Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2011/167 E. 2021/9 K. 15.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2011/167 Esas
KARAR NO : 2021/9

DAVA : Tasarıma Tecavüz ve Haksız Rekabet Tespiti, Men’i ve Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/04/2011

– BİRLEŞEN MAHKEMEMİZE AİT 2011/168 ESAS SAYILI DOSYADA –
DAVA : Tasarıma Tecavüz ve Haksız Rekabet Tespiti, Men’i ve Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/04/2011

– BİRLEŞEN MAHKEMEMİZE AİT 2011/384 ESAS SAYILI DOSYADA –
DAVA : Tasarım Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 23/09/2011

– BİRLEŞEN MAHKEMEMİZE AİT 2011/385 ESAS SAYILI DOSYADA-
DAVA : Tasarım Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 23/09/2011
KARAR TARİHİ : 15/01/2021
K. YAZILDIĞI TARİH : 29/01/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan davada yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili üzerinde hak sahibi olduğu “…….” konulu tasarımın TPE nezdinde 18/04/2002 tarih ve …… sayı ile tescil edildiğini, davalının hem kendisi için hem de başka firmalara fason olarak tescilli tasarım ile birebir aynı ürünleri ürettiğini, bu durumun Gaziosmanpaşa ….. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …… d.iş sayılı dosyası ve Büyükçekmece ……. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ……. d.iş sayılı dosyasında tespit edildiğini, davalının tecavüz ve bununla birlikte haksız rekabet teşkil eden fiillerinin her iki keşif sonucu alınan bilirkişi raporu ve her iki delil tespiti dosyası ile sabit olduğunu, davalının bütün ticari faaliyetini müvekkiline ait tasarımı tescilli ürünleri gerek kendi adına gerekse fason olarak başka firmalar adına üretmek ve satmak üzerine yoğunlaştığını, davalıya keşide edilen ihtarnamenin üzerinden aylar geçtikten sonra yapılan delil tespiti sırasında bile davalının işyerinde müvekkiline ait ürünün birebir aynısı olan taklit ürünlerin bulunmasının davalının haksız ve hukuka aykırı fiillerine devam ettiğini, davalının işbu davanın ikamesi tarihi itibariyle halen tecavüz teşkil eden fiillerine devam ettiğini, müvekkilinin maddi kaybının boyutlarının büyük olduğunu, davalının müvekkiline ait ürünün birebir aynısını piyasaya sürmesi, müvekkili ile özdeşleşmiş bir ürünü kendi ürünüymüş gibi satmasının müvekkilinin kazanç kaybı yaşamasına neden olduğunu, açıklanan nedenlerle haklı davalarının kabulü ile davalının haksız rekabet ve 554 sayılı KHK anlamında tasarıma tecavüz teşkil eden fiillerinin önlenmesine ve ortadan kaldırılmasına, bu çerçevede davalının gerek kendi adına ve gerekse başka firmalar adına fason olarak ürettiği, satışını gerçekleştirdiği bütün taklit ürünlere bulundukları her yerde el konularak imhalarına, tecavüz konusu malların üretiminde doğrudan doğruya kullanılan araçlara ve vasıtalara Türkiye sınırları içinde ve gümrük ve serbest liman ve bölge gibi alnalar dahil bulundukları her yerde el konulmasına ve bunlar üzerinde taraflarına mülkiyet hakkı tanınmasına, tecavüz konusu taklit ürünlerin görsellerinin davalıya ait broşür ve tüm tanıtıcı belge ve evraklar, ticari iş evrakı ve her türlü tanıtım ve reklam vasıtaları üzerinde kullanılmasının yasaklanmasına ve engellenmesine, bu görseller kullanılarak hazırlanmış davalıya ait tanıtım ve reklam vasıtalarının imhalarına, müvekkilinin uğramış olduğu fiili zararla birlikte yoksun kaldığı kazancın ve kaybettiği pazar payı ile manevi zararlarının giderilebilmesi için fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminatın tecavüzün vuku bulduğu tarihten itibaren işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, kararın ilanına, Gaziosmanpaşa ……. Sulh Hukuk Mahkemesinin ……. d.iş sayılı delil dosyasında yapılanlar da dahil olmak üzere yargılama harç ve giderleriyle vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN 2011/168 ESAS SAYILI DOSYADA DAVA : Mahkememizin 2011/168 esas sayılı dosyasına tevzi olunan dava dilekçesi ile, üzerinde hak sahibi olduğu “…….” konulu tasarımın TPE nezdinde 18/04/2002 tarih ve …… sayı ile tescil edildiğini, davalı …… Gıda’nın tescilli tasarım ile birebir aynı ürünleri ……. Gıda firmasına fason olarak ürettirdiğini, bu durumun Büyükçekmece …… Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …… d.iş dosyasında tespit edildiğini belirterek haklı davalarının kabulü ile davalının haksız rekabet ve 554 sayılı KHK anlamında tasarıma tecavüz teşkil eden fiillerinin önlenmesine ve ortadan kaldırılmasına, bu çerçevede davalının gerek kendi adına ve gerekse başka firmalar adına fason olarak ürettiği, satışını gerçekleştirdiği bütün taklit ürünlere bulundukları her yerde el konularak imhalarına, tecavüz konusu malların üretiminde doğrudan doğruya kullanılan araçlara ve vasıtalara Türkiye sınırları içinde ve gümrük ve serbest liman ve bölge gibi alnalar dahil bulundukları her yerde el konulmasına ve bunlar üzerinde taraflarına mülkiyet hakkı tanınmasına, tecavüz konusu taklit ürünlerin görsellerinin davalıya ait broşür ve tüm tanıtıcı belge ve evraklar, ticari iş evrakı ve her türlü tanıtım ve reklam vasıtaları üzerinde kullanılmasının yasaklanmasına ve engellenmesine, bu görseller kullanılarak hazırlanmış davalıya ait tanıtım ve reklam vasıtalarının imhalarına, müvekkilinin uğramış olduğu fiili zararla birlikte yoksun kaldığı kazancın ve kaybettiği pazar payı ile manevi zararlarının giderilebilmesi için fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminatın tecavüzün vuku bulduğu tarihten itibaren işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, kararın ilanına, Büyükçekmece ……. Sulh Hukuk Mahkemesinin …… d.iş sayılı delil dosyasında yapılanlar da dahil olmak üzere yargılama harç ve giderleriyle vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ANA DOSYA 2011/167 ESAS SAYILI DOSYA VE BİRLEŞEN 2011/168 ESAS SAYILI DOSYADA CEVAP : Davalılar vekili cevap dilekçesi ile, davacıya ait ürünün anonim olduğunu, yaklaşık 150 yıldır …… çeşitlerinin tüketicilerin kullanımında olduğunu, davacıya ait tasarım olarak geliştirdiği ürünün iddia ettiği gibi ayırt edici özellik taşımadığını, bir tasarımın ayırt edici niteliğine sahip olması, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile (KHK 7/son) ikinci fıkrada belirtilen herhangi bir tasarımın böyle bir kullanıcıda yarattığı genel izlenim arasında belirgin bir farklılık olması gerektiğini, oysa davacı ürününde anonim ürünlerden hiçbir fark içermediğini söylediğini, davacının tasarımının ……. olarak kayıtlı olduğunu ancak ürünün tüketiciye ambalaj içinde sunulduğunu ve ambalajlar üzerinde her üreticinin kendi adı, logosu ve renklerinin kullanıldığını, bu sebeple davacı ile müvekkili ürünlerinin karıştırılma ihtimalinin de olmadığını, davacıya ait üründe ince bir bilezik ve daire şeklinde bir plastik tabanın üzerinde oturmuş koni şeklinde plastik bir çıkıntı olduğunu, müvekkilinin ürününde ise yayvan ray şeklinde bir çember ve bu çemberin üzerine şeker kaplaması ile yapışmış emzik ucu görünümlü şeker bulunduğunu, ayrıca davacının iddia ettiği gibi …… Gıda A.Ş.ye fason mal üretimi iddialarını kabul etmediklerini, …… Gıda A.Ş.’nin yaptırdığı üründe bilezik değil, üzerinde dikdörtgen parça bulunan künye mevcut olduğunu, davacının davasından önce 19/12/2010 tarihinde müvekkili şirkete faks çekmek sureti ile dava konusu şekerleri satma teklifinde bulunduğunu, davacının kötüniyetli olduğunu, davacının açmış olduğu davanın reddine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 18/04/2011 tarih, ….. esas, ……. karar sayılı kararı ile dosyanın mahkemenin ……. esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği görülmüştür.
BİRLEŞEN 2011/384 ESAS SAYILI DOSYADA DAVA : Mahkememizin 2011/384 esas sayılı dosyasına tevzi olunan dava dilekçesi ile, müvekkili şirketlerin uzun yıllardan bu yana gıda ve şekerleme sektöründe hizmet veren tanınmış ve yüksek itibara sahip köklü bir firma olduğunu, davalının kamuya mal olmuş anonim bir tasarımı …… tescil numarası ile tescil ettirdiğini, müvekkilinin ticaretini sekteye uğratacak işlemlere giriştiğini, Bakırköy Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde …… esas sayılı dosya ile müvekkilleri aleyhine tedbir talepli tasarıma tecavüzün önlenmesi ve tazminat davası ikame ettiğini, davalı adına tescilli dava konusu olan tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasfı bulunmadığını, 554 sayılı KHK’nin 5 ve 7.maddelerinde öngörülen anlamda o tasarımın yeni (özgün) ve dünyanın herhangi bir yerinde daha önce kamuya sunulmamış olmasının gerektiğini, davalının endüstriyel tasarım olarak geliştirdiğini iddia ettiği ve korunmasını talep ettiği ürünün anonim olduğunu, davalının müvekkilinin müşterilerine uyarı mektupları yollamak ya da uyarı telefonları açmak sureti ile hukuka aykırı ve haksız rekabet oluşturacak eylemler içine girdiğini, müvekkilinden mal satın alanlara hukuki yaptırımlar uygulanacağı baskısı kurduğunu, davalı hakkında bu konulardaki talep ve dava haklarını saklı tuttuklarını, bu nedenle davaya konu ……. tescil numaralı tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilerek tescil kaydının sicilden terkinine, hükmü gazetede ilanına, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN 2011/384 ESAS SAYILI DOSYADA CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin ……. tescil numaralı tasarımın tek sahibi olduğunu, söz konusu tasarım ile ilgili olarak uzun yıllar mesai harcadığını ve ….. geliştirerek “…….” adı altında yeni bir ürün meydana getirdiğini, davacı yanın müvekkilinin tescilli tasarımının yeni ve ayırt edici özellik taşımadığı yönündeki iddialarının gerçeklikten uzak olduğunu, davacıların dava dilekçelerindeki iddialarının aksine gerek dava dışı müvekkili …….’ın gerekse davalı müvekkili şirketin hiçbir zaman “…,…” şeklinde bir beyanları ya da iddialarının olmadığını, müvekkilinin o zamana kadar bilinen alelade emzik şekerde değişiklikler yapıp, o zamana kadar piyasada bilinen ve üretilen klasik emzik şekeri emsali bulunmayan şekilde tamamen değiştirdiğini, davacıların müvekkilinin tasarımının anonim olduğu iddiasının gerçek dışı olduğunu, açıklanan nedenlerle davacıların açmış olduğu haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine, yargılama harç ve giderlerinin davacıların üzerinde bırakılarak vekalet ücretinin davacı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN 2011/385 ESAS SAYILI DOSYADA DAVA : Mahkememizin 2011/385 esas sayılı dosyasına tevzi olunan dava dilekçesi ile, müvekkilinin uzun yıllardan bu yana gıda ve şekerleme sektöründe hizmet veren tanınmış ve yüksek itibara sahip köklü bir firma olduğunu, davalının kamuya mal olmuş anonim bir tasarımı ……. tescil numarası ile tescil ettirdiğini, müvekkilinin ticaretini sekteye uğratacak işlemlere giriştiğini, Bakırköy Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde …… esas sayılı dosya ile müvekkilleri aleyhine tedbir talepli tasarıma tecavüzün önlenmesi ve tazminat davası ikame ettiğini, davalı adına tescilli dava konusu olan tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasfı bulunmadığını, 554 sayılı KHK’nin 5 ve 7.maddelerinde öngörülen anlamda o tasarımın yeni (özgün) ve dünyanın herhangi bir yerinde daha önce kamuya sunulmamış olmasının gerektiğini, davalının endüstriyel tasarım olarak geliştirdiğini iddia ettiği ve korunmasını talep ettiği ürünün anonim olduğunu, davalının müvekkilinin müşterilerine uyarı mektupları yollamak ya da uyarı telefonları açmak sureti ile hukuka aykırı ve haksız rekabet oluşturacak eylemler içine girdiğini, müvekkilinden mal satın alanlara hukuki yaptırımlar uygulanacağı baskısı kurduğunu, davalı hakkında bu konulardaki talep ve dava haklarını saklı tuttuklarını, bu nedenle davaya konu ……. tescil numaralı tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilerek tescil kaydının sicilden terkinine, hükmü gazetede ilanına, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN 2011/385 ESAS SAYILI DOSYADA CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin ……. tescil numaralı tasarımın tek sahibi olduğunu, söz konusu tasarım ile ilgili olarak uzun yıllar mesai harcadığını ve ……. geliştirerek “bilezikli …….” adı altında yeni bir ürün meydana getirdiğini, davacı yanın müvekkilinin tescilli tasarımının yeni ve ayırt edici özellik taşımadığı yönündeki iddialarının gerçeklikten uzak olduğunu, davacının dava dilekçesindeki iddialarının aksine gerek dava dışı müvekkili …….’ın gerekse davalı müvekkili şirketin hiçbir zaman “……..” şeklinde bir beyanları ya da iddialarının olmadığını, müvekkilinin o zamana kadar bilinen alelade emzik şekerde değişiklikler yapıp, o zamana kadar piyasada bilinen ve üretilen klasik ……. emsali bulunmayan şekilde tamamen değiştirdiğini, davacının müvekkilinin tasarımının anonim olduğu iddiasının gerçek dışı olduğunu, açıklanan nedenlerle davacıların açmış olduğu haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine, yargılama harç ve giderlerinin davacı üzerinde bırakılarak vekalet ücretinin davacı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 14/02/2012 tarih, 2011/385 esas, 2012/25 karar sayılı kararı ile dosyanın mahkemenin 2011/384 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği ve Bakırköy Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 20/12/2012 tarih, 2011/384 esas, 2012/285 karar sayılı kararı ile dosyanın mahkemenin 2011/167 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan dava konusu …… numaralı tasarımın tescil belgeleri ve ……. numara ile kayıtlı tasarım tescil belgeleri celp olunmuş,
Gaziosmanpaşa …… Sulh Hukuk Mahkemesi’nin…… d.iş sayılı dosyası celp olunmuş, tetkikinde; delil tespiti isteyenin …, karşı tarafın ……. Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthalat ve İhracat Ltd. Şti.olduğu, tespit sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda; aleyhinde tespit talep edilen ……. Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthalat ve İhracat Ltd. Şti.’ne ait ticari işyerinde tespit isteyen …’ne ait tescilli ürün olan “…….” endüstriyel tasarımın benzer ürünlerinin bu işyerinde üretildiği, üretilen bu benzer ürünlerin yaklaşık 90.000(doksanbin) adet ve satışa hazır olduğu, genel tüketici açısından bu taklit ürünlerin orijin ürüne göre mukayeseli değerlendirilmesinde ilk bakışta iğfal kabiliyetine haiz olduğu ve iltibasa meydan verecek nitelikte mallar olduğu, bu aykırı fiilin fikri mülkiyet haklarına tecavüz teşkil ettiği kanaatine varıldığı hususlarını tespit ve rapor etmiştir.
Büyükçekmece …… Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …… d.iş sayılı dosyası celp olunmuş, tetkikinde; delil tespiti isteyenin …, karşı tarafın …… Gıda ve İhtiyaç Maddeleri San. ve Tic. A.Ş. olduğu, tespit sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda; …… tescil numaralı tescil belgesinin karşı taraf şirketin işyerindeki işletmede delil tespiti isteyen firmaya TPE nezdinde …… numara ile tescilli olan “…….” özelliğindeki ürün tasarımının aynısı kullanılmak suretiyle üretilmiş olan üzerinde “……-…… ” yazan “…….” özelliğinde ürünler bulunduğu saptandığını, işbu ürünlerin imalatının söz konusu işletmede yapılmadığı, bahse konu ürünlerin üretiminin karşı taraf firma yetkilisinin keşif esnasında şifahi beyanında fason olarak ……. Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthalat İhracat Ltd. Şti.’nde kendileri adına yapıldığının tespit edildiğini, karşı taraf firmaya ait işyerinde bulunduğu saptanan tespit konusu ürünler ile ilgili sorulan miktarları personel ve konum sorunundan belirlenemediğini, karşı taraf firmanın işyerinde tespit edilen ve yukarıda ayrıntılı olarak belirtilen delil konusu hususlardan dolayı sorulan delil tespiti isteyen firmaya tescilli tasarımın ihlal edilip edilmediği ve haksız rekabet teşkil eden fiillerin oluşup oluşmadığı hususları yani başka bir ifade ile 554 sayılı KHK’dan kaynaklanan fikri mülkiyet haklarına tecavüz teşkil edip etmediği yargı konusu olduğu için cevaplandırılmadığı hususlarını tespit ve rapor etmiştir.

Dosyanın bilirkişi heyetine tevdii ile, Büyükçekmece …… Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …… d.iş dosyasında bilirkişinin makine mühendisi olup incelemenin HUMK 275 ve devamı mad.uyarınca tasarım uzmanı bilirkişi tarafından yapılması gerektiğinden, 554 KHK 11-17-48 md.kapsamında inceleme yapılarak rapor alınmasına, ilerleyen süreçte dosya kapsamına nazaran tazminat istemi yönünden muhsaip incelemenin dikkate alınmasına, ……. esas yönünden de Gaziosmanpaşa …… Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ……. d.iş dosyasındaki ürünler üzerinde inceleme yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişiler 29/08/2011 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında; “davacı adına tescilli tasarım “tescilli” olma niteliğini koruduğu ve hükümsüzlüğüne karar verilmediği sürece 554 sayılı KHK’nin koruma kapsamında olduğunu, davacı adına tescilli …… sayı ile tescilli tasarım ile davalılar tarafından satışa sunulan ihtilaflı ürünlere bilgilenmiş kullanıcı gözüyle bakıldığında aralarında genel izlenim itibariyle belirgin bir benzerliğin olduğu, karşılaştırılan ürünler arasında bazı farklılıklar bulunsa da bu farklılıkların bu ürünlerin bilgilenmiş kullanıcısı tarafından kolayca fark edilemeyeceklerini, bu farklılıkların bilgilenmiş kullanıcı gözünde ürünleri genel izlenimde farklı kılmaya yetmediği, aksine bu ürünlerin genel izlenimde belirgin derecede benzer olarak nitelenebileceğini, davalıların söz konusu satış faaliyetlerinin davacının tescilli tasarım hakkına 554 sayılı KHK’nin m.48 uyarınca tecavüz ettiği” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacı vekili 20/09/2011 havale tarihli dilekçesi ile, bilirkişi raporunda somut hiçbir belge olmaksızın ve kaynak da göstermeksizin ve denetime de elverişli olmayacak şekilde müvekkilinin tasarımı olan ürünün de “anonim olduğu ve tescil tarihinden önce kamuya sunulmuş olduğu” şeklinde yorum yapmasının, karşı yanı yönlendirecek ve mahkemede olumsuz kanaat oluşturacak yorumlarda bulunmasının kabul edilemeyeceğini, rapora itiraz ettiklerini belirterek yeni bilirkişi heyetinden yeni rapor alınmasını talep etmiştir.
Davalılar vekili 20/09/2011 havale tarihli dilekçesi ile, dava konusu ürünlerin tüketiciye ambalaj içinde sunulduğunu, ambalajın dışından içini incelemenin mümkün olmadığını, davacı ile davalıların ambalajlarının tamamen farklı olduğundan, tüketiciyi aldatacak yönde bir ibareye yer verilmediğinden ayrıca müvekkillerine ait ambalajlarda üretici isminin açıkça yazıldığından bilirkişi heyetinin ambalajın içindeki çıplak ürünler üzerindeki karşılaştırılmasının hatalı olduğunu, tecavüzün tespitini kabul etmediklerini, ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Mahkememizce 20/12/2011 tarihli ara kararı uyarınca tazminat miktarının davalı ürün ve üretim araçlarının ve bedellerinin belirlenmesi ile sair hususların tespiti için 27/01/2012 tarihinde yeni bilirkişi heyeti ile keşif yapılmış, keşif neticesinde bilirkişiler 06/08/2012 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında; “tespit mahallinde …… nolu endüstriyel tasarım tescilinin koruma kapsamına tecavüz teşkil eden ürünlerin üretilerek ambalajlandığının görüldüğünü, tespit mahallinde …… nolu endüstriyel tasarım tesciline tecavüz oluşturan ürün üretmekte kullanılan herhangi bir makina görülmediğini, tecavüz oluşturan bilezikli emzik şekerinin; bilezikli emzik ile emzik şekerinin el işçiliği ile montaj yapılarak üretildiğini, tecavüz oluşturan bilezik emzik şekerinin; plastik malzemeden imal edilen bilezikli kısmının dışarıdan satın alındığı, davalı tarafından üretilmediğini, davalı firmanın bilanço ve ticari defterlerini bilirkişi heyetine sunmaması nedeniyle incelenemediği için tazminat hesabının yapılamadığı” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacı vekili 31/08/2012 havale tarihli dilekçesi ile, taraflarınca açılan d.iş dosyasında davalı ……. Gıda Şirketinin işyerinde müvekkilinin tasarımına tecavüz teşkil eden 150 kolinin içerisinde toplam 90.000 adet ürün bulunduğunun saptandığını, yalnızca davalı …….’nin değil diğer davalı ……’ın da defterlerinin incelenmesinin gerektiğini, davalıların her ikisinin de müvekkilinin tescilli tasarımına tecavüz ederek haksız kazanç sağladığını, davalı şirketlerin defterlerini bilirkişi incelemesi için sunmamasının kabul edilemeyeceğini, tespit mahallinde çekilen fotoğrafların raporda yer almaması, bir önceki rapora yönelik itirazlarının karşılanmaması, tazminat hesabının yapılamamış olması sebebiyle rapora itiraz ederek yeni bir heyetten rapor aldırılmasını talep etmiştir.
Davalılar vekili 28/08/2012 tarihli dilekçesi ile, müvekkili …… Gıda Şirketince üretilen ürün ile ilgili olarak TPE nezdinde tasarım tescili maksadıyla başvuruda bulunduğunu, davacının itiraz ettiğini ve itirazın reddedildiğini, müvekkiline ait tasarımın ……. tescil numarası ile tescil edildiğini, bu nedenle mevcut endüstriyel tasarımın müvekkiline tanıdığı yasal korunmanın da göz önünde bulundurulması sureti ile yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasına ya da ek rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce 07/03/2013 tarihinde ara karar gereğince bilirkişi heyetinden 11/10/2012 tarihli ve 27/12/2012 tarihli celsede verilen ara kararlar doğrultusunda ek rapor tanzim edilmesi ve birleşen ……. ve ……. hükümsüzlük dosyalarına yönelik karşı davalar yönünden kök rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş olup dosya ilk rapor sunan bilirkişi heyetine tevdi tevdi edilmiş, bilirkişiler 10/10/2013 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında; “….. esas ve …… esas sayılı hükümsüzlük dosyaların konusunu oluşturan …… sayı ile tescilli tasarımın hükümsüzlük koşullarının oluştuğu, (1) nolu sonuç dikkate alındığında …’nin 2011/167 esas ve 2011/168 esas sayılı dosyalarındaki tasarıma tecavüz iddialarının hukuki dayanağının ortadan kalktığını, mezkur tasarıma dayanarak tecavüz iddiasında bulunamayacağı” hususlarını tespit ve rapor etmiştir.
Davacı vekili 08/11/2013 havale tarihli dilekçesi ile, bilirkişilerin ortada hükümsüzlük davası yok iken müvekkilinin tasarımının anonim olduğundan bahisle kişisel görüş ve yorumlarda bulunarak davalı firmaları hükümsüzlük davası açmaya yönlendirdiğini, davalı firmaların hükümsüzlük davası açmasını sağlayan kök rapora itirazları dahi aradan uzun zaman geçmesi ve hakim değişiklikleri nedeniyle henüz karşılanmadan hükümsüzlük iddiaları bakımından daha önce görüş açıklayan aynı heyete görev verilmesinini usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraflar arasında Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin ……. esas sayılı dosyasına sunulan bilirkişi raporunda müvekkilinin tasarımının anonim olmadığı, müvekkilinin tescilinden önce arkasında bilezik bulunan bir …….. rastlanılmadığı ve dolayısıyla müvekkilinin tasarımının emzik şekere eklenen unsurlar olduğu yönünden geniş bir korumayı hak ettiğinin tespit edildiğini, bu nedenle kök raporu itiraz dilekçeleri dahil olmak üzere rapora karşı itirazları doğrultusunda yeni heyetten yeni rapor alınmasını talep etmiştir.
Mahkememizce davacı tarafın itirazlarının değerlendirilmesi için dosyanın 2 endüstriyel tasarımcı bir marka patent vekili uzmanından oluşacak 3 kişilik bilirkişi heyetine tevdii ile birleştirilen dosyada davalı tarafların dava konusu yaptığı, tasarıma yönelik yenilik ve ayırt edicilik vasfının taraf iddia, savunma ve delillerinin ayrıntılı ve denetlemeye elverişli şekilde değerlendirilmesi bilirkişilerin kendi meslek bilgi ve görgüleri ile elde edecekleri bilgilerle olayın değerlendirilerek ……. sayılı tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasfı olup olmadığı hususunda ayrıntılı ve denetlemeye uygun rapor istenmesine karar verilerek bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişilerin 06/06/2014 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında; “davacı karşı davalı …… Şeker ve Şeker mamulleri Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti’ne ait tescilli ürün ile davalı karşı davacılar ……. Gıda Şekerleme San. Tic. Ltd. Şti. ve …… Gıda ve İhtiyaç Maddeleri San. ve Tic. A.Ş.’ye ait ürünler arasında doğrudan benzerlik ilişkisi kurulmakta olup, bu durum davacı karşı davalı …… Şeker ve Şeker mamulleri Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti’ne ait TPE nezdinde …… no ile tescilli tasarımına tecavüz fiili oluşturduğu, davacı karşı davalı …… Şeker ve şeker Mamulleri Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti’ne ait TPE nezdinde …… no ile tescilli tasarımının kendine özgü bir tasarım dili olduğu ve bu tescilli tasarımda harcıalem olarak nitelendirilebilecek biçim ve form tespit edilemediği, davacı karşı davalı …… Şeker ve şeker Mamulleri Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti’ne ait TPE nezdinde …… no ile tescilli tasarımın hükümsüzlüğünü gerektirecek koşullara rastlanmadığı” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacı vekili 17/06/2014 havale tarihli dilekçesi ile, alınan rapor ile davalarının ispatlandığını ve dosyanın tazminat miktarının hesabı bakımından hesap bilirkişisine tevdiine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili 03/07/2014 havale tarihli dilekçesi ile, bilirkişi heyetinin karşı davalının dilekçesindeki iddia ve beyanlarını aynen alarak raporun teknik kısmını oluşturduğunu, davalarının karşı tarafa ait tasarımın hükümsüzlük davası olduğunu, bilirkişinin görevini anlamayarak/aşarak raporun içeriğinde ve sonuç kısmında davalının tasarımına tecavüz oluşturduğu yönünde kanaat, tespit ve beyanda bulunduğunu, huzurda yapılan yargılamada davalı/karşı davacı yan lehine bir kök bir de ek rapor, davacı/karşı davalı yan lehine bir kök rapor uluştuğunu, ilk iki ve son rapor arasındaki farklılıkların davanın neticesini etkileyeceğini, son raporun tarafsızlığı konusunda şüphe oluştuğunu, itirazlarının değerlendirilmesi için yeni heyetten yeni rapor alınmasını talep etmiştir.
Dosyanın hükümsüzlük talebi yönünden taraf iddiaları, dosyaya ibraz edilen belgeler, ayrıca bilirkişi heyetinden kendi bilgi ve yapacağı araştırma sonucunda ulaşacağı neticeye göre asıl dava yönünden davacı tarafın maddi tazminat talebinin taraf defterlerinin yerinde HMK 278’e göre incelenmek suretiyle davacı tarafın maddi taleplerinin elverişli ve denetlemeye uygun şekilde değerlendirilerek ayrıntılı ve denetlemeye elverişli rapor tanzim etmek üzere bilirkişi heyetine tevdiine karar verilmiş, bilirkişiler 21/04/2015 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında; “davalılar tarafından satışa sunulan ürünlerin davacı tarafın …… sayılı endüstriyel tasarım tescili ile benzer olduğu ve bu haliyle davacının endüstriyel tasarım tescili ile benzer olduğu ve bu haliyle davacının endüstriyel tasarım hakkına tecavüz ettiği, davcı tarafın …… sayılı endüstriyel tasarım tesciline konu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasıflarını taşıdığı, bu sebeple hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı, davacı taraf maddi tazminat hesabının 554 sayılı KHK’nin 52/b ve c maddeleri kapsamında yapılmasını talep edilmiş olup emsal lisans sözlemesi bulunmadığından dolayı 52/c madde kapsamında tazminat hesabı yapılamadığı, 554 sayılı KHK 52/b maddesi kapsamında davalı tarafların tasarımı kullanmakla elde ettiği kazancın davalı ……. Gıda için 11.749,29 TL, davalı …… Gıda için 3.608,75 TL olduğu” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Ankara …… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 20/10/2016 tarih, ……. esas, ……. karar sayılı dosyasının kesinleşme şerhli kararı celp olunmuş, tetkikinde; davacının …, davalıların …… Gıda ve İhtiyaç Maddeleri San. Tic. A.Ş., Türk Pantent Enstitüsü Başkanlığı olduğu, yargılama sonunda davanın kabulü ile TPE …… sayılı kararın iptaline, ……. sayılı 1 ve 2 nolu tasarımların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verildiği, hükmün 23/06/2020 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Ana dosya ve birleşen …… esas sayılı dosyalarında dava; davalıların davacı adına kayıtlı tescilli tasarıma tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespiti, men’i ve tazminat taleplerine yönelik; Birleşen …… ve ……. esas sayılı dosyalarında dava; davalı adına kayıtlı …… tescil numaralı tasarımın hükümsüzlüğü talebine yöneliktir.
Ana dosya ve birleşen mahkememizin …… esas sayılı dosyası yönünden; 554 Sayılı KHK. nın 5.maddesi yeni ve ayırt edici niteliğe sahip tasarımların belge verilerek korunacağını ve bileşik bir ürünün bir parçası ile ilgili tasarımın kendi yeni ise ve ayırt edici bir niteliğe sahipse, ayrıca korumadan yararlanacağını belirtmektedir. Tasarım hakkına tecavüz sayılan fiillerin açıklandığı 48. maddesinin 1/a bendinde ise tasarım hakkı sahibinin izni olmaksızın, tasarımın aynını veya belirgin bir şekilde benzerini yapmak, üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme akdi için icapta bulunmak, kullanmak, ithal etmek ve bu amaçlarla depolamak yada elde bulundurmak , tasarım hakkına tecavüz sayılan fiiller olarak belirtilmiştir.
Bilindiği üzere 554 sayılı K.H.K.’nin 3/a maddesi tasarımın tarifini yapmakta ve bu maddeye göre “tasarım, bir ürünün tümü veya bir parçası veya üzerindeki süslemenin çizgi şekil, biçim, renk, doku, malzeme veya esneklik gibi insan duyularıyla algılanan çeşitli unsur veya özelliklerinin oluşturduğu bütünü” ifade etmekte olup ürün yada ürün parçasının görünümüdür. K.H.K.’nin 5. maddesine göre yeni ve ayırt edici niteliğe sahip tasarımlar belge verilerek korunacak, 6. maddeye göre de bir tasarımın aynısı, başvuru ve rüçhan tarihinden önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilecektir. 7. maddede bir tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olması için bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile daha önceden kamuya sunulan herhangi bir tasarımın böyle bir kullanıcıda yarattığı genel izlenim arasında belirgin bir farklılığın olması gerekmektedir. 8. maddeye göre ise, tasarımın kamuya sunulmasından itibaren en geç bir yıl içerisinde tescilinin istenebileceği hüküm altına alınmış olup, son olarak da K.H.K.’nin 43. maddesi yeni ve ayırt edici nitelik taşımayan tescilli tasarımların hükümsüzlüğüne karar verileceğini belirtmektedir.
Ana dosya ve birleşen mahkememize ait 2011/168 esas sayılı dosya yönünden davacı ve davalı beyanları ile değişik iş tespit raporları karşısında davalılardan ……. Ltd. Şirketinin davaya konu ürünleri (şekerleri) ürettiği 2011/168 esas sayılı birleşen dosya davalısı …… Gıda’nın da bu ürünleri davalı …….’den satın alarak ticaretine konu ettiği tartışmasızdır. Burada önemli olan ana dosya ve birleşen 2011/168 esas sayılı dosya açısından söz konusu tespiti yapılan ürünlerin davacının tasarımından doğan haklarına tecavüz oluşturacak derecede benzerlik taşıyıp taşımadıklarıdır. Dosyada bulunan ve yukarıda ayrıntısına yer verilen değişik iş tespit raporları ile 29/08/2011 tarihli, 06/08/2012 tarihli, 06/06/2014 tarihli ve 21/04/2015 tarihli bilirkişi raporları birbirlerini teyit eder şekilde davalıların ürünleri ile davacı tasarımının benzer olduğu ve tecavüz koşullarının oluştuğu şeklinde tespitler yapılmış ve söz konusu tespitlere mahkememizce de iştirak edilmiştir. Dosyada mevcut olup tecavüz koşullarının oluşmadığı tespitini içeren tek rapor olan 10/10/2013 tarihli raporda ise bu tespitin gerekçesi ise davacıya ait tasarımın hükümsüzlük koşullarının oluştuğu yönündeki görüştür. Kaldı ki kesinleşmiş Ankara …… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin ……. E. – ……. K. sayılı kararında da “Her ne kadar, davalı tarafa ait ……. 1 numaralı tasarıma ait resimden tam olarak anlaşılamasa da, bir kalp şekli olduğu düşünüldüğü ve 2 sıra numaralı tasarımın da bir dudak şeklinde olduğu, bilezik kısmının bir yerinde künye görünümü verildiği görülse de, ürünlerin birer emzikli şekerleme olduğu ve bileziğe sahip oldukları dikkate alındığında, genel özelliklerde karıştırılma ihtimalinin yüksek olduğu ve belirgin bir farklılığın ortaya konulamadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bu tespitler ve değerlendirmeler çerçevesinde, davalı tarafa ait 09.12.2010 tarih ve ……. sayılı ve 1 ve 2 sıra numaralı “……” tasarımlarının davacı tarafa ait 14.04.2002 tarih ve …… sayılı tasarım tescili karşısında yeni ve ayırt edici olmadığı, 22.11.2011 tarih ve …… sayılı YİDK kararının iptali koşullarının oluştuğu ve ……. sayı ve 1 ve 2 sıra numaralı tasarımların hükümsüzlüğü şartlarının meydana geldiği sonucuna varılmıştır.” şeklinde tespitlere yer verilmiş ve kesinleşmiş söz konusu yargı kararının da yukarıda anılı raporlar ve mahkememizin görüşü ile uyumlu olduğu; somut olayda davacıya ait …… numaralı tasarım ile davalılar kullanımı arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izleminde belirgin farklılıklar bulunmadığı ve bu sebeple benzer olarak algılandıkları, böylelikle davalılar eylemlerinin davacının tasarımdan doğan haklarına tecavüzde bulunduğu anlaşılmakla, davalıların davacı adına …… sayı ile tescilli tasarımdan doğan haklarına tecavüzün ve haksız rekabetinin tespiti ile bu tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davacı yan, davalıların üretim vasıtaları üzerinde mülkiyet hakkı tanınmasını talep etmiş ise de; mahallinde bilirkişiler vasıtası ile yapılan tespitlerde ana dosyanın davalısının üretimde herhangi bir araç ya da cihaz kullanmadığı, montajın elle yapıldığı; birleşen dosya davalısının ise üretici olmadığı, yalnızca söz konusu ürünleri satın alarak ticaretini yaptığı anlaşıldığından bu yöndeki talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
Asıl ve birleşen mahkememize ait 2011/168 esas sayılı dosyası için davacı vekilinin başlangıçta terditli olarak 554 sayılı KHK’nin 52..md’sine göre tasarımdan doğan hakka tecavüz edenin tasarımı kullanmakla elde ettiği kazanca göre; bu yöntemin sağlıklı sonuç vermemesi halinde “tasarımdan doğan hakka tecavüz edenin tasarımı bir lisans anlaşması ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması halinde ödemesi gereken lisans bedeline göre” hesaplanmasını talep ettiği; bu talebini 13/10/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile münhasıran lisans sözleşmesine göre hesap yapılması talebi şeklinde ıslah ettiği anlaşılmıştır. Mahkememizce alınan 14/04/2014 tarihli bilirkişi raporunda muhasip bilirkişi emsal lisans sözleşmesi bulunmadığından bu yönde bir hesaplama yapılamadığını bildirmiş, davacı vekili de ıslah dilekçesinde, aradan geçen uzun zaman dolayısıyla yeniden hesaplama yapılmasının güçlüğü nedeni ile TBK 50-51 md.uyarınca tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. Mahkememizce de tecavüze konu dönem ile karar tarihi arasında geçen 10 yıla yakın bir süre nedeni ile yeniden yapılacak bilirkişi incelemesi ile maddi tazminat hususunda net ve sağlıklı bir sonuca ulaşmanın mümkün görünmemesi ve usul ekonomisi sebepleri ile yeniden tazminat hesabı için dosya bilirkişiye tevdi edilmeyerek somut olayın tüm özellikleri, davalıların kusurlarının derecesi ve tecavüzün boyutları birlikte değerlendirilmek suretiyle BK. 50-51’e göre resen taktir edilmiştir.
Birleşen mahkememize ait 2011/384 ve 2011/385 esas sayılı dosyaları yönünden yapılan değerlendirmede ise; mahkememizce alınan yalnızca 10/10/2013 tarihli bilirkişi raporu ile söz konusu tasarımın hükümsüzlük koşullarının oluştuğunun tespit edildiği, sonrasında alınan tüm raporlarda(14/04/2014, 06/06/2014 tarihli) davaya konu tasarımın yeni ve ayırdedici özelliklere haiz olduğu yönünde görüş beyan edildiği, söz konusu iki raporda da yeterli bilimsel gerekçe bulunduğu; mahkememizce bekletici mesele yapılan Ankara ……. FSHHM’nin ……. esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda da: “Dava konusu ürünlere bakıldığında “……., emzikli şeker” olduğu anlaşılmaktadır. Bu tür şekerlemelerin günümüzde sıklıkla satışının yapıldığı ve dolayısıyla da mutat olarak kullanılan ve küçük yaş grubu çocukların tükettikleri ve tercih ettikleri genel görünüş itibariyle emzik şeklinde olan emme kısmının tıpkı emzik uç kısmı şeklinde tasarlandığı ve bu kısmın elma, vişne, nane, limon vb.tatları barındıran çeşitli şekerlerden yapıldığı bir tür şekerleme çeşididir. Emziğin genel yapısı incelendiğinde, bebeklerin ve küçük çocukların ağız ve damak yapısına uygun şekilde tasarlanmış tüm dünyada kullanılan standart bir yapı olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Bu sebeple, ağza sokulan emzik kısmının genel şekli teknik bir zorunluluktur ve bu kısmın yeni ve ayırt edici olarak değerlendirilmesi söz konusu olamaz. Davaya konu olan emzik şekerlerin genel olan bu özellikleri dışında arka kısmında emziğin uç kısmını tutan ve tutma halkasına, başlığına takılı olan bir tabla yer almaktadır. Bu tabla kısmı, yukarıdaki gerçek emzik ve emzik şekerlerde de görüldüğü üzere, ayıcık, daire, dudak, dişli, kelebekli, çubuklu vb.pek çok farklı şekillerde tasarlanabilmektedir. Dolayısıyla mutat olan ve teknik zorunluluk olarak kabul edilen emzik başı dışında, tabla tasarımı ve kulpu için tasarımcının sayısız seçenek özgürlüğünün olduğu rahatlıkla görülebilmektedir. Somut olay açısından bilgilenmiş kullanıcının kim/kimler olduğunu irdelemek gerekirse, 554 sayılı KHK’nin 7/1 hükmü uyarınca, herhangi bir tasarımın ayırt edici nitelik açısından kıyaslandığı diğer bir tasarımın, birbirleri ile kıyaslanan tasarımların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimin belirgin bir farklılık arz etmesi gerektiği kabul edilmiş, bilgilenmiş kullanıcının ise tasarımı kullanarak bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanıyan, deneyim sahibi kullanıcı olarak tanımlanmıştır. Öğretide, bilgilenmiş kullanıcının bir uzmanı ifade etmediği; ortalama bir tüketiciden daha üst düzeydeki bir ara veya nihai tüketici olarak anlaşılması gerektiği ifade edilmiştir. Bu durumda, bahis olan emzikli şekerlerin bilgilenmiş kullanıcı kitlesi, bu tip ürünlerin satışının yapıldığı market vb.mağazalarda çalışan reyon, stand görevlileri ile satış elemanları olacaktır. Pazardaki tüketicisi ise her ne kadar küçük yaştaki çocuklar olsa da, bu yaştaki çocukların ürünler üzerindeki ince detayları fark edebilecek düzeyde bir algıya sahip olamayacakları düşünülürse bilgilenmiş kullanıcı olarak da dikkate almak doğru olmayacaktır.”şeklinde tespitlerde bulunduğu ve yine aynı dosyada verilen gerekçeli kararda rapora yansıyan ve yukarıda zikredilen görüşlerin yargı kararı olarak kesinleştiği görülmüştür. Bu durumda birleşen dosyalar davalısı adına kayıtlı …… tescil numaralı tasarımın yeni ve ayırt edicilik niteliklerine sahip olduğu ve hükümsüzlük koşullarının oluşmadığının kabulü gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-ANA DOSYADA( 2011/167)
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile; davalının davacıya ait ……. tescil numaralı tasarımından doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespiti ile bu tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, bu kapsamda;
-Tecavüz oluşturan davalı yana ait Gaziosmanpaşa ……. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ……. D.İş sayılı dosyasında bulunan rapor ile tespiti yapılan ürünlere ve bu ürünler ile ayniyet teşkil eden davalı uhdesindeki ürünlere el konulmasına, hüküm kesinleştiğinde imhasına,
-27.11.2012 tarihinde gerçekleştirilen tespit de tecavüze konu bilezik kısmının davalı tarafça üretilmeyip satın alındığı ve elle montajının yapılarak tüketime hazır hale getirildiği anlaşıldığından üretim araçlarına el konularak davacı yana mülkiyet hakkı tanınmasına yönelik talebin reddine,
-Tecavüz oluşturan ürün görsellerinin yer aldığı davalı yana ait tüm tanıtım ve ticaret evraklarına ve tanıtım ve reklam vasıtalarına el konularak hüküm kesinleştiğinde imhasına,
-Borçlar Kanunu 50-51. Maddeleri nazara alınarak 50.000,00 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminatın 17.03.2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine,
-Masrafı davalı taraftan karşılanmak suretiyle hüküm özetinin ulusal çapta yayın yapan tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde ilanına,
-Alınması gereken 5.123,25 TL harçtan peşin alınan 2.227,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.895,75 TL harcın davalı ……. Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthahat ve İhr. Ltd. Şti.’den alınarak hazineye irad kaydına,
-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre tecavüz ve haksız rekabet tespiti talebi yönünden 5.900,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalı ……. Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthahat ve İhr. Ltd. Şti’den alınarak davacı …’ye verilmesine,
-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maddi tazminat talebi yönünden 7.300,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalı ……. Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthahat ve İhr. Ltd. Şti.den alınarak davacı …’ye verilmesine,
-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden 5.900,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalı ……. Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthahat ve İhr. Ltd. Şti.den alınarak davacı …’ye verilmesine,
-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen manevi tazminat talebi yönünden 5.900,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davacı …’den alınarak davalı ……. Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthahat ve İhr. Ltd. Şti.ye verilmesine,
-Bu dava nedeniyle davacı tarafından yapılan 5.700,00 TL bilirkişi ücreti, 175,00 TL keşif araç ücreti, 359,55 TL posta/tebligat masrafı ve Gaziosmanpaşa …… Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ……. d.iş sayılı dosyasında yapılan 250,00 TL bilirkişi olmak üzere toplam 6.484,55 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre hesaplanan 3.243,00 TL’sinin davalı ……. Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthahat ve İhr. Ltd. Şti.’den alınarak davacı …’ye verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
-Davacı tarafından yatırılan 2.227,50 TL peşin harç, 18,40 TL başvurma harcı ve 129,20 TL keşif harcı ve Gaziosmanpaşa ……. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ……. d.iş sayılı dosyasında yatırılan 129,20 TL keşif harcı olmak üzere toplam 2.504,30 TL’nin davalı ……. Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthahat ve İhr. Ltd. Şti.’den alınarak davacı …’ye verilmesine,
2-BİRLEŞEN MAHKEMEMİZE AİT 2011/168 ESAS SAYILI DOSYADA;
-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile, davalının davacıya ait ……. tescil numaralı tasarımından doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespiti ile bu tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına bu kapsamda;
-Tecavüz oluşturan davalı yana ait Büyükçekmece …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …… D.iş sayılı dosyasında bulunan rapor ile tespiti yapılan ürünlere ve bu ürünler ile ayniyet teşkil eden davalı uhdesindeki ürünlere el konulmasına, hüküm kesinleştiğinde imhasına,
-Büyükçekmece …… Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …… D.İş sayılı dosyası ile yapılan keşifte davalının üretici olmadığı ve imalat yapmadığı anlaşıldığından üretim araçlarına el konularak davacı yana mülkiyet hakkı tanınmasına yönelik talebin reddine,
-Tecavüz oluşturan ürün görsellerinin yer aldığı davalı yana ait tüm tanıtım ve ticaret evraklarına ve tanıtım ve reklam vasıtalarına el konularak hüküm kesinleştiğinde imhasına,
-Borçlar Kanunu 50-51. Maddeleri de nazara alınarak 50.000,00 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminatın 18.03.2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Masrafı davalıdan karşılanmak suretiyle hüküm özetinin ulusal çapta yayın yapan tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde ilanına,
-Alınması gereken 5.123,25 TL harçtan peşin alınan 2.227,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.895,75 TL harcın davalı …… Gıda ve İhtiyaç Mad San ve Tic A.Ş’den alınarak hazineye irad kaydına,
-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre tecavüz ve haksız rekabet tespiti talebi yönünden 5.900,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalıl …… Gıda ve İhtiyaç Mad San ve Tic A.Ş’den alınarak davacı …… Şeker ve Şeker Mamulleri Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’ye verilmesine,
-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maddi tazminat talebi yönünden 7.300,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalı …… Gıda ve İhtiyaç Mad San ve Tic A.Ş’den alınarak davacı …… Şeker ve Şeker Mamulleri Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’ye verilmesine,
-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden 5.900,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalı …… Gıda ve İhtiyaç Mad San ve Tic A.Ş’den alınarak davacı …… Şeker ve Şeker Mamulleri Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’ye verilmesine,
-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen manevi tazminat talebi yönünden 5.900,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davacı …… Şeker ve Şeker Mamulleri Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’den alınarak davalı …… Gıda ve İhtiyaç Mad San ve Tic A.Ş’ye verilmesine,
-İşbu davanın mahkememiz 2011/167 esas sayılı dosya ile birleştirildiği, davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ana dosyaya yatırılan avanstan kullanıldığı anlaşılmakla bu dosya yönünden yargılama giderleri hususunda yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
-Davacı tarafından Büyükçekmece …… Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …… d.iş sayılı dosyasında yapılan 250,00 TL bilirkişi ücretinin kabul red oranına göre hesaplanan 125,00 TL’sinin davalı …… Gıda ve İhtiyaç Mad San ve Tic A.Ş’den alınarak davacı …… Şeker ve Şeker Mamulleri Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’ye verilmesine,
-Davacı tarafından yatırılan 2.227,50 TL peşin harç ve 18,40 TL başvurma harcı ve Büyükçekmece ….. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …… d.iş sayılı dosyasında yatırılan 129,20 TL keşif harcı olmak üzere toplam 2.375,10 TL’nin davalı …… Gıda ve İhtiyaç Mad San ve Tic A.Ş’den alınarak davacı …… Şeker ve Şeker Mamulleri Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’ye verilmesine,
-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
3-BİRLEŞEN MAHKEMEMİZE AİT 2011/384 ESAS SAYILI DOSYADA;
-Davacıların davasının REDDİNE,
-Alınması gereken 59,30 TL harçtan, peşin alınan 18,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 40,90 TL harcın davacılar ……. Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthahat ve İhr. Ltd. Şti, …… Gıda ve İhtiyaç Mad San ve Tic A.Ş’den alınarak hazineye irad kaydına,
-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 5.900,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davacılar ……. Gıda Şekerleme San. Tic. İmalat İthahat ve İhr. Ltd. Şti, …… Gıda ve İhtiyaç Mad San ve Tic A.Ş’den alınarak davalı …… Şeker ve Şeker Mamulleri Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’ye verilmesine,
-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
4-BİRLEŞEN MAHKEMEMİZE AİT 2011/385 ESAS SAYILI DOSYADA;
-Davacının davasının REDDİNE,
-Alınması gereken 59,30 TL harçtan, peşin alınan 18,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 40,90 TL harcın davacı … (….. Plastik) alınarak hazineye irad kaydına,
-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 5.900,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davacı … (……. Plastik) alınarak davalı …… Şeker ve Şeker Mamulleri Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’ye verilmesine,
-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Hazır olan davacı ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı diğerlerinin yokluğundan kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/01/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸