Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/584 E. 2021/182 K. 14.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/584
KARAR NO : 2021/182

DAVA : Markaya Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Men’i, Ref’i
DAVA TARİHİ : 14/07/2015
KARAR TARİHİ : 14/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/09/2021

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacılar vekili dava dilekçesi ile, …. ( …… ) şirketinin 1890 yılında Kuveyt’te kurulmuş bir şirket grubu olduğunu, şirket kurucularının soyadından bilinir bir şirket ve marka yarattığını, müvekkiline ait ticaret unvanı olan ” …..”‘nın, Kuveyt’te 1990 yılından beri kayıtlı ve tescilli olduğunu, “…….” ve “……” ibarelerinin müvekkillerinin ticaret unvanları olduğunu, aynı zamanda TPMK nezdinde “……” ibaresinin…… ve …… sayılı tescil belgeleri ile müvekkili adına tescilli olduğunu, müvekkilinin “……” markasını Türkiye’de aralıksız ve ciddi anlamda yiyecek-içecek, giyim ve kozmetik alanları başta olmak üzere perakendecilik sektöründe kullanıldığını,”……” ve “…….” markalarının tanınmış markalar olduğunu, davalının ise 2014 yılında tescil edilmiş bir şirket olduğunu, davalının ticaret unvanının çekirdek kısmının “…….” ibaresinin oluşturduğunu, davalı yanın faaliyet konusu incelendiğinde, “……” ibaresi tasviri nitelikte olduğundan, benzerlik değerlendirilmesinde dikkate alınmaması gerektiğini, davalının müvekkilinin markalarının esas unsurunun birebir aynısını, müvekkili markasının tescilli olduğu ve aktif olarak kullanıldığı sektörde www……com.tr ve www…….com.tr alan adlarında ve bu alan adlarının içeriklerinde kullandığını, bu kullanımın tasarımı-rengi müvekkili şirkete ait kullanımlar ile iltibas yarattığını, davalı fiillerinin aynı zamanda haksız rekabet yarattığını ve davalının kötü niyetli olarak hareket ettiğini iddia ederek, müvekkillerine ait tescilli “……” ve “…….” markaları ve yine müvekkillerine ait “…….” ibarelerinin davalı tarafından web siteleri içeriği de dahil olmak üzere her türlü mecrada kullanılmasının durdurulmasını, önlenmesini, davalının www. …..com.tr ve www…….com.tr alan adlarında, bu alan adlarına ait web içeriklerinde her türlü iş evrakında “…….” ibaresinin kullanılmasının, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespitini, men’ini, ref’ini ve marka tecavüzünden ve haksız rekabetten doğan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, www …….com.tr ve www…….com.tr alan alan adlarının iptalini, bu alan adlarına Türkiye’den erişimin engellenmesini ve müvekkilinin tescilli “…….” ve benzeri markalara dair tüm kullanımlarının bu alan adları içeriğinden kaldırılmasını, davalının ticaret unvanından “…….” ibaresinin sicilden terkinini ve verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin iddia edelin markalarını dava tarihi itibariyle kullanmasa da, söz konusu markalar tescil edildiklerinde, müvekkilinin bu markaları kullanmakla niyetli olduğunu, davacının sunduğu deliller arasında ve tespit raporunda bu markanın kullanıldığına dair tek bir delil sunulmadığını, sosyal mecrada “…….” ismi bulunsa da bunun markasal bir kullanım olmadığını, bu marka altında ticari herhangi bir faaliyetinin bulunmadığını, müvekkiline ait alan adlarının, müvekkilinin ticaret unvanı kapsamında alınmış yasal bir kullanım olduğunu, müvekkilinin şirketi ortağının da Kuveyt de “…….” isimli şirketinin bulunduğunu, bu nedenle davacının tanınan bir şirket iddiasının yerinde olmadığını, davacı tarafından “…….” ibaresinin marka olarak kullanılmadığını, davacı adına “……” ibaresinin marka olarak tescilli olup, bu işaretin marka olarak kullanılmadığını ve müvekkiline ait “…….” ibareli marka ile davacı adına tescilli “…….” ibaresi arasında iltibas yaratacak bir benzerlik de bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkememizin 22/03/2017 Tarih, …. Esas ve ….. Karar sayılı kararı ile, “Davacı …… yönünden davanın KABULÜNE , diğer davacı … – yönünden davanın reddine, davalının eylemi nedenile haksız rekabet ve marka hakkına tecavüzün tespitine, davalı alan adı sahibi olması sebebiyle www. ……com.tr , www…….com.tr alan adının terkinine, davalının ticaret unvanındaki ……. ifadesinin terkinine,” dair verilen karar, davalı vekilinin istinafı üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ……..Hukuk Dairesi’nin 06/11/2017 Tarih, …… Esas -…….. Karar sayılı ilamı ile, “Dosya kapsamına göre davalı taraf, ……. ibareli ……. ve ….. sayılı marka tescil başvuruları davanın açılmasından önceki tarihte yapılmış olup, yargılama sırasında bu başvuruların tescil edildiği ve TPMK’nun tescil kararına karşı Ankara FSHHM’de açılan …… ve ……. Esas sayılı davaların derdest olduğu anlaşılmaktadır. Bu marka başvuruları davadan ve 6469 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden önce yapılmış olduğundan, bu başvurularla ilgili TPE, YİDK kararlarına karşı Ankara FSHHM’de açılmış davanın akıbeti araştırılıp, sonuçları bekletici mesele yapılarak, ortaya çıkacak sonuca göre ve davalının dava konusu kullanımlarının bu marka tescilleri kapsamında kalıp kalmadığı da araştırılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış” gerekçesi ile Mahkememiz kararı kaldırılarak dosya Mahkememize iade edilmiştir.
Mahkememizce Bölge Adliye Mahkemesi kararı doğrultusunda, Ankara ……. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi ……. Esas sayılı dosyası ile birleşen aynı mahkemenin …… Esas sayılı dosyalarının sonucu beklenmiş ve kesinleşme şerhli birer suretleri dosyamıza aldırılmıştır. Bu dosyaların tetkikinden, davacı …tarafından davalı … …… Tüketim Ürünleri Tic.Ltd.Şti. aleyhine YİDK kararların ihtarı istemiyle dava açıldığı, mahkemece davanın kabulüne karar verilerek, davalı adına tescil edilen, ……. ve ……. sayılı markaların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verildiği, kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı deliller ve taraflar arasında görülüp kesinleşen yukarıdaki Ankara ….. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin dosya kapsamına göre, davacı …. Şirketinin Türkiye’de herhangi bir tescilinin veya kullanımının bulunmadığı, yurt dışındaki tescilli ticaret unvanı veya markanın Türkiye’de hak sahipliği iddiasına dayanak olamayacağı gözetildiğinden, ülkesellik ilkesi gereği bu davacının davasının reddi gerekmiştir. Davacı … Anonim Şirketi’nin davasına gelince; bu şirketin…… ve …… tescil nolu “……” ibaresini içeren markaların 35, 9, 16, 38 ve 43 sınıflarında tescilli olduğu, davalı adına olan ” ……” marka başvurularının yukarıda değinilen Ankara …… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi kararıyla hükümsüz kılındığı, davalının buna rağmen sonraki tarihli davalı ünvanını ” …….” ibaresini içerdiği, davacı markaları ile, davalı ticaret unvanının benzer olduğu, davalının adına olan www…….com.tr alan adı ve www……com.tr alan adı üzerinden de markasal kullanımların bulunduğu, davalının bu eylemlerinin davacının marka haklarına tecavüz ve aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiği anlaşılmakla, davanın kabulü gerekmiştir. Ayrıca dava açıldığı tarih itibariyle davalının ticaret unvanından al …… ibaresini terkini koşulları da oluşmuş ise de, yargılamanın devamında davacı şirket unvan değişikliği gerçekleştirdiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacı …. yönünden davanın aktif husumet yokuluğu sebebiyle reddine,
2-Davacı … Anonim Şirketi’nin davasının KABULÜNE, davalının davacının marka haklarına tecavüz ve haksız rekabetinin tespitine, men’ine, ref’ine ve marka tecavüzünden ve haksız rekabetten doğan maddi durumun ortadan kaldırılmasına, bu meyanda davalı adına kayıtlı http://www…….com.tr ve http://www…….com.tr alan adlarının iptaline, bu alan adlarına Türkiye’den erişimin engellenmesine, ihlal teşkil eden “…….” ve benzeri markalara dair davalı tarafın tüm kullanımlarının http://www…….com.tr ve http://www…… com.tr alan adları içeriğinden kaldırılmasına,
3-Yargılamanın devamında davalı tarafça unvan değişikliği yapıldığından, unvanın terkini yönünden dava konusuz kaldığından, karar verilmesine yer olmadığına,
4-Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin masrafı davalıdan alınarak Türkiye çapında yayın yapan trajı en yüksek bir gazete ile ilanına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 59,30 TL ilam harcından, 27,70 TL peşin harcın mahsubu ile, 31,60 TL bakiye karar harcının, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacı … Anonim Şirketi’ne verilmesine,
7-Davacı … yönünden dava aktif husumet yokluğu nedeniyle reddedildiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin, bu davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 55,40 TL dava ilk masrafı, 289,00 TL tebligat-tezkere ve 1.900,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.244,40 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacı … Anonim Şirketi’ne verilmesine,
9-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgililerine iadesine,
10-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı.14/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır