Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/970 E. 2022/1226 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/970 Esas
KARAR NO : 2022/1226

DAVA : Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin)
DAVA TARİHİ : 28/10/2022
KARAR TARİHİ : 29/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilin; …. Sanayi İthalat İhracat ve Ticaret Limited Şirketi unvanlı Şirketin paydaşı olduğu belirtilmiştir. Davalının; 19.12.2019 tarihinde Müvekkil’den Şirket paylarının %15’ini devraldığı belirtilmiştir. Davalının Şirketteki paylarının %25’e yükseldiği belirtilmiştir. Pay devrinin Limited Şirketler için cari olan usulde Noter’de yapılan işlemler ile tekemmül ettiği belirtilmiştir. Nominal kıymetlerle yapılan bu işlem esnasında ve sonrasında Davalının pay bedelini ödemediği belirtilmiştir. Davalı ve Davacı kardeş olduğu pay devrinde , mutad ticari şekilde Davalının edimini rayiç değerlerle derhal yerine getirmesi hususunun ertelendiği belirtilmiştir. İki tarafa bir akit olan Limited Şirket pay devrinde taraflardan Davacı Müvekkilin edimini yerine getirmiş, ancak davalının bugüne kadar edimini yerine getirmediği belirilmiştir. Davalının edimini yerine getirmesi ; aksi halde aktin derhal fesih olunacağı ve tazminat talep edileceği ihtar edilmemiş ise de; halin icabından Davalının böyle bir ifasının olmayacağı anlaşıldığı, Zira; taraflar aynı Şirkette paydaş oldukları gibi fiilen Şirket Müdürü sıfatıyla aynı Şirket bünyesinde çalıştıkları, pay devri 2019 tarihinde yapıldığı ve o tarihten bu yana davalının pay bedellerini ödemek için girişiminin olmadığı belirtilmiştir. Şifahi görüşmelerden sonuç alınamadığı, bunda tarafların kardeş olmalarının etkisinin açık olduğu, gerek şirket bünyesinde yer alan kişiler ve gerekse tarafları tanıyan ve vakıalara tanık olan kişilerce de hadisenin cereyan şeklinin teyid edileceği belirtilmiştir. Pay devrinin gerçekleşmesinden itibaren davalının kişisel hesaplarındaki ve mal varlığındaki hareketlerden de anlaşılacağı üzere, Davalıdan Müvekkil’e yönelik olarak herhangi bir nam altında yapılmış nakit aktarımları bulunmadığı belirtilmiştir. Muarız nedenlerle; karşılığı ödenmemiş durumdaki Bakırköy …. Noter,19.12.2019 tarih,…. yevmiye numaralı pay devrine ilişkin sözleşmenin feshi ile Davalıya sözleşme kapsamında devredilmiş bulunan payların (189000 adet pay karşılığı 4.725.000.-TL. nominal kıymetteki sermaye karşılığı) Müvekkil’e iadesini, şirket kayıtlarına intikalini, tescil ve ilanını, tazminata ilişkin taleplerinin kabulünü, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin Davacı tarafa yükletilmesini vekaleten talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Müvekkili …; …. Sanayi İthalat İhracat ve Ticaret Limited Şirketi unvanlı şirketin kuruluşundan buyana paydaşıdır ve aktif olarak şirkette çalışmakta olduğu belirtilmiştir. Taraflar arasındaki Pay Devri Sözleşmesi; 19/12/2019 Tarihinde Bakırköy …. Noterliğinin …. Yev. Numaralı belgesi ile yazılı şekilde yapıldığı, bu sözleşmede davacı …’ın devir bedeli olan 4.725.000 TL yi nakten ve tamamen aldığını beyan ettiği, bu beyanın altını da imzaladığı belirtilmiştir. Daha sonra bu devir işlemi ile ilgili genel kurul onayı alınarak 19/12/2019 tarih ve 33 nosu ile karar, karar defterine işlediği ve oy birliği ile alınan bu karar 20/12/2019 tarihinde Bakırköy …. Noter aracılığı ile … yevmiye nosu ile tasdik edildiği belirtilmiştir. Ardından bu kararın ticaret sicil müdürlüğüne tescil ve ilan için verildiği, Türk ticaret Kanununa uygun olarak 25/12/2019 tarihinde tescil edildiği ilan edildiği belirtilmiştir. …tarih …. sayı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi ile ilan edildiği belirtilmiştir. Taraflar arasındaki pay devri ile ilgili bütün işlemlerin yazılı olarak yapılmış olduğu, davacı tarafın rayiç bedellere göre kendilerine ödeme yapılacağı yönünde tarafların daha sonra ödeme yapılacağı konusunda uzlaştığı yönündeki beyanlarının tamamen asılsız olduğu belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Pay defteri kaydına ilişkin Ticari Şirket davasından kaynaklanmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Taraflar arasındaki pay devri ile ilgili işlemle alakalı davacı tarafın rayiç bedellere göre kendilerine ödeme yapılacağı yönünde daha sonra ödeme yapılıp yapılmadığının, davaya konu Pay Devri ile ilgili davacının davalıdan alacaklı olup olmadığından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
KONUYU DÜZLEYEN 6102 SAYILI TÜRK TİCARET KANUNU’NUN 595. MADDESİNE GÖRE;
(1) Esas sermaye payının devri ve devir borcunu doğuran işlemler yazılı şekilde yapılır ve tarafların imzaları noterce onanır. Ayrıca devir sözleşmesinde, ek ödeme ve yan edim yükümlülükleri; rekabet yasağı ağırlaştırılmış veya tüm ortakları kapsayacak biçimde genişletilmiş ise, bu husus, önerilmeye muhatap olma, önalım, geri alım ve alım hakları ile sözleşme cezasına ilişkin koşullara da belirtilir.
(2) Şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse, esas sermaye payının devri için, ortaklar genel kurulunun onayı şarttır. Devir bu onayla geçerli olur.
(3) Şirket sözleşmesinde başka türlü düzenlenmemişse, ortaklar genel kurulu sebep göstermeksizin onayı reddedebilir.
(4) Şirket sözleşmesiyle sermaye payının devri yasaklanabilir.
(5) Şirket sözleşmesi devri yasaklamış veya genel kurul onay vermeyi reddetmişse, ortağın haklı sebeple şirketten çıkma hakkı saklı kalır.
(6) Şirket sözleşmesinde ek ödeme veya yan edim yükümlülükleri öngörüldüğü takdirde, devralanın ödeme gücü şüpheli görüldüğü için ondan istenen teminat verilmemişse, genel kurul şirket sözleşmesinde hüküm bulunmasa bile, onayı reddedebilir.
(7) Başvurudan itibaren üç ay içinde genel kurul reddetmediği takdirde onayı vermiş sayılır.”düzenlemesi ile esas sermaye payının devri ve devir borcunu doğuran işlemlerin yazılı şekilde yapılacağı ve tarafların imzalarının noterce onanacağı, ayrıca devir sözleşmesinde, ek ödeme ve yan edim yükümlülükleri; rekabet yasağı ağırlaştırılmış veya tüm ortakları kapsayacak biçimde genişletilmiş ise, bu husus, önerilmeye muhatap olma, önalım, geri alım ve alım hakları ile sözleşme cezasına ilişkin koşulların da belirtileceği, şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse, esas sermaye payının devri için, ortaklar genel kurulunun onayının şart olduğu ve devrin bu suretle tamamlanacağı hüküm altına alınmıştır. Yine aynı maddenin son fıkrasında, başvurudan itibaren üç ay içinde genel kurul reddetmediği takdirde pay devrine onay vermiş sayılacağı düzenlenmiştir.
Yukarıdaki açıklamalardan sonra, somut olaya dönüldüğünde, Davacı vekili 29.12.2022 tarihli duruşmada, ” davalı taraf tüm şirket paylarını müvekkilime devretmiştir. Dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ederiz dedi. Bir örneğini de celse sırasında mahkemenize sunuyorum ” şeklinde beyanda bulunmuştur. Davalı vekili 29.12.2022 tarihli duruşmada, “Müvekkil hissesini aralarında protokol imzalanarak devretmiştir. Dava konusuz kalmıştır ” şeklinde beyanda bulunmuştur. Taraf vekillerinin beyanlarından anlaşıldığı üzere, tarafların dava konusu üzerinde sulh oldukları görülmüş ve davanın konusuz kaldığı anlaşılmış olup, davacının talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve davacı dava açmakta haklı olduğundan davalının yargılama giderlerinden sorumlu tutulmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde davanın konusuz kaldığı kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın konusuz kalması nedeni ile KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL harcın davacı tarafça peşin yatırılan 80.784,220-TL harçtan mahsubu ile kalan 80.703,50-TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde DAVACIYA İADESİNE,
3-Davacı tarafça sarf edilen 80,70-TL peşin harç, 80,70-TL başvuru harcının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından sarf edilen toplam 103,00-TL tebligat ve müzekkere masrafı yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Kullanılmayan gider ve iflas avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacılara İADESİNE,
7-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara TEBLİĞİNE,

Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/12/2022

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza