Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2016/177 E. 2018/148 K. 17.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/177 Esas
KARAR NO : 2018/148

DAVA : Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 14/10/2016
KARAR TARİHİ : 17/04/2018
KARAR YAZMA TARİHİ : 11.05.2018
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı taraf dava dilekçesinde özetle ; müvekkilinin sektördeki faaliyetlerine 1973 yılından beri Güngörende fabrikasında başladığını, davacıya ait… sayıl… markası olduğunu markanın gerçek ve üet hak sahibi olduğunu, www…. com. tr . İnternet sitesi üzerinde davalı taraf …. ibaresini markasal olarak kullandığından markaya yönelik tecaüzün tespiti,haksız rekabetin tespiti men’i, ticaret unvanındaki …. ibaresinin terkini , tescil edilir ise ,… kod nolu markanın hükümsüzlüğünü yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf vekili cevap dilekçesinde özetle …. ibaresinde müvekkilininin üstün hakkı söz konusu olduğunu, davacıya ait marka tescilinden önce söz konusu ibarenin ticari unvan olarak tescillenmiş olduğunu, dava konusunun yerinde olmadığını, karşı dava yönünden davacıya ait … tescilli …markası müvekkil daha önce markasal kullandığından hükümsüzlüğüne, tecavüzün tespiti ve men’ine karar verilmesini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davaya konu davacı tarafa ait marka kayıtları celp edilmiş, …. sayılı markanın 9 ve 35.sınıfta…. ibareli markanın …. , 9 ve 11 sınıflarda davacı taraf adına tescilli olduğu tescilin halen geçerliliğini koruduğu celp edilen ticaret sicil kayıtlarına göre …. Ltd şirketinin 16.01.2013 tarihinde davalı adına ticaret unvanı olarak tescilli olduğu celp edilen kayıtlardan anlaşılmıştır.
Tarafların sunmuş oldukları tüm deliller ile birlikte dosya 3 kişilik bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, bilirkişi heyeti yaptığı inceleme ve değerlendirmede davacının tescilli … markası ile davalının tescilli ticaret unvanı olan ….LTD nin ve … com. tr alan adının karıştırılma ihtimali olmadığı bunların birbirinden bağımsız tescilden kaynaklanan haklar olup markaya tecavüz ve haksız rekabet olmadığı beyan edilmiş, bilirkişi heyetinden tekrar üstün hak sahipliği yönünden değerlendirme yapılması için ek rapor istenmiş bilirkişi heyeti dava dosyasına tebliğ edilen 1995-1996 yılına ait ticari defter ve kayıtları, belgeler ve kataloglara göre … markasının 9 ve 11 sınıflara dahil ürünler için kullanıldığı markanın kullanım tarihlerinin eskiye dayalı olduğu davalı ürünlerinin reklam ve tanıtımında … ibaresinin kullanıldığı kullanımın karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı beyan edilmiş, rapor mahkememizce teknik değerlendirme dışında bulunan tecavüz varlığının tespiti ve yokluğu mahkemece değerlendirilecek olup bilirkişi heyetinin değerlendirmesi hukuki kısma ilişkin olup ayrıca … ibaresinin üstün hak sahipliği yönünden değerlendirme ticari defter ve kayıtlara uygun bir değerlendirme olmadığından bu hususlardaki bilirkişi incelemesi yerinde olmadığından bilirkişi heyeti görüşüne iştirak edilmemiş, markaya yönelik tecavüz ve haksız rekabet hususu mahkememizce değerlendirilmiştir.
Dosyaya ibraz edilen marka kayıtları, ticaret sicil kayıtları, yaptırılan bilirkişi incelemesi , tarafların kayıt ve belgeleri ve tümdeliller dikkate alındığında ; dava markaya yönelik tecavüzün tespiti , men’i, ticaret unvanındaki … ibaresinin terkinine yönelik olup markaya yönelik tecavüzün tespiti ve meni yönünden yapılan değerlendirme markalar hakkındaki KHK nın 61 md ve KHK nin 9 md. ne yapılan yollama nedeniyle marka sahibinin aşağıdaki hallerde markaya tecavüzün engelleme hakkı bulunmaktadır.
A- Markanın tescil kapsamı ile aynı mal veya hizmetler ile ilgili olan tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin kullanılmasın
B- Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerin aynı veya benzeri mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından işaret ile tescilli marka arasında ilişkilendirme ihtimali dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasın
C- Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsamına giren mal veya hizmetler ile benzer olmayan ancak Türkiye de tanınmışlık düzeyi nedeniyle tescilli markanın itibarından dolayı haksız bir yarar elde edebilecek ve tescilli markanın itibarına zarar verebilecek veya tescilli markanın ayırt edici karakterini zedeliyebilcek nitelikte her hangi bir işaretin kullanılması işaretin mal veya ambalaj üzerine konulması işareti taşıyan ambalajn piyasaya sürülmesi bu amaçla stoklanması, teslim edilceğinin teklif edilmesi, veya o işaret hakkında hizmetlerin sunulması veya sağlanması işareti taşıyan malın gümrük belgesine girmesi, gümrükçe onaylanmış bir işlem veya kullanıma tabii tutulması, işaretin teşebbüse iş veren evrakı ve reklamlarında kullanılması, işareti kullanan kişinin işaretin kullanımına ilişkin hakkı ve meşru bir bağlantısının olmaması koşuluyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı yönlendirici kot, anahtar sözcük vb şekilde kullanması, marka hakkına tecavüz sayılan haller olarak sıralanmıştır.
KHK nin 9/1 – b anlamında tecavüzden bahsedebilmek için 3 sartın bulunması gerekmektedir. Tescilli markanın aynısının ve benzerinin, tescilli markanını kapsadığını mal ve hizmetlerle aynı benzer mal ve hizmetlerde kullanılması, bu benzerliğin halk tarafından irtibat kurmakta dahil olmak üzere karıştırılma ihtilamalinin bulunması gerekmektedir.
Somut olayda ; … ibaresi davalı taraf adına ticaret sicil unvanı olarak kayıtlı olup davalı tarafın ticaret unvanını aşar şekilde ürünler üzerinde …. ibaresini ön plana çıkaracak şekilde markasal olarak kullandığı, ürünleri internet üzerinde tanıttığı, her ne kadar davacı taraf markası …. olsa bile …. ibaresini ürünler üzerinde davacı markasının tescilli olduğu sınıfları kapsar şekilde kullanımı ortalama tüketici nezdinde markaya yönelik tecavüz teşkil edeceğinden yine başkasına ait marka ve işaretin izinsiz olarak kullanımı haksız rekabet yaratacağından davalı tarafın markasal kullanımlarının engellenmesine, ürünler üzerinde internet üzerinde … ibaresini markasal kullanımının engellenmesine karar vermek gerekli veyerinde görülmüştür.
Davalı tarafın ticaret unvanı yönünden ticaret unvanı ticari işletmeye ait adı içerdiğinden markadan farklı bir kavram olarak yasal olarak kullanıldığı sürece ticaret unvanını kullanımı engellenemeyeceğinden davacı tarafa ait tescilli bir …. ibareli ticaret unvanı söz konusu olmayıp ticaret unvanının kullanımı ve terkini yönünden yerinde olmayan taleplerin reddine karar vermek gerekli veyerinde görülmüştür.
Karşı dava yönünden davalı karşı davacı taraf … ibaresini üstün hak sahipliği iddiasında bulunmuş olup dava tarihinde yürürlükte bulunan 556 sayılı KHK. Hükümleri dikkate alındığında tescilsiz bir markanın işaretin, ticaret unvanının eskiye dayalı kullanım yoluyla bu marka, işaret, unvan üzerinde hak sahibi olan kimsenin bu markayı tescil ettirenin tescil başvurusunu engelleme veya tescil gerçekleşmiş ise hükümsüzlüğü için talepte bulunma yetkisi mevcuttur. 556 sayılı KHK’ nın 8/3 maddesindeki düzenlemeye göre tescilsiz bir markanın veya ticaret sırasında kullanılan başka işaretin sahibinin itirazı üzerine tescili istenilen markanın tescil için yapılan başvuru tarihinden önce veya markanın tescili için yapılan başvuruda belirtilen rüçhan tarihinden önce bu işaret için hak elde edilmiş ya da belirtilen işaret sahibine daha sonraki bir markanın kullanımını yasaklama hakkı veriyorsa o marka tescil edilemez. Bu hüküm markanın gerçek sahibinin eskiye dayalı kullanımını tescilden üstün tutarak gerçek hak sahibinin korunmasını sağlamaktadır. Buna göre bir markayı ikdas ve istismar eden kimse o markanın gerçek sahibidir ve açıklayıcı etkiye sahip tescile karşı üstün ve öncelikli hak sahibidir. Eskiye dayalı kullanım yoluyla gerçek hak sahipliği söz konusu olabilmesi için bu kullanımın markasal nitelikte olması gerekli değildir. Ticaret sırasında, tanıtımda kullanılmış olsa bile bu yeterlidir. Gerçek hak sahipliği hem hükümsüzlük sebebi hem de şeklen hak sahibinin tescile güvenerek açacağı davalarda bir def’i sebebidir.
Somut olayda …. ibaresinin davacı tarafından ürünler üzerinde kullanımının 1995-1996 yılına dayandığı kataloglarda , fiyat listesinde , fatura ve belgelerde markasal olarak ibarenin davacı tarafından kullanıldığı ,söz konusu ibare üzerinde üstün hak sahibinin davacı taraf olup davalı tarafın ticaret unvanının tescili dışında önceye dayalı herhangi bir hak sahipliği ispat edilemediğinden yerinde olmayan tüm talepler yönünden karşı davanın reddine karar vermek gerekli ve yerinde görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle
1-Asıl dava yönünden daacı tarafaı ait ticari kayıt defter ve belgeler, marka tescili ve ticari alanda ilk defa … ibaresi davacı tarafından kullanımı söz konusu olup tescilli ve marka kayıları dikkate alınarak davalı tarafın …. ibaresini ürünler üzerinde tanıtım evrakında internet üzerinde markasal olarak kullanımının markaya yönelik tecavüz ve haksız rekabet olduğunun tespiti ve menine,
2-Davalı tarafın ürünler üzerinde tanıtım evrakında internet üzerinde … ibaresini markasal olarak kulalnımının engellenmesine,
3-İnternet sitesine erişimin markasal kullanımlar yönünden engellenmesine,
4-Davalı tarafın ticari unvan olarak kullandığı sürece ibareyi kullanma hakkı olup ticari unvan kullanımı ve terkini yönünden yerinde olmayan taleplerin reddine,
5-Davacı taraf tarafından yatırılan 29,20 TL başvuru, 29,20 TL peşin olmak üzere toplam 58,40 TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye 6,70 TL karar ve ilam harcının tahsili mümkün olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan tecavüzün tespiti yönünden 3.145,00 TL ücreti vekaletin davalı taraftan tahsili, davacı tarafa ödenmesine,
7-Ticaret unvanı terkini yönünden red edilen talep yönünden 3.145,00 TL ücreti vekaletin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 494,90 TL tebligat ve müzekkere gideri 2.100,00 TL bilirkişi ücreti toplam 2.594,90 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
9-Karşı dava yönünden davacı tarafın … ibaresinde üstün hak sahipliği olup hükümsüzlük ve karşı davaya yönelik tüm taleplerin reddine,
10-karşı dava yönünden harç yeterli olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
11-karşı dava yönünden davalı karşı davacı tarafın davası red edilmiş olduğundan davacı karşı davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan 3.145,00 TL ücreti vekaletin bu davalı karşı davacı taraftan tahsili, davacı karşı davalı tarafa ödenmesine,
12-Karşı dava yönünden davacı taraf tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
13-Artan avans giderinin taraflara iadesine,
Dair kararın taraflara tebliğinden itibaren ilgili hukuk dairesinde 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 17/04/2018

Katip …

Hakim …

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır