Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/48 E. 2018/311 K. 25.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/48
KARAR NO : 2018/311

DAVA : Markanın Hükümsüzlüğü, Sicilden Terkini
DAVA TARİHİ : 16/03/2017
KARAR TARİHİ : 25/10/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/11/2018

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı adına tescilli …. sayılı tasarım belgesine konu “….” isimli tasarımın 6769 Sayılı SMK uyarınca tescil edilebilirlik kriterlerine haiz olmadığını, yeni ve ayırt edici olmadığını, davalı yana ait www….com sitesinde geriye doğru yapılan incelemede, tasarıma konu ürünün 2009 yılından bu yana davalıya ait internet sitesinde yer aldığının görüldüğünü, www….org isimli internet sitesi aracılığıyla site üzerinde yapılan araştırma da da, 06/11/2009, 05/01/2010, 02/02/2011 ve 30/03/2011 tarihlerinde davalı yan adına tescilli tasarımın aynısının davalı internet sitesinde yer aldığının görüldüğünü, söz konusu görseller dikkate alındığında, davalı adına başvurusu yapılan tasarımın yeni olmadığının ortaya çıktığını, ayrıca www….-…com.tr isimli sitede 12/07/2011 tarihinde yayınlanan bir videoda davalı tarafın tasarımına konu cihazın ayırt edilemeyecek derecede benzerinin tanıtımının yapıldığını, başvuru tarihinden önce kamuya sunulmuş olan bir tasarımın başvurusunun yapılmış olmasının aynı zamanda Yargıtay içtihatları ışığında kötü niyetli olarak kabul edildiğini, davalı tarafın 2009 yılından bu yana dava konusu tasarımlrı kendi isteği ile kamuya sunduğunu iddia ederek, davalı adına tescilli …. sayılı tasarımın hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkiline ait tasarımın yeni ve ayıt edici özelliklere sahip olduğunu ve kanuna uygun olarak tescil edildiğini, davacı tarafın müvekkiline ait tasarımı taklit etmesi üzerine tespit yaptırıldığını, sonrasında taraflar sulh olsalar da, sonrasında davacı tarfın kendi adına tasarım başvurusunda bulunduğunun öğrenildiğini, sonrasında İstanbul … FSHHM’de tasarımın hükümsüzlüğü davası açıldığını ve davacı yana ait tasarımın hükümsüzlüğüne karar verildiğini, dava konusu hükümsüzlüğü istenilen müvekkiline ait tasarımın yeni ve ayırt edici olduğunu ve davacı tarafından sunulan delillerin hiçbir hukuki yeri ve geçerliliğinin bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davalı adına…. sınıfında … sayı ile tescilli “….” isimli tasarım tescil tescil belgesinin, yeni ve ayırt edici olmaması nedeniyle hükümsüzlüğü ve sicilden terkini taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’nudan gelen kayıtlardan,…. sınıfında…. sayılı ve “…” isimli tasarım tescil tescil belgesinin, 24/06/2013 tarihinden itibaren 5 yıl süre ile davalı adına tescilli olduğu tespit edilmiştir.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller deliller de toplandıktan sonra, iddia ve savunmaların değerlendirmesi açısından dosya, konusunda uzman bilirkişi heyetine tevdi olunmuş ve bilirkişi heyeti hazırlamış oldukları 08/03/2018 tarihli raporda, davacı her ne kadar davalı tarafından tasarım tescil belgesine konu edilen “….” isimil tasarımın, başvuru tarihinden önceki 12 aydan önce davalı tarafından piyasaya sunulduğu ve internet ortamında tanıtımını yapıldığını iddia etse de, dava dilekçesi ekinde sunulan bilgisayar çıktılarından, www…org isimli site aracılığı ile denetim yapılmaya çalışıldığını, ancak bahsedilen sayfaya ve davalı tarafa ait olduğui iddia edilen görsellere ulaşılamadığını, davacı tarafından cd ekinde sunulan videonun herhangi bir tarih içermediği gibi 11/07/2011 tarihinde de www…-…com.tr isimli internet sitesinde yayınlandığı hususunun da teyit edilemediği gibi ilgili internet sitesinde de ulaşılamadığı, davalı tarafın internet sitesinde ürün tanıtmaya yönelik 16/05/2012 tarihli bir videoda her ne kadar davalı tarafın tasarımına konu ürünü ile ayırt edilemeyecek derecede benzer bir ürünün tanıtımı yapılmış olsa da, 17/09/2012 tarihli tescil belgesi karşısında, videonun 12 aylık hoşgörü süresi içinde yayınlandığının tespit edildiği ve sonuç olarak tüm bu veriler ışığında davacı tarafından açılan hükümsüzlük davasının ispatlanmadığı ve davalı adına tescilli …. sayılı tasarımın hükümsüz kılınması için gerekli şartların somut olayda oluşmadığı yolunda görüş belirttikleri anlaşılmıştır.
Rapora itiraz ve davacı tarafından ibraz edilen e-tespit tutanağı da dikkate alınarak bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş ve bilirkişi heyeti hazırlamış olduğu 25/06/2018 tarihli ek raporda sonuç olarak, hükümsüzlüğü talep edilen 17/09/2012 başvru tarihli …. sayılı tasarım tescili ile http://www…com isimli sitede, 17/03/2011 tarihinde yayınlandığı tespit edilen ürün arasında bilgilenmiş kullanıca üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı ve bu sebeple benzer olarak algılandıkları ve hükümsüzlüğü talep edilen …. sayılı tasarım tescilinin, başvuru tarihi olan 17/09/2012 tarihi itibariyle koruma şartı olan yeni ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı yolunda mütalaada bulunulduğu tespit edilmiştir.
6769 Sayılı SMK’nın 56. Maddesi ile, tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur. Birleşik ürünün parçasının tasarımı, parça birleşik ürüne takıldığında, birleşik ürünün normal kullanımında görünür durumda olmalıdır ve parçanın görünür durumda olan özellikleri, yenilik ve ayırt edici nitelik şartlarını karşılamalıdır şartlarını taşıyorsa yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir. Bu maddede yer alan normal kullanım; bakım, servis veya onarım işleri hariç olmak üzere, son kullanıcı tarafından kullanımı ifade eder. Bir tasarımın aynısı; tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce veya tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir. Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim; tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir. Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınacağı belirtilmiştir.
SMK’nın 57. Maddesi, kamuya sunma; sergileme, satış gibi yollarla piyasaya sürme, kullanma, tarif, yayım, tanıtım veya benzer amaçlı faaliyetleri kapsar. Tasarımın gizlilik şartıyla üçüncü bir kişiye açıklanması kamuya sunma sayılmaz. Koruma talep edilen bir tasarım, başvuru tarihinden veya rüçhan talebi varsa rüçhan tarihinden önceki on iki ay içinde tasarımcı veya halefi ya da bu kişilerin izni ile üçüncü bir kişi tarafından veya tasarımcı ya da halefleri ile olan ilişkinin kötüye kullanımı sonucu kamuya sunulması halinde bu açıklama tasarımın yeniliğini ve ayırt edici niteliğini etkilemeyeceğini belirtmiştir.
Alınan ek bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, hükümsüzlüğü talep edilen 17/09/2012 başvuru tarihli ve …. sayılı tasarım tescili ile, http://www…com isimli sitede, 17/03/2011 tarihinde yayınlandığı tespit edilen ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı ve bu sebeple benzer olarak algılandıkları belirtildiği gibi, benzer olarak algılanan söz konusu tasarımın, SMK’nın 57. Maddesinde belirtilen, rüçhan tarihinden önceki 12 aydan daha önceki tarihe tekabül eden 17/03/2011 tarihinde belirtilen internet sitesinde yayınlandığı husus da nazara alındığında, hükümsüzlüğü talep edilen …sayılı tasarım tescilinin, başvuru tarihi olan 17/09/2012 tarihi itibariyle koruma şartı olan yeni ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı anlaşılmakla, davanın kabulü ile, davalı adına TPMK nezdinde …. sınıfında …. kod numarası ile tescil edilmiş tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Davalı adına TPMK’da tescilli…. sınıfında … kod numarası ile tescil edilmiş tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 35,90 TL ilam harcından, 31,40 TL peşin harcın mahsubu ile, 4,50 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsiline,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan, 3.145,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 67,40 TL dava ilk masrafı, 406,50 TL tebligat-tezkere ve 2.100,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam, 2.573,90 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince, taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,

7-Gider Avansından kalan miktarın 6100 Sayılı yasının 333 Maddesine göre, karar kesinleşince davacıya iadesine,

İlgili Hukuk Dairesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.25/10/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır