idare ile …. arasında imzalanan protokol çerçevesinde Mihmandar Projesinin içine müvekkilinin izni olmadan dahil edildiğini, ayrıca projenin isminin de “….” olarak değiştirdiklerini, davalıların müvekkiline ait projeyi müvekkilinin izni olmaksızın pazarlamasının, sahiplenmesinin ve işbu proje üzerinden ticari kazanç sağlamalarının FSEK kapsamında telif işgali teşkil ettiği gibi, müvekkili haklarına tecavüz ve haksız rekabet de teşkil ettiğini iddia ederek, haksız rekabetin tespitini, tecavüzün men ve refi’ini, 50.000,00 TL manevi ve 5.000,00 TL maddi tazminat talebinin kabulü ile müvekkilinin uğradığı zarar ve ziyanın üç katına kadar reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalılardan …. Kaymakamlığı …. vekili cevap dilekçesi ile, adı geçen projenin davacıya ait olmadığını, ….. tarafından davacıya gönderilen ihtarda davacının ….’ın projesini kendi projesi gibi tespit ettiğinin belirtildiğini, ayrıca bu projenin eser vasfına haiz olmadığını, dava konusu projenin Müdürlüklerine bağlı hiçbir okulda uygulanmadığını ve davacının da koordinatör olarak görevlendirilmediğini, Müdürlüklerine bağlı okullarda Okul Sıralarındaki ….. uygulanmakta olduğunu ve bu projenin Talim Terbiye Kurlu Başkanlığının ve Temel Eğitim Genel Müdürlüğünün 23/03/2016 tarihli yazısı dikkate alınarak hazırlandığını ve bu projede davaının hiçbir dokümanı ve projesinin kullanılmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP : Diğer davalı …. vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin …. Şube Müdür Vekili olarak görev yapmakta olduğunu, …n 2015-2016 eğitim-öğretim yılı başında önceden tespit edilen röt okulda hafızlık eğitimi çalışması başlattığını, davacının da bu kapsamda ….personeli olmayan öğretici sıfatıyla görev yaptığını, davacıya ait herhangi bir projenin kullanılmadığını, hazırlık eğitim projesinin bütün detaylarının müvekkili idaresindeki Ar-Ge ekibi tarafından hazırlanmış olduğunu, projenin geleneksel hafızlık eğitim usullerinin modern eğitim sistemine uarlanmasıyla oluşturulduğunu, davacının notere tespit ettirdiği belgelerin kendisine ait olmadığı gibi FSEK bağlamında da korunamayacağını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacıya ait olduğu iddia olunan “…” isimli projenin, davalılar tarafından izinsiz kullanılmasının ve isminin değiştirilmesi nedeniyle haksız rekabetin tespiti, tecavüzün men ve ref’i ile tazminat taleplidir.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi heyeti hazırlamış oldukları 15/01/2019 tarihli raporda sonuç olarak, “….” isimli projenin basit, genel geçer nitelendirme ve içeriklerden oluştuğu, hafızların ezberlerini geliştirmeye yönelik yöntemlerin ise sıradan ve genel geçer hafıza gelişimi tekniklerine göre hususiyet taşımadığı, herhangi bir özgünlük taşımadığı, ayrıca usul ve yöntemlerin FSEK çerçevesinde korunmasının da söz konusu olamayacağ, bu nedenle Fikir ve Sanat Eseri Kanunu çerçevesinde korumadan faydalanamayacağı, dosyanın halihazır durumu itibariyle davacının noter tespitini çürüten herhangi bir delil veya mahkeme kararı bulunmadığından, davacının davaya konu ettiği “….” isimli projenin karineten hak sahibi olduğu, davacının projesinden davalının Mihmandar projesi içerisinde bir çok içerik olduğu gibi, bazı içeriklerin de benzer şekilde dahil edildiği, davacının projesinin TTK’nın 55 maddesi anlamında iş ürünü olduğunu ve davacının iş ürününün izinsiz olarak kullanılmasının FSEK 84 atfı nedeniyle TTK’nın 55/1,a-4 anlamında iltibas sayılabileceği, zarar miktarı net tespit edilemediğinden, BK’nın 50 ve 51. Maddelerinde yer alan ilkeler uyarınca uygun bir tazminatın takdir edilmesi gerektiği, bu çerçevede somut olaydaki ihlalin yoğunluğu ve miktarı göz önüne alındığında, maddi tazminatın takdiri mahkemeye ait olmak üzere 3.000,00 TL olabileceği, haksız rekabet eylemi dolayısıyla manevi tazminata hükmedilebilmesi için davacının iktisadi menfaati yönünden zararın veya tehlikenin ve kusurun mevcudiyetinin yeterli olduğu, somut uyuşmazlıkta da iltibasa mahal verecek şekilde davacı projesinin izinsiz kullanılmasının manevi tazminat gerektirip gerektirmediği hususunun Mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir.
Davalılardan ….., …. Şube Müdür Vekili olarak görev yapmakta olup, olay ve dava tarihinde kamu görevlisidir. Davacı tarafından aleyhine bu kamu görevi nedeniyle eldeki dava açılmıştır. Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi, ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Bu durumda sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup, dava o kurum aleyhine açılmalıdır. (T.C. Anayasası 40/3, 29/5, 657 Sayılı Kanun 13. Maddesi) Bu konuda yasal düzenlemeler, emredici hükümler içermektedir. Anayasanın 129/5 maddesi ile 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunun 13/1 maddesi gereğince; kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken kusurlu eylemleri nedeniyle oluşan zararlardan doğan tazminat davaları, kendilerine rücu edilmek kaydıyla ve yasada gösterilen koşullara uygun olarak idari aleyhine açılabileceğinden, davalı kamu görevlisi ….’e husumet düşmeyeceğinden, davacının bu davalıya yönelik davasının pasif husumet yokluğu sebebiyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacının davalı ….na yönelik davasına gelince; dosya kapsamı deliller ve davacı vekilinin kabulüne göre, davacı …. bünyesinde süreli hizmet akdi ile çalışırken birlikte çalıştığı kamu görevlileri ile birlikte dava konusu ettiği projeyi geliştirdikleri, projenin basit, genel geçer nitelendirme ve içeriklerden oluştuğu, hafızların ezberlerini geliştirmeye yönelik yöntemlerin ise sıradan ve genel geçer hafıza gelişimi tekniklerine göre hususiyet taşımadığı, herhangi bir özgünlük taşımadığı, ayrıca usul ve yöntemlerin FSEK çerçevesinde korunmasının da söz konusu olamayacağ, bu nedenle Fikir ve Sanat Eseri Kanunu çerçevesinde korumadan faydalanamayacağı, adına noter tespiti yaptırmış ise de, kurumda çalıştığı dönemde diğer çalışanlarla birlikte bu projeyi geçrekleştirmiş olması ve projenin herhangi bir ticari amaç gütmeden eğitim amacıyla kullanılması ve tarafların sıfatı da gözetildiğinde haksız rekabetten de söz edilemeyeceği, davacı yararına maddi tazminat koşullarının oluşmadığı, keza hukuka aykırılık bulunmadığı gibi, davacnın herhangi bir hakkının da ihlal edilmediği anlaşılmakla, davacının davalı Bakanlığa yönelik davasının da esastan reddine karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davalı ….’e yönelik davasının pasif husumet yokluğu sebebi ile usulden reddine,
2-Davacının davalı….(…. Kaymakamlığı)’na yönelik davasının esastan reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 44,40 TL ilam harcından, 31,40 TL peşin harcın mahsubu ile, 13,00 TL bakiye karar harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince red sebebi farklı olduğundan, red sebebi de gözetilerek 3.931,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalı ….’e verilmesine,
5-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince red sebepleri farklı olduğundan, reddedilen maddi tazminat yönünden 3.931,00 TL, reddedilen manevi tazminat yönünden 3.931,00 TL olmak üzere toplam 7.862,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalı …. verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Talep halinde kararın taraf vekillerine tebliğine,
8-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup anlatıldı.02/04/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır