Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/574 E. 2019/395 K. 26.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/574
KARAR NO : 2019/395

DAVA : Markanın Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 13/11/2017
KARAR TARİHİ : 26/11/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/12/2019

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin uzun yıllardan bu yana tasarım , üretim ve satış alanında faaliyet gösteren, alanının tanınan ve güvenilir tasarımcı mimarlarından biri olduğunu, müvekkilinin gerçekleştirdiği iç tasarım faaliyetleri çerçevesinde Bursa ilinde yeni açılacak olan restaurana ait olmak üzere iç mekan ve marka oluşturmaya yönelik davalılardan teklif aldığını, davalılardan … ve ….. ile yapılan “İç Mekan Ve Kurumsal Kimlik Tasarım ve Uygulaması Ajans ve Şirket Sözleşmesi” gereği ….. Projesi olarak adlandırılan iç mekan tasarımı ve markası projesi uyarınca, açılacak olan belirli sayıdaki restaurantlarda uygulanacak görsel iç mekan tasarımı ve kullanılacak olan markaya ilişkin çalışma yapıldığını, mali hakları kullanma yetkisinin tamamen müvekkiline ait olduğunu, müvekkilinin, proje kapsamında dava konusu “……” markası üzerindeki gerçek marka hakkı sahibi olduğunu ve iş bu ibarenin müvekkilince yaratıldığını, müvekkilinin yaptığı proje uyarınca “……” isimli markayı oluşturduğunu ve tüm marka ve mali hakları müvekkiline ait olmak kaydıyla projeyi davalıya teslim ettiğini, ancak davalının projeye ait ücreti ödemediğini, sözleşme hükümlerine aykırı hareket ederek, hem proje kapsamında müvekkilince oluşturulan markayı ve hem de proje uygulamasını haksız ve hukuka aykırı olarak müvekkilinin rızası dışında kullandığını, davalının ayrıca söz konusu markanın tescili amacıyla Türk Patent Enstitüsüne tescil başvurusunda bulunduğunu, davalının kötü niyetli eylemlerine devam ederek dava konusu oluşturan proje kapsamına dahil olan ve müvekkilince oluşturulan “……” ibaresini marka olarak …… sayı ile adına tescil ettirdiğini iddia ederek, davalılar adına tescilli …… sayılı “……” ibareli markanın öncelikle müvekkiline devrini, bu mümkün olmadığı takdirde ise söz konusu markanın hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalılardan … vekili cevpa dilekçesi ile, davacının “……” markasını yarattığına dair iddiasının gerçek dışı olduğunu, söz konusu ibarenin dava konusu olan …… sayılı marak olmayıp, müvekkiline ait olan …… sayılı marka tescili olduğunu, davacının iddiasına dayanak dava konusu marka üzerinde hak sahipliği sağlamasının mümkün olmadığını, davacının dava konusu markanın tescilli olduğu 30 ve 43. Sınıflarda hiçbir faaliyet ve markasal kullanımı olmadığı halde gerçek hak sahipliği iddiasınının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı … vekili sunmuş olduğu 03/07/2018 havale tarihli esasa ilişkin beyan dilekçesi ile, öncelikle müvekkilinin işbu dava konusu markanın tescilli sahibi (%50) olup, dava konusu edilen “……” ibaresinin ilk defa dava konusu markanın kök markası olan …… tescil sayılı “…..” ibareli marka olduğunu, kök markanın 16/11/2001 tarhinde tescil edildiğini, söz konusu tescilin halen geçerli ve müvekkili adına kayıtlı olduğunu, davacının bu marka veya ibare üzerinde herhangi bir hak sahibi olması mümkün olmadığını, davacının dayandığı sözleşme incelendiğinde de 2007 yılında yapıldığı, yani “Big Mamma’s” ibaresinin ilk kez tescil edilmesinden 6 yıl sonra yapıldığının anlaşılmakta olduğunu ve bu nedenle dava konusu markanın davacı tarafından yaratıldığı iddiası tamamen gerçek dışı olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davalılar adına …… sayı ile tescilli “…..” ibareli markanın hükümsüzlüğü taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, …… sayılı “……” ibareli markanın, 30 ve 43. Sınıflarda 14/12/2012 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davalılardan … adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi hazırlamış olduğu 11/06/2019 tarihli raporda sonuç olarak, davacının davalı için tasarladığı, ancak sözleşme ile mali haklarını devretmediği marka tasarımının davalı tarafından birebir aynı şekilde kullanımının söz konusu olduğu, her ne kadar “……” sözcüğüne dayalı olarak davalının tescilli markası söz konusu olmakla birlikte, bu ibarenin davacının tasarladığı şekliyle tescilinin davacının haklarının ihlali sayılabileceği, bu nedenlerle davacının davalı adına tescilli …… sayılı “……” şekil markasının hükümsüzlüğü talebinin yerinde sayılabileceği, diğer taraftan davacı her ne kadar davaya konu markanın müvekkiline devrini talep etmiş ise de, söz konusu ibarenin …… sayı ile davalı adına kayıtlı olduğu dikkate alındığında, davalının “……” ibaresi üzerinde önceye dayalı tescilil hak sahipliği söz konusu olduğundan, davacının bu ibarenin tasarımını yapması ve tasarımın marka olarak tescili talebinde bulunması halinde, davalının önceye dayalı kullanımının söz konusu olması nedeniyle, davaya konu uyuşmazlık yönünden markanın devri koşullarının oluşmadığı belirtilmiştir. Bu rapor, dosya kapsamı ile uyumlu ve yeterli olduğundan, itibar edilmiştir. Buna göre, dava konusu marka görselinin davacının davalı için tasarladığı, ancak sözleşme ile mali haklarını devretmediği, marka tasarımının davalı tarafça birebir aynı şekilde tescili söz konusu olduğundan, bu haliyle davacının gerçek hak sahibi olduğu anlaşılmakla, hükümsüzlüğe ilişkin talebin kabulü gerekmiştir. Ancak davalının önceki tescili nedeniyle “……” ibaresi üzerinde önceye dayalı tescili söz konusu olduğundan, markanın devri için aranan koşullar oluşmadığından, markanın devrine dair talebi yerinde görülmemiştir. Bu itibarla hükümsüzlüğe ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının hükümsüzlük yönünden KABULÜNE, davalı adına tescilli …… tescil nolu markanın hükümsüzlüğüne,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 44,40 TL ilam harcından, 31,40 TL peşin harcın mahsubu ile, 13,00 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 3.931,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 62,80 TL dava ilk masrafı, 274,00 TL tebligat-tezkere ve 700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.036,80 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
6-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup anlatıldı.26/11/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır