Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/176 E. 2021/16 K. 21.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/176
KARAR NO : 2021/16

DAVA : Markaya Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Markanın İptali
DAVA TARİHİ : 16/01/2014
KARAR TARİHİ : 21/01/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/01/2021
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin “…….” ve “………” ibareli marka başvurularının ve “……” tasarımı başvurusunun bulunduğunu, müvekkilinin ürün ve ambalajlarda kullandığı “…….” ibaresinin, davalının “…….”, “….. “, “……”, “…….”, “…….”, “…….” ve “…….” ibareli markalarına tecavüz oluşturmadığını, “…….” ibaresinin 556 sayılı KHK’nın 12. maddesi anlamında dürüstçe kullanıldığını, taraf markalarının birbirine benzemediğini, iltibas yaratmadığını ve marka haklarına tecavüz oluşturmadığını, davalı tarafından müvekkiline “…….” markalı ürünlerin reklamlarının durdurulması, ürünlerin raflardan çekilmesi ihtarının haksız olduğunu iddia ederek, müvekkilinin markaları ve tasarımlarının davalının markaları ile iltibas yaratmadığı ve marka haklarına tecavüz oluşturmadığı hususunun 556 sayılı KHK’nun 74. maddesi uyarınca tespitini, müvekkili kullanımının KHK’nın 12. maddesi anlamında iyiniyetli kullanım olduğunun tespitini ve davalı adına tescilli …… sayılı “……”, ……. nolu “……”, …… nolu “…….”, ……. nolu “….” ve ……. nolu “…….” ibareli markasının 556 KHK’nın 14 maddesi uyarınca tescil edildiği sınıflar bakımından kullanılmadığının tespiti ile KHK’nun 14. ve 42. maddeleri uyarınca hükümsüzlüğünü, sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilince İstanbul ……. FSHHM’nin….. Esas sayılı dosyası ile ……Gıda A.Ş. aleyhine açılan tecavüzün meni ve ref’i davasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacının “…….” ibareli markalarının müvekkilinin “…..” ve “…….” ibareli markaları ile iltibas ve marka hakkını tecavüz yarattığını, “…….” ibaresinin davacı markalarında ön planda kullanıldığını, müvekkilinin hükümsüzlüğü talep edilen markalarını ciddi şekilde kullandığını, üretim ve reklam harcamalarının incelenmesi halinde bu durumun görüleceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkememizin 17/03/2011 Tarih, ….. Esas ve ……. Karar sayılı kararı ile, “Davacının “……. ” ve “……” ibareleri ile , bu ibarelerin kullanıldığı ürün ambalaj tasarımlarının; davalının “… ….., ….. ….,, ….. ,……., ……., ……. ve ……” markalarından kaynaklanan haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturmadığının tespitine, (556 KHK 74 md) tarafların arasındaki çekişmenin bu şekilde sona erdirilmesine, davalı adına TPE nezdinde tescilli ….. ” …. ” markanın ve …. nolu “….. . ” markanın , ……. nolu” ….. ” markanın 556 KHK 14,42/c md uyarınca iptal/hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, davalı adına TPE nezdinde tescilli … nolu ” …… ” ile ……. nolu “……. ” ….. “…… yönünden 556 KHK 14 md uygun kullanım ispat edildiğinden , bu yöndeki iptal/hükümsüzlük isteminin reddine, belirtilen …… nolu ” … ” ile ……. nolu “……. ” ….. “dondurma , yenilebilir buz ürünler , (buz krem , meyveli buz) ürünler dışındaki ürünler yönünden ise, 556 KHK 14,42/c md uyarınca iptal/hükümsüzlüğüne” dair verilen karar, davalı vekilinin temyiz talebi üzerine, Yargıtay ….. Hukuk Dairesi’nin 02/05/2013 Tarih, …… Esas ve …. Karar sayılı ilamı ile, “556 Sayılı KHK’nın 74. maddesine dayalı olarak açılan davada, davacının dayandığı markaların ve ….. sayılı tasarımın başvuru aşamasında olduğu TPE’den celp edilen belgelerden anlaşılmaktadır. Bu durumda öncelikle söz konusu markalar ile tasarım başvuruları aleyhine itiraz ve dava yoluna gidilip gidilmediği, şayet bir dava açılmış ise sonucunun beklenmesi gerektiği hususu nazara alınmaksızın işin esasına girilerek yazılı şekilde 556 sayılı KHK’nın 74. maddesi uyarınca davanın kabulüne dair hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Mahkemece, 556 sayılı KHK’nın 14. ve 42. maddeleri uyarınca davalı adına tescilli …… “……. “, ….. nolu “……”, ……. nolu “…….” ibareli markaların hükümsüzlüğüne karar verilmiştir. 556 sayılı KHK’nın 14. maddesi uyarınca, tescilli markaların ayırtedici unsurlarının değiştirilmeksizin markanın farklı unsurlarla kullanılması markayı kullanma olarak kabul edilir. Dosyaya ibraz edilen belgeler ve fatura örneklerinden de davalının “…..” markasını tescilli olduğu emtia üzerinde ciddi kullanımının bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı kullanımının 556 sayılı KHK’nın 14. maddesine uygun, markasal bir kullanım olduğu anlaşıldığı halde, faturalarda söz konusu “…..” ibaresinin davalı adına tescilli markalardan hangisi için kullanıldığının anlaşılamadığı gerekçesiyle yazılı şekilde davalı adına tescilli anılan markaların hükümsüzlüğüne karar verilmesi de doğru görülmemiştir” gerekçesi ile bozulmuş, bu kez davacı vekilinin karar düzeltme talebi üzerine ise yine aynı Dairenin 05/11/2013 Tarih, ……. Esas ve ….. Karar sayılı ilamı ile, “Davacı vekilinin HUMK’nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddine” karar verilerek dosya Mahkememize iade edilmiş olmakla, Mahkememizce bozma ilamına uyulmuş ve bu doğrultuda yargılama yapılmıştır.
Uyulan bozma ilamı doğrultusunda ; davacının dayandığı marka ve tasarım tescillerine dair TPMK başvuruları ve bu başvurular nedeniyle olan dava dosyaları tespit edilerek kesinleşmesi beklenmiş, kesinleşmesi üzerine dosyalardan verilen kararların kesinleşme şerhli birer örnekleri dosyaya getirtilerek incelenmiştir. Davacının dayandığı ….. (1),(2), (3) tasarımlara ilişkin Ankara …. FSHHM’nin ….. Esas bozma ile …… Esas dosyasının açılan dava neticesinde kesinleşen kararın bu tasarımların hükümsüz kılındığı anlaşılmıştır. Yine dayanak …… tescil nolu “…….” ibareli marka yönünden Ankara …….FSHHM’nin…… Esas bozma ile …… Esas sayılı dosyasında açılan dava neticesinde davanın kabul edilerek bu marka tescilinin hükümsüz kılındığı ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır. Dayanak …… tescil nolu marka yönünden ise Ankara …… FSHHM’nin ……. Esas sayılı dosyasında açılan davanın reddedildiği, kararın kesinleşerek tescilin de kesinleştiği de anlaşılmıştır. Yine …… ve ……. tescil nolu marka başvuruları yönünden Ankara …… FSHHM’nin ……. Esas sayılı dosyasına dava açıldığı, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği ve kesinleştiği ve bu markaların halen geçerli olduğu anlaşılmıştır.
Buna göre ; davacının tecavüz ve haksız rekabet olmadığının tespiti ile çekişmenin giderilmesine ilişkin talebi yönünden davanın kısmen kabulü ile davacı adına tescili kesinleşen ……. tescil numaralı “…….” markası,….. ve …… tescil numaralı “…….” markaları ve bu markaların kullanıldığı ürün ambalajı tasarımlarının davalının “……”, “. …….” , “……”, “………” , “……..” “…….”, “…….” “……” markalarından kaynaklanan haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturmadığının tespitine, taraflar arasındaki çekişmenin bu şekilde giderilmesine, hükümsüz kılınan …… tescil nolu marka ve …… (1), (2), (3) nolu tasarımlar yönünden davacı kullanımının davalı marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, bu kullanımlar yönünden talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacının davalı adına tescilli markaların kullanmama nedeniyle iptaline ilişkin talebi yönünden ise; dava tarihinde yürürlükte bulunan 556 sayılı KHK’nın 14. maddesi uyarınca, tescilli markaların ayırtedici unsurlarının değiştirilmeksizin markanın farklı unsurlarla kullanılması markayı kullanma olarak kabul edileceğinden, dosyaya ibraz edilen belgeler ve fatura örneklerinden de davalının “…..” markasını tescilli olduğu emtia üzerinde ciddi kullanımının bulunduğu gibi, davaya dayanak 556 sayılı KHK’nın 14. maddesi yargılama devam ederken Anayasa Mahkemesince iptal edilmiş, iptal kararının kesinleşmesi tarihi ile 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun yürürlüğe girdiği tarih arasında boşluk bulunduğundan bu talep yönünden davanın dayanağı da kalmadığından reddi gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, davacı adına tescili kesinleşen …… tescil numaralı “…….” markası, ….. tescil numaralı “…….” markaları ve bu markaların kullanıldığı ürün ambalajı tasarımlarının davalının “……”, “……” , “……”, “….. .” , “……” “…….”, “…….” “……..” markalarından kaynaklanan haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturmadığının tespitine, taraflar arasındaki çekişmenin bu şekilde giderilmesine, hükümsüz kılınan ….. tescil nolu marka ve ….. (1), (2), (3) nolu tasarımlar yönünden davacı kullanımının davalı marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, bu kullanımlar yönünden talebin reddine,
Yine davacının davalı adına tescilli markaların kullanmama nedeniyle iptaline ilişkin talebinin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 59,30 TL ilam harcından, 15,60 TL peşin harcın mahsubu ile, 43,70 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davanın kısmen reddi sebebiyle, karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 15,60 TL başvuru ve 15,60 TL peşin olmak üzere toplam 31,20 TL harç giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 152,50 TL tebligat-tezkere ve 3.900,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.052,50 TL yargılama giderinin, davanın kısmen kabulü nedeniyle 2.026,25 TL.’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 97,00 TL yargılama giderinin, davanın kısmen reddi sebebiyle 48,50 TL.’sinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
8-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
9-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 15 gün süre içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı.21/01/2021
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır