Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/41 E. 2019/455 K. 18.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/41 Esas
KARAR NO : 2019/455

DAVA : Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 13/03/2017
KARAR TARİHİ : 18/12/2019
Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; davacı vekili, müvekkilinin 1962 yılından beri oyuncak sektöründe faaliyette bulunduğunu çok sayıda özgün ürün tasarımları bulunduğunu, …… sayılı tasarım tescil belgeleri ile tescil ettirmiş olduklarını, dava dışı…… ve Elektronik,,, Ltd. Ve …..Oyuncak- …..aleyhine açılan Bakırköy …. FSHHM’nin …… D.İş sayılı dosyası ve ….. Doğrucu aleyhine İstanbul ….. FSHHM’nin …… D.İş sayılı dosyası ile delil tespiti yapıldığını, tespit edilen ürünler üzerinde …… markasının yazılı olduğunu, bu ürünlerin fatura karşılığı davalı ….. Plastik…..’dan satın alındığını ifade edildiğini, www……com adlı sitede müvekkiline ait tasarımların bulunduğunu, …… D.İş ve …… D.İş sayılı dosyalarında tespit edilen ürünlerin aynılarının sitede yer aldığını, sadece ….. sayılı ….. tasarımı tespit mahallinde tespit edilemediğini ancak aynı oyuncağın davalıya ait internet sitesinde yer aldığını, davalının müvekkili tasarımlarının haklarını ihlal ettiğini, kardşı tarafa tebligat yapılmaksızın uzman bir bilirkişi marifetiyle davalıya ait www……com isimli sitede müvekkiline ait ….. sayılı tasarımlarla belirgin derecede benzer ürünler bulunup bulunmadığının tespitine, davalı tarafın eylemlerinin müvekkili şirket adına ….. sayılar ile tescilli endüstriyel tasarım tescil belgesi ile koruma altında olan ve böylelikle haksız rekabete ilişkin hükümleri uyarınca da korunan özgün tasarımlar hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, tescilli tasarım hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin durdurulmasına, haksız tecavüzün önlenmesine ve bu suretle tecavüzün giderilmesine, bu suretle tecavüz oluşturan veya cezayı gerektiren ürünler ile bunların üretiminde münhasıran kullanılan cihaz, makine gibi araçlara el konulmasına, imhasına, davalı tarafın müvekkili şirketinin tescilli tasarım hakkına karşı haksız eylemlerinden ve tecavüzlerinden dolayı 6769 Sayılı Kanun’un 151/2-a maddesinde belirtilen “Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, hak sahibinin elde edebileceği muhtemel gelire göre hesaplama yapılarak fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davalı yandan 10.000,00 TL maddi tazminatın dava açıldığı tarihten itibaren işleyecek en yüksek reeskont faizi ile; 20.000,00 TL manevi tazminatın dava açıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, masrafları karşı tarafa ait olmak üzere kesinleşmiş kararın günlük gazete veya benzeri vasıtalarlar tamamen veya özet olarak ilan edilmesi veya ilgililere tebliğ edilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP VE KARŞI DAVA : Davalı vekilinin cevap ve karşı dava dilekçesinden özetle; Davacının tasarım tescilli ürünlerinin orjinal ve yeni olmadıklarını hem yurt içinde hem de yurt dışında uzun süreden beri üretildiğini davaya konu ürünlerin yurt dışında üretilen ürünlerin bir kopyası veya benzeri olduğunu, Danimarka firması olan …… firmasının kataloglarından bu ürünlerin 2000’li yıllardan bire reklamının yapıldığını, davaya konu kova ibriği ilk yapan firma olduğunu, Polonya firması olan …… firması da bu ürünleri kataloglarında yayınlamakta ve 2000’li yıllardan beri bu ürünü üretmekte olduğunu, Fransa firması olan ….. ise kataloglarında bu ürünleri uzun süreden beri yayınlamakta olduğunu, davacı şirketin bu ürünlerin müvekkili tarafından 2012 yılından beri üretildiğini, bu ürünlerin genele mal olduğunu ve 2000’li yıllardan beri dünya piyasasında olan ve üretilen ve yurdumuza da ithal edilen bir ürün olduğunu, ürünlerin yıllardan beri hem yurt içinde hem de yurt dışında üretildiğinden haksız rekabet hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığını, davacının ürünlerinin yenilik ve ayırt edicilik kriterleri taşımadığından taklit tasarım niteliğinde olan bu ürünlerin hükümsüzlüğüne karar verilmesine, davacı firma davaya konu ürünleri AR GE çalışmaları neticesinde tamamen yeni ve özgün ürünler tasarladıklarını beyan etmekte olduğunu, dava dilekçesi ekinde sunmuş oldukları örnekler bu ürünlerin yeni ve özgün ve bir ar ge çalışması neticesinde bir fikir ürünü olmadığının sadece dünya da daha önce üretilen ürünlerin taklitleri ve benzerleri olduğu görüleceğini, bu nedenlerle haksız ve yersiz ve kötüniyetli davanın reddi ile davacıya ait davaya konu edilen tasarım tescil belgelerinin yenilik içermeyen ve özgün olmayan ve Dünya’da ve Türkiye’de bir çok örnekleri olan ürünlerden olması nedeni ile taklit edilen bir tasarım olması nedeni ile tasarım hükümsüzlüğüne karar verilmesini, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE:
Yargılama sırasında deliller toplanmış; Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davaya konu tasarım tescil belgeleri ve ilgili dosya evrakları celp edilmiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller ve taraf iddiaları ışığında dosya asıl dava yönünden davalı kullanımını tecavüz ve haksız rekabete yönelik bir kullanım olup olmadığı, karşı dava yönünden ise sunulan katalog belge ve delilleri, ayrıca bilirkişi heyetinin internet üzerinde yapacağı geçmiş kayıtlı incelemeleri ile söz konusu tasarımların yenilik ve ayırt edicilik vasfı olup olmadığı konusunda rapor tanzim etmek üzere bir endüstriyel tasarım, bir marka patent uzmanı ve bir bilişim uzmanından oluşacan bilirkişi heyetine tevdi olunmuş, bilirkişiler düzenlemiş oldukları 09/02/2018 tarihli raporlarından özetle; davaya konu ….. nolu tasarımlar davacı adına tescilli olduğu ve tescillerinin süresi içinde yenilendiğini, dosyada bulunan …… D.İş nolu dosyadaki bilgilerden ve davalının internet sitesindeki ürünler incelendiğinde davacının yukarıdaki tescilli tasarımlarının aynı ya da ayırte dilemeyecek kadar benzerlerinin davalı tarafından piyasaya arz edildiğinin anlaşıldığını, davalının eylemlerinin TTK m. 55/1a-4’de düzenlenen durumları karşıladığından haksız rekabet koşullarının oluştuğunu, dosyadaki bilgi ve belgeler ile internet üzerinden yapılan araştırma sonucu davacı adına tescilli ….. nolu tasarımın yenilik unsuru içermediği, dosyadaki bilgi ve belgeler ile internet üzerinden yapılan araştırma sonucu davacı adına tescilli ….. nolu tasarımın yenilik unsuru içerdiğini, dosyadaki bilgi ve belgeler ile internet üzerinde yapılan araştırma sonucu davacı adına tescilli ….. nolu tasarımların yeni ve ayırt ediciliğini ortadan kaldıracak unsurların bulunmadığını, dosyadaki bilgi ve belgeler ile internet üzerinden yapılan araştırma sonucu davacı adına tescilli ….. nolu tasarımların yeni ve ayırt ediciliğini ortadan kaldıracak unsurların bulunmadığı” hususlarını bildirmişlerdir.
Davacı vekilinin 27/02/2018 tarihli dilekçesinden özetle; ….. numaralı tasarımın yenilik unsurunu içermediği yönündeki görüşe katılmalarınnı mümkün olmadığını, somut olayda müvekkili tarafından piyasaya sürülen tasarım ile dava dışı …. firmasının tasarımının benzer olduğu görüşü açıklanmış ise de ürün asılları incelenmemiş, tasarımların ortak özellikleri üzerinde durulmamış 7. Ve 11. Madde kapsamında ayrıntılı inceleme yapılmadığını, ürün üzerindeki farklılıkların bilgilenmiş kullanıcı tarafından derhal ve ilk bakışta göze çarpacağını, internet ortamında yer alan görsel net olmayıp, karşılaştırma yapılabilecek düzeyde olmadığını, bu sebeple raporda dahi net olarak gözükmeyen ürün sebebiyle müvekkiline ait tasarımların yeni olmadığının tespitinin kabul edilemeyeceğini, müvekkiline ait …… numaralı tasarım açısından eksik inceleme yapılmış olup işbu tasarıma ilişkin itirazları doğrultusunda yeniden rapor alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekilinin 02.03.2018 tarihli dilekçesinden özetle; söz konusu ürünün zaten kova ve kapaktan oluşmakta olup ifade ettikleri üzere özgün ve yeni bir tasarım niteliğinde olmadığını, müvekkilinin haksız rekabet hükümlerini kesinlikle ihlal etmediğini, söz konusu değerlendirme öncesinde kova ayaklarının birinin tırtıklı diğerinin düz, kovanın birinin uzun diğerinin kısa, kürek ve tırmık yerleştirme boşluklarının farklı yerlerde olduğu gibi çeşitli farklılıklara yer verildiğini, raporda internet üzerinden www…….com internet sitesinde yer alan ürün ile davacı ürünleri karşılaştırılrken sadece ….. tescil numaralı ürünler ile karşılaştırma yapılmış olup benzer nitelikteki …. tescil numaralı ürünler açısından herhangi bir inceleme yapılmadığını, bilirkişi raporunda yer alan nihai değerlendirme ile rapor içeriği arasında bu yönü ile çelişki bulunduğunu belirtmiştir.
22/03/2018 tarihli duruşmada bilirkişi raporunun kısmen yetersiz olduğu anlaşıldığından heyete bir tasarımcı bilirkişi eklenerek dosya içine ibraz edilen kayıt ve belgelerin internet sitesi üzerinde tespit edilen görsellerin hükümsüzlük talebi açısından tek tek Yargıtay denetimine elverişli ek rapor tanzim etmek üzere dosyaya tasarım uzmanı bilirkişi dahil edilerek bilirkişilere tevdi olunmuş, bilirkişiler hazırlamış oldukları 11.06.2018 tarihli ek raporlarından özetle; Davacı tarafa ait hükümsüzlüğü talep edilen …… numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 06.06.2007 tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olduğunu, davacı tarafa ait hükümsüzlüğü telep edilen …… numaralı tasarım tescillerinin başvuru tarihi olan 30.05.2008 tarihi itibari ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olduğunu, davacı tarafa ait hükümsüzlüğü talep edilen ….. numaralı tasarım tescillerinin başvuru tarihi olan 13.06.2008 tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olduğu, davacı tarafa ait hükümsüzlüğü talep edilen …… numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 22.04.2010 tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olduğunu” hususlarını bildirmişlerdir.
Davalı vekilinin 18.06.2018 tarihli dilekçesinden özetle, 11.06.2018 tarihli ek bilirkişi raporu 09.02.2018 tarihli bilirkişi raporuna karşılık sunulan itirazların detaylı ele alınmadığını, davacı adına tescilli ürünler ile davalı müvekkiline ait internet sitesinde yer alan ürünlerin farklı olup olmadığ konusunda yeniden değerlendirme yapılmadığı, sadece hükümsüzlüğü talep edilen ürünler ile hükümsüzlüğe dayanak olarak sunulan geçmiş tarih ürün görsellerinin karşılaştırıldığını, karşılaştırma yapılırken de 09.02.2018 tarihli bilirkişi raporunda yapılan incelemeden daha farklı yaklaşım sergilendiğini, 09.02.2018 tarihli bilirkişi raporunda davacı adına …. tescil nolu oyuncak ile internet sitesinde yer alan ürünlerin karşılaştırılması sırasında davacının ürünü ile müvekkilinin ürününde belirlenen farkların ayırt edilemeyecek kadar küçük olduğunun ifade edildiğini, ancak 11.06.2018 tarihli ek bilirkişi raporunda benzer farklılıklar gerekçe gösterilerek davacıya ait ürünler ile hükümsüzülüğe dayanak olarak sunulan geçmiş tarihli ürün görsellerinin farklı olduğunun ifade edildiği durumun açık bir çelişki olduğu hususlarında itiraz etmiştir.
06.11.2018 tarihli duruşmada ek rapor ile kök rapor arasında çelişki meydana gelmesi nedeniyle dosyanın bir endüstriyel tasarım, bir marka patent uzmanı, bir mali bilirkişiye tevdi ile, tarafların iddia ve savunmaları, asıl ve karşı dava yönünden sunulan deliller incelenerek davacı tarafa ait ….. nolu tasarımlara yönelik dosyaya ibraz edilen deliller incelenmek suretiyle davalı kullanımının tecavüz ve haksız rekabete yönelik bir kullanım olup olmadığı, karşı dava yönünden ise, sunulan katalog belge ve delilleri, ayrıca bilirkişi heyetinin internet üzerinde yapacağı geçmiş kayıtlı incelemeleri ile söz konusu tasarımların yenilik ve ayırt edicilik vasfı olup olmadığı konusunda karşı dava yönünden inceleme yapmak üzere dosya bilirkişilere tevdi olunmuş, bilirkişiler 21.03.2019 havale tarihli raporlarından özetle; Davacı-karşı davalı firma;…ne ait tescilli ….. nolu tasarımları ile davalı-karşı davacı ….. Plastik Metal San. Ve Tic- …. (……) firmasının www……com isimli sitedeki ürün tasarımlarının, dosyadaki mevcut belgelere göre mukayeseli olarak yapılabilen incelemelerinde; öne çıkmayan küçük farklar dışında genel form yapı olarak ayırt edilemeyecek derecede benzer tasarımlar olduğunu, tasarımlar arasındaki bu benzerliğin, tescilli tasarım haklarına ve haksız rekabete yönelik kullanım olduğu görüş ve kanaatine varıldığına, davalı-karşı davacı firma açısından; dosya kapsamına sunulan yurt içi ve yurt dışı firmalara ait ürün görseli içeren belgelerde, herhangi bir tarih bulgusu olmadığının görüldüğünü, sunulan belgelerdeki ürün tasarım görsellerinin mukayeseye elverdiği oranda yapılabilen incelemelerinde; …ye ait tescilli …. nolu tescilli tasarımları ile diğer firmalara ait görsellerdeki tasarımlara göre; tescilli tasarımların, yenilik ve ayırt edicilik vsafı bulunduğunun görüldüğü” hususlarını bildirmişlerdir.
07.05.2019 tarihli duruşmada; bilirkişi heyetinrden mali müşavir bilirkişi eklendiği halde maddi tazminat yönünden herhangi bir hesaplama yapılmadığı anlaşılmakla dosyanın heyette bulunan mali müşavir ……’e tevdi ile davacı vekilinin dava dilekçesinde tercih hakkının tasarıma tecavüz olmasaydı tasarım hakkı sahibinin elde edebileceği muhtemel gelire göre olduğu gözetilerek mahallinde taraf defterleri inceleme yetkisi de verilerek dava konusu davacıya ait tasarımlara tecavüz oluşturulduğu belirtilen davalı ürünleri nedeni ile davacının isteyebileceği maddi tazminat tutarını gösterir ek rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş, dosya bilirkişiye tevdi olunmuş, bilirkişi 09/08/2019 havale tarihli raporlarından özetle; davacı tarafın mali tablolarında görünen Faaliyet Karlılık Oranı dikkate alınarak kazanç kaybı hesap edilmesini talep etmesi halinde, davacı tarafın yoksun kaldığı kazancın 789,18 TL’si olarak hesap edildiği, ortalama piyasa karlılık oranı dikkate alınarak kazanç kaybı hesap edilmesini talep etmesi halinde davacı tarafın yoksun kaldığı kazancın 4.963,10 TL olarak hesap edildiği, davacı tarafın maddi tazminat talebinin Borçlar Kanunun 50. Ve 51. Maddelerine göre belirlenmesu hususunun mahkeme takdirinde olduğu hususlarını bildirmişlerdir.
Dava, davacıya ait tasarımların davalı tarafından kullanım olup olmadığı, maddi ve manevi tazminatın söz konusu olup olmayacağı, karşı dava yönünden ise söz konusu dava konusu yapılan tasarımların hükümsüzlük koşullarının olup olmadığına ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; Bir tasarımın hukuki korumadan yararlanabilmesi için yenilik ve ayırt edicilik vasıflarına sahip olması gerekir. SMK 56/4’e göre, bir tasarımın aynısı, tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamışsa, o tasarım yeni kabul edilir. Burada aranacak olan yeniliğin kriteri dünya çapında oluşudur. Yani daha önce dünyanın herhangi bir yerinde bilinen, yani kamuya sunulan bir tasarım artık Türkiye’de yeni kabul edilmez. Yerleşmiş Yargıtay uygulamalarına göre ise “yenilik” unsuru kamu düzenindendir ve re’sen araştırılmalıdır.
Ayırt edicilik ise SMK 56/5 maddeye göre tescilli bir tasarımın bıraktığı genel izlenimin başvuru veya rüçhan tarihinden önce kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimdeki farkılıktır. Burada önemli kriterler, somut olaydaki tasarım ürün için bilgilenmiş kullancının gözü, tasarımcının tasarımı geliştirmede seçenek özgürlüğünün derecesi ve tasarıma konu ürünün çeşidi veya sınıfıdır. Aynı zamanda tasarımın başvurusunda verilen tarifnamede ki açıklamalar da ayırdedicilik niteliği belirlenirken dikkate alınır.
Somut olayda; yukarıda belirlenen ilkeler ışığında yapılan değerlendirmede; mahkememizce alınan ilk raporda davacı tasarımlarından ……no”lu tasarımının yenilik ve ayırdedicilik unsurunu içermediği, diğer tasarımların ise bu unsurları içerdiği yönünde görüş beyan edilmiş ise de; heyete sonradan dahil edilen tasarımcı bilirkişi ile alınan ek rapor ve sonrasında alınan yeni heyet raporunda istikrarlı bir şekilde ….. no’lu tasarım da dahil olmak üzere tüm davaya konu tasarımların koruma koşulu olan yenilik ve ayırdedicilik unsurlarını haiz olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Mahkememizce bahsi geçen bu raporlardaki incelemeler yenilik ve ayırdedicilik unsurları yönünden yeterli ve doyucu bulunmuş ve karşı davaya konu bu tasarımların hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı hukuki kanaatine varılmıştır.
Asıl dava yönünden yapılan incelemede; davacı temel olarak davalının ürünlerinin tescilli tasarımlarına tecavüz oluşturduğu iddiasına dayanmaktadır.
SMK’nun 55.md’sine göre tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür. Burada kanun koyucu patent ve faydalı modelden farklı olarak fonksiyona değil, görünüme koruma bahşetmiştir. Bu nedenle tecavüz iddiaları da ürünün “görünümü” nazara alınarak değerlendirilmelidir.
Somut olayda davacının tescilli tasarımı ile davalı …’nin kullanımlarının ortalama tüketici nezdinde benzer olarak algılandıkları, bu itibarla tecavüz ve haksız rekabetin gerçekleştiği anlaşılmıştır. Davalı hakkında maddi ve manevi tazminat takdir edilirken ticari defterler üzerinden yapılan incelemede tazminat miktarı tam ve kesin olarak belirlenemediğinden TBK 50 ve 51.md’leri gereği davalının kusurunun derecesi, tecavüzün boyutu ve davacının uğradığı zarar birlikte değerlendirilerek davacının talebinin kısmen kabulüne, karşı davanın reddine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
A-Asıl Davada;
1-Ana davada davacının davasının KISMEN KABULÜ ile;
-Davalının davacıya ait ….. tescil numaralı tasarımlarına yönelik tecavüzünün ve haksız rekabetin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine; bu kapsamda mahkememizce 04.04.2017 tarihli tedbir kararı ile el konulan ürünler dahil olmak üzere tecavüz teşkil eden ürünlere el konularak masrafı davalıdan karşılanmak üzere hüküm kesinleştiğinde imhasına, münhasıran bu ürünlerin üretiminde kullanılmak kayıt ve koşulu ile üretimde kullanılan cihaz ve makinalara el konulmasına, hüküm kesinleştiğinde masrafı davalıdan karşılanmak suretiyle imhasına,
-TBK 50 ve 51. Maddeleri nazara alınarak 5.000,00 TL maddi 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Peşin yatırılan
-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarfesine göre kabul edilen maddi tazminat talebi üzerinden hesaplanan 3.931,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarfesine göre kabul edilen manevi tazminat talebi üzerinden hesaplanan 3.931,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarfesine göre red edilen maddi tazminat talebi üzerinden hesaplanan 3.931,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarfesine göre red edilen manevi tazminat talebi üzerinden hesaplanan 3.931,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 512,33 TL peşin harcı, 3.600,00 TL bilirkişi ücreti ve 439,50 TL tebligat/posta masrafı olmak üzere toplam 4.583,23 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 1.527,74 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davalı tarafından yapılan 31,40 karşı dava başvuru harcı, 1.750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.781,40 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 1.187,60 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
-Davalı tarafından yatırılmayan 44,40 TL peşin harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
B-Karşı davada;
2-Karşı davanın REDDİNE,
-Alınması gerekli 44,40 TL harcın davacı-karşı davalı-karşı davacı vekilinden alınarak hazineye irad kaydına,
-Davacı-karşı davalı vekili kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 3.931,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalı-karşı davacıdan alınmasına,
-Davalı-karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/12/2019
Katip …

Hakim …