Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/411 E. 2018/194 K. 22.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/411 Esas
KARAR NO : 2018/194

DAVA : Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 14/03/2017
KARAR TARİHİ : 22/05/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/06/2018
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ”…+şekil” esaslı unsuruna sahip markaların tek maliki olduğunu, davacı şirketin Marka Devir Sözleşmesi uyarınca dava konusu markaları tüm hak ve yetkileri ile birlikte devraldığını ve tek malik olduğunu, davalı şirketin mobilya ve yatak satışı yapmakta olduğunu, …+şekil markasına ait olduğu ve başka markalı materyaller üzerinde ticari amaçla kullanıldığını, müvekkil tarafından şifahi olarak defalarca uyarıldığını, buna rağmen hukuka aykırılığa son vermediğini, bunun üzerine davalıya ihtar çekildiğini ancak davalı şirketin hiçbir izin almadan sözleşme yapmadan ve markanın kullanımına dair hiçbir hakka sahip olmadan …+şekil markasını izinsiz olarak kullanmaya devam ettiğini bu nedenle davalı şirket işletmesine tebligat yapılmaksızın bilirkişi ve marifetiyle Bursa Mahkemelerinden istinabe yoluyla delil tespiti yapılmasına, davalının tecavüzünün devamını önlemek amacıyla kullanmış olduğu … ibaresini içeren tüm markalar hakkındaki tabela, broşür, tanıtıcı işaret ve her türlü materyalin masrafı davalıya ait olmak üzere derhal kaldırılmasına yönelik ihtiyati tedbir kararlarının verilmesini, davalının, müvekkil şirketin ‘…’ markalarından doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabetin tespitine men’ine ve engellenmesine, davalının yaratmış olduğu marka ihlali ve haksız rekabetin tespitine, men’ine ve engellenmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından ileri sürülen iddia ve vakıaların gerçeklikten uzak, mesnetsiz ve hukuka aykırı olduğu açık olduğunu, davacı tarafın gerçek durumu bilmesine rağmen ve açıkça müvekkile suç isnat etmekte, karalamakta, ve ticari itibarına leke sürmeye çalıştığını, müvekkili şirketin markaya ait işletmenin marka ve ticari işletme devrine kadar sevilen ve güvenle ticaret yapılan bir bayi olarak markaya ve markanın tanınırlığına büyük katkı sağladığını ve ticari işletme maliklerinin ciddi kazançlar elde etmesini sağladığını, dava dilekçesinde müvekkilinin şifahen uyarıldığını ve buna rağmen haksız olarak markanın kullanımının devam ettiğini, davacı tarafından müvekkile gönderilen ihtarnameden önce davacının müvekkile kestiği faturada dilekçede yer alan beyanlarla gerçek durumun örtüşmediğini, müvekkilin faaliyet gösterdiği bölgede sayılan … markalı ürünlerde meydana gelen arıza ve kusurlu ürün durumlarında davacının bizzat müşterileri müvekkiline yönlendirmeye devam ettiğini bu nedenle tamamen haksız ve mesnetsiz olan davanın reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafa ait marka tescil kayıtları celp edilmiş,… ibareli markanın 20.sınıfta davacı taraf adına tescilli olduğu, halen geçerliliğini koruduğu celp edilen kayıttan anlaşılmıştır.
Bursa … Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin yaptırılan keşif ve tespit raporu mahkememize celp edilmiş, dosyaya sunulan bilirkişi raporu ve tespitte dava konusu … markasının işyerinin parkesi üzerinde bulunduğu … markalı yataklı bazaların showromda yer aldığı, … markası bulunan büyük tabelaların bulunduğu, söz konusu ürünlerin davacıya ait markanın benzerlerinin birebir aynısının kullanıldığı beyan edilmiş, rapor mahkememizce kısmen hükümde dayanak yapılmıştır.
Dosyaya celp edilen talimat bilirkişi raporu, marka kayıtları, tüm deliller dikkate alındığında, dava markaya yönelik tecavüzün tespiti ve meni talebine yönelik olup, sınai mülkiyet kanunu 7 maddesi bu kanunla sağlanan marka koruması tescil yolu ile elde edilir. Marka tescilinden doğan haklar münhasıran sahibine aittir. Marka sahibinin izinsiz olarak yapılması halinde aşağıdaki fiilerin önlenmesini talep etme hakkı vardır;
a-tescilli marka ile aynı olan bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması
b-tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetler ile aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması,
c-aynı,benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştıdığı tanınmışlığı düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikte herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması
Aşağıdaki belirtilen durumlar işaretin ticaret alanında kullanılması halinde 2. Fıkra hükmü uyarınca yasaklanabilir:
a-işaretin mal veya ambalaj üzerine konulması,
b-işaretin , işareti taşıyan malların piyasaya sürülmesi, tesil edilebileceğinin teklif edilmesi, bu amaçlarla stoklanması veya işaret altında hizmetlerin sunulması ya da sunulabileceğinin teklif edilmesi ,
c-işareti taşıyan malın ithal veya ihraç edilmesi,
ç-işaretin,teşebbüsün iş evrakı veya reklamlarında kullanılması,
d-işareti kullanan kişinin işareti kullanımına ilişkin haklı veya meşru bağlantısı olmaması şartı ile işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yataracak şekilde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması,
e-işaretin ticari unvan ya da işletme adı olarak kullanılması,
f-işaretin hukuka uygun olmayan şekilde karşılaştırmalı reklamlarda kullanılması
Bunun yanında kanunun 29. Maddesi marka sahibinin izni olmaksızın 7. Maddede belirtilen biçimlerde markayı kullanmak marka sahibinin izni olmaksızın markayı veya ayırt edilmeyecek kadar benzerini kullanmak suretiye markayı taklit etmek , markayı veya ayırt edilemeyceek kadar benzerini kullanılmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde tecavüz yolu ile kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak dağıtmak başka bir şekilde ticaret alanından çıkarmak ithal işlemine tabi tutmak ihraç etmek ticari amaç ile elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak marka sahibi tarafından lisans yolu ile verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları 3.kişilere devretmek markaya tecavüz olarak kabul edilmiştir.
Somut olayda, taraflar arasındaki marka lisans anlaşmasının iptal edildiği bu hususun noter tarafından davalı tarafa tebliğ edildiği, davalı tarafın elinde kalan ürünler yönünden … ibareli ürünler tükeninceye kadar markaya yönelik herhangi bir tecavüz söz konusu değildir. Ancak davalı tarafın sözleşme feshedildiği halde … ibaresini büyük şekilde tabelada bayii imajı yaratacak şekilde kullanımı markaya yönelik tecavüz olduğu gibi başkasına ait işaretin izinsiz kullanımı aynı zamanda haksız rekabet olduğundan haksız rekabetin tespiti ve menine, markasal kullanım teşkil eden tabelanın kaldırılmasına ve imhasına, bunun dışında ürünlere ilişkin kullanıma yönelik bir talep olmadığından ve kullanım yasal kapsamda olduğundan bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekli ve yerinde görülmüştür.
HÜKÜM:
1-Davacı tarafın davasının kabulü ile davalı tarafın sözleşme sona erdirildiği halde … ibaresini bayi imajı yaratacak şekilde tabelada kullanılmasının markaya yönelik tecavüz ve haksız rekabet olduğunun tespiti ve menine,
2-Davalı tarafın markasal tabela kullanımının engellenmesine, tabelaların kaldırılmasına ve imhasına,
3-Bunun dışında ürünlere ilişkin markasal kullanım yönünden bir talep olmayıp, davalı tarafın kullanımlarının yasal hak kapsamında olduğunun tespitine,
4-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvuru, 31,40 TL peşin harç, toplam 62,80 TL harcın davalıdan tahsili davacı tarafa ödenmesine, bakiye 4,50 TL harcın davalıdan tahsili hazineye irad kaydına,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan 3.145,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili, davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 600,00 TL bilirkişi ücreti, 638,50 TL tebligat, müzekkere ve taliamt gideri toplam 1.238,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili davacı tarafa ödenmesine,
7-Artan avans giderinin taraflara iadesine,
Dair İlgili Hukuk Dairesinde kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 22/05/2018
Katip …

Hakim …