Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/470 E. 2020/193 K. 17.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/470
KARAR NO : 2020/193

DAVA : Markanın Hükümsüzlüğü, Sicilden Terkin
DAVA TARİHİ : 29/06/2017
KARAR TARİHİ : 17/09/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/10/2020

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, ….. tescil numaralı “…..” markasının, …. tescil numaralı “….. Otomotiv Ticaret ve Sanayi Şirketi” markasının ve …. tescil numaralı “……….” markasının müvekkili adına tescil edilmiş markalar olduğunu, Müvekkilinin 1983-1994 arası yıllarında Ankara’da, 1994 tarihinden itibaren İstanbul’da “….. Otomotiv Ticaret ve Sanayi Şirketi” unvanıyla kesintisiz olarak faaliyette bulunduğunu, Müvekkilinin “…..” çekirdek ibaresinin hem unvan hem marka olarak yurt içinde ve dışında tanınıp bilindiğini, Davalının müvekkili markalarına benzeyen “….. dizel” ibaresini şirket unvanı olarak, web sitesi adında, tabelada vs. Kullanıldığını, davalının müvekkili adına tescilli olan “…..” ibaresine farklı şekil ve eklemeler yaparak tescil ettirme çabalarında olduğunu, bunun üzerine müvekkilinin “…….. ” ibaresini lehine tescil ettirmek amacıyla TPE’ye başvuruda bulunduğunu, ancak TPE’nin eldeki davanın davalısı adına tescilli olan “……. ” ibaresine benzediği gerekçesiyle başvurularını reddettiğini, davalının “…….” markasının tescil ettirmesinin marka tecavüzü niteliğinde olması sebebiyle haksız tescilin terkini ve tecavüze son vermesi için ihtarname gönderdiklerini, ihtarnamenin tebliğ edilmesine rağmen gereğinin yapılmadığını ve bu nedenlerle davalı adına tescilli markanın sicilden terkininin gerektiğini iddia ederek, davalı adına …… sayı ile tescilli “…….” markasının hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini, “…….” ibaresini içerir şekildeki davalı yana ait fatura, sevk irsaliyesi, kartvizit, afiş, pano ve tanıtıcı broşürlerin toplatılarak imhasını, tabelalarından silinmesini, Web sitelerinden kaldırılmasını, verilecek kararın gazetede ve davalıya ait tüm veb sitelerinin ana sayfasında görülür şekilde 2 yıl süreyle yayınlanmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili şirketin yetkilileri ile davacı şirketin yetkililerinin akraba olduğunu, ailenin bir üst kuşağı tarafından kurulan firmanın dağılmasıyla ayrı ayrı firmalar kurduğunu, “…..” markasının maziye dayalı olarak kullanım hakkının davacıda olduğu kadar kendilerinde de olduğunu, müvekkilinin en az 20 yıldır “…..” markasını kullandığını, davacının 2006 yılında “…..” markasını tescil ettirmiş olması ile marka üzerinde müvekkilinden daha fazla hak sahibi olamayacağını, davacı tarafın kötü niyetli olduğunu, şahsi husumetlerden ötürü kendisiyle yaklaşık 30 yıldır aynı markayı kullanan müvekkilinin markayı kullanmasını engellemeye çalıştığını, davacının hem hükümsüzlük talebinin, hem de tecavüz talebi bakımından sessiz kalma nedeniyle hak kaybına uğradığını, davacının “…..” markasını 20 yıldır müvekkili tarafından kullandığını bildiği halde müdahale etmediğini, tarafların dava konusu markayı kullanmaya aynı tarihlerde başladıklarını, geçen süre zarfında farklı müşteri kitleleri edindiklerini, her ikisinin de yüksek cirolara ulaşmış, onlarca hatta yüzlerce işçi çalıştıran firmalar haline gelmişken davacının bu tutumlarının iyi niyet ve basiretli bir tacir davranışına uymadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davacı vekili cevaba cevap dilekçesi ile talebini genişleterek kötü niyetli tescile de dayanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davalı adına ……. sayı ile tescilli “…….” markanın hükümsüzlüğü, sicilden terkini, “…….” ibaresini içerir şekildeki davalı yana ait fatura, sevk irsaliyesi, kartvizit, afiş, pano ve tanıtıcı broşürlerin toplatılarak imhası, tabelalarından silinmesi, web sitelerinden kaldırılması ve verilecek kararın gazete ve davalıya ait tüm veb sitelerinin ana sayfasında görülür şekilde ilanı taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, ……. tescil nolu “…..” markasının 7,12,20,22 ve 37 sınıflarda; …… tescil nolu ” …” markasının 7,12 ve 37. Sınıflarda, ….. tescil nolu “…..” ibareli markanın 12 ve 22. Sınıflarda davacı adına tescilli olduğu; ……. sayılı “…….+Şekil” ibareli markanın ise 12. Sınıfta ilk defa 16/05/2011 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davalı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
6769 Sayılı SMK’nın 25. Maddesinde hükümsüzlük koşulları belirtilmiş olup, belirtilen madde ile, 5. veya 6. maddede sayılan hallerden birinin mevcut olması halinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. Menfaati olanlar, Cumhuriyet Savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir. Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez. Bir marka, 5. maddenin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentlerine aykırı olarak tescil edilmiş olup da kullanım sonucunda tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından hükümsüzlük talebinden önce ayırt edici nitelik kazanmışsa hükümsüz kılınamaz. Hükümsüzlük halleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Marka örneğini değiştirecek biçimde hükümsüzlük kararı verilemez. Marka sahibi, sonraki tarihli bir markanın kullanıldığını bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde bu duruma birbirini izleyen beş yıl boyunca sessiz kalmışsa, sonraki tarihli marka tescili kötüniyetli olmadıkça, markasını hükümsüzlük gerekçesi olarak ileri süremez. 6. maddenin birinci fıkrası uyarınca açılan hükümsüzlük davalarında 19. maddenin ikinci fıkrası hükmü def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır. Hükümsüzlüğü istenen markanın başvuru veya rüçhan tarihinde, davacının markası en az beş yıldır tescilli ise davacı ayrıca, söz konusu başvuru veya rüçhan tarihinde 19. maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartların yerine getirildiğini ispatlayacağı belirtilmiştir.
Yine SMK’nın 6/1 hükmü uyarınca, tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvurunun reddedileceği belirtilmiştir.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi hazırlamış olduğu 28/01/2020 havale tarihli raporda sonuç olarak, “…….+şekil” ibareli ……. tescil numaralı markanın Mal ve Hizmetlerin Sınıflandırılmasına İlişkin Tebliğ’in 12. sınıfında davalı adına tescilli olan marka ile davacı yana ait davaya mesnet markalar arasında iltibas riskinin mevcut olduğu, SMK’nın 6/1 uyarınca markaların ve tescil edildiği emtianın benzer olması nedeni ile davalı tarafın ……. tescil numaralı markasının tüm emtia bakımından hükümsüz kılınması şartlarının oluştuğu, davalı yanın davacı yanın uzun süre sessiz kalmak sureti ile hak kaybına uğradığı iddialarının dosya içerisinden tespit olunamadığı, davalı yanın “…..” ana markası bakımından davacı yan ile birlikte hak sahibi oldukları iddialarının dosya arasından tespit olunamadığı, davacı yanın ıslah tarihinin kullanmamaya dayalı hükümsüzlük taleplerini içerir davanın başlangıç tarihi olarak kabul edilmesi halinde, davanın 15/11/2017 tarihinde ıslah edildiği, huzurda bulunan ihtilaf konusu markanın ise 04/10/2012 tarihinde tescil edildiği, bu meyanda, davacı yan tarafından yapılmış olan ıslah ile kullanmamaya dayalı hükümsüzlük/iptal davasının başladığı Mahkemece hukuki olarak kabul edilir ise, ıslah tarihinden 5 yıl 4 gün önce davalı markası tescilli olduğundan hükümsüzlük taleplerinin incelenmeye devam edilebileceği, konu hakkında hukuki değerlendirme ve takdirin Mahkemeye ait olduğu, Mahkemce davanın ilgili taleplerinin ıslah ile talep edilebileceği kanaati oluşur ve inceleme sürdürülür ise, davalı yanın ……. kod numaralı markasının tescilli olduğu diğer hizmetler bakımından, markayı ciddi ve etkin bir şekilde kullandığını gösterir belgeleri dosyaya sunamadığı, bu nedenle kullanmamaya dayalı iptal koşullarının oluştuğu belirtilmiştir.
Dosya kapsamı deliller, taraf beyanları ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde ” …….+şekil” ibareli ……. tescil numaralı markanın Mal ve Hizmetlerin Sınıflandırılmasına İlişkin Tebliğ’in 12. sınıfında davalı adına tescilli olan marka ile davacı yana ait davaya mesnet markalar arasında aynı sınıfta tescilli olmaları da gözetilerek iltibas riskinin mevcut olduğu, SMK’nın 6/1 uyarınca markaların ve tescil edildiği emtianın benzer olması nedeni ile davalı tarafın ……. tescil numaralı markasının tüm emtia bakımından hükümsüz kılınması şartlarının oluştuğu, davalı yanın davacı yanın uzun süre sessiz kalmak sureti ile hak kaybına uğradığı iddialarının davalı markasının 04/10/2012 tarihinde tescil edilmiş olması ve eldeki davanın 29/06/2017 açılması karşısında beş yıllık süre dolmadığı gibi taraflar arasında görülüp kesinleşen mahkememizin …… Esas sayılı dosya gözetildiğinde davacının sessiz kaldığını kabulünün de mümkün olmadığı anlaşılmakla iltibas tehlikesi söz konusu olduğundan ve dava süresinde açıldığında tescilin kötü niyetli olup olmaması sonucu etkili olmadığından davacının hükümsüzlüğe dair davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir. Davacının hükümsüzlük dışındaki talepleri yönünden ise mahkememizin kesinleşen …… Esas ….. Karar sayılı ilamı bulunduğu gibi marka tescili dışında davalının bu markayı fiilen ticari etki doğuracak şekilde kullandığı ispatlanamadığından reddi gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, davalı adına tescilli ……. tescil nolu markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, sair talepler yönünden davanın reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 54,40 TL ilam harcından, 31,40 TL peşin harcın mahsubu ile, 23,00 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davanın kısmen reddi sebebiyle, karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL peşin ve 31,40 TL başvuru olmak üzere toplam 62,80 TL harç giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 298,60 TL tebligat-tezkere ve 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.298,60 TL yargılama giderinin, davanın kısmen kabulü nedeniyle 649,30 TL.’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
7-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
8-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı.17/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır