Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2014/66 E. 2022/234 K. 17.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/66
KARAR NO : 2022/234

DAVA : Markaya Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Men ve Ref’i, Tazminat
DAVA TARİHİ : 19/03/2014
KARAR TARİHİ : 17/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/11/2022

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin kurulmuş olduğu 1993 yılından bu yana faaliyet gösterdiği plastik sektöründe “…” markası ile tanınmış, bu markayı aralıksız kullanarak tanıttığını, kendi piyasasında faaliyet gösteren nitelikli firmalar arasına girdiğini, TPMK nezdinde ..,..,..,..,..,..,… ve …. sayılar ile tescilli “…” esas unsurlu markaların müvekkili adına tescilli olduğunu, ancak hal böyle iken, davalının herhangi bir markasal hakkı bulunmamasına rağmen müvekkili markasının tescilli olduğu plastik tabak, bardak, sızdırmaz kap, temizlik bezi, temizlik ve ayakkabı süngeri, …. paspas, temizlik seti, temizlik topu, bulaşık teli ve mandal emtialarında “…” markasını haksız ve hukuka aykırı olarak kullandığını, bu durumun tespiti amacıyla mahkememizin …. değişik iş sayılı dosyasında delil tespiti ikame edildiğini, davalının bu eylemlerinin müvekkilinin markadan doğan haklarını ihlal ettiğini iddia ederek, müvekkilinin tescilli “…” esas unsurlu markalarından doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabetin tespitini, durdurulmasını, önlenmesini, giderilmesini, tecavüz teşkil eden ürünler ile bu ürünlerin tanıtımında kullanılan materyallerin toplatılması ve imha edilmesi ile, şimdilik 10.000,00TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek reeskont faizi ile tahsili ve verilecek hüküm özetinin ilanı taleplidir.
Davacı vekili, 22/09/2022 tarihli dilekçesi ile, 10.000,00 TL olan maddi tazminat talebini, 324.797,21 TL tutarında artırarak, harcını yatırmıştır.

CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili … Şirketi ve …’nin birbirleri ile kardeş şirketler olduğunu, birlikte gerçekleştirilen üretim ve ve faaliyetler şirketlerin ortaklaşa çalışması ile yürütüldüğünü, müvekkili …. Şirketi’nin davacı taraftan çok önceki dönemden beri “…” ibareli markayı kullandığını ve bunu tanınmış hale getirdiğini, ancak ilerleyen zamanlarda markanın tescili anlamında yaşanılan aksaklık sebebiyle “…” ibaresinin taraflar arasında ortaklaşa kullanımı anlamına gelecek şekilde bir centilmenlik anlaşması durumunun söz konusu olduğunu, her iki tarafın da başlangıçta faaliyetlerinde karşılıklı saygı çerçevesinde bu durumun bir problem yaratmadığını, ancak sonrasında davacı tarafın bu fiili durumu uygun bulmamasıyla anlaşmazlık doğduğunu ve müvekkilinin üstün hak sahibi olduğu “…” markası bakımından haksız bir şekilde müvekkilinin engellenmesi ile karşı karşıya kaldığını, taraflar arasında üstün hakkın kime ait olduğunun tespiti için İstanbul Anadolu … Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında dava bulunduğunu, davacının iddialarının haksız ve dayanaksız olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin 27/02/2019 tarihli dilekçesi ile ibraz edilen ticaret sicil kayıtlarına göre başlangıçta davalı …. Şirketi bütün aktif ve pasifi ile … Temizlik Koz. Ürün. San Ve Tic. Ltd.Şti’ye devredildiği anlaşılmış olmakla, bu şirket davalı olarak UYAP’a eklenmiş ve yargılamaya devam olunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davalı eylemlerinin davacının “…” unsurlu markasından doğan haklarına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, men’i, ref’i, maddi ve manevi tazminatın tahsili ile hüküm özetinin ilanı taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan taraf marka evrakları getirtilerek incelenmiştir.
Olay ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 565 sayılı KHK’nın 61. Maddesi uyarınca” a) Markasahibinin izni olmaksızın, markayı 9 uncumaddede belirtilen biçimlerde kullanmak. b) Markasahibinin izni olmaksızın, markayı veyaayırt edilmeyecek derecede benzerini kullanmak suretiylemarkayı taklit etmek. c) Markayı veyaayırt edilmeyecek derecede benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği haldetecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak veya bir başkaşekildeticaret alanınaçıkarmak veya bu amaçlar için gümrük bölgesine yerleştirmek, gümrükçe onaylanmış bir işlemveya kullanıma tabi tutmak veyaticariamaçlaelde bulundurmak. d) Marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek” şeklindeki eylemlerin marka hakkına tecavüz oluşturduğu belirtilmiştir.
6102 Sayılı TTKnın 54. Maddesi ile, haksız rekabete ilişkin bu kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır. 55. Maddesinin 4. fıkrasında ise, iyi niyetle bağdaşmayan, haksız rekabete ilişkin eylemlere örnek olarak, başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak gösterilmiş ve haksız rekabet halleri hüküm altına alınmıştır.
Davaya dayanak edilen ve dosya arasına alınan mahkememizin …. Değişik İş sayılı dosyasında aldırılan bilirkişi raporunda sonuç olarak, tespit isteminde bulunan yanın 1993 yılından itibaren “…” ibareli ticaret unvanının ve alan adının bulunduğu, ayrıca “…” ibaresini içerir tescilli ve tescil için başvurusu yapılmış markalarının bulunduğu, aleyhinde tespit isteminde bulunan yana ait http://www….com isimli intemet sitesinde yapılan incelemede, tespit isteminde bulunan yanın markasının kullanıldığı, 556 sayılı KHK’ mn tarafından tesis edileri haklardarı yararlarıılarak, m. 9/1-a ve 9/1-b’de sayılan kullanımları marka sahibinin önleyebileceği, ancak İşbu ürünlerin orijinal ürün olup olmadığının tespitinin yargılama gerektirdiği, huzurdaki dosyanın değişik iş dosyası olması hasebiyle tecavüz olup olmadığının tespiti görevlendirme alanımız dışında kaldığı, TTK’ nin haksız rekabete ilişkin hükümleri çerçevesinde, haksız rekabetin men’inin ve haksız rekabetin neticesi olan durumun ortadan kaldırılmasının talep edilebileceği, ancak bahsetmiş olduğumuz üzere işbu ürünlerin orijinal olup olmadıkları, dolayısıyla tespit isteyen tarafın marka hakkına tecavüz teşkil edip etmediği hususunun yargılamayı gerektirdiği, huzurdaki dosyarın değişik iş dosyası olması hasebiyle tecavüz olup olmadığının tespiti görevlendirme alanı dışında kaldığı, 556 sayılı KHK m. 77’de sayılan hallerin mevcudiyeti halinde ihtiyati tedbir kararı verilip verilemeyeceği hususunda takdirin Mahkeme’ye ait olduğu, belirtilmiştir.
Her iki taraf vekilinin de imzalı beyanları ile talepleri gözetilerek daha önce bekletici mesele yapılan İstanbul Anadolu … Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının beklenmesine yönelik ara karardan dönülerek, dosyadaki tüm deliller, taraf beyanları, İstanbul Anadolu … FSHHM’nin … Esas sayılı dosyası içeriği değerlendirilmek suretiyle, davalının davacının marka haklarına tecavüzü veya haksız rekabetinin olup olmadığı, var ise ne şekilde giderileceği konusunda rapor tanzimi için dosya sınai mülkiyet uzmanı bir bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi tarafından hazırlanan 04/09/2020 tarihli raporda sonuç olarak, …. Gıda’nın “temizlik bezi, sünger ve diş fırçası” emtiaları açısından
kullanımının öncelik hakkı sahibi olması nedeniyle tecavüz oluşturmayacağı,
sözleşmenin feshedildiğinin ihtar edildiği, İstanbul … Noterliğinin 10/06/2011 tarih ve
…. yevmiye numaralı ihtarnamesinin, (dosyada tespit edilememekle birlikte) karşı
tarafa ulaştığı tarih itibariyle,
davalının “… Plastik Tabak, … Plastik Bardak, … Körüklü Pipet, …
Bulaşık Altlığı, … Temizlik Topu, … Sabunlu/Bulaşık Teli, … Plastik
Çamaşır Mandalı,” emtiaları açısından markayı kullanmasının,
hukuka uygun olmayacağı, tecavüz ve bağlantılı olarak haksız
rekabet oluşturacağı belirtilmiştir.
Taraf vekillerinin bilirkişi raporuna itirazı üzerine, taraf itirazlarını karşılar ve özellikle ıslahla ibraz edilen deliller(mavi klasör) de değerlendirilmek suretiyle davalının davacı marka haklarına tecavüzü veya haksız rekabetinin olup olmadığı yönünden ek rapor tanzimi için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi tarafından hazırlanan 28/04/2021 tarihli ek raporda sonuç olarak, sözleşmenin feshedildiğinin ihtar edildiği, İstanbul …. Noterliğinin 10/06/2011 tarih ve
… yevmiye numaralı ihtarnamesinin, karşı tarafa ulaştığı 13/06/2011 tarih itibariyle,
Davalının sadece;, “plastik tabak, plastik bardak, plastik çamaşır mandalı,”
emtiaları açısından markayı kullanmasının hukuka uygun olmayacağı, tecavüz
ve bağlantılı olarak haksız rekabet oluşturacağı,
temizlik bezi, sünger, diş fırçası, pipet, temizlik topu, bulaşık
altlığı, sabunlu bulaşık teli, ayakkabı parlatıcı sünger ve
…. paspas emtiaları açısından ise tecavüz ve bağlantılı olarak
haksız rekabet oluşturmayacağı belirtilmiştir.
Sınai mülkiyet uzmanı bilirkişi raporuna davacı taraf itiraz ettiğinden ve ayrıca dosyada mali müşavir bilirkişi raporu da bulunmadığından, dosya kapsamı deliller, taraf beyanları, TPMK kayıtları, taraflar arasında önceden görülen ve dosyaya ibraz edilen dava dosyaları ve önceki bilirkişi raporu da değerlendirilerek uyuşmazlığa konu her bir emtia yönünden davalının davacı marka haklarına tecavüzü veya haksız rekabetinin olup olmadığı, ne şekilde giderileceği, davacının tazminata dair tercihi olan dava ve olay tarihinde yürürlükte bulunan 556 Sayılı KHK’nın 66 maddesi gereğince marka hakkına tecavüz nedeniyle rekabet olmasaydı marka sahibinin markanın kullanması sebebiyle elde edebileceği muhtemel gelire göre dava tarihinden geriye doğru taraflar arasındaki lisans sözleşmesinin feshine dair ihtarnamenin ulaştığı 13/06/2011 tarihi ile sınırlı olmak kaydıyla, isteyebileceği maddi tazminat tutarını gösterir rapor tanzimi için dosya yeniden resen seçilen bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup, heyet tarafından hazırlanan 29/12/2021 tarihli raporda sonuç olarak,
çamaşır mandalı emtiası yönünden; davalının, mandal emtiasında … ibareli
marka kullanımı bakımından gerçek hak sahipliğinin söz konusu olmadığı, bu emtiayı
içerir davacı markasından önce koruma altına alınmış bir markaya da sahip olmadığı,
bu sebeplerle davalı kullanımının davacı marka hakkını ihlal eder nitelikte olduğu, temizlik bezi, temizlik süngeri, ayakkabı süngeri, temizlik topu ve bulaşık
teli emtiaları yönünden, edilen ve davacının belirttiği lisans sözleşmesinin de
kapsamında olan bu emtialardaki markasal kullanımın davalı lehine gerçek hak
sahipliği tesis ettiği, tarafların lisans sözleşmesine dair beyanlarının takdirinin Mahkeme’ye ait olduğu,
plastik bardak ve plastik tabak emtiaları yönünden, davalının, benzer emtiaları
ihtiva eden 1993 tarihli davacı markasından önceye ait kullanımının bulunmadığı,
davacının 2006 tarihli markasının başvuru tarihinden önce tespit edilen marka
kullanımının davalının “kullan at” olarak tabir ettiği bu ürünlere benzer emtia olarak
çatal, bıçak, kaşık ve pipet emtiaları dahil edilse de, … markası üzerinde gerçek hak
sahipliği tesis edecek boyutta olmadığı, sızdırmaz kap, temizlik seti ve …. paspas emtiaları yönünden;
dava dilekçesinde davacı marka haklarına tecavüz oluşturduğu belirtilen davalı
kullanımları arasında sızdırmaz kap ve temizlik seti emtialarının da gösterildiği,
…. D. İş sayılı dosyadaki tespitte davalı internet sitesinde görülen ürünler arasında
bu emtiaların bulunmadığı,
takdiri Mahkeme’ye ait olmak üzere, dosyaya sunulu davalı delilleri bu emtialar
yönünden de incelendiğinde, sızdırmaz kapla ilgili bir kullanıma rastlanmadığı,
davacının …. tescil no.lu markasının doğrudan kap-kacak emtiasında tescilli
olduğu, 1993 tarihli davacı markasının, benzer emtia olarak, plastik bardak ve plastik
tabak emtialarını kapsadığı ve davacının bu emtialar bakımından ileri sürdüğü marka
hakkına tecavüz (ve haksız rekabet) iddiasının işbu Raporda değerlendirilmiş olduğu
ve davalıya ait davacıdan önce koruma altına alınan ilgili emtiayı aynen/benzer olarak
ihtiva eden marka tesciline de rastlanmadığı,
değişik iş dosyasında temizlik seti emtiasının tespit edilmediği, dava tarihi ve
öncesinde bu emtiaya yönelik davalının bir marka kullanımı olup olmadığı yönünde
bir tespit bulunmadığı,
davalı tarafından sunulan faturalarda geçen “(süper) temizlik seti” ifadesinin, temizlik
bezi, bulaşık teli, temizlik topu gibi davalının öncelik hakkı bulunduğu değerlendirilen
ürünler kapsamında olduğu kanaatine ulaşıldığı, davacının değişik iş dosyasına sunduğu tespit dilekçesi ekinde yer alan görsellerde
“…” temizlik seti olarak işaretlenen ürünün, temizlik sopası ucuna takılan …. paspas
ve temizlik kovasından (ve yüzey temizleyici ve camsilden) oluşan bir set olduğu, …. paspasın, davalının dayandığı … no.lu marka tescili kapsamında bir emtia
olmadığı, davacının … no.lu markasının tescilli olduğu sopalı yer paspasları
kapsamında düşünülebileceği, davalının sunduğu …. paspas faturalarının dava dışı
…. şirketi tarafından … Temizlik’e ve davacının 2006 tarihli markasının
koruma tarihinden sonra kesilmiş olması karşısında davalının salt …. paspas emtiası
bakımından incelendiğinde öncelik hakkı bulunmadığının değerlendirildiği; …
Temizlik’in üçüncü kişiye kestiği 2001 tarihli 3 adet faturadaki kullanımların temizlik
kovası seti ve temizlik sopası satışları olup, …. paspas ile benzer emtialar
olduklarının kabulü halinde, bu kullanımların, ilgili ürün piyasasında belirli bir ticari
etki doğuracak, markanın belirli bir yer, bölge veya alanda tanınmaya- yer etmeye
başladığının kabulünü gerektirecek boyutta olmadığından, davalı lehine gerçek hak
sahipliği tesis etmesinin olanaklı görünmediği,
tespit edilen kullanımlar dolayısıyla davacının uzun süre sessiz kalma suretiyle hak
kaybına uğrayıp uğramadığı konusundaki takdirin Mahkeme’ye ait olduğu belirtilmiştir.
Taraf vekillerinin bilirkişi raporuna itirazı üzerine, taraf vekillerinin itirazlarını karşılar ve özellikle ihlal teşkil ettiği bildirilen emtialar yönünden, mahallinde davacı ticari defterleri inceleme yetkisi de verilerek istenebilecek maddi tazminat tutarını gösterir ek rapor tanzimi için dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup, heyet tarafından hazırlanan 25/05/2022 tarihli ek raporda sonuç olarak, “
…” ibareli marka kullanımı bakımından davalının, mandal- çamaşır mandalı emtiası
yönünden tescile dayalı öncelik hakkının mevcut olmadığı gibi gerçek (tescilsiz önceki
kullanıma dayalı) hak sahipliğinin de söz konusu olmadığı, bu sebeple davalı
kullanımının davacının tescilli marka hakkını ihlal eder nitelikte olduğu, davalının
davacının yıllar sonra bu emtia için dava açmakta kötü niyetli olduğu yönündeki beyanı
hakkında kötü niyetin ve bağlantılı olarak uzun süre sessiz kalma suretiyle hak kaybının
söz konusu olup olmadığının mahkemenin takdirinde olduğu, … ibareli marka kullanımı bakımından davalının, plastik bardak ve plastik tabak
emtiaları yönünden gerçek hak sahipliğinin söz konusu olmadığı, davalının bu
emtialardaki kullanımının önceki tarihli tescilli marka hakkına da dayanmadığı, bu
sebeplerle davalı kullanımının davacı marka hakkını ihlal eder nitelikte olduğu, uzun
süre sessiz kalma yoluyla hak kaybı konusundaki takdirin mahkemeye ait olduğu,
… ibareli marka kullanımı bakımından davalının, temizlik bezi, temizlik süngeri,
ayakkabı süngeri, temizlik topu ve bulaşık teli emtiaları yönünden gerçek hak
sahipliğinin söz konusu olduğu, gerçek hak sahipliğinin marka hakkına tecavüz
davalarında bir hukuka uygunluk sebebi olarak kabul edildiği, davalının söz konusu
emtialarda en geç 1998 yılında başlayan ve devam eden markasal kullanımının mevcut
olduğu, sessiz kalma hususundaki ve bu emtiaları kapsayan lisans sözleşmesine ilişkin
hukuki değerlendirme ve takdirin mahkemeye ait olduğu,
… ibareli marka kullanımı bakımından davalının, sızdırmaz kap emtiası yönünden
değişik iş dosyasında kullanımı gösterir bir tespitin bulunmadığı, davacının dava
dilekçesi ekinde sunduğunu belirttiği görsellere dosyada rastlanmadığı, buna rağmen
yapılan incelemede, davacının …. tescil nolu ve 1993 tarihli markalarının
aynı/benzer emtia olarak sızdırmaz kapı kapsadığı, davalının ise davacıdan önce koruma
altına alınan bu emtiayı veya benzerini ihtiva eden marka tescilinin bulunmadığı, davalı
delilleri arasında davalının sızdırmaz kapa ilişkin kullanımına rastlanmadığı, davalının
ticari defter ve kayıtlarını sunmamış olması sebebiyle mali incelemede de sızdırmaz kap
kullanımına yönelik tespitte bulunulamadığı, takdirin mahkemeye ait olduğu, … ibareli marka kullanımı bakımından davalının, …. paspas ve temizlik seti
emtiaları yönünden değişik iş dosyasında kullanımı gösterir bir tespitin bulunmadığı,
davacının dava dilekçesi ekinde sunduğunu belirttiği görsellere dosyada rastlanmadığı,
temizlik sopasının, ucuna takılan …. paspasın ve temizlik kovasının davacının tescilli
markasındaki sopalı yer paspasları ile benzer olduğu, davalının bu emtialar yönünden
tescile dayalı önceki hak sahipliğinin mevcut olmadığı gibi tescilsiz kullanıma dayalı
gerçek hak sahipliğinin de söz konusu olmayıp kullanımının davacı marka hakkını ihlal
eder nitelikte olduğu, sessiz kalma suretiyle hak kaybının takdirinin mahkemeye ait
olduğu ve
mali inceleme neticesinde,
davalıya ait defterler davalı tarafından ibraz edilmediğinden, davalı tarafın satmış olduğu
ürünlerin davacı satmış olsaydı hesaplamasının yapılamadığı, davacının tarafımıza sunmuş olduğu dava konusu ürünlere ait satış raporlarına göre
yukarıda 2011 yılından başlayarak 2014 yılına kadar adetsel bazda satışlarında azalma
olduğu, bu azalmanın, uygulanan pazarlama teknikleri, kadro, kullanılan araçlar,
yönetim, organizasyon etkinliği, verimlilik, satış sonrası hizmetler gibi diğer etkenleri
olabileceği gibi rakip firmaların piyasaya çıkması ile adetsel bazda satışlarda
azalmanın yaşanabileceği, ancak Sayın Mahkeme’ye yasal takdir hakkını kullanımında
yardımcı olunması (fikir verme veya belirleyici olması) bakımından Tablo:2’de her bir
emtia için ayrı ayrı yapılan hesaplamalara göre toplamda 324.797,21 TL tazminat
hesaplamasının yapıldığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı deliller ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; taraf şirketlerin uzun zamandan beri aynı alanda faaliyet gösterip dava konusu “…” ibaresini markasal olarak kullandıkları, taraflar arasında tanzim olunan 2009 tarihli sözleşme ile davacı tarafın “süngerler, tesktilden mamul sünger ve temizleme bezleri” emtialarında “…” ibaresinin kullanmak üzere davalı tarafa izin verdiği, dolayısıyla taraf şirketlerin birbirlerinin tüm faaliyetlerinden haberdar oldukları, “
…” ibareli marka kullanımı bakımından davalının, mandal- çamaşır mandalı, plastik bardak ve plastik tabak
emtiaları yönünden tescile dayalı öncelik hakkının mevcut olmadığı gibi gerçek (tescilsiz önceki
kullanıma dayalı) hak sahipliğinin de söz konusu olmadığı, bu sebeple davalı
kullanımının davacının tescilli marka hakkını ihlal eder nitelikte olduğu, ancak davalının ilk kullanımının 2009 yılından çok önce olup,
davacının yıllar sonra bu emtia için dava açmakta KHK döneminde olan Yüksek Yargıtay içtihatlarına göre kötü niyetli olduğundan dinlenemeyeceği, “
…” ibareli marka kullanımı bakımından davalının, temizlik bezi, temizlik süngeri,
ayakkabı süngeri, temizlik topu ve bulaşık teli emtiaları yönünden davacının marka tescilinden önce fiili kullanımları bulunduğu sabit olmakla, gerçek hak
sahipliğinin söz konusu olduğu, gerçek hak sahipliğinin marka hakkına tecavüz
davalarında bir hukuka uygunluk sebebi olarak kabul edildiği, davalının söz konusu
emtialarda en geç 1998 yılında başlayan ve devam eden markasal kullanımının mevcut olduğu, anlaşılmakla, bu emtialar yönünden davanın reddi gerekmiştir. Dava konusu sızdırmaz kap emtiası yönünden
değişik iş dosyasında kullanımı gösterir bir tespitin bulunmadığı, davacının dava
dilekçesi ekinde sunduğunu belirttiği görsellere dosyada rastlanmadığı, buna rağmen
yapılan incelemede, davacının …. tescil nolu ve 1993 tarihli markalarının
aynı/benzer emtia olarak sızdırmaz kapı kapsadığı, davalının ise davacıdan önce koruma
altına alınan bu emtiayı veya benzerini ihtiva eden marka tescilinin bulunmadığı, davacı
delilleri arasında davalının sızdırmaz kapa ilişkin kullanımına rastlanmadığı, davalının
ticari defter ve kayıtlarını sunmamış olması sebebiyle mali incelemede de sızdırmaz kap
kullanımına yönelik tespitte bulunulamadığı, yine “…” ibareli marka kullanımı bakımından davalının, …. paspas ve temizlik seti
emtiaları yönünden değişik iş dosyasında kullanımı gösterir bir tespitin bulunmadığı,
davacının dava dilekçesi ekinde sunduğunu belirttiği görsellere dosyada rastlanmadığı,
temizlik sopasının, ucuna takılan …. paspasın ve temizlik kovasının davacının tescilli
markasındaki sopalı yer paspasları ile benzer olduğu, davalının bu emtialar yönünden
tescile dayalı önceki hak sahipliğinin mevcut olmadığı gibi tescilsiz kullanıma dayalı
gerçek hak sahipliğinin de söz konusu olmayıp kullanımının davacı marka hakkını ihlal
eder nitelikte olduğu, ancak aradan geçen bunca süre sonra dava açmanın hakkın kötüye kullanılması mahiyetinde olacağı ve sessiz kalma suretiyle hak kaybının gerçekleştiği anlaşılmakla, marka haklarına tecavüz veya haksız rekabetin koşulları oluşmadığından davacının davasının tüm talepler yönünden reddi gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 256,20 TL harç ile 5.454,40 TL ıslah harcının toplamı 5.710,60 TL harçtan, alınması gerekli 80,70 TL ilam harcının mahsubu ile, 5.629,90 TL fazla harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen tecavüz ve haksız rekabet davası nedeniyle hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/4 maddesi gereğince, reddedilen maddi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen manevi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 19,00 TL tebligat – tezkere masrafı ve 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.019,00 TL yargılama giderinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
9-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı.17/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır