Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/444 E. 2018/338 K. 15.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/444
KARAR NO : 2018/338

DAVA : Marka (Marka İtibarının Kaybı Nedeniyle Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 25/09/2017
KARAR TARİHİ : 15/11/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/12/2018

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, dünyada ve ülkemizde tanınmış bir modellik ajansı olan ve 1972 yılında kurulmuş olan müvekkilinin 1983 yılından bu yana “….” modellik yarışmaları düzenlediğini, “…” markasının dünya çapında ve Türkiye’de tanınmış müvekkili adına tescilli bir marka olduğunu ve müvekkilinin “….” markasını içeren dünyada birçok internet alan adı bulunduğunu, ancak hal böyle iken davalının, internet sitelerinde ve ürünleri üzerinde kendi tescilli markalarını değil, müvekkilinin dünyaca tanınmış “….” markasını kullandığını ve bu durumun müvekkili marka ve telif haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunu iddia ederek, davalı yanın www….com.tr adlı web sitesi ile https://www.facebook.com/ …./, https://twitter.com/ ….tr ve http://www.instagram.com-… linkleri de dahil olmak üzere internette ve sair kanallarda sattığı mallar üzerinde, müvekkili adına tescilli “….” markasının aynısını kullanmasının, müvekkilinin marka ve telif haklarına tecavüz ve haksız rekabet ettiğinin tespiti ile men ve ref’ini, müvekkili adına tescilli markaların kullanılmakta olduğu davalı yana ait iş evrakı, broşür, katalog ve her türlü satış ve pazarlama materyallerinin toplatılmasını, karar kesinleştiğinde imhasını, davalı adına 03. sınıfta tescilli… sayılı “….” ibareli marka ile 08. sınıf için tescilli …. sayılı “….” ibareli markanın hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini, davalı yanın www….com.tr adlı web sitesi ile https://www.facebook.com/ ……/, https://twitter.com/ ….tr ve http://www.instagram.com-…. linklerine Türkiye’den erişimin engellenmesini, şimdilik 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 cTL itibar ve 10.000,00 TL manevi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek değişik oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ve tensip tutanağının davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ancak davalı ile ilgili herhangi bir yazılı yanıtta bulunmadığı anlaşılmıştır.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, …. sayılı “….” ibareli markanın, 03 sınıfta 31/10/2014 tarihinden itibaren, … sayılı “….” ibareli markanın, 08 sınıfta 02/12/2013 tarihinden itibaren 10’ar yıl müddetle davalı adına, …. sayılı “….” ibareli markanın, 08, 09, 11 ve 21. Sınıflarda 23/10/2013 tarihinden,….sayılı “e ….” ibareli markanın, 03, 05, 08, 14, 18, 21 ve 25. Sınıflarda 12/09/2007 tarihinden itibaren, …. sayılı “… + Şekil” ibareli markanın 38 ve 41. Sınıflarda 10’ar yıl müddetle davacı adına tescilli olduğu ve “…” esas unsurla davacı adına daha birçok markanın tescilli olduğu tespit edilmiştir.
…Tr (.”…” Alan Adları) Yönetimi’nden, davaya konu …com.tr alan adının içerik sağlayıcısının kim olduğu ve halen faal olup olmadığı hususu sorulmuş ve gelen cevabi yazıdan, söz konusu alan adının 25/05/2015 tarihinde davalı …Ltd.Şti adına yapılan başvuru sonrası tahsis edildiği ve herhangi bir yinelemenin yapılmaması halinde 24/05/2018 tarihine kadar mevcut sahip adına kayıtlı olacağı yolunda bilgi verildiği anlaşılmıştır.
Davalıya ait www….com.tr isimli internet sitesinde davacı yana ait markaların kullanılıp kullanılmadığının tespiti açısından bilişim konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi hazırlamış olduğu 29/06/2017 tarihli raporda sonuç olarak, www…..com.tr isimli web sitesi üzerinde yapılan inceleme neticesinde, sitenin davalı şirket adına kayıtlı ve aktif olduğu, faaliyet alanının davacı ile aynı olmadığı, ancak ilişkili olduğu, mukayeseli inceleme neticesinde ise, davalı şirketin kullanımında bulunan www…..com.tr isimli web sitesi ve yine davalı şirketin kullanımında bulunan https://www.facebook.com/…/, https://www.instagram.com/…./ ve https://twitter.com/…tr isimli sosyal paylaşım platformlarında, davacıya ait “….” markasının, “….” olarak telif hakkına konu marka ile aynı yazı karakteri ve aynı tonda kullanıldığı yolunda görüş belirtildiği anlaşılmıştır.
Davacı yanın maddi tazminat tercihi sebebiyle, davaya konu markanın taraflar arasında lisans söleşmesi yapılmış olması durumunda, istenebilecek lisans bedelinin ne olabileceği hususunda İstanbul Ticaret Odası’ndan görüş sorulmuş ve gelen cevabi yazıdan, davaya konu olan markanın cirosunun %15’i oranında rakamın emsal lisans bedeli olarak tespit edilebileceği yönünde görüş bildirildği anlaşılmıştır.
Maddi tazminat talebinin değerlendirilmesi açısından dosyanın tevdi olunduğu Mali Müşavir bilirkişi, davalı şirket kayıtları üzerinde yapmış olduğu inceleme sonucu hazırlamış olduğu 01/08/2018 tarihli raporda sonuç olarak, 2013 yılında “….” markalı ürünlere ait satış bulunmadığı, 2014, 2015, 2016 ve 2017 yıllarında ise toplam 222.585,13 TL ciro elde edildiği ve İstanbul Ticaret Odası’ndan alınan emsal lisans sözleşmesi ile ilgili görüş üzerine incelenen ve elde edilen satış ciroları üzerinden yapılan hesaplamada 33.387,77 TL lisans bedelinin hesaplandığı yolunda mütalaada bulunulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili 10/09/2018 tarihli dilekçesi ile, 10.000,00 TL olan maddi tazminat talebini, 33.387,77 TL olarak ıslah etmiştir.

Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre iş bu dava 6769 SMK. da düzenlenen markaya yönelik tecaüzün tespiti ve menine yönelik olup dava marka hakkına yönelik tecavüzün tespiti ve menine yönelik olup sınai mülkiyet kanunu 7 maddesi bu kanunla sağlanan marka koruması tescil yolu ile elde edilir. Marka tescilinden doğan haklar münhasıran sahibine aittir. Marka sahibinin izinsiz olarak yapılması halinde aşağıdaki fiilerin önlenmesini talep etme hakkı vardır;
a-Tescilli marka ile aynı olan bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması
b-Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetler ile aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması,
c-Aynı,benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştıdığı tanınmışlığı düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikte herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması
Aşağıdaki belirtilen durumlar işaretin ticaret alanında kullanılması halinde 2. Fıkra hükmü uyarınca yasaklanabilir:
a-işaretin mal veya ambalaj üzerine konulması,
b-işaretin , işareti taşıyan malların piyasaya sürülmesi, tesil edilebileceğinin teklif edilmesi, bu amaçlarla stoklanması veya işaret altında hizmetlerin sunulması ya da sunulabileceğinin teklif edilmesi ,
c-işareti taşıyan malın ithal veya ihraç edilmesi
ç-işaretin,teşebbüsün iş evrakı veya reklamlarında kullanılması
d-işareti kullanan kişinin işareti kullanımına ilişkin haklı veya meşru bağlantısı olmaması şartı ile işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yataracak şekilde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması,
e-işaretin ticari unvan ya da işletme adı olarak kullanılması
f-işaretin hukuka uygun olmayan şekilde karşılaştırmalı reklamlarda kullanılması
Bunun yanında kanunun 29. Maddesi marka sahibinin izni olmaksızın 7. Maddede belirtilen biçimlerde markayı kullanmak marka sahibinin izni olmaksızın markayı veya ayırt edilmeyecek kadar benzerini kullanmak suretiye markayı taklit etmek , markayı veya ayırt edilemeyceek kadar benzerini kullanılmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde tecavüz yolu ile kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak dağıtmak başka bir şekilde ticaret alanından çıkarmak ithal işlemine tabi tutmak ihraç etmek ticari amaç ile elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak marka sahibi tarafından lisans yolu ile verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları 3. Kişilere devretmek markaya tecavüz olarak kabul edilmiştir.
Somut olayda ; davalı tarafın satışa sunduğu ürünler üzerinde yapılan soruşturma neticesinde ve dosyaya ibraz edilen rapor neticesinde davacı tarafa ait …. markasının birebir taklit olarak kullanıldığı ürünlerin taklit olduğu söz konusu kullanımın markaya yönelik tecavüz olduğu yine söz konusu daavcı tarafa ait işaretin ve markanın taklit olarak kullanımı haksız rekabet olduğundan haksız rekabetin tespiti ve menine karar vermek gerekmiştir.
Davacının maddi tazminat talepleri bakımından ise
Marka sahibi SMK uyarınca zararın tazminini isteyebilir. Sınai Mülkiyet Kanunu m.151’de yoksun kalınan kazancın hesaplanması bakımından 556 sayılı MarKHK’da olduğu gibi 3 farklı yönteme yer verilmiştir. Hak sahibi bu üç yöntemden birini seçmek zorundadır. Bir başka deyişle, bu hükümde yer alan hesaplama yöntemleri dışında başka bir yönteme başvurulamaz. Yoksun kalınan kazanç, zarar gören marka sahibinin seçimine bağlı olarak;
1) Marka hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, marka sahibinin markanın kullanması ile elde edilebileceği muhtemel gelire göre,
2) Marka hakkına tecavüz edenin, markayı kullanmak yoluyla elde ettiği kazanca göre,
3) Marka hakkına tecavüz edenin, markayı bir lisans anlaşması ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması halinde ödemesi gereken lisans bedeline göre tazminat talebinin türüne göre davacının seçimlik hakkı olup davacı taraf lisans bedeline göre tazminat talebinde bulunmuş olup bilirkişi raporunda her ne kadar lisans bedeline göre değerlendirme yapılmış davacı firmaya ait “…” marka ve logolu ürünlerin ve davalının 2014, 2015, 2016 ve 2017 yıllarında ise toplam 222.585,13 TL ciro elde edildiği ve İstanbul Ticaret Odası’ndan alınan emsal lisans sözleşmesi ile ilgili görüş üzerine incelenen ve elde edilen satış ciroları üzerinden yapılan hesaplamada 33.387,77 TL lisans bedelinin civarinda olduğu yolundaki bilirkişi raporu davalının işletmesinin ve kazancının hacmi dikkate alınarak emsal lisans bedeli olarak gelen müzekkere cevaplarından tam olarak değerin tespiti mümkün olmadığı hallerde hakimin borçlar kanunu hükümleri gereği değerlendirme yapması söz konusu olup davacı taraf markasının değeri kullanım şekil dikkate alınarak sunulan emsal lisans sözleşmesi bedeli de dikkate alınarak 33.387,77 TL maddi tazminatın davalı taraftan tahsili davacı tarafa ödenmesine fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine karar vermek geekmiştir.
Manevi tazminat yönünden ise davacı taraf yönünden piyasada belirli bir şekilde tanıtım müşteri nezdinde kabul gören ürününün davalı taraf tarafından haksız rekabet teşkil edecek şekilde izinsiz kullanımın, davacı taraf yönünden manevi hakın ihlali niteliğinden söz konusu ürünlerin piyasaya sunuluş şekli tarafların dosyaya yansıyan deliller ve davalının ticari konumu hakkaniyet gereği 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili davacıya ödenmesine fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine ve hükmün ilanına karar vermek gerekli ve yerinde görülmüştür.
Davacının itibar tazminatı talebi yönünden ise SMK m. 150/2 uyarınca marka hakkına tecavüz durumunda, hakka konu ürün ve hizmetlerin, tecavüz eden tarafından kötü şekilde kullanılması veya üretilmesi, bu şekilde üretilen ürünlerin temin edilmesi yahut uygun olmayan bir tarzda piyasaya sürülmesi sonucunda markanın itibarı zarara uğrarsa bu nedenle ayrıca tazminat talep edilebilir. Bu özel tazminat türü, MarKHK m. 68’de yer almaktaydı. İlgili maddede marka hakkına tecavüz edenin markayı uygun olmayan bir şekilde kullanması sonucunda markanın itibarı zarara uğradığında bunun ayrıca tazminata konu olacağı belirtilmekteydi. Burada markanın itibarının gördüğü zarar tazmin edileceği için doktrinde bu hüküm itibar tazminatı olarak anılmıştır. Yargıtay’a göre de itibar tazminatı maddi ve manevi zararın dışında ancak her iki tazminatın özelliklerini içinde barındıran kendine özgü bir tazminat türüdür. (Yargıtay 11. HD, E. 2015/8175, K. 2016/5114 )
Somut davadaki duruma göre davacıya ait markanın taklit edilerek marka hakkına tecavüz ediliği saptanmıştır. 6769 sayılı SMK’da düzenlenmiş bulunan maddi, manevi ve itibar tazminatlarının birlikte talep edilmesi mümkündür. Ancak tazmini amaçlanan zararların maddi veya manevi zarar içinde hesap edilmiş olup fiili zarar, yoksun kalınan kazanç ve manevi zarar belirlenirken, markanın kötü ve uygun olmayan kullanımı nedeniyle uğranılan zararın dikkate alınmamış olması halinde ayrıca itibar tazminatına hükmedilebileceğinden bu tazminat talebi bakımından talep yerinde görülmemiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
2-Davalı yanın www….com.tr adlı web sitesi ile https://www.facebook.com/….-…/, https://twitter.com/ …tr ve http://www.instagram.com-…cosmetics linkleri de dahil olmak üzere internette ve sair kanallarda sattığı mallar üzerinde, davacı adına tescilli “….” markasının aynısını kullanmasının, davacının marka ve telif haklarına tecavüz ve haksız rekabet ettiğinin tespiti ile men ve ref’ine, davacı adına tescilli markaların kullanılmakta olduğu davalı yana ait iş evrakı, broşür, katalog ve her türlü satış ve pazarlama materyallerinin toplatılmasına, karar kesinleştiğinde imhasına,
3-Davalı adına 03. sınıfta tescilli… sayılı “…” ibareli marka ile 08. sınıf için tescilli …. sayılı “….” ibareli markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
4-Davalı yanın www…..com.tr adlı web sitesi ile https://www.facebook.com/…./, https://twitter.com/ …tr ve http://www.instagram.com-… linklerine Türkiye’den erişimin engellenmesine,
5-Maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 33.387,77 TL tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, takdiren 5.000,00 TL manevi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacının fazlaya ilişkin maddi manevi tazminat talebi ile itibar tazminatı talebinin reddine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 2.622,27 TL ilam harcından, 512,33 TL peşin harç ve 580,64 TL ıslah harcının mahsubu ile, 1.529,30 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsiline,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğnice hesaplanan, 4.006,53 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğnice manevi tazminat yönünden hesaplanan, 600,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11-Davacı tarafından yapılan 548,33 TL dava ilk masrafı, 269,50 TL tebligat-tezkere ve 1.250,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.067,83 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 1.654,26 TL.’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
İlgili Hukuk Dairesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı yanın yokluğunda verilen karar, açıkça okunup anlatıldı.15/11/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır