Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/210 E. 2018/239 K. 26.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/210 Esas
KARAR NO : 2018/239

DAVA : Marka (Tecavüzün Mevcut Olmadığının Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 13.02.2015
KARŞI DAVA TARİHİ : 11.03.2015
KARAR TARİHİ : 26/06/2018
KARAR YAZMA TARİHİ : 13.07.2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Mevcut Olmadığının Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı taraf dava dilekçesinde özetle ; davalı adına …. tescil nolu ” … Dershanesi Öğretim Merkezi ” ibareli markanın 41 ve 43. Sınıfta tescili olmadığından müvekkilinin ” …. Çocuk Dünyası Gündüz Bakımevi” ibaresini kullanarak faaliyette bulunduğunu, davacının markasına tecavüz olmadığını, bu konuda ihtarname gönderildiğini, 556 sayılı KHK’nin 74.maddesi gereğince tespitine, Ayrıca davalı adına tescilli …. tescil nolu markanın 16, 38 ve 41. Sınfta … 41. sınfta, …. tescil nolu markanın 41.sınfta kullanmama sebebiyle iptaline karar verilmesini , karşı dava yönünden 556 sayılı KHK’nin 74 maddesi gereğince tecavüzün olmadığı anlamında açtıkları davaya karşılık şartları müvekkili açısından oluşmuş olan , ihtarın usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen cevap vermediğniden HMK 114 maddesi gereğince karşı davacının dava açmakta hukuki menfaati bulunmadığından usul yönünden davanın reddini ,yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir Davalı karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle : …. markasının 1991 yılında ortaya çıktığını, müvekkilinin markayı 2002 yılında devir aldığını ve kullandığını, bu nedenle esas davanın reddini, karşı dava yönünden davalının müvekkilin markasını kullanarak markasal haklarını ihlal ettiğini, KHK 66.maddesi gereğince 1.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminat ile karşı davalının …. ibaresi geçen kullanımları nedeniyle tecavüzün ve rekabetin önlenmesine, basılı evrak ve ürünlerin toplatılmasına ve karar özetinin ilan edilmesine karar verilmesini , tazminat miktarı hesaplanırken lisans sözleşmesi bulunması durumunda ödenmesi gereken miktar göz önüne alınarak hesaplama yapılmasını , asıl davanın reddini, karşı davanın kabulüne, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacı karşı davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davaya konu …. sayılı marka kaydı celp edilmiş markanın 41.sınıfta 07.06.2012 tarihinden itibaren 10 yıl müddet ile yenilendiği, geçerliliğini koruduğu celp edilen kayıttan anlaşılmıştır.
Tarafların sunmuş oldukları tüm deliller ile birlikte dosya bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, 3 kişilik bilirkişi heyeti mahkememize sunmuş olduğu raporda davalı tarafın …….. hakim unsurlu …. tescil nolu marka ile ….. ana okul alan adını kullanımın marka yönelik tecavüz ve haksız rekabet olduğu, davalı tarafın işletme adı niteliğinde kullandığı özel okul çocuk dünyası gündüz bakım evi işletme adının tescil olmadan kullanılıyor olması nedeniyle markaya tecaüz ve haksız rekabet olduğu beyan edilmiş,rapora itiraz nedeniyle dosya ikinci kez bilirkişi heyetine tevdii edilmiş , 2. bilirkişi heyeti mahkemeye sunduğu raporda davacı karşı davalının kullandığı …… çocuk dünyası gündüz bakım evi ibaresinin davacının ….. tescil nolu …… dersanesi öğretim merkezi ibareli markaya tecavüz oluşturmadığı her iki marka arasında bağlantı ihtimalinin bulunmadığı davacı ibaresinin davalı markasından farklılık gösterildiği beyan edilmiş, raporlar arasındaki çelişki nedeniyle dosya 3. kez bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, 3. Bilirkişi heyeti mahkemeye sunduğu raporda; ….. ana unsurlu markalarda gerçek hak sahibinin davalı karşı davacı taraf olduğu, davacı taraf tarafından …. ana okulu ibaresinin www.anaokul.com.alan adının kullanıldığı davalı karşı davacıya ait … tescil nolu … dersanesi markasına tecavüzün söz konusu olmadığı ancak eğitim , öğretim alanındaki tescilli …. hoca şekil , … sınav , … akademi markalarına yönelik tecavüz olduğu, beyan edilmiş, mahkemece raporlar yeterli görülmeyerek tekrar 3 kişilik bilirkişi heyeti ile değerlendirme yapılması için dosya bilirkişi heyetine gönderilmiş, …. tescil nolu markanın tecavüz olmadığı yönünden söz konusu markanın çekirdek unsurunun ….. ibaresi olduğu, markanın sahibinin karşı davalı taraf olduğu, davacı taraf kullanımlarının 2008 tarihli başlangıca dayandığı kullanımların özel ….. çocuk dünyası , … çocuk dünyası , özel … koleji , … ana okulu web ortamında …. ana okulu. com. … çocuk dünyası com. ibareleri olduğu her iki marka karşılaştırıldığında …… kelime ibaresinin ön plana çıktığı, sınıfsal olarak davacı karşı davalının okul öncesi eğitim ,kreş ,gündüz bakım evi alanlarında markayı kullandığı davalı karşı davacının bu markaya yönelik aldığı tescilin ağırlıklı olarak yayıncılık ve akademik üst düzey öğretim etkinlikleri olduğu okul öncesi eğitim ya da gündüz bakım evi hizmetlerinin yakın bağlantısı yayıncılık ya da akademik üst düzey öğretiminin olmadığı her iki kullanım alanının eğitim faaliyetleri ile ortak noktada buluşabileceği davalı karşı davacının markasında eğğitim faaliyetleri alt sınıfının bulunmadığı ,kullanımın tescilli marka ile benzer oldğunun söylenemeyeceği bu nedenle markaya yönelik tecavüzün söz konusu olmadığı davalı karşı davacıya ait diğer markalar yönünden … , … sayılı markalar yönünden esas unsuru …. kelimesi olduğu ,davalı markalarının tescil kapsamında özel …. çocuk dünyası gündüz bakım evi , … çocuk dünyası , özel …. koleji , …. ana okulu ve internet üzerindeki kullanımların davacının bu markalarına yönelik tecavüz ve benzerlik teşkil ettiği markanın iptali yönünden anayasa mahkemesinin iptal kararının dikkate alınması gerekeceği susma yolu ile hak kaybı iddiası yönünden davalı karşı davacının tecavüz iddialarında bulunma hakkının susma yolu ile kaybettiği iddiası mevcut ise de , susma hakkının kaybı olması için 5 yıllık
sürenin geçerli olması gerektiği , sonuç olarak davacı karşı davalının kullanımının …. sayılı markaya tecavüz teşkil etmediği, marka iptali yönünden Anayasa mahkemesi kararının dikkate alınması gerektiği ,davacı karşı davalının … , … , …. , …. markaları dikkate alındığında ; markaya yönelik tecavüz ve haksız rekabetin gerçekleştiği beyan edilmiş, raporlar arasında birbirine uyum sağlamayan çelişkiler olduğu anlaşıldığından raporlar mahkememizce kısmen değerlendirilerek hukuki değerlendirme mahkememizce yapılmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
Dava devam ederken bakırköy …. FSHM. Kapatılmış, dava dosyası mahkememize devredilmiş, kalınan yerden yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmuştur.
Davalı karşı davacı taraf 17.05.2018 tarihli dilekçesi ile dava değerini ıslah etmiş, maddi tazminat miktarını 32.099,10 TL üzerinden karar verilmesini talep etmiş, maddi tazminat bu miktar üzerinden değerlendirilmiştir.
Dosyaya daha sonradan celp edilen marka tescil kayıtlarına göre …. ….. şekli markasının 41 ve 43 sınıfta 09.01.2015 tarihinden itibaren …. … eğitim hizmetleri şekil markasının 41 ve 43 sınıfta 09.01.2015 tarihinden itibaren …. … şekil markasının 41 ve 43 sınıfta 19.12.2014 tarihinden itibaren davacı taraf adına tescil edildiği, davalı karşı davacı tarafa ait … …. markasının 16,41 sınıfta , … … akademi markasının 16, 41 sınıfta , … …. sınav markasının 16,41 sınıfta , …. …. hoca markasının 16,38,41 sınıflarda tescilli olduğu sonradan celp edilen kayıtlardan anlaşılmıştır.
Dosyaya celp edilen marka kayıtları, yaptırılan bilirkişi incelemesi ve tüm deliller dikkate alındığında ; asıl dava yönünden dava davalı tarafa ait …. sayılı markaya yönelik tecavüz olmadığının tespiti ve markanın iptaline ilişkin olup karşı dava yönünden ise,markaya yönelik tecavüzün tespiti ve men’i ne ilişkin olup öncelikle iptal talebi yönünden değerlendirme yapılmış olup HMK 114.maddesi dava şartlarını düzenlemiş olup, HMK 115.madde de mahkeme dava şartının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır, taraflarda dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilir, hükmünü içermekte olup, davacı tarafın dava konusu yaptığı husus davalı markalarının 556 sayılı KHK’ nın 14.madde gereği kullanılmama nedeniyle iptali ve sicilden terkinine ilişkin olup, söz konusu KHK’ nın 14.maddesine ilişkin Anayasa Mahkemesinin 14.12.2016 tarihli 06.01.2017 tarilhinde Resmi Gazetede yayınlanan …. Esas, …. ve ödevler KHK ile düzenlenemez denilmektedir. Buna göre Anayasanın 2.kısmının kişisel haklar ve ödevler başlıklı 2.bölümde yer alan mülkiyet hakkı KHK ile düzenlenmesi mümkün değildir.
Mülkiyet hakkının konusu maddi ve gayrı maddi mallar oluşturmaktadır. Taşınır ve taşınmaz mallar, maddi mallar kapsamındayken fikri ve sınai mülkiyet haklar gayrı maddi mallar kapsamında bulunmaktadır. Bir markanın sahibine tanıdığı haklar ise marka hakkı olarak adlandırılmakta, marka hakkı fikri ve sınai mülkiyet hakları kapsamıda yer almaktadır. Dolayısıyla itiraz konusu kural mülkiyet hakkı konusunu oluşturan marka hakkı ile ilgili olup KHK ile düzenlenemeyeceğinden 556 sayılı KHK’ nın 14.maddesinin Anayasaya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
Davaya dayanak olan 556 sayılı KHK’ nın 14.maddesi Anayasa Mahkemesinin kararı ile iptal edilmiş olup, davanın yasal dayanağı kalmadığından yeni sınai mülkiyet yasası 10.0.12017 tarihinde yayın tarihinde yürürlüğe girmiş olup, eldeki davaya uygulama olanağı bulunmadığından mülkiyet hakkının sona erdirilmesine ilişkin boşluğun yasal dayanak olmadan M.K göre hakim tarafından doldurulmasıda mümkün olmadığından davacı tarafın …. sayılı markanın iptali talebi yönünden dava tarihini ıslah talebi de her dava açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirilir ve karara bağlanılır , dava tarihinin ıslahı mümkün olmayıp dava tarihinde yürürlükte bulunan

yasanın Anayasa mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle bu talep yönünden yasal dayanağı ortadan kalkan davanın usulden reddine karar vermek gerekli ve yerinde görülmüştür.
Markaya yönelik tecavüz olmadığının tespiti yönünden dosyadaki ihtarnamede davacı tarafın davalıya ….. … markasının emtiası yönünden eğitim ve öğretim hizmetleri olmadığından söz konusu markaya yönelik 556 sayılı KHK.nın 74 madde kapsamında cevap verilmesi hususunda ihtarname gönderdiği bunun akabinde dava açıldığı anlaşılmış olup dava tarihinde yürürlükte bulunan mülga 556 sayılı KHK.nın 74 maddesi menfaati olan herkes marka sahibine karşı dava açarak fiillerinin marka hakkına tecavüz teşkil etmediğine karar verilmesini talep edebilir. Dava açacak olan kimsenin dava açmadan önce marka sahibinden görüşlerini bildirmesine ,noter aracılığı ile talep etmesi gereklidir. Bu bildiri dava şartıdır. Bu talebe marka sahibi tebliğden itibaren bir ay içinde cevap vermediği takdirde menfaat sahibi dava açabilir.
Somut olayda karşı ihtarın 19 Aralık 2014 tarihinde davalı tarafa çekildiği , 24.12.2014 tarihinde tebliğ edildiği, herhangi bir cevap verilmediğinden dolayı 13.02.2015 tarihinde dava açıldığı , söz konusu davalı tarafa ait … sayılı marka kayıtları dikkate alındığında ; söz konusu markanın eğitim ve öğretim hizmetlerinde tescilli olmaması dikkate alındığında ,davalı tarafın markasının kapsamı ve davacı kullanımı aynı sınıf ve hizmetlerde bulunmadığından bu markaya yönelik kullanımın davalı tarafa ait markaya yönelik tecavüz olmadığının tespitine karar vermek gerekli ve yerinde görülmüştür.
Karşı dava yönünden davacı taraf her ne kadar markaya yönelik tecavüzün tespiti ve men’i yönünden talepte bulunmuş ise de, karşı davanın açıldığı tarih dikkate alındığında davacı karşı davalıya ait … , ….. , …. sayılı markalar davacı tarafından tescil ettirilmiş olup dava tarihinde yürürlükte bulunan 556 sayılı KHK. Hükümleri dikkate alındığında ,şayet tescilli bir hak söz konusu ise, hükümsüz sayılıncaya kadar tescilli hakkın kullanımı söz konusu olup buna dayalı herhangi bir tecaüzün tespiti, men’i, söz konusu olmayacağından eski tarihli kullanımlar yönünden ise , davacı karşı davalı tarafın …… ibaresini ilk defa 2008 yılında kullanmaya başladığı, 11.09.2008 tarihinde açılış izin belgesi aldığı, o tarihten beri kullanımın kesintisiz devam ettiği dikkate alındığında davalı karşı davacı tarafın uzun süre sessiz kalıp aradan 6 -7 yıl geçtikten sonra dava açması MK. 2 maddesi gereği iyi niyetli bir davranış olmadığından davalı karşı davacı tarafın davacı kullanımlarına uzun süre sessiz kalmış olup ana okulu ve kreş hizmetleri yönünden davacı tarafın kullanımları sessiz kalma nedeniyle hak kaybı söz konusu olduğundan yerinde olmayan tüm talepler yönünden karşı davanın reddine karar vermek gerekli ve yerinde görülmüştür.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle
1-Asıl davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davalıya ait …. sayılı marka tescilli sınıf dikkate alındığında davacı kullanımının markaya tecavüz olmadığının tespitine,
2-Markanın iptali yönünden Anayasa mahkemesinin 14.12.2016 tarih, ….. esas, …. karar, 06.01.2017 tarihli iptal kararı dikkate alındığında 556 sayılı KHK.nın 14 maddesi dava tarihi dikkate alındığında iptal edilmiş olup her dava davanın açıldığı şartlara göre değerlendirilmesi söz konusu olup dava tarihinin ıslahı mümkün olmadığından davacı tarafın marka iptali talebi yönünden davasının yasal dayanağı ortadan kalktığından bu talepler yönünden yasal dayanağı ortadan kalkan davanın usuldün reddine,
3-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvuru, 31,40 TL peşin harç, toplam 62,80 TL harcın davalıdan tahsili davacı tarafa ödenmesine, bakiye 4,50 TL karar ve ilam harcı harç tahsil sınırı altında kaldığından harç konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan 3.145,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili, davacı tarafa ödenmesine,
5-Red edilen kısım yönünden yasal nedenden dolayı Anaysaa Mahkemesi kararı gereği davanın yasal dayanağı ortadan kalktığından davalı karşı davacı taraf yararına ücreti vekalet takdirine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yapılan 145,00 TL (tebligat ve müzekkere gideri) , 5.700,00 TL bilirkişi ücretinin davanın kabul oranına isabet eden % 50 si 2.850,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili davacı tarafa ödenmesine,
7-Karşı dava yönünden davacı tarafın her ne kadar markaya yönelik tecavüzün tespiti ve meni yönünden talepte bulunmuş ise de davacı karşı davalıya ait …. , … , …. sayılı markalar dava açıldıktan sonra tescil edilmiş olup daha önceden de uzun süredir kullanım dikkate alındığında davalı tarafın davacının kullanımlarına sessiz kalması söz konusu olup aynı zamanda markaların tescilli olmaları dikkate alındığında dava tarihinde yürürlükte olan 556 sayılı KHK. Dikkate alındığında hükümsüz sayılıncaya kadar markanın kullanılma hakkı olup tescil kapsamında kullanım dikkate alındığında yerinde olmayan tüm talepler yönünden karşı davanın reddine,
8-karşı dava yönünden maktu red harcı düştükten sonra fazla yatırılan 573,00 TL fazla yatan harcın davalı karşı davacı tarafa iadesine,
9-Karşı davacı tarafın davasının reddi nedeniyle tecavüzün tespiti ve meni yönünden 3.1450,00 TL ,red edilen maddi tazminat yönünden 3.851,00 TL red edilen manevi tazminat yöünden 3.145,00 TL toplam 10.141,00 TL ücreti vekaletin davalı karşı davacıdan tahsili ile davacı karşı davalıya ödenmesine,
10-Karşı davada davacı taraf tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
11-Artan avans giderinin taraflara iadesine,
Dair kararın taraflara tebliğinden itibaren ilgili hukuk dairesinde 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/06/2018

Katip …

Hakim …