Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/448 E. 2020/257 K. 15.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/448
KARAR NO : 2020/257

DAVA : FSEK-Tazminat
DAVA TARİHİ : 17/04/2014
KARAR TARİHİ : 15/10/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/11/2020

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacılar vekili dava dilekçesi ile, davalıya ait…… adlı işletmede, 5846 sayılı FSEK uyarınca faaliyet gösteren müvekkili …….’in hak sahibi olduğu müziksel tespitleri içeren fonogramların 01.01.2013 ile 31.12.2013 tarihleri arasındaki dönemde müvekkili meslek birlikliklerinden izin almaksızın ve bedeli ödenmeksizin umuma iletildiğini ve bu durumun müvekilleri haklarına ihlal ettiğini iddia ederek, davalı yan fillerinin müvekillerinin FSEK’den doğan haklarına tecavüz oluşturduğunun tespitini, FSEK 66. maddesi gereğince tecavüzün ref’ini, meslek birliğinin 2013 yılına ait tarifesi gereğince ve 24.10.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile belirtilen müvekkili ……. yönünden 3.392,52 TL, müvekkili ……. yönünden ise 2.398,91 TL bedelin davalıdan tahsilini, FSEK’in 69. maddesi uyarınca karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davalının müvekkili meslek birliklerinin tüm repertuvarına tecavüzün men’ini ve verielcek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacıların davacılık sıfatı bulunmadığını, müvekilinin …… içerik hizmetleri ve prodüksiyon A.Ş.’nin ticari paket üyesi olduğunu, iş yerinde …… platformu üzerinde …… isimli TV kanalında müzik yayını dinletildiğinde, yayıncı kuruluşun eserin yayın hakkını asıl eser sahibinden devr alarak yayımlamak ve icracı sanatçı ile yaptıkları sözleşme çerçevesinde icrayı doğrudan doğruya veya tespiti yaptıktan sonra yayımlamak üzere münhasıran hak sahibi olduğunu, umuma açık işletmelerde müzik eserini radyo ve TV’den yayımlanması halinde davacı … birliklerinin yayın haklarının korunması hususunda yetkilendirmediği veya yetkilendirdiğine dair belge bulunmadığı, ayrıca müvekkili şirket hakkında Bakırköy ….. FSHCM’nin …… Esas, ……. Karar sayılı dosyasına açılan davada beraat ettiğini, müvekkilin iş yerinde sunulan ürün veya hizmetler ile müzik çalınması olayının bir parçası olmadığını, satışa bir katkısının bulunmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Kapatılan Bakırköy …… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 01/07/2015 Tarih, …… Esas ve……Karar sayılı kararı ile, “Davanın kısmen kabulu kısmen reddine, davalıya ait işletmede davacı … birliklerine ve repertavurında bulunan fonogramların uyuma iletilmesi neteliğindeki eylemin FSEK doğan haklara tecavüz niteliğinde bulunduğundan tecavüzün tespitine, davacılardan ……. yönünden FSEK 68. maddesi gereğince 3392,00 TL, bedelin davalıdan alınarak bu davacıya verilmesine, 25.03.2013 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline, davacılardan ……. yönünden FSEK 68. Maddesi gereğince 2017,65 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 25.03.2013 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline, kararın özetinin Türkiye genelinde yayınlanan gazetelerden birinde ilan edilmesine, diğer taleplerin reddine” dair verilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine, Yargıtay ……. Hukuk Dairesi’nin 06/02/2017 Tarih, ……. Esas ve ……. Karar sayılı ilamı ile, “Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. Ancak, davacı … birlikleri 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 42. maddesi uyarınca üyesi bulunan eser sahibi, icracı sanatçı ve fonogram yapımcılarının devrettikleri yetki kapsamında mali hakları takip ve kullanma yetkisine sahip olup, üyelerinin mali haklarının ihlali halinde bu Kanun hükümlerine göre kendilerine yetki devrinde bulunan üyelerini temsilen dava açabilirler. Yine Fikir ve Sanat Eseri Sahipleri ile Bağlantılı Hak Sahipleri Meslek Birlikleri ve federasyonları Hakkında Tüzüğün 4. Maddesine göre de, Birlikler, birliğe kayıtlı eser sahibi ve komşu hak sahibinin haklarının takibinde üyelerinin devrettikleri haklar çerçevesinde yetkilidir. Somut uyuşmazlıkta, mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişiler tarafından ihlal süresi ve emsal rayiç bedeli dikkate alınmak suretiyle ve her bir meslek birliği için ayrı ayrı hesaplama yapılması isabetliyse de, bu hesaplama yöntemi, davacı … birliklerinin anılan dönemlere yönelik tarifeleri bakımından ve doğrudan hak ihlali söz konusu olmadığı hallerde geçerlidir. Oysa, bu davada sadece hakları ihlal edilen sanatçıların uğradığı zararın tespit ve tazmini suretiyle tecavüzün ref’ine karar verilmesi gerekir. Dolayısıyla, davacı … birliklerinin, mali haklara tecavüz nedeniyle dava açma hak ve yetkisi, ancak üyesi bulunan eser sahibi, yapımcı ve icracı sanatçıların bizzat kendileri tarafından mütecaviz aleyhine doğrudan dava açmaları halinde FSEK 68. maddesi hükmü uyarınca talep edebilecekleri rayiç bedelden oluşacak telif tazminatı miktarı ile sınırlıdır. Bunun dışında davacı … birliklerinin kullanıcılar ile kendileri arasında sözleşme yapılabilmesi için idaresini sağladıkları tüm üyelerine ait haklara ilişkin olarak 5846 sayılı FSEK 42/A maddesi uyarınca belirledikleri ücret tarifeleri üzerinden aynı Kanun’un 68. maddesi uyarınca telif tazminatına hükmedilmesine ilişkin talep ve dava hakkı bulunmadığı gibi, meslek birliklerinin her yıl belirledikleri tarifelerdeki bedeller de bu davada doğrudan uygulanabilir nitelikte değildir. FSEK’in 76. maddesindeki karine de sadece hakları ihlal olunan ve kendisini temsilen dava açılan meslek birliği üyelerinin yetki devri yaptığı, tüm eser ve icralar ile tecavüzün gerçekleştiği fonogramlarda tespiti yapılmış olan diğer eserlere yönelik olarak uygulanabilir. Bu bakımdan, mahkemece oluşturulacak yeni bir bilirkişi heyetinden yukarıda açıklanan esaslar kapsamında rapor alınarak, FSEK’in 68. ve 76. maddeleri hükmüne uygun bir şekilde telif ücreti takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş” gerekçesi ile bozularak, dosya Mahkememize iade edilmiş ve Mahkememizce bozma ilamına uyularak bu doğrultuda yargılama yapılmıştır.

Yargıtay bozma ilamında belirtilen hususlarda dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi heyeti hazırlamış olduğu 13/02/2018 tarihli raporda ve 21/06/2018 havale tarihli ek raporda sonuç olarak, davacıların bizzat eser sahibi kişi olmaması, meslek birliği olması sebebiyle, söz konusu eserlerin rayiç bedellerinin meslek birliklerinin icralar ve fonogramlar için belirlemiş olduğu (örnek …./) tarifeye göre hesaplanması gerektiği, çünkü meslek birlikleri tarafından yapılan tarifenin Bakanlık tarafından denetimi yapıldığı ve meslek birliklerinin internet sayfasında izinsiz şekilde umuma iletilen eserlerin sayısı kadar bir bedelin oluşturulmadığı, Bakanlığın onayı ile bir tarife yapıldığı ve sadece bu şekilde bir bedel belirlendiği, bu hesaplamaya göre davalının davacı … birlikleri ile sözleşme yapmış olsaydı 2013 yılı itibariyle ödemesi gereken ücretin 2013 Tarifesi Ek-A Umuma Açık Mahaller Tarifesi uyarınca …… bakımından 1.058,13 TL + KDV, ……. bakımından ise 569,96 TL olduğu belirtilmiştir.
Dosyaya ibraz edilecek emsal sözleşmeler ve taraf vekillerinin itiraz ve beyanları doğrultusunda aynı heyetten yeniden ek rapor alınmasına karar verilmiş ve bilirkişi heyeti hazılamış olduğu 03/07/2019 tarihli ikinci ek raporda, önceki rapordaki görüşlerini tekrar etmişlerdir.
Alınan bilirkişi raporu ile bozma ilamında belirtilen hususlar karşılanmadığından, yeni bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş ve bilirkişi heyeti hazırlamış olduğu 14/09/2020 tarihli raporda sonuç olarak, …… yönünden 2013 yılı farazi sözleşme bedelinin 997,50 TL + KDV =1.177,05 TL olduğu, bu bedelin FSEK 68/1 maddesi uyarınca üç katının 3.531,15 TL olduğu, ……. yönünden 2013 yılı farazi sözleşme bedelinin 1.089,00 TL + KDV =1.285,02 TL olduğu, bu bedelin FSEK 68/1 maddesi uyarınca üç katının 3.855,06 TL olduğu belirtilmiştir.
Buna göre bozma ilamı doğrultusunda hazırlanan bu rapora itibar etmek gerekmiştir. Önceki kararın davacı tarafça temyiz edilmemesi ve sadece davalı tarafça temyiz edilmiş olması karşısında; Davacının davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine, davalıya ait işletmede davacı … birliklerinin repartuarlarında bulunan fonogramların umuma iletilmesi niteliğindeki eylemin FSEK’den doğan haklara tecavüz niteliğinde olduğunun tespitine, usulü müktesep hak gözetilerek davacı ……. yönünden FSEK 68 maddesi uyarınca 3.392,00 TL’nin 25/03/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak bu davacıya verilmesine, davacı … yönünden FSEK 68 maddesi uyarınca 2.017,65 TL ‘nin 25/03/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak bu davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının kısmen KABULÜNE, kısmen REDDİNE, davalıya ait işletmede davacı … birliklerinin repartuarlarında bulunan fonogramların umuma iletilmesi niteliğindeki eylemin FSEK’den doğan haklara tecavüz niteliğinde olduğunun tespitine,
Usulü müktesep hak gözetilerek davacı ……. yönünden FSEK 68 maddesi uyarınca 3.392,00 TL’nin 25/03/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak bu davacıya verilmesine,
Davacı … yönünden FSEK 68 maddesi uyarınca 2.017,65 TL ‘nin 25/03/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak bu davacıya verilmesine,
İlan talebinin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 369,53 TL ilam harcından, 27,95 TL peşin ve 71,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile, 270,58 TL bakiye karar harcının, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince kabul edilen tecavüzün tespiti yönünden hesaplanan 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacılara verilmesine, kabul edilen tazminat tutarları nedeniyle davacı ……. yönünden 3.392,00 TL, davacı … yönünden 2.017,65 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,

4-Davanın kısmen reddi sebebiyle, karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 25,20 TL başvuru, 27,95 TL peşin ve 71,00 TL tamamlama olmak üzere toplam 124,15 TL harç giderinin, davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-Davacılar tarafından yapılan 396,60 TL tebligat-tezkere ve 3.200,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.596,60 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 2.877,28 TL.’sinin, davalıdan alınarak davacılara verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 100,00 TL tebligat-tezkere ve 2.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.100,00 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 420,00 TL.’sinin, davacılardan alınarak davalı verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
8-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
9-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine verilen karar, karşı kararın tebliğinden itibaren 15 gün süre içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere, Açıkça okunup usulen anlatıldı.15/10/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır