Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/357 E. 2020/17 K. 15.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/357 Esas
KARAR NO : 2020/17

DAVA : Marka (Marka İtibarının Kaybı Nedeniyle Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 22/11/2016
KARAR TARİHİ : 15/01/2020
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İtibarının Kaybı Nedeniyle Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle: Müvekkili ……..Plastik şirketinin 1972 yılında kurulduğunu, müvekkili şirketinin…….. markasını ……. marka no ile 28.03.2007 tarihinde 10 yıl süreyle , …….. markasını ……. marka no ile 03.07.2007 tarihinden itibaren 10 yıl süreyle, …….. markasını yine aynı tarihte …….. marka no ile 10 yıl süreyle tescil ettirdiğini, müvekkilinin ürettiği ürün grupları içerisinde yer alan PVC pencere sistemlerini, yapılan sözleşmeler gereği, alıcılara……..fabrikasında çıplak halde kamyona yüklenerek tescil edildiğini, nihai tüketicilere direk ve bizzat PVC Pencere ve PVC kapı imalatı yapmadığını, sadece profilleri ve diğer tüm aksesuarlarını üretmekte ve şirketlere fabrikasından satışını yaptığını, davalılardan ……. ile üretmek ve pazarlama kaydıyla “……..” marka profillerinin 2015 yılı Ekim ayına dek satıldığını, son mal tislem tarihinin 2015 yılı Ekim ayı olduğunu, davalı tarafın yetkisi olmadığı ve sözleşmesinde yasaklandığı halde 3. Şahıs şirketlere üretim hakkını devrettiği ve müvekkili şirket ürünlerini bölgedeki diğer bayilere kötülediği, spot piyasadan düşük fiyatlarla satmaya çalıştığının haricen öğrenildiğini ve davalı tarafın önce sözlü sonra da yazılı olarak birçok kez uyarıldığını, Bakırköy ……. Noterliğinin 27 Ocak 2016 tarihli ……. yevmiye nolu ihtarnamesi ile yazılı olarak uyarıldığını, tüm iyi niyetli uyarılarına rağmen ……..’ın sözleşmeye aykırı eyllem ve işlemlerine devam edince Espiye SulhHukuk Mahkemesinin …….. D.İş sayılı dosyası ile delil tespitinin yaptırıldığını, sözkonusu rapor ve keşif tutanağının incelendiğinde …….’ın sözleşmeye aykırı eylemleriyle, haksız rekabet ve marka hakkına tecavüzün fotoğraflarla belgelendiğini, diğer 2 nolu davalı …….. Yapı Market …….’nin olay yerindeki beyanı ile sübut bulunduğunu, tespit tutanağında durumu ikrar ederek tutanağı imzaladığının görüleceğini, …….. Yapı’nın müvekkili şirket ile bir bayilik sözleşmesi ve herhangi bir ticaret olmamasına rağmen, …….. dan aldığı müvekkili şirket in tabelasını işletmesine astığını, müvekkili şirketin antetli kartvizitini basarak kullanmakta olduğunu ve müvekkiline ait şirket logolu malları işleyerek sattığını, davalı şirket ve çalışanlarının ve ……. isimli 3. Şahısın bu eylemlerinin hem haksız rekabet ve marka hakkına tecavüz hem de suç teşkil ettiğini, bu nedenle de Giresun Cumhuriyet Başsavcılığının …….. sayılı soruşturma dosyası ile yapmış oldukları şikayet üzerine başlatılan soruşturmanın devam ettiğini, ……. Tarım Ürünleri İnş.’nın 08.09.2016 tarihli ifade tutanağı ve ……. Tarım Ürünleri İnş.’nın yerinde yapılan tespitsonucu tanzim olunan 06.09.2016 tarihli savcılık bilirkişi raporunda; …….. tarafından halen fason olarak ……. Tarım Ürünleri İnş’a üretim yaptırdığının açıkca görüldüğünü, bu nedenlerle marka hakkına tecavüz eden ve haksız rekabete yol açan davalıların eylemlerinin marka hakkına tecavüz oluşturduğunun ve bunun hukuka aykırı olduğunun tespiti ref’i meni ve ilanına, yine davalıların eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğinin ve bunun hukuka aykırı olduğununu tesbiti, ref’i, meni ve ilanına, mahkeme kararının ,masrafları tecavüz eden tarafından karşılanarak, ilgililere tebliğ edilmesi ve Türkiye’de tirajı en yüksek 2 gazetede yayın ve ilanıyla kamuya yayın yoluyla duyurulan 556 say. KHK’daki marka hakkına sağlanan koruma hükümleri ve TTK’daki haksız rekabet hükümleri sebebiyle, ileride belirli hale getirmek üzere 1.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminat ile 556 sy. KHK madde 68 gereğince 1.000,00 TL itibar tazminatına mahkum edilmesine, ileride belirli hale getirmek üzere 556 sy. KHK Madde 66/c bendi gereğince, 1.000,00 TL yoksun kalınan kazanca mahkum edilmesine, 67 maddeye göre 1.000,00 lira artırma karar verilmesini, ileride belirli hale getirmek üzere 556 say. KHK. Madde 64 gereğince 1.000,00 TL zararlarının tazminine, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; Müvekkilinin “…….. Profil Satış Sözleşmesi” hükümleri uyarınca 20.01.2016 tarihine kadar davalı şirketin …….. markasının yetkili satıcısı sıfatıyla ticari ilişkin içerisinde yer aldığını, dava dilekçesinde belirtilen yaklaşık 1.7 milyon TL tutarındaki …….. marka 7060 model profiller kapalı paket halinde, 2015 yılı Eylül ve Ekim ayları içerisinde müvekkili şirkete davacı tarafından yetkili satıcılık faaliyeti kapsamında satılarak teslim edildiğini, müvekkili şirketin söz konusu sevkiyatın yapılamamasından önce davacı şirketten o tarihlerde yeni üretime çıkmış olan “…….” model PVC sipariş etmişse de, müvekkiline “…….” model PVC profillerin “……..” yetkili satıcılarına verilmeyeceğini ve söz konusu ürünün yanlızca “……..” markalı ürünlerin satışın yapan yetkili satcılar aracılığı ile piyasaya sürüleceğini belirterek siparişin reddedildiğini,söz konusu talep ve red aşaması şifahen yapılmış olup ilgili hususun ispatının mahkeme takdir edilmesi halinde tanık beyanlarıyla sabit olacağını, söz konusu siparişlerinin reddedilmesini müteakip müvekkili tarafından 2016 yılı Eylül ve Ekim aylarında yüklü miktarda “……. model PVC sipariş edildiğini, ……. model PVC’nin üretiminin davacı tarafça 2016 yılı Aralık ayı sonunda sonlandırdığını, ancak yüklü miktarda ……. model PVC satın almış olan müvekkiline bu ürünün üretimden kaldırılacağı bilgisi ne siparişten önce ne de siparişten sonra verilmediğini, ……. model PVC’nin üretimden kaldırıldığı ve başkaca …….. bayilerine müvekkile bildirilenin aksine “…….” model PVC satışının yapıldığını ancak başkaca bayilerden öğrendiğini, devam eden süreçte kapalı pakette bulunan profillerin müvekkili şirket tarafından paketlerinin açılmasıyla, standart 6 metre uzunluğunda olması gereken profillerin 5.97-M, 5,96-M boylarında olduğu anlaşıldığını, ayrıca adet olarak kasa-kanat eşit sayıda gönderilmesi gereken profillerin adet bakımından birbirleri ile uyumsuz olduğunun tespit edildiğini, müvekkili tarafından, söz konusu emtianın ayıplı olduğunun tespiti için Giresun ……. SHM’nin …… D.İş sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını, bunun sonucunda tanzim edilen bilirkişi raporunda emtianın ayıplı olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin davacının haksız, kötüniyetli vekasıtlı eylemleri nedeniyle elinde kalan ve tüm taleplere rağmen davacı tarafça iade alınmayan yüklü miktardaki emtiayı işleterek ürün haline getirip satmaya çalışmış olsa da tüm ürünlerin müvekkilinin elinde kaldığını, bu hususun dava dilekçesine ekli tespit tutanakları ile de sabit olduğunu, zira müvekkilinin adresinde bahse konu yüklü miktarda emtianın halen paket halinde resmen çürümeye terke idilmiş olarak bulunduğunu, davacı tarafın iddialarının iyiniyetten uzak oludğunun izahtan vareste olduğunu, davacı tarafın haksız rekabete ilişkin iddiasını soyut ve mesnetsiz iddialara dayandırdığını, müvekkili şirketin TTK’nın haksız rekabete ilişkin hükümlerini kesinlikle ihlal etmediğini, dilekçelerinde izah olunan, bahsi geçen marka, model ve yüklü miktardaki emtianın; müvekkili şirektin “……. ” model PVC profil talep etmesi ve bu talebinin reddedilmesi üzerine davacı firma tarafından yetkili satıcılık faaliyeti kapsamında müvekkiline gönderildiğini, ayrıca söz konusu emtianın da ayıplı olduğunun anlaşıldığını, davacı firmanın başkaca “……..” Bayilerine “…….” model PVC profili satışıyaptığının öğrenildiğini, bu hususunda açıkça müvekkili şirket aleyhine davacı firma tarafından haksız rekabet hükümlerinin ihlal edildiği sonucunu doğurduğunu, bu kapsamda da davacı firma aleyhine tazminat davasının ikame edileceğini, müvekkilinin yetkili satıcılıksözleşmes ikapsamında davacı tarafa ilettiği siparişlerini yazılı şekilde yapma zorunluluğu olmayıp uzun yıllar süren ticari ilişki kapsamında da faksla sipariş verildiğini,davacı taraf aksini iddia etmekteyse de yıllar içerisinde müvekkiline satmış olduğu yüklü miktardaki ürünlerin siparişlerinin müvekkili tarafından noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvnelik elektronik imza kullanılarak kayıtlı e-posta ile verilmiş olduğunu ispatlamak durumunda olduğunu, müvekkilinin yıllar içerisindeki faks yoluyla alınan siparişlerini kabul ederek müvekkiline sipariş edilen malları satarak ticari ilişki içerisinde bulunan davacı tarafın müvekkilinin son siparişlerinin geçerli olmadığı iddiasının gerçek olmadığını belirterek, davanın reddine ve yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yargılama sırasında deliller toplanmış; Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davaya konu markaların tescil belgeler iile ilgili dosya evrakları celp edilmiş, Giresun Defterdarlığı’ndan tarafların 22.11.2016 tarihinden geriye doğru 5 yıl içerisinde davalılar arasındaki ticari ilişkiye ilişkin düzenlenen BS/BA formlarının ve faturalarının birer suret çıkartılıp gönderilmesi istenilmiş, ilgili evraklar celp olunmuştur.
26.04.2018 tarihli duruşmada tanık olarak davacı tanığı …….. beyanında; davacı şirkette dava tarihinden önce karadeniz bölge müdürü olduğunu, şirketlerindede …….’ın sözleşmeli üretici bayii olduğunu, 2016 yılı Ocak ayında Karadeniz Bölge Müdürü olduğunda …….”la sözleşme feshedildiğini, 2016 yılı mart nisan ayında bölge sorumlusu olduğu için ilçelere ve bayilere kontrole gittiğini, söz konuusu Giresun Espiye ilçesinde davalı ……. tarımın işyerinde …….., …….. markalı ürünlerin işlenmemiş halini ve tabelada şirketin marka isminin kullanıldığını gördüğünü, içeri girip kendilerine sorduğunda kendileri söz konusu ürünleri ……. firmasından aldıklarını onların nezaretinde fason üretim yaptıklarını söylediklerini, bu firmayla aralarında herhangi bir sözleşme olmadığını, sözleşme yapan firmalardan izinleri dışında başka bir firmayla marka kullanımı ve fason üretim konusunda bir iş yapamayacaklarını, sözleşmede de bu açık olduğunu, buna rağmen ……..’sın sözleme dışında ve sözleşme feshedildiği halde şirkete ait marka ve ürünleri 3.şahsa kullandırttığını tespit ettiklerini, daha sonra fabrika hukuk biriminden ……. Tarım işyerinde delil tespiti yapıldığını işyeri yetkilisi olan …….’nin de bilmeden kullanımda bulunduğunu beyan ettiklerini, ben diğer …….’ın sözleşme feshinden sonra bunun dışında faaliyetlerine yönelik bir bilgisinin olmadığını, yukarıda beyan ettiği gibi ……. bilmeden kullandığını ve ürünleri ……..’tan aldığını onun izniyle kullandığını beyan ettiğini, ……. kendisinin durumu bilmediğini tabela ve kullanımlarını durduracağını söylediğini tutanak tutulduğunu ondan sonraki süreçle ilgili bilgisinin olmadığın, ben karadeniz bölge müdürü olduğunda davalı ……..’la sözleşmenin bitmiş olduğunu, görevde olduğu sürece ……..’ın ondan elinde bulunan ürünlerin iadesine yönelik bir talepte bulunmadığını, bu konuya ve daha önceki olaylara ilişkin bir bilgisinin olmadığını, sözleme fesh edildiği zaman şayet fesh edilen firmada elde ürün kalmışsa bunları kendisi pencere imalatında kullanıp satabileceğini ancak 3.kişilere izinsiz devredemeyeceğini çünkü markanın kullanma hakkı sadece şirketin izin verdiği bayilerde olduğunu beyan etmiştir..
26.03.2019 tarihli duruşmada dosya deliller, d.iş raporları, talimatla alınan bilirkişi raporu, taraf beyan ve delilleride değerlendirilmek suretiyle, her bir davalının ayrı ayrı davacının markasına tecavüzü veya haksız rekabeti olup olmadığı var ise davacının isteyebileceği maddi tazminat tutarını gösterir rapor tanzim etmek üzere dosya bir marka patent, bir mali müşavir ve bir sektör bilirkişi heyetine tevdi olunmuş bilirkişiler düzenlemiş oldukları 26.07.2019 havale tarihli raporlarından özetle; ” davalı …….. firmasının 556 s. KHK bağlamında bir ihlalinin bulunmadığı ve fakat takdiri mahkemede olmak üzere eylemlerinin sözleşmeye aykırılık teşkil ettiğini, davalı ……. Tarım Ürünleri/……. eylemlerinin açıkça davacının tescilli markasından doğan haklarını ihlal ettiğini, davalıların adreslerinin Giresun olmasından dolayı davalıların elde ettiği kara yönelik taraflarınca tazminat hesabı yapılamadığını, Giresin’da talimat ile yapılan bilirkişi raporlarında ……. Firmasının 2016 yılında 12.056,15 TL kâr elde ettiği, ……. Tarım firmasının defter belge ibraz edinmekten kaçındığını, dava dosyasında yer alan Form BA/BS kayıtlarından davalılardan ……. firmasının ……. Tarım firmasına 2015 yılında davacı …….. ile sözleşmesi devam ederken ürün satış faturası düzenlendiğini, buna karşılık 2015 yılından önceki yıllarda ……. Tarım firmasından fason hizmet aldığına yönelik Form BA/BS sınırı aşan hizmet alışının olmadığını, sınırın altında var ise de defter kayıtlarından tespit edilmesi gerektiğini, dava dosyasında ……. Tarım firmasında ……. firmasına fason işçilik olarak düzenlenen faturanın davacı …….. ile ……. firmasının sözleşmesinin fesih tarihinden sonrasına denk geldiğini, Form BA/BS’ler üzerinden tarafların elde ettiği kara yönelik bir hesaplama yapılamadığını, tarafların 2015 yılında Form BA/BS sınırı olan 5.000,00 TL’nin üzerinde aralarında alış ve satış yaptıklarını bu yönde aralarında ticari bir ilişki olduğu” hususlarını bildirmişlerdir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller ve taraf iddiaları ışığında davalı tarafın dava tarihinden geriye doğru 2016 yılı Ocak ayından itibaren defter, kayıt ve belgeleri incelenerek …………. Pen markalarının kullanımı nedeniyle davalıların ne kadar kâr elde ettiklerine ilişkin dava tarihine kadar maddi tazminatın farazi olarak hesaplanması yönünden rapor alınmak üzere dosya davalıların bulunduğu yer mahkemeleri olan Giresun ve Espiye’ye talimat yazılarak dosyanın mali bilirkişiye tevdiine karar verilmiş, Espiye Asliye Hukuk Mahkemesi’nde bilirkişinin hazırladığı raporda özetle; ” Davalı ……. Tarım Ürünleri İnş Gıda Nak. San. Tic. Ltd. Şti’nin yetkilisi …….’nin yapılan telefon görüşmesinde inceleme yapmak üzere taraflarına yardımcı olamayacağını bildirmesi, davalı şirketin …….. D.İş sayılı dosya kapsamında keşif yapılan …….. İlçesi ……. Mah. ……. Cad. No:…… adresinde bulunan işyerinin kapalı olması ……. Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde kayıtlı şirketin tescil adresi olan …… Caddesi No:……. adresinin kapalı olması ve inceleme yapmak üzere muhatap bulunmaması nedeniyle dava tarihinden geriye dönük 5 yıllık ticari defterler üzerinde inceleme yapılmasının mümkün olmadığını ” bildirmiştir. Giresun ……… Asliye Hukuk Mahkemesi’nde bilirkişinin hazırladığı raporda özetle” Davacı……..Plastik Kauçuk San. Ve Tic. A.ş’nin 21.11.2016 tarihli dava hakkına tecavüz eden haksız rekabete yol açan eylemlerinin marka hakkına tecavüz oluşturduğunun ve bunun hukuka aykırı olduğunun tespiti, ref’i, meni ve ilanı ile yine davalıların eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğini bu nedenle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğunu, Davalı ……. Can. San. Ve Tic. Ltd. Şti ile Davacı …….. Plastik Kauçuk San. Ve Tic. A.ş arasında 2016 öncesine dayanan bayilik sözleşmesinin bulunduğu, Davalı ……. Cam San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin 2016 yılında …….. veya …….. marka mal alımının bulunmadığından dolayı 2016 yılında satışını yaptığını …….. ve …….. markalı ürünlerin 2015 yılında devir olduğu, bu nedenle kullanılan ürünlerin eskiye dayanan bir bayilik sözleşmesine ait ürünler olduğunu, Davalı ……. Cam San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin …….. ve …….. markalı ürünlerin 31.05.2016 tarihine kadar satışını yaptığı bu dönemde yukarıda yapılan hesaplamada gösterildiği üzere 12.056,15 TL net kar elde edildiğini” bildirmiştir.
Davalı ……. Cam. vekilinin bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinden özetle; müvekkili şirketin davacı ile bayilik sözleşmesi sonlandıktan sonraki eylemlerinin sözleşmeyi ihlal olarak değerlendirilmesi mümkün olmadığını, bu yöndeki bilirkişi görüşünün hatalı olduğunu, müvekkilinin davacıdan satın aldığı ürünlerin 2016 yılındaki satışından 12.056,15 TL kar elde ettiği kesin inceleme sonucunda varılmış bir tespit olup müvekkili bahse konu ürünlerin çoğunu hurda olarak sattığını, bu durum sebebiyle çok yüksek miktarda zarar ettiğini, müvekkilinin diğer davalıya 2015 yılında satışını yapmış olduğu ürünler müvekkilinin diğer tüm müşterilerine satmış olduğu gibi müvekkilinin işleyip ürün haline getirmiş olduğu “Montaja Hazır PVC Pencere” satışı olduğunu beyan etmiştir.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinden özetle; Davalının da (…….) davacı müvekkilinin marka hakkına tecavüz etmiş sayılması gerektiğine ilişkin mecut heyetçe ek rapor tanzim edilmesinin istenilmesine, bilirkişi raporunda 2015 yılında form Bs/Ba sınırı altında kalan alım-satım olabileceği, bu hususun davalıların defter kayıtlarından tespit edilmesi gerektiği raporun sonuç bölümü 24. Sayfasının başında belirtildiğini, itirazları ve taleplerini karşılar mahiyette, talep edilebilecek tazminata ilişkin kar hesaplamaları ve değerlendirmelerini de içerecek ek rapor tanzimi hususunda dosyanın bilirkişi heyetine tevdiine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili tazminat taleplerini belirsiz alacak davası olarak açtıkları her iki davalı açısından tazminat taleplerini 18.329,06 TL’ye artırdığı görülmüştür.
Dava,…….. ve …….. markalarına yönelik davalı tarafların izinsiz kullanımları haksız rekabet yaratan eylemleri olup olmadığı, maddi ve manevi tazminata ilişkindir.
Davacı ile davalılardan ……. firması arasında bayilik sözleşmesi imzalandığı, bu dönemde söz konusu davalının davacıya ait markalı ürünleri de monte satın alarak atölyesinde imal edileceği ve satılabileceği hususunda anlaştıkları, sonrasında bu sözleşmenin feshedildiği, taraflar arasında tartışmasızdır. Burada üzerinde durulması gereken nokta, davalı ……. firmasının sözleşme hükümlerine aykırı bir şekilde ürünleri diğer davalıya imal ettirip ettirmediği, fesih tarihinden sonraki eylemlerinin davacının marka hakkına tecavüz oluşturup oluşturmadığıdır. Davacının fesih ihbarnamesinden sonra mahallinde Espiye Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …….. D.İş sayılı dosyası üzerinden yapılan tespitte diğer davalı olan ……. firmasının işyerinde davacıya ait markanın kullanıldığı ve yine davacı yanca üretilmiş pvc ve profillerin mevcut olduğu anlaşılmıştır. Esasen davalı ……. firması da diğer davalıya, davacıdan sözleşme döneminde satın almış olduğu söz konusu ürünleri satmış olduğu hususunu kabul etmektedir. Ancak yine yapılan tespitler ışığında mahkememizce alınan raporlara göre davalı ……. firmasının uhdesinde tespit edilen davaya konu ürünlerin, davalı ……. firmasının bayilik sözleşmesi geçerliyken satın aldığı ve fesih ile elinde kalan ürünler olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda söz konusu ürünler için davacının marka hakkının tükenmiş olduğu ve bu itibarla marka haklarına tecavüzün koşullarının oluşmadığının kabulü gerekmiştir. Her ne kadar davacı, davalının markasını kötülediği iddiasıyla haksız rekabette bulunduğunu beyan etmiş ise de bu hususta herhangi bir delil mahkememize sunulmadığı görüldüğünden iddianın sübut bulmadığı anlaşılmıştır. Davalı …….. ‘ın sözleşmenin sona ermesinden sonra sözleşme kapsamında satın almış olduğu ürünleri diğer davalıya satmak şeklinde gerçekleşen eyleminin ise sözleşmeye aykırılık oluşturup oluşturmadığı hususu ise, dava markaya tecavüz davası olduğundan ayrıca irdelenmemiştir.
Diğer davalı ……. Tarım Ürünleri İnş. Gıda Nak. San. Tic. Ltd. Şti bakımından yapılan tespit, tespit sırasında çekilen fotoğraflar ve alınan raporlar ile söz konusu davalının, davacıya ait markayı işyeri tabelasında kullanarak davacının yetkili temsilcisi ya da bayii olduğu izlenimi yarattığı, bu hali ile marka hakkına tecavüzün tüm koşullarının oluşmuş olduğu, ticari defterlerin ibrazından kaçınmak suretiyle maddi tazminatın tam olarak defterler üzerinden tespitine engel olduğu, diğer davalının defterleri ve BA/BS formlar üzerinden yapılan değerlendirme sonucu bulunan davalı firmaların ticaret hacmi baz alınarak hesaplanan miktar üzerinden davacının talep ettiği tazminat miktarınnı somut olayın özellikleri ile BK 50-51 maddeler mucibince de uygun olduğu anlaşıldığından davacının maddi tazminat talebinin HMK 222/son’da dikkate alınarak tamamının kabulüne karar vermek gerekmiş. HMK 222/son nazara alınarak taktiren davacının
manevi tazminat talebi yönünden ise davalının kusurunun, davacının uğradığı zararın derecesi hepbirlikte nazara alınarak talebin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davalı ……. Tarım Ürünleri İnşaat Gıda Nakliyat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi aleyhine açılan davanın KABULÜ ile,
2-Davalının davacıya ait markadan doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespitine, ref’ine ve men’ine; tecavüz teşkil eden tabela, kartvizit, reklam, broşür, katalog ve ürünlere, münhasıran bu ürünlerin üretiminde kullanılmaları kayıt ve koşuluyla araç, cihaz ve makinelere el konulmasına, 6.273,06 TL maddi tazminatın, 500,00 TL itibar tazminatının ve 4.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Davalı ……. Cam Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi aleyhine açılan davanın REDDİNE,
4-Alınması gereken 735,91 TL peşin harçtan, peşin yatırılan 415,00TL karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 320,91 TL’nin davalı ……. Tarım Ürünleri İnşaat Gıda Nakliyat Sanayi ve Tic. Ltd. Şti’den alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen maddi tazminatı talebi üzerinden hesaplanan 4.910,00 TLücret takdirine, bu ücretin davalıdan ……. Tarım Ürünleri İnşaat Gıda Nakliyat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti’den alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen manevi tazminatı talebi üzerinden hesaplanan 4.000,00 TLücret takdirine, bu ücretin davalıdan ……. Tarım Ürünleri İnşaat Gıda Nakliyat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti’den alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen itibar tazminatı talebi üzerinden hesaplanan 500,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davacıdan alınarak davalı ……. Tarım Ürünleri İnşaat Gıda Nakliyat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti’den verilmesine,
8-Davalı ……. Tarım Ürünleri İnşaat Gıda Nakliyat Sanayi ve Tic. Ltd. Şti’nin kendisini vekille temsil ettirmekle yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen itibar tazminatı talebi üzerinden hesaplanan 500,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davacıdan alınarak davalı ……. Tarım Ürünleri İnşaat Gıda Nakliyat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti’ye verilmesine,
9-Davalı ……. Tarım Ürünleri İnşaat Gıda Nakliyat Sanayi ve Tic. Ltd. Şti’nin kendisini vekille temsil ettirmekle yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen manevi tazminatı talebi üzerinden hesaplanan 1.000,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davacıdan alınarak davalı ……. Tarım Ürünleri İnşaat Gıda Nakliyat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti’ye verilmesine,
10-Davalı ……. Cam Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin kendisini vekille temsil ettirmekle yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen itibar tazminatı talebi üzerinden hesaplanan 1.000,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davacıdan alınarak davalı ……. Cam Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne verilmesine,
11-Davalı ……. Cam Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin kendisini vekille temsil ettirmekle yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen maddi tazminatı talebi üzerinden hesaplanan 4.910,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davacıdan alınarak davalı ……. Cam Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ye verilmesine,
12-Davalı ……. Cam Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin kendisini vekille temsil ettirmekle yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen manevi tazminatı talebi üzerinden hesaplanan 4.910,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davacıdan alınarak davalı ……. Cam Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ye verilmesine,
13-Davacı tarafından yatırılan 29.20 TL başvurma harcı, 415,00 TL karar ve ilam harcı, 3.600,00 TL bilirkişi ücreti ve 34,00 TL tebligat/posta masrafı olmak üzere toplam 4.078,00 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 2.396,87 TL’sinin davalı ……. Tarım Ürünleri İnşaat Gıda Nakliyat Sanayi ve Tic. Ltd. Şti’den alınarak davacıya verilmesine,
14-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı 15/01/2020

Katip ……

Hakim …….