Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2013/272 E. 2020/341 K. 22.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2013/272
KARAR NO : 2020/341

DAVA : Tasarıma Tecavüzün Tespiti, Durdurulması, Önlenmesi
DAVA TARİHİ : 02/09/2013
KARAR TARİHİ : 22/12/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/01/2021

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin ayaklı teşhir standı, profil, teşhir sistemi ayağı, raf profili, askı bağlantı elemanı, çubuk askı yatay teşhir standı, profil ve kapak profil tasarımlarının tescili için Türk Patent Enstitüsüne başvurduğunu ve söz konusu tasarımlara herhangi bir itiraz edilmeksizin 03/09/2012 tarihinde kesinlik kazandığını, ancak hal böyle iken, müvekkili tarafından satış yaptığı firmaların, artık müvekkilinden söz konusu tasarımları almayı bıraktıklarını, bunun üzerine müvekkili tarafından yapılan araştırma neticesinde, müvekkiline ait tasarımların aynı şekilde davalı tarafından üretilmeye satılmaya başlandığının öğrenildiğini ve bu durumun müvekkilinin tasarımdan doğan haklarına tecavüz teşkil ettiğini iddia ederek, tecavüzün tespitini, tasarımdan doğan haklara tecavüz fiillerinin durdurulmasını, önlenmesini, giderilmesini, müvekkili şirketin uğramış olduğu zararların tespiti ile maddi ve manevi tazminatın tazminini ve verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacı tarafın iddia ettiği haksız eylemin müvekkili tarafından gerçekleştirilmediğini, işbu nedenle öncelikle husumet itirazlarının bulunduğunu, iddia edildiği gibi haksız eylem gerçekleşmiş ise, bu eylemden sorumlu olan şirkete işbu davanın ihbar edilmesi gerektiğini, müvekkilinin kendisine üretim için verilen kalıplar üzerinde yaptığı incelemede, bu kalıplar üzerinde başkaca bir kişi ya da şirkete ait endüstriyel tasarım sahipliği olduğunu anlamasının mümkün olmadığını, müvekkili şirketin söz konusu durumdan işbu dava ile haberdar olduğunu, davacı tarafın endüstriyel tasarım sahipliğinin kendisine ait olduğunu iddia ettiği ürünlerin patent başvurusunun, 2001 yılında Almanya’da gerçekleştiğini ve bu başvurunun kesinleştiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, tasarım tescilinden doğan haklara tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi, maddi manevi tazminat ve hükmün ilanına ilişkindir. Dava konusu tasarımların hükümsüzlüğüne ilişkin kapatılan Bakırköy ……. FSHHM’nin ……. Esas sayılı dosyasında karşı dava olarak hükümsüzlük davası bulunması sebebiyle sonucu beklenmiş, dosya Yargıtay’dan dönünce incelenmek üzere dosyamız arasına alınmıştır.
Kapatılan Bakırköy ……. FSHHM’nin ……. Esas sayılı dosyasının tetkikinden 02/09/2013 tarihinde aynı davacı ……. Modüler Yapı Sistemleri Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi tarafından davalılar …… Büro Mobilyaları Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi, ……. Mobilya ve Dekorasyon Limited Şirketi ve bu dosyamızın da davalısı olan ……. Aliminyum Sanayi ve Anonim Şirketi aleyhine aynı tasarıma dayalı olarak aynı taleple, tasarım tescilinden doğan haklara tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi, maddi manevi tazminat ve hükmün ilanı istemiyle dava açıldığı, dosyanın karara çıktığı Yargıtay bozmasından sonra halen derdest olduğu anlaşılmıştır. Buna göre Kapatılan Bakırköy ….FSHHM’nin …… Esas sayılı dosyasında da aynı taleple aynı davalı aleyhine aynı sebebe dayalı olarak dava açıldığı görülmüştür. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6100 Sayılı HMK’nın 114/1-ı bendi uyarınca derdestlik dava şartlarındandır. Yargılamanın her aşamasında resen mahkemece gözetilmek gerekir. Somut olayımızda da dava tarihi itibariyle tarafları , konusu ve dava sebebi aynı olan derdest dava bulunduğundan davacının davasının HMK’nın 114/1-ı ve 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının derdestlik dava şartı nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 54,40 TL ilam harcından, 24,30 TL peşin harcın mahsubu ile, 30,10 TL bakiye karar harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
6-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup anlatıldı.22/12/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır