Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/516 E. 2021/280 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/516
KARAR NO : 2021/280

DAVA : Tasarıma Tecavüzün Tespiti, Men’i, Ref’i, Tazminat
DAVA TARİHİ : 22/09/2017
KARŞI DAVA : Tasarımın Hükümsüzlüğü
KARŞI DAVA TARİHİ : 31/10/2017
KARAR TARİHİ : 16/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/12/2021

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin spor ayakkabılarının tasarımı, imalatı, satışı ve dağıtımı işiyle iştigal ettiğini, müvekkilinin ürünlerinin tasarımını kendisinin yaptığını, piyasada kendilerince yapılan araştırma neticesinde, müvekkili tarafından TPMK nezdinde …… no ile tescilli olarak üretilip piyasaya “…….. ” ve “……. ” kodlu ürünler olarak sunulan spor ayakkabılarının birebir aynısını taklit ederek, “…….” ürün kodu ile, yine müvekkilinin TPMK nezdinde ….. no ile tescilli “…….” ürün kodu ile sunulan spor ayakkabısının, davalılar tarafından aslının aynısı taklit edilerek üretildiği ve piyasaya “……” ürün kodu ile satıldığının tespit edildiğini, bu durumun tespiti için Mahkememizin ……. Değişik İş sayılı dosyasında delil tespiti ikame edildiğini, davalılar tarafından hukuka aykırı olarak taklit edilmek suretiyle piyasaya sürülen ürünlerin müvekkilinin tescilli tasarımına konu ürünleri ile benzer olduğunu, hata bu benzerliğin bilgilenmiş kullanıcı nezdinde karışıklığa neden olacağını, davalıların tüm bu eylemlerinin müvekkilinin tescilli tasarımından doğan haklarını ihlal ettiğini iddia ederek, davalıların müvekkilinin tescilli tasarımına yönelik tecavüzünün tespitini, durdurulmasını, giderilmesini, şimdilik her bir davalıdan ayrı ayrı olmak üzere 500,00 TL maddi ve 1.000,00 TL manevi tazminatın, haksız rekabet tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsilini, tecavüz teşkil eden ürünlere ve münhasıran bu ürünlerin üretiminde kullanılan kalıplara el konulmasını ve verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
Davacı/karşı davalı vekili 12/10/2021 tarihli dilekçesi ile, davalı …… İç ve Dış Ticaret A.Ş yönünden 500,00 TL olan maddi tazminat talebini, 141.997,18 TL olarak artırarak harcını yatırmıştır.
CEVAP VE KARŞI DAVA ; Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesi ile, davacının tasarım tescil belgesi istihsal ettiği …… ve …… tescil numaralı tasarımlarının yenilik ve ayırt edicilik özelliğine haiz olmadığını, müvekkilinin “…….” kod nolu ürünü ile davacının ……. tescil numaralı tasarıma konu ürününün taban tasarımlarının birbirlerinden tamamen farklı tasarımlar olduğunu, davacının ürünlerine ait unsurların piyasada bulunan birçok marka modelinde kullanıldığını, davacının harcı alem olan modeller ile ilgili tasarım tesciline başvurduğunu, dolayısıyla da davacının tasarım tescilinin ayırt edici ve yeni olmadığını savunarak, asıl davanın reddini ve davacı adına tescilli …… ve ……. tescil numaralı tasarım belgelerinin hükümsüzlüğünü talep ve karşı dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Asıl dava, tasarıma tecavüzünün tespiti, durdurulması, giderilmesi,maddi-manevi tazminat ile tecavüz teşkil eden ürünlere ve münhasıran bu ürünlerin üretiminde kullanılan kalıplara el konularak imhası ve verilecek hüküm özetinin ilanı, karşı dava ise, davacı adına olan …….. ve ……. tescil numaralı tasarım belgelerinin hükümsüzlüğü ve sicilden terkini taleplidir.
6769 Sayılı SMK’nın 81/1. Maddesi ile, tasarım sahibinin izni olmaksızın bu kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, tasarım sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek, tasarım hakkını gasp etmenin tasarım hakkına tecavüz sayılan fiiller gösterilmiştir. Yine aynı maddenin devamında ise, başvuru, 65 inci maddeye göre tescil edilerek yayımlandığı takdirde, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak bu maddede sayılan tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahip olduğu, tecavüz eden, başvurudan ve kapsamından haberdar edilmişse başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmayacağı, tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edileceği ve koruma kapsamındaki tasarımın tescilli olduğuna ilişkin kaydın ürün, ambalaj veya fatura üzerine konulmamış olması, bu maddede sayılan fiilleri tasarım hakkına tecavüz olmaktan çıkarmayacağı belirtilmiştir.
6769 Sayılı SMK’nın 77 maddesi ile, tasarımın 55. maddenin birinci ve ikinci fıkralarında yer alan tanımlara uygun olmadığı, 56. ve 57. maddelerde belirtilen şartları taşımadığı, 58. maddenin dördüncü fıkrası ve 64. maddenin altıncı fıkrasının (c) bendi kapsamında olduğu, başvurunun kötüniyetle yapıldığı ve bir fikri mülkiyet hakkının yetkisiz kullanımını içerdiği ispat edilmişse, hak sahipliğinin başka kişiye veya kişilere ait olduğu ispat edilmişse, sonradan kamuya açıklanan aynı veya benzer nitelikteki bir tasarımın başvuru tarihi, tescilli bir tasarımın başvuru tarihinden önce ise tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilebileceği belirtilmiştir. Aynı maddenin 2. bendinde ise, 64. maddenin altıncı fıkrasının (b) ve (ç) bentleri ile fikri mülkiyet haklarının yetkisiz kullanımı gerekçesiyle tasarımın bir kısmına ilişkin hükümsüzlük talebinin kabul edilmesi halinde, o kısmın tescili hükümsüz kılınacağı ve kısmi hükümsüzlük sonucunda tescilin devamı için, kalan kısmın koruma şartlarını sağlaması ve tasarım kimliğini muhafaza etmesi şart olacağı hususları belirtilmiştir.
Dosya arasına alınan ve işbu davaya dayanak Mahkememizin …… Değişik İş sayılı dosyasında bilirkişi vasıtasıyla mahallinde yapılan delil tespiti sonucu alınan bilirkişi raporunda sonuç olarak, “Aleyhine tespit talep edilen tarafın dava konusu ayakkabı tasarımlarının davacı tarafın tescilli ürünlerine iltibas yaratacak derecede benzer oldukları, ……. tescil numaralı tasarım belgesi ile tescilli olarak üretilip piyasaya “…….” ve ” …… ” kodlu ürünler olarak sunulan spor ayakkabıların benzerlerinin “…… ) ürün kodu ile davalılar tarafından piyasaya sürülen 2015 yılın sonbahar-kış ve 2016 yılı sonbahar kış, 2017 yılı ilkbahar – yaz ve 2017 sonbahar – kış ürün kataloglarında yer verildiği ve piyasaya satıldığının tespit edildiği, davacının …… tescil numaralı tasarımının “…….” ürün kodu ile sunulan spor ayakkabı davalılar tarafından benzerinin üretildiği ve piyasaya “……. ” ürün kodu ile satışı yapıldığı, bu ürünün 2015 yılı sonbahar – kış kataloğunda “……” ürün kodu ile gösterilip piyasaya satışının yapıldığı” belirtilmiştir.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi heyeti hazırlamış oldukları 06/08/2018 havale tarihli raporda sonuç olarak, asıl dava yönünden; ……. tescil numaralı tasarım ile “……” kodlu ürünün benzer olduğu,……. tescil numaralı tasarım ile “…….. ” kodlu ürünün benzer olduğu, karşı dava yönünden ise; …… ve ……. tescil numaralı tasarımların hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı belirtilmiştir.
Dosyada, davalı/karşı davacının itirazlarının tek tek değerlendirilmesi ve sunulan 2014 tarihli katalog ve davalının sunduğu taban örneği incelenerek, uzman görüşleri ile görüş farklılığının da sebebini açıklayacak şekilde önceki bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyet tarafından hazırlanan 02/05/2019 havale tarihli ek raporda sonuç olarak, …… ve …… tescil numaralı tasarım tescilinin hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı belirtilmiştir.
Davalı vekilinin bilirkişi ek raporuna itirazı üzerine, dosya resen seçilen yeni bir bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup, ikinci bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 08/11/2019 havale tarihli raporda sonuç olarak, Asıl davada; davacı karşı davalı tarafa ait 25.02.2014 başvuru tarihli …… numaralı tasarım tescili ile davalı/karşı davacı tarafa ait “……. ” kod numaralı ürün arasında kullanıcı üzerinde yaraltığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı/karşı davalı tarala ait 16.09.2013 başvuru tarihli …… numaralı tasarım tescili ile davalı/karşı davacı tarafa ait “……. ” kod numaralı ürün arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, karşı davada; davacı karşı davalı tarafa ait ……. numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 25.02.2014 başvuru tarihi ilibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı, davacı karşı davalı tarafa ait ……. numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 16.09.2015 başvuru tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı belirtilmiştir.
Taraf vekillerinin bilirkişi raporuna itirazı üzerine dosya resen seçilen yeni bir heyete tevdi edilmiş olup, üçüncü bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 11/12/2020 havale tarihli raporda sonuç olarak, asıl dava yönünden; davacı/karşı davalı tarafa ait 25.02.2014 başvuru tarihli …… numaralı tescilli ayakkabı tasarımı ile davalı/karşı davacıya ait “…..” kod numaralı ayakkabı arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunduğu, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılandıkları, davacı/karşı davalı tarafa ait 16.09.2013 başvuru tarihli ……. numaralı tescilli ayakkabı tasarımı ile davalı/karşı davacı tarafa ait “……..” kod numaralı ayakkabı arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunduğu, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılandıkları, karşı dava yönünden; davacı/karşı davalı tarafa ait 25.02.2014 başvuru tarihli …… numaralı tescilli ayakkabı tasarımı ile davalı/karşı davacının hükümsüzlüğe dayanak olarak sunduğu ayakkabılar arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecedebenzer olarak algılanmadıkları, bu sebeple davacı/karşı davalı adına tescilli ……. nolu tasarımın tescil başvuru tarihi itibariyle yeni ve ayırt edicilik niteliğinin olduğu, davacı/karşı davalı tarafa ait 16.09.2013 başvuru tarihli …… numaralı tescilli ayakkabı tasarımı ile davalı/ karşı davacının hükümsüzlüğe dayanak olarak sunduğu ayakkabılar arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları, bu sebeple; davacı/karşı davalı adına tescilli ……. nolu tasarımın tescil başvuru tarihi itibariyle yeni ve ayırt edicilik niteliğinin olduğu belirtilmiştir.
Dosya, dava tarihinden geriye doğru 3 yıllık süreyle sınırlı olmak kaydıyla, davacı adına tescilli ……. ve …… tasarımlara denk gelen davalının kullandığı “…… ” ve “…….. ” kod numaralı ayakkabı tasarımları nedeniyle, genel giderler hesaba katılmaksızın, elde ettiği net kazancın tespiti amacıyla dosyada bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu Mali Müşavir bilirkişi hazırlamış olduğu 25/06/2021 havale tarihli raporda sonuç olarak, dava tarihinden geriye doğru 3 yıllık süreyle sınrılı olmak üzere, davacı/karşı davalı adına tescilli …… ve …… tasarımlara denk gelen, davalı/karşı davacının kullandığı ” ……. ” ve “……” kod numaralı ayakkabı tasarımları nedeniyle, genel gdierler hesaba katılmaksızın, SMK 151/2-b hükmü uyarınca elde edilen net kazancın 141.997,18 TL olduğu belirtilmiştri.
Dosya, itirazları karşılar ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18/04/2019 tarih ve ……. Esas ……. Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, “Mütecavizin” tecavüz fiili ile ortaya çıkan brüt kazancının değil, maliyetlerin elde edilen gelirlerden düşülmesi ile kalan net kazancın tespiti, bu tespit edilirken sadece ham madde, işçilik ve satış maliyetlerinin tecavüz yolu ile elde edilen gelirden mahsubu suretiyle” denetime elverişli net kazancı gösterir ek rapor tanzimi sebebiyle önceki bilirkişiye tevdi edilmiş olmakla, bilirkişi tarafından hazırlanan 02/11/2021 havale tarihli raporda sonuç olarak, kök raporda; davalı/karşı davacı şirketin iş yerinde ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemeler sonucunda; 26.01.2021 tarihli ara kararda; “… genel giderler hesaba katılmaksızın elde ettiği net kazancını gösterir” istenilmiş olduğundan, dava tarihinden geriye doğru 3 yıllık sürede, dava konusu ürünlerin satışlarından, satışların maliyeti düşüldükten sonra 141.997,18 TL brüt kar tespit edilmiş olduğunun belirtildiği, gelir tablosunda net satışlardan, satışların maliyeti düşüldükten sonra brüt satış karına ulaşıldığı, davalı/karşı davacının net kazancı, dava konusu ürünlere ait net satışlardan, satışların maliyeti düşülerek bulunmuş olduğundan, gelir tablosunda olduğu gibi brüt kar deyimi kullanıldığı, davalı/karşı davacının pazarlama satış ve dağıtım giderleri ile genel yönetim giderlerinden oluşan faaliyet giderlerinin hesaba katılması halinde, net kazancın 25.566,71 TL, sadece pazarlama satış ve dağıtım giderlerinin hesaba katılması halinde, net kazancın 49.566,71 TL olarak hesap edildiği, faaliyet giderleri ve pazarlama satış ve dağıtım giderleri ile birlikte finansman giderlerinin de hesaba katılması halinde ise, zarar meydana geldiği ancak, “……..” ve “…….. ” kod numaralı ürünlerin satış tutarından, maliyet (imalat) tutarları düşüldükten sonra hesaba dahil edilen faaliyet giderleri ve pazarlama satış ve dağıtım giderleri ile finansman giderlerine ilişkin gider payları tüm ürün çeşitlerini kapsayan net satış tutarları üzerinden hesap edilebilmiş olduğundan, 25.566,71 TL ve 49.566,71 TL olarak bulunan net kazanç tutarlarının takdirinin Mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı deliller ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; önceki raporlar arasındaki çelişkiyi giderir son bilirkişi raporuna göre, davaya dayanak tasarımların tescil başvuru tarihi itibariyle yeni ve ayırt edici nitelikte oldukları anlaşılmakla, hükümsüzlüğe dair karşı davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Asıl dava yönünden ise, birbirlerini doğrulayan bilirkişi raporlarına göre, davacı/karşı davalı tarafa ait 25.02.2014 başvuru tarihli ……. numaralı tescilli ayakkabı tasarımı ile davalı/karşı davacı şirkete ait “……..” kod numaralı ayakkabı arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunduğu, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılandıkları, davacı/karşı davalı şirkete ait 16.09.2013 başvuru tarihli ……. numaralı tescilli ayakkabı tasarımı ile davalı/karşı davacı şirkete ait “…… ” kod numaralı ayakkabı arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunduğu, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılandıkları, davalı şirketin bu eyleminin davacının tasarım tescilinden doğan haklarına tecavüz mahiyetinde olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili, gerçek kişi davalı …….’a husumet yöneltmelerinin sebebinin dava konusu davalı şirkete ait ayakkabı modellerinde bu kişi adına tescilli “……..” markasının kullanılması olarak açıklamıştır. İhlal teşkil eden ürünler üzerinden bu davalı adına tescilli markanın kullanılmış olması tek başına tasarım tesciline tecavüz teşkil etmez. Ürünleri üretip piyasaya sunan davalı şirket olduğundan gerçek kişi davalıya husumet düşmez. Bu itibarla davacının gerçek kişi …….’a yönelik davasının pasif husumet yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacının davalı şirkete yönelik davasına gelince; yukarıda değinildiği üzere davalı şirket tarafından üretilip piyasaya sunulan iki ayakkabı modelinin davacı adına tescilli tasarımlardan doğan haklarına tecavüz teşkil ettiği anlaşılmakla, tecavüzün tespitine, durdurulmasına ve giderilmesine karar vermek gerekmiştir. Davacının bu davalıya yönelik maddi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18/04/2019 tarih ve ……. Esas …….. Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, “Mütecavizin” tecavüz fiili ile ortaya çıkan brüt kazancının değil, maliyetlerin elde edilen gelirlerden düşülmesi ile kalan net kazancın tespiti, bu tespit edilirken sadece ham madde, işçilik ve satış maliyetlerinin tecavüz yolu ile elde edilen gelirden mahsubu suretiyle” yapılan görevlendirme doğrultusunda mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen rapora göre, her iki tasarım yönünden davacının isteyebileceği maddi tazminat tutarının 49.566,71 TL olduğu anlaşılmakla, bu tutar yönünden maddi tazminat talebi kabul edilmiştir. Davalının eylemi aynı zamanda davacının tasarım tescilinden doğan manevi haklarını da ihlal ettiğinden, ihlalin niteliği ve süresi ile manevi tazminatın amacı gözetilerek taleple bağlı kalınarak davacı yararına 1.000,00 TL manevi tazminat takdir edilmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-ASIL DAVA YÖNÜNDEN :
1-Davacının davalı ……..’a yönelik davasının pasif husumet yokluğu sebebiyle USULDEN REDDİNE,
2-Davacının davalı şirkete yönelik davasının KISMEN KABULÜNE, davalı şirketin davacı adına tescilli …… tescil nolu tasarımından doğan haklarını ihlal eder şeklinde “……. ” kod numaralı ürün ve davacı adına tescilli ……. tescil nolu tasarımdan doğan haklarını ihlal eder şekilde “……” kodlu ürünleri nedeniyle davacının tasarım tescilinden doğan haklarına tecavüzünün tespitine, durdurulmasına, giderilmesine, tecavüz teşkil eden ürünlere ve münhasıran bu ürünlerin üretiminde kullanılan kalıplara el konularak imhasına,
Toplam 49.566,71 TL maddi tazminat ile 1.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 09/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair tazminat taleplerinin reddine,
3-Karar kesinleştiğinde masrafı davalıya ait olmak üzere hüküm özetinin trajı en yüksek dört gazetenin birinde ilanına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 3.454,21 TL ilam harcından, 51,24 TL peşin ve 2.417,00 TL tamamlama harcının toplamı 2.468,24 TL harcın mahsubu ile, 985,97 TL bakiye karar harcının, davalı …….. İç ve Dış Tic.A.Ş.’den tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince kabul edilen tecavüz davası nedeniyle hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalı …….. İç ve Dış Tic.A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince kabul edilen maddi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalı …….. İç ve Dış Tic.A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince kabul edilen manevi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin, davalı …….. İç ve Dış Tic.A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/3. Maddesi nazara alınarak, reddedilen maddi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak, davalılardan …….. İç ve Dış Tic.A.Ş.’ye verilmesine,
9-Davalılardan ……..’a yönelik dava pasif husumet yokluğu sebebiyle reddedildiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
10-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvuru, 51,24 TL peşin ve 2.417,00 TL ıslah harcının toplamı 2.499,64 TL harç giderinin, davalı …….. İç ve Dış Tic.A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
11-Davacı tarafından yapılan 652,60 TL tebligat – tezkere masrafı ve 5.325,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 5.977,60 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 4.064,76 TL’sinin, davalı …….. İç ve Dış Tic.A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
12-Davalı tarafça yapılan tebligat – tezkere masrafı bilirkişi giderinden ibaret toplam 4.149,00 TL yargılama giderinden davanın red-kabul oranına göre 900,24 TL’sinin davacıdan alınarak, davalı tarafa verilmesine,
B-KARŞI DAVA YÖNÜNDEN :
1-Davalıların karşı davasının REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 59,30 TL ilam harcından, 31,40 TL peşin harcın mahsubu ile, 27,90 TL bakiye karar harcının, davalı/karşı davacılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalı/karşı davacılardan alınarak, davacı/karşı davalıya verilmesine,
4-Davalı/karşı davacılar tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
C-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
D-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı.16/12/2021

Katip ………
e-imzalıdır

Hakim ………
e-imzalıdır