Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/928 E. 2022/1161 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/928 Esas
KARAR NO : 2022/1161

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 15/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04.01.2023

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; aile ve … şirketi özelliğini haiz davcılar yönünden; öncelikle 3 aylık geçici mühlet kararı verilmesini, geçici konkordato komiseri atanmasını, mllarının muhafazası için İİK. 287. madde bağlamında gerekli olan (6183 sayılı kanundakiler dahil) her türlü icra ve iflas takibi ile sair aleyhe başvuruların engellenmesini, başlatılmış tüm takiplerin durdurulmasını, rehnin paraya çevrilmesi talepli takipler bakımından muhafaza ve satış işlemlerinin engellenmesini, ihtiyati tedbir ve haciz taleplerinin önlenmesini, mühlet öncesi yapılmış müstakbel alacakların temliki sözleşmeleri veya gönderilen haciz müzekkereleri nazarında mühlet içi doğacak alacaklar veya haczen ödenmesi gerekecek tutarlar yönünden temlik hükümlerinin ve haciz müzekkerelerinin hükümsüz sayılması ve komiser denetiminde ödemelerin, hesaplara gelecek paranın ve davacılar lehine doğacak haklatın ilgili davacıya yapılmasını, şirketin keşide ettiği çeklere karşılıksızdır şerhi vurulmasının önlenmesini, davacıların verdiği senetlerin mühlet içinde protesto edilmesinin önlenmesini, banka hesaplardaki her türlü blokajın kaldırılmasına, davacılar tarafından verilmiş teminat mektuplarının mühlet içinde ilgili lehdar tarafından paraya çevrilmesinin önlenmesini, davacılara ait olup alacaklılar tarafından muhafaza altına alınmış malların konkordato projesinin uygulanabilirliğini sağlamak bakımından ilgili davacıya yediemin sıfatıyla iadesini, takdir edilecek diğer her türlü ek tedbirin alınmasını, sağlayacak şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve devamında başvuru amacına uygun olarak konkordato sürecinin tamamlanması için gerekli ek süre ve kararların verilmesini talep ve dava etmiştir.
MÜHLET KARARI SONRASI SÜREÇ VE KOMİSER RAPORLARI:
Dava, hukuki niteliği itibariyle 7101 sayılı Kanun ile değişik İ.İ.K 285 ve devamı maddeleri gereğince geçici mühlet ve akabinde kesin mühlet kararı verilerek konkordatonun tasdikine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasında düzenlenen tensip tutanağı uyarınca belirtilen gider avansı eksikliğinin borçlu vekilince süresinde tamamlanması, konkordato talebine eklenmesi gerekli belgelerin eksiksiz olarak ibraz edilmesi üzerine borçlular hakkında üç ay süre ile geçici mühlet verilmesine ve geçici konkordato komiser heyeti görevlendirilmesine,ilgili kurumlara gereken bildirimlerin ve ilanların yapıldığı,borçluların malvarlığının muhafazası için gerekli görülen bütün tedbirlerin alındığı görülmüştür.
Geçici mühletin ve kesin mühlet verilmesine ilişkin ilanların ayrı ayrı Türkiye Sicil Gazetesi ile Basın İlan Kurumu Portalında yapıldığı ve İİK’nun 288. Maddesi uyarınca gerekli yerlere bildirimlerin yapıldığı görülmüştür.
Davacılar vekilince celse arasında revize proje sunulmuş, gider avansı ve konkordato tasdik harcı yatırılmış, teminatlarla ilgili dilekçenin sunulduğu ve taşınmaz ve araç tescil bilgilerinin dosya arasına alınmıştır.
Davacıların kayıtlı adresleri ve muamele merkezi İstanbul olduğundan işbu konkordato talebi yönünden mahkememiz görevli ve yetkilidir. Davacılar vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde konkordato tasdik talebinde bulunulabileceğine ilişkin yetkinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Konkordato komiser heyeti mali müşavi …, hukukçu Prof. Dr. …, yeminli mali müşavir … tarafından tanzim edilen 09.04.2019 tarihli raporda; davacı …. San. Ve Tic. A.Ş.’nin gıda ürünleri (tatlı, pasta, baklava vb.) imalatı ve perakende satışı konusunda faaliyet gösterdiği, içinde bulunduğu finansal kriz nedeniyle konkordato talebinde bulunduğu, diğer davacılar …ve …’in şirket ortağı oldukları, şirketin borçlanmalarında müşterek borçlu müteselsil kefil olmaları nedeniyle şirketle birlikte konkordato talebinde bulundukları, davacı şirketin çalışma kabiliyetini kaybetmediği, personel, taşıt, gayrimenkul, demirbaş, tesis makine ve cihazları ile mevcut çalışma düzenini koruduğu, faaliyetlerine devam ettiği, davacı şirketin kayıtlı değerler esas alınarak hazırlanan 31/12/2018 tarihli bilançosuna göre özkaynaklar toplamının 11.225.544,35 TL olduğu ve dolayısıyla 6102 sayılı TTK’nın 376.maddesine göre borca batık durumda olmadığı, kendileri tarafından tespit edilen rayiç değerler esas alınarak hazırlanan aynı tarihli bilançoya göre ise özkaynaklar toplamının (-) 24.170.135,26 TL olduğu, dolayısıyla borca batık durumda olduğu, şirketten alacağı olan toplam kişi sayısının 250’den fazla, imtiyazlı ve adi alacak toplam tutarının 77.590.834,98 TL olduğu, konkordato ön projesinde zikredilen borç rakamı ile şirketin ticari defter kayıtlarındaki borç rakamının uyumlu olduğu, ancak bu borç rakamının doğruluğunun ve fiktif olmayan bir borç olup olmadığının bilahare teyit edilebileceği, bu aşamada sunulu bilgi ve belgelere bağlı kalındığı, şirketin aktifleri ve şirket borçlarına kefaleti bulunan ortalara ait gayrimenkuller üzerinde 6102 sayılı TTK.nın 376/3 maddesi çerçevesinde bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, bu çalışmaya başlandığı ancak henüz sonuçlanmadığı, ön projenin ve mali kayıtların incelenmesinde, projenin uygulanabilirliğinin önünde bir engel bulunmadığı izlenimi edinildiği, ancak komiser heyeti olarak görevlendirilmenin ardından çok kısa bir süre geçtiğinden ve borçlunun malvarlığının rayiç değerleri henüz tespit edilemediğinden ön projenin başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığı konusunda bu aşamada yapılacak değerlendirmenin sağlıklı olmayacağı, davacıların konkordato ön projelerinde yer alan tekliflerinin gerçekleşmesinin kuvvetle muhtemel olup olmadığının üç aylık geçici mühlet sürecindeki işletme performanslarının görülmesi neticesinde değerlendirilebileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Konkordato komiser heyeti finans uzmanı Dr. …, hukukçu Prof. Dr. …, mali müşavir … tarafından tanzim edilen 29.05.2019 tarihli raporda; davacı …. Tic. Ltd. Şti.’nin, konkordato talep eden … firması …. San. ve Tic. A.Ş.’nin bankalara olan kredi borçlarına kefaleti bulunduğu ve aynı zamanda içinde bulunduğu finansal kriz nedeniyle konkordato talebinde bulunduğu, şirketin çalışma kabiliyetini kaybetmediği; mevcut çalışma düzenini koruduğu, faaliyetlerine devam ettiği, şirketin kayıtlı değerler esas alınarak hazırlanan 31.12.2019 tarihli bilançosuna göre kaydi özkaynaklar toplamının (+) 100.393,49 TL olduğu, ve aynı zamanda rayiç değerlere göre de özvarlığının (+) 100.393,49 TL. olduğu, bu durumda TTK’nın 376’ncı maddesine göre borca batık durumda olmadığı, her ne kadar davacının kendi yaptırmış olduğu Projede devreden 202.301,15 TL tutarındaki devreden KDV tutarı rayiç bilançoda sıfır(0) olarak kabul edilmişse de, tarafımızdan KDV’nin varlık kalemleri içinde yer alması ve sıfır olarak kabul edilmesinin yerinde olmayacağı dikkate alınarak kaydi değeri ile rayiç değerinin aynı olduğu kabul edilmiş olup, bu çerçevede davacı şirketin 2018 yılında borca batık olmadığı yönünde görüşünde oldukları, şirketin 31.03.2019 tarihli bilançosuna göre kaydi ve rayiç özkaynaklar toplamının (+) 78.640,05 TL. olduğu, 2019 yılı ilk üç ayında şirketin 39.003,44 TL zarar etmesi nedeniyle özvarlığının 78.340,05 TL’ye düştüğü, şirketten alacağı olan kişi sayısının yedi (7), imtiyazlı ve adi alacak toplam tutarının 3.873.286,21 TL olduğu, söz konusu borcun 3.245.129,00 TL’sinin … firması olup birlikte konkordato talep eden …. San. Tic. A.Ş.’ye ait olduğu, ayrıca anılan … firmasının banka kredi borçlarına kefaletten kaynaklanan 1.549.614,35 TL riski (borcu) bulunduğu, konkordato ön projesinde zikredilen borç rakamı ile şirketin ticari defter kayıtlarındaki borç rakamının uyumlu olduğu; şirketin borca batık olmamakla birlikte, ticari faaliyetlerinin … A.Ş.’nin ticari faaliyeti ile paralellik arzettiği, 2019 yılı 3 aylık net satış rakamları dikkate alındığında projede öngörülen net satış ve net karlılık rakamını ulaşıp ulaşmayacağının Nisan-Mayıs Ve Haziran ayı ticari faaliyetin sonuçları ile alakalı olduğu, bu durumda davacı şirketin ön projelerinde yer alan tekliflerinin gerçekleşmesinin kuvvetle muhtemel olup olmadığı ile ilgili nihai kanaatın izhar edilebilmesi için, 3 aylık geçici mühlet süresinin 2 ay daha uzatılmasının yerinde olacağı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Konkordato komiser heyeti finans uzmanı Dr. …, hukukçu Prof. Dr. …, YMM …. tarafından tanzim edilen 06/08/2020 tarihli raporda; davacı …. San. Ve Tic. A.Ş.yönünden; yaptırılan kıymet takdiri, buna ilişkin raporlar ve borçlunun ticari defterleri üzerinde gerçekleştirilen inceleme sonucunda şirketin rayiç değerlere göre 5.873.303,22 TL net aktifi olduğu tespit edildiği, borçlunun konkordatoya tabi borçları ise 34.514.621,26TL olduğu, şirketin hali hazırda tüm varlıkları üzerinde rehin ve ipoteklerin olduğu dikkate alındığında konkordatoya tabi alacaklıların alacaklarını tahsil etme imkânlarının azalacağı, sadece % 36 oranında ve iflas tasfiyesine kadar geçecek (3-5 yıl) sürede alacaklarına kavuşabilecekleri anlaşıldığı, buna karşılık projenin tasdik olması halinde ve projede belirtilen Nakit Akım Tablosu ve kaynaklarında yer alan gayrimenkullerin satılması halinde borçlarının tamamını ödemesinin mümkün olabileceği; (aksi takdirde yıllar itibariyle ortaya konulan karlılık tutarlarıyla şirketin borçlarını ödeyebilmesi mümkün olmayacağı) kanaatine ulaşıldığı, borçlu şirketin alacaklı listesi hazırlanırken ve akabinde alacaklılar toplantısında oy kullanacaklar belirlenirken süresinde bildirimde bulunmayan veya verilen süreden sonra bildirimde bulunan alacaklılar borçlunun bilançosunda yer almak kaydıyla listeye alındığı ve alacaklılar toplantısına katılmalarına izin verildiği, konkordato nisabına dahil kaydedilmiş alacaklı sayısı 235 olduğu, konkordato nisabı içerisinde değerlendirilecek kaydedilmiş alacak miktarı [34.514.621,26] TL olduğu, 23 Temmuz 2020 tarihli toplantıda (75 kişi) ve bilahare iltihak süresi içinde (66 kişi) olmak üzere olumlu oy veren toplam [141] adet alacaklının, alacak toplamı [21.946.018,63] TL olduğu, bu netice bakımından İİK m.302’nin öngördüğü çoğunluk koşulu gerçekleşmiş bulunduğu, şirketin mühlet içerisinde komiserin onayı ile doğmuş borçları mevcut olmadığı, İİK m.206’nın birinci sırasındaki 12 imtiyazlı alacaklının 295.893,00 TL işçi alacağı olup, bu alacak tutarında teminat yatırılması gerektiği, konkordato tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden 2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (1) sayılı Tarifenin “B) İcra ve iflas harçları:” başlıklı bölümünün “II- İflas harçları:” başlıklı alt bölümünün (2) numaralı fıkrasının (b) bendi gereğince 34.514.621,26 TL’nin binde 2,27 oranında 78.348,19 TL konkordato tasdik harcı yatırılması gerektiği, konkordatonun tasdiki için İİK m. 305’te öngörülen tüm koşulların gerçekleştiği sonucuna varıldığı, bu halde konkordato komiser heyeti olarak, …. San. ve Tic. A.Ş.’nin konkordatosunun tasdiki konusunda olumlu kanaate varıldığı görüşünü bildirmişlerdir.
İSTİNAF KARARI SONRASI İNCELEME;
Mahkememizin …. Esas … Karar, 10/09/2020 tarihli kararı ile davacıların konkordato projesinin YUKARIDAKİ GEREKÇELERLE İİK’nun 305. maddesindeki tasdik şartlarının gerçekleştiği anlaşılmakla tasdikine karar verilmiş olup,
Tasdik kararına karşı bir kısım alacaklıların istinaf’ başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesinin yapmış olduğu inceleme sonucunda 08.12.2021 tarihli karar ile (hMK) 353/1-a,b.6 hükmüne göre kaldırılmıştır. Bölge adliye mahkemesinin kaldırma kararının gerekçesini özetle aşağıdaki sebepler teşkil etlmektedir:
– Tasdik duruşma günün, İİK m, 304 hükmünün aksine duruşma gününden en az üç gün önce değil duruşma gününden bir gün sonra Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan edilmesi
– … şirketi yönünden, kabul oyu veren alacaklı sayısının 70, ret oyu verdiği değerlendirilen alacaklı sayısının 76 olmasına rağmen, tasdik kararına esas alınan komiser raporunda toplam alacaklı sayısının 146 yerine 143 olarak göslerilmesi,
-Üçüncü kişi rehniyle yüvence altına alınan alacakların İİK m. 302 kapsamında konkordato nisabı hesabında adi alacak olarak değerlendirilmesi gerekirken bunların rehinli alacak olarak kabul edilip nisabın buna göre şekillendirilmesi
– Alacakli … Bankası’nın 438.767,12 IL tutarındaki alacağının, çekişmeli alacaklara dair verdiği 03.07.2020 tarihli karara rağmen komiser heyetinin 16.11.2021 tarihli konkordatomun tasdikine ilişkin açıklama ve düzenleme Raporundan anlaşıldığı üzere bu alacağın konkordalo nisahına dahil edilmemiş olması, Alacaklı … Tekstil Satı. ve Tic, A.Ş.’nin, İstanbul …. Sulh Hukuk Mahkemesinin 10.10.2019 tarihli, … E. … K. sayılı kararı ile ilama bağlanmış alacağının konkordato nisabına dahil edilmemiş olması GEREKÇELERİYLE
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … Esas, … karar numarası ile kaldırma nedeniyle mahkememizin … Esasını almıştır.

İstinaf ilamı kapsamında tespit ve değerlendirme yapmak üzere dosyanın bilirkişi kurulu heyetine tevdi edilerek; İstinaf ilamındaki eksik olduğu tespit eidlen hususlara göre oylama sayısı, çekişmeli alacakla ilgili yapılan tespitler nisaba dahil edilecek adi alacaklı ve alacak sayısı kullanılan kabul ve red oyunun sağlıklı tespiti gibi husuuslar ayrıntılı şekilde incelenerek sonuç olarak da Konkordatoda teklif edilen oranın borçluların kaynakları ile orantılı olup olmadığı, tasdike ilişkin İstinaf ilamındaki tespitler de nazara alınarak teminat koşulu ve diğer tasdik şartlarına ilişkin olarak ayrıntılı, gerekçeli, hükme ve denetime elverişli bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi Prof. Dr. … ve SMM …’un mahkememize sunmuş olduğu 24/01/2022 tarihli raporlarında özetle;. ” Bölge Adliye Mahkemesinin kararında dikkat çekilen 7 sayılık farkın, alacaklılar toplantısına katılıp toplantıda ret oyu verdikten sonra iltihak süresi içerisinde oyunu kabule döndüren alacaklılardan kaynaklandığı, yani Komiser Heyetinin hazırladığı listelere göre, kabul oyu veren alacaklıların sayısının 141, ret oyu veren alacaklıların sayısının ise 94 olduğu, Sayın Mahkemenizce İİK m.302, f.6 uyarınca tesis edilen 03/07/2020 tarihli “ÇEKİŞMELİ ALACAKLAR HAKKINDA HEYET ARA KARARI” nda, … Bankası A.Ş.’nin 9.871.721,17 TL, …. Ortaklığı’nın 12.462.427,75 TL, … Bankası A.Ş.’nin 6.273.240,80 TL, … Bankası A.Ş.’nin 1.339.851,80 TL, … Bankası A.Ş.’nin 2.424.122,39 TL, … Bankası A.Ş.’nin 438.767,12 TL, …bank A.Ş.’nin 410.165,00 TL, …bank A.Ş.’nin 174.792,52 TL, .. A.Ş.’nin ise 1.424.481,51 TL üzerinden konkordato nisabına dahil edilmesine karar verilmesine rağmen Komiser Heyetinin bu alacaklıları Sayın Mahkemenizce belirlenen tutarlar üzerinden nisaba dahil etmediği, Komiser Heyeti, mülkiyeti üçüncü kişiye ait mallarla güvence altına alınan alacakların da rehinli alacak olduğu kanaatini taşımış olsa dahi ortada Sayın Mahkemenizin çekişmeli alacakların konkordato nisabına ne şekilde dahil edileceğine ilişkin kararı varken, aksi yönde hareket edilmesinin hatalı sonuçlara sebebiyet verdiği, Bölge Adliye Mahkemesinin kararı gereğince, alacağı İstanbul …. Sulh Hukuk Mahkemesinin 10/10/2019 tarihli ve … E., …. K. sayılı kararıyla ilama bağlanan … Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin nisaba dahil edilmesi gerektiği, heyetimizce nisap cetvellerinde gerekli düzeltmeler yapıldığında, … şirketinin teklifinin alacaklı çoğunluğu bakımından %58,26 alacak çoğunluğu bakımından ise %31,58 oranıyla kabul edildiğinin ortaya çıktığı, dolayısıyla, … şirketinin 302. maddede alternatifli olarak öngörülen çoğunluklardan hiçbirini sağlayamadığı, 01/12/2021 tarihinde (ki BAM kararı sonraki tarihlidir) gerçekleştirilmesi gereken ilk konkordato taksitinin dahi gerçekleştirilmemesi, nihai projede 2020 ve 2021 yılının ilk 9 aylık döneminde 6.677.962,67 TL kâr hedeflenmesine rağmen bu iki dönemde toplamda 11.431.604,50 TL zarar edilmesi, nihai projede öngörülenin aksine, stok seviyesinin azaltılması ve alacakların tahsili suretiyle kaynak sağlanamaması ve konkordatonun tasdikinden sonraki süreçte “Kasa” hesabında 3.445.996,78 TL fiktif bakiye oluşması hususları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, şirketin konkordato nisabını sağlayıp sağlayamadığı konusu bir kenara, konkordatonun başarıya ulaşma ihtimalinin de bulunmadığı kanaatine varıldığı, İİK m.308 hükmüne göre, konkordatonun tasdiki koşullarının oluşmaması durumunda mahkemenin, borçlunun iflasa tabi şahıslardan olması ve doğrudan doğruya iflas sebeplerinden birinin bulunması halinde, tasdik talebinin reddiyle birlikte borçlunun iflasına da karar vereceği, İİK m.308 hükmünün atıf yaptığı doğrudan doğruya iflas sebeplerinin İİK’nın 177, 178 ve 179. maddelerinde düzenlendiği, Komiser Heyetince hazırlanan 06/08/2020 tarihli gerekçeli raporda … şirketinin 31/03/2020 tarihli rayiç özvarlığının (-)12.414.515,75 TL olarak tespit edildiği, heyetimizce İİK’nın 179. maddesine göre borca batıklık sebebiyle doğrudan doğruya iflas koşullarının oluşup oluşmadığı tespit edilmek istenmişse de şirketin malvarlıklarının rayiç değerlerine ilişkin bilirkişi raporları güncelliğinin yitirdiği anlaşıldığından, bu yönde bir tespit yapılamadığı, Somut olayda borçlu … şirketinin, 01/03/2019 tarihinde vadesi gelen borçların ödeyemediğini belirterek konkordatoya başvurduğu, şirketin yaklaşık 1 yıl, 6 ay, 12 gün konkordatonun imkanlarından faydalandığı ve neticede 10/09/2020 tarihinde konkordatonun tasdiki yönünde karar verildiği, Sayın Mahkemenizce 10/09/2020 tarihinde verilen tasdik kararına göre, borç ödemelerinin ilkinin 01/12/2021 tarihinde gerçekleştirilmiş olması gerektiği fakat şirketin 01/12/2021 tarihinde gerçekleştirilmesi gereken konkordato ödemelerini dahi gerçekleştirmediği, eldeki verilerin, konkordatonun tasdiki kararı kaldırılmamış olsaydı, diğer taksit ödemelerinin de zamanında gerçekleştirilmeyeceğini gösterdiği, dolayısıyla, borçlu şirketin vadesi gelen borçlarını ödeyemediğini belirterek konkordatoya başvurduğu 01/03/2019 tarihinden bu yana likitide sorununu aşamamış durumda olduğu, heyetimizin kanaatine göre, karşımızdaki bu tablonun, ödemelerin tatil edildiğinin spesifik bir örneği olduğu, bu konuda nihai takdirin Sayın Mahkemenizce kullanılacağı, sayın Mahkemenizce … şirketi yönünden doğrudan doğruya iflas koşullarının oluştuğuna kanaat getirilirse, 308. maddenin 2. fıkrasına göre, iflas kararıyla birlikte, tasfiyenin basit mi yoksa adi tasfiye usulüne göre mi yapılacağına da karar verilmesinin gerekeceği, nitekim Kanun’daki bu düzenlemenin emredici olduğu, aynı fıkrada, adi tasfiye usulüne karar verilmesi halinde, tasfiyenin komiserler tarafından yerine getirilmesine karar verilebileceği düzenlenmişse de tasfiyenin komiserler tarafından yerine getirilmesine dair karar verilmesinin kanun koyucu tarafından mahkemenin takdirine bırakıldığı” şeklinde görüş ve kanaatinde olduklarını bildirmişlerdir.
Mahkememizin 28/01/2022 tarihli ara kararı ile ;Davacı vekilinin celse arasında verdiği tefrik talebiyle ilgili duruşmada sehven karar verilmemiş olup dilekçenin incelenmesi ve dosya kapsamı dikkate alınarak dosyaya gelen raporlar, İstinaf ilamı, yargılamanın bulunduğu aşama ve tüm dosya kapsamının detaylı incelenmesi sonucunda; … A.Ş yönünden eksikler bulunduğu ancak bu şirketi dışındaki diğer şirketler yönünden tasdik koşulları bakımından farklılık ayrı dosyada değerlendirilmesi gerekiğinden ve birlikte görülme zorunluluğu da bulunmadığından ayrıca uzayan süreç tasdik sorası ödeme planına göre taksit ödemesinin bekleyen alacaklılar aleyhine işlememesi dikkate alınarak diğer dosyalar yönünden tefrik kararı verilerek tasdik yargılaması için daha erkene bir güne duruşma günü verilmesi gerektiği analaşılarak; davacılar …, …, …, … … Gıda Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi, …. Limited Şirketi yönünden davanın bu dosyadan tefrikine karar verilmiş olup mahkememizin … Esas numarasını almıştır.
Daha sonra İstinaf kararı kapsamını karşılamaması nedeniyle gelen bilirkişi raporları ve komiser raporları arasında borca batıklık hususu konusunda İstinaf kararının komiser raporu ile çelişkili olması bunun yanında tasdik sonrası ödemeler nedeniyle nisabın tasdik tarihi itibari ile net ve sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesi, tasdik sonrası yapılan ödemelerin ne şekilde düzenleneceği ve 3.kişi ipoteği ile ilgili alacakların nisaba ne şekilde bu alacaklıların akıbetinin değerlendirilmesi için hüküm kurmaya ve denetime elverişli, ayrıntılı olacak şekilde yeni bir rapor alınması için dosyanın İcra İflas Hukuku konusunda uzman bir bilirkişi ,bir finans uzmanı ile bir SMM bilirkişiye tevdi edilerek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti sunmuş olduğu 21/03/2022 tarihli raporlarında özetle; …. San.ve Ticaret A.Ş.’nin Konkordato Projesinin görevlendirildiğimiz çerçevede İstinaf Kararı, Tasdik Tarihi sonrasında yapılan ödemeler, Komiser Gerekçeli Tasdik Raporu ve Bilirkişi Raporları çerçevesinde İİK m. 302 uyarınca gerekli olan nisap ve çoğunluk ile kabul edilip edilmediğinin incelenmesi ile; Konkordato Tasdik tarihinden itibaren Rapor tarihimize dek toplam 27.578.716,73 TL ödeme yapıldığı görülmüştür. Söz konusu ödemeler nisapta yer alan 26.330.122,99 TL borca karşılık gelmektedir. Şöyle ki bazı banka borçlarının nisapta belirlenen borç miktarının üzerinde ödendiği, bazı bankaların ise iskontolu tutarlar üzerinden ödenerek kapandığı görülmekle neticeten yapılan 27.578.716,73 TL ödemenin Nisapta belirlenen karşılığının 26.330.122,99 TL olduğu görülmüştür.Borçlu Şirketin … Tekstil Sanayi ve Ticaret AŞ’ye olan borcu, … … Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından, borçlu şirket adına, aylık 63.458,45 TL taksit karşılığı, … Gıda‘nın … AŞ’ye olan Konkordato Taksit borçlarına mahsuben ödenmektedir. Şöyle ki … Tekstil tarafından keşide edilen .. İcra dairesinden keşide edilen 89/1 ödeme emrine karşılık … … Gıda tarafından … AŞ’ye olan 63.458,45 TL taksit ödemeleri … Tekstil AŞ’ye yapılmakta olup Mart / 2022 dönemi itibarı ile toplam 10 taksit karşılığı 634.584,50 TL ödendiği, ibraz edilen banka dekontlarından görülmüştür. Konkordato Nisabına dahil olması gereken borcun 64.587.515,78 TL ve Alacaklı sayısının ise 241 olması gerektiği tespit edilmiştir. Komiser heyeti tarafından hazırlanan Gerekçeli Tasdik Raporunda; Projeye Kabul oyu veren alacaklı sayısının 141 (toplantı ve iltihak ile süresi dahil) ve kullanılan Kabul oyu tutarının ise 21.938.367,38 TL olarak tespit edilmiştir. Gerekçeli Tasdik Raporu ekleri olan Oylama Listelerinden ve Kabul Beyanlarından tespit edildiği üzere Komiser Heyeti tarafından olumlu oy kullandığı kabul edilen …bank A.Ş.’nin Nisaba dahil edilen Kabul oyu tutarının 4.960.132,20 TL olduğu oysa Çekişmeli Alacaklara ilişkin Sayın Mahkeme’nin kararında söz konusu miktarın 12.462.427,75 TL olması gerektiği görülmüştür.Bununla birlikte yine ….bank A.Ş. tarafından Konkordato Komiser Heyetine sunulan Kabul dilekçesinin şarta bağlı olduğu dosya münderecatından tespit edilmekle …bank Kabul oyunun geçersiz sayılması gerektiği anlaşılmıştır. Ancak …bank A.Ş’ye ilişkin Konkordato Nisabını dahil edilmesi gereken borcun tamamının ödenerek kapandığı göz önüne alındığında Kabul oyunun geçersiz sayılmasında hukuki bir yararın mevcut olmadığı kanaatine varılmıştır. Diğer Bankalar incelendiğinde ise öncelikle belirtmek gerekir ki, Çekişmeli Alacak Raporu ve Gerekçeli Tasdik Raporlarında … A.Ş Banka borçlarına ilişkin Rehinli / Rehinsiz ayrımına ilişkin tasnif yapılmamıştır. Dosya münderecatı ve dosyaya sunulu Gayrimenkul Değer Tespiti Hakkındaki Bilirkişi Raporu ve Eki Takyidatlı Tapu kayıtlarından ve Kayyım Raporlarından anlaşıldığı üzere Borçlu Şirket’in …, … Bankası ve … Bankasına ait olan borçlarının Şirket ortağı …adına ve yine Borçlu Şirket ortaklarının … Şirketi olan … Gıda aktifine kayıtlı Gayrimenkul Rehinleri ile teminatlandırıldığı,… Bankası A.Ş.’ye olan borcun ise Tasdik Kararı sonrasında tamamının ödendiği ibraz edilen dekontlardan tespit edilmiştir. Yukarıda ayrıntılı olarak arz edildiği üzere, takdiri ve tensibi Sayın Mahkemeye ait olmak üzere; a) … Bankası A.Ş., …, … Bankası ‘na ait borçların rehinli alacak olarak kabul edilmesi ve …bank A.Ş’ye ilişkin 12.462.427,75 TL bedelli Konkordato Nisabına dahil edilmesi gereken borcun tamamının ödenerek kapandığı göz önüne alınarak söz konusu borcun ve ….bank A.Ş.’nin Projede tasdik edilen 12.462.427,75 TL bedelli kabul oyunun nisaba dahil edildiği durumda aşağıdaki Tablo 1’de yer aldığı üzere,Konkordatoya tabi olduğu tespit edilen 47.102.702,01 TL borç miktarı ve 238 (241-3 Rehinli Kabul Edilen Banka) Alacaklı sayısı üzerinden hesaplandığında; projenin Alacaklı sayısı yönünden %59 ve Borç Miktarı yönünden %63 oranında kabul oyuna sahip olacağı ve alacak sayısı ile TL alacak tutarı bakımından İ.İ.K. md. 302/III (a) bendi çerçevesinde, borçlu … A.Ş.’nin konkordato teklifinin yeter çoğunluk şartlarını sağlamış olacağı, … Bankası A.Ş., …, … Bankası ‘na ait borçların rehinli alacak olarak kabul edilmeyerek nisaba dahil edilmesi ve ….bank A.Ş’ye ilişkin 12.462.427,75 TL bedelli Konkordato Nisabına dahil edilmesi gereken borcun tamamının ödenerek kapandığı göz önüne alınarak söz konusu borcun ve ….bank A.Ş.’nin Proje tasdikinde kullandığı kabul oyunun 12.462.427,75 TL bedelli tüm borç üzerinden nisaba dahil edildiği takdirde;Konkordatoya tabi olduğu tespit edilen 64.587.515,78 TL borç miktarı ve 241 Alacaklı sayısı üzerinden; Borçlu Şirket’in projesi Alacaklı sayısı yönünden %59 ve Borç Miktarı yönünden ise %46 oranında kabul oyuna sahip olacağı ve alacaklı sayısı ile TL alacak tutarı bakımından İ.İ.K. md. 302/III (a) bendi çerçevesinde, borçlu … A.Ş.’nin konkordato teklifinin yeter çoğunluk şartlarını sağlayamamış olacağı, …. San.ve Ticaret A.Ş. tarafından konkordato projesinde teklif edilmiş bulunan ödeme tutarlarının 30.03.2020 ve 31.12.2021 itibarı ile Şirketin çalışma kabiliyetini kaybetmediği, kaynaklarının borçlarını ödemekte yeterli olduğu ancak 01.01.2021-31.12.2021 döneminde beklenen karlılıklara ulaşamadığı görülmüştür.3) …. San.ve Ticaret A.Ş.’nin hakkında verilebilecek olan iflas kararı ardından alacaklıların tahsil edebileceği bedele oranla borçlu şirketin konkordatoda teklif ettiği ve takdiri Sayın Mahkemeye ait olan, kabul edilen tutarın daha fazla miktara tekabül etmektedir. …. San.ve Ticaret A.Ş.’nin Gerekçeli Tasdik Raporuna dayanak 31.03.2020 tarihli Rayiç mali verilerine göre (-) 12.414.515,75 TL borca batık durumda olduğu tespit edilmiştir. Ancak Söz konusu Rayiç Bilanço tespitlerinde 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 376 ncı Maddesinin (borca batıklık durumu) Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ çerçevesinde değerlendirme yapılmamıştır. Heyetimizce işbu raporumuza dayanak 31.12.2021 Mali verilerinin analizi neticesinde Borçlu … A.Ş. bakımından 31.12.2021 tarihi itibariyle oluşturulan rayiç değerli bilançoya göre, şirketin özkaynaklarının toplamının (-) 40.408.922,01.-TL olduğu diğer taraftan Borçlu Şirket Ortağı …tarafından Sayın Mahkeme’ye sunulan beyan ile Şirket Ortağının Borçlu Şirketten 31.12.2021 itibarı ile olan 15.968.185,51 TL alacağından feragat ettiğine ilişkin beyanı ile “6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 376 ncı Maddesinin (borca batıklık durumu) Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki tebliğ çerçevesinde Borçlu Şirketin Öz kaynakları değerlendirildiğinde Şirketin 31.12.2021 itibarı ile tespit edilen özkaynaklarının (+)8.787.577,47 TL olduğu tespit edilmiştir. Sayın Mahkemenin takdirine bağlı olarak Konkordatonun Tasdikinin kabulü halinde; Teminat Koşulu bakımından davacı şirketin 31.03.2020 itibarı ile ticari kayıtları ile Gerekçeli Tasdik Raporu Karşılaştırmalı olarak irdelendiğinde; İİK m. 206 /I bağlamında imtiyazlı alacaklılarının Kıdem Tazminatı Karşılığı ve Personel Maaşları ödemeleri olup Şirketin bu kapsamdaki borçlarına ilişkin 295.893 TL imtiyazlı alacaklı açısından teminat yatırılması gerektiğinin raporlandığı ve Şirketin mühlet içinde Komiserin izni ile yaptığı tedarik alımlarının, elektrik ve doğalgaz gibi üretim giderleri açısından teminata bağlanmasına gerek olmadığı görülmüştür. Yargılama Giderleri ve Konkordato Harcı bakımından ; Borçlu şirketin Konkordato kapsamında 30.03.2020 dönemi itibarı ile ödemesi gereken adi borç miktarı 64.587.515,78 TL olduğundan ve tarife doğrudan para alacaklılarına işaret ettiğinden 146.613,66 TL harç ödenmesi gerekmekte olduğu, 06.08.2020 Tarihli Gerekçeli Tasdik Raporuna bağlı olarak Borçlu Şirketin 78.348,19 TL harç ödediği dolayısı ile kalan (146.613,66-78.348,19 TL =)68.265,47 TL harç ödemesi gerektiği” şeklinde görüş ve kanaatine varıldığını bildirmişlerdir.
Mahkememizce kök raporu sunan bilirkişi heyetinden kayyım raporlarında ödendiği belirtilen banka borçları düşülerek nisabın tekrardan belirlenmesi konusunda ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti mahkememize sunmuş oldukları ek raporlarında özetle; ” 2.1 Sayın Mahkemenin takdirine bağlı olarak Konkordatonun tasdiki halinde;
Teminat Koşulu bakımından davacı şirketin 31.03.2020 itibarı ile ticari kayıtları ile Gerekçeli
Tasdik Raporu Karşılaştırmalı olarak irdelendiğinde; İİK m. 206 /lI bağlamında imtiyazlı alacaklılarının Kıdem Tazminatı Karşılığı ve Personel Maaşları ödemeleri olup Şirketin bu kapsamdaki borçlarına ilişkin 295.893TL imtiyazlı alacaklı açısından teminat yatırılması gerektiğinin raporlandığı ve Şirketin mühlet içinde Komiserin izni ile yaptığı tedarik alımlarının, elektrik ve doğalgaz gibi üretim giderleri açısından teminata bağlanmasına gerek olmadığı görülmüştür. Yargılama Giderleri ve Konkordato Harcı bakımından ; Borçlu şirketin Konkordato kapsamında 30.03.2020 dönemi itibarı ile ödemesi gereken adi borç miktarı 47.102.702,01 TL olduğundan ve tarife doğrudan para alacaklılarına işaret ettiğinden 106.923,13 TL harç ödenmesi gerekmekte olduğu, 06.08.2020 Tarihli Gerekçeli Tasdik Raporuna bağlı olarak Borçlu Şirketin 78.348,19 L harç ödediği dolayısı ile kalan (106.923,13-78.348,19 TL )28.574,94 TL harç ödemesi gerektiği görülmüştür.” şeklinde görüş ve kanaatinde olduklarını bildirmişlerdir.
Konkordato Komiseri finans uzmanı … mahkememizin 01/04/2022 tarihli celsesindeki beyanında; …. Sanayi ve Ticaret A.Ş’nin tasdik harcını yatırdığını, teminata tabi borcu olmadığını, 06/08/2020 tarihli tasdik raporunda İİK hükümleri kapsamında tasdik koşullarının oluştuğu kanaatine vardıklarını kanaatlerinin devam ettiklerini beyan etmiştir
KONKORDATO TASDİK ŞARTLARI;
İİK.nın 305.maddesinde ” 302 nci madde uyarınca yapılan toplantıda ve iltihak süresi içinde verilen oylarla kabul edilen konkordato projesinin tasdiki aşağıdaki şartların gerçekleşmesine bağlıdır:
a) Adi konkordatoda teklif edilen tutarın, borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması; malvarlığının terki suretiyle konkordatoda paraya çevirme hâlinde elde edilen hasılat veya üçüncü kişi tarafından teklif edilen tutarın iflâs yoluyla tasfiye hâlinde elde edilebilecek bedelden fazla olacağının anlaşılması.
b) Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması (bu kapsamda mahkeme, borçlunun beklenen haklarının dikkate alınıp alınmayacağını ve alınacaksa ne oranda dikkate alınacağını da takdir eder).
c) Konkordato projesinin 302 nci maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması.
d) 206 ncı maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması (302 nci maddenin altıncı fıkrası kıyasen uygulanır).
e) Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması.
Mahkeme konkordato projesini yetersiz bulursa kendiliğinden veya talep üzerine gerekli gördüğü düzeltmenin yapılmasını isteyebilir.” düzenlemesi yer almaktadır.
Maddede öngörülen şartlar, kümülatif olup, mahkeme, burada bir içerik kontrolü yapmak suretiyle konkordatonun tasdikine veya tasdik talebinin reddine karar verecektir. Mahkeme, tasdik şartlarını rehinli ve diğer alacaklılar bakımından birbirinden bağımsız olarak değerlendirecektir.
Konkordato ön projesinde alacaklılara bir teklifte bulunulması söz konusudur.
Değişiklikten önce sadece malvarlığının terki sureliyle konkordato için aranan karşılaştırmalı tablo, bundan böyle adî konkordato bakımından da tasdik şartı olarak aranacaktır. Bu bakımdan birinci fıkranın (a) bendinde, teklif edilen tutarın, borçlunun iflâsı halinde her bir alacaklının eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması, tasdik şartı olarak düzenlenmektedir. Gerek adi konkordato bakımından yeni getirilen bu şart, gerekse malvarlığının terki suretiyle konkordatoda var olan bu Şart, borçlunun gerçekte İflâsa tâbi bir kimse olmasını gerektirmeyip, varsayımsal olarak, borçlu İflâs etseydi, alacaklılarının elde edeceği payın hangi miktarda olacağını tespite yöneliktir. Çünkü, konkordato ile alacaklılar, muhtemel bir iflâstan daha kötü bir duruma düşürülmemelidir. Bu husus, konkordato projesini kabul etmeyen, ancak Kanunda öngörülen nisapla konkordato projesinin alacaklılar tarafından kabul edilmesi halinde, azınlıkta kalan alacaklıların korunması bakımından önemlidir.
Fıkranın (b) bendinde mevcut kanunda olduğu gibi, teklif edilen meblağın, borçlunun kaynakları ile orantılı olması ilkesi korunmakta, ancak Kanundaki “borçluya intikal edebilecek mallar” ibaresi yerine, daha kapsamlı ve geniş olması nedeniyle “borçlunun beklenen hakları”nın dikkate alınabileceği ifade edilmektedir. Mahkeme, bu hakların dikkate alınıp alınmayacağı yanında, bunların ne oranda dikkate alınacağını da takdir edecektir.
Böylece mahkeme, somut olaya göre, beklenen hakları hiç dikkate gibi, tamamen veya kısmen de dikkate alabilir.
Fıkranın (c) bendinde ise, konkordato projesinin Kanunda öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması mevcut düzenlemedekinin aksine, açıkça konkordatonun tasdik şartlarından birisi olarak sayılmaktadır, fıkranın (d) bendinde, tasdik şartı olan teminat yeniden düzenlenmiştir. Konkordatonun başarılı bir iyileştirme aracı olması önünde büyük bir engel olarak görülen ve doktrinde eleştirilen, “konkordato İşlemlerinin yerine getirilmesi”ni sağlamak amacıyla teminat gösterilmesinden vazgeçilmektedir. Böylece, borçlunun büyük bir teminat yükü ile karşı karşıya kalmasının önlenmesi ve projenin daha kolay gerçekleşmesinin sağlanması amaçlanmaktadır. Ancak teminat şartından bütünüyle vazgeçilmemekte; teminat, 206. maddenin birinci sırasındaki İmtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesi ve mühlet İçinde komiserin İzniyle akdedilmiş borçların ifası bakımından (alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe) korunmaktadır. Öte yandan, çekişmeli veya geciktirici koşula bağlı yahut belirli olmayan bir vadeye tâbi alacaklıların oylamaya katılmaları halinde, bunların teminat gösterip göstermeyeceğine de mahkeme tarafından karar verilecektir, İsviçre İcra ve İflâs Kanununun 306. maddesinin ikinci fıkrasında 2013 yılında aynı yönde değişiklik yapılmıştır.
Fıkranın (e) bendinde, tasdik İçin gerekli yargılama giderleri yanında, mevcut madde metninde yer alan “ilâm harçları” ibaresi yerine manayı daha net bir şekilde açıklayacak şekilde konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harç” ibaresi kullanılmakta ve bu kapsamda belirlenecek miktarın borçlu tarafından tasdik kararından önce mahkeme veznesine depo edilmesi öngörülmekledir. Maddenin ikinci fıkrasında esaslı bir değişiklik yapılmamaktadır. Maddede yer alan “konkordato teklifi” İbaresi, “konkordato projesi” şeklinde değiştirilmektedir. 4949 sayılı Kanun değişikliği ile hukukumuza malvarlığının terki suretiyle konkordato dahil olmuştur. Bundan önce yalnızca adi konkordato kurumu mevcut bulunduğundan konkordato “teklifi” ile çoğunlukla vade veya tenzilat konkordatosu kast edilmekteydi. Daha kapsayıcı olması bakımından “proje” terimi kullanılmıştır. Gerçekleştirilebilir veya uygulanabilir bir proje üzerine mahkemenin kendiliğinden de gerekli gördüğü düzeltmelerin yapılmasını isteyebilmesi, modern yeniden yapılandırma felsefesinin bir görünümüdür. Mahkeme, borçlunun sunduğu, hatta alacaklıların da kabul ettiği bir projede, özellikle konkordatoyu kabul etmeyen alacaklıların menfaati gerektiriyorsa re’sen veya talep üzerine düzeltme yapılmasını isteyebilir; mahkemenin düzeltme yapılmasını isterken komiserin ve alacaklılar kurulunun görüşünü alması uygun olur.

Komiser 302. madde uyarınca yapılacak oylama sonrasında her iki sınıf alacaklı için ayrı ayrı rapor hazırlayacak ve mahkemenin değerlendirmesine sunacaktır. Mahkeme yapılan oylama sonrasında alacaklı sınıflarının her ikisinin de kabulü, bunlardan birinin kabulü ve her İkisinin de reddi ihtimallerini ayrı ayrı dikkate alarak hükmünü buna göre tesis edecektir.
Mahkememizce tasdik yargılama duruşma gününün İİK’nun 304/1. maddesi gereğince İİK’nun 288. maddesi uyarınca ilan edilmiş, ilana itiraz edenlerin itiraz sebeplerine duruşma gününden en az 3 gün önce yazılı olarak mahkememize bildirmek kaydı ile duruşmada hazır bulunabileceklerini şerh düşülmüştür.
Konkordato komiseri tarafından ibraz edilen rapor ve alacaklıların itirazları çerçevesinde mahkememizce tasdik şartları bakımından İİK 305. maddesi kapsamında yapılan değerlendirmede;
Duruşma gününden 3 gün önce olacak şekilde ilanlar yapılarak duruşma günü ilan yoluyla taraflara yasa gereğince bildirilmiştir.
Borçlu Şirketin … Tekstil Sanayi ve Ticaret AŞ’ye olan borcu, … … Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından, borçlu şirket adına, aylık 63.458,45 TL taksit karşılığı, … Gıda‘nın … AŞ’ye olan Konkordato Taksit borçlarına mahsuben ödendiği tespit edilmiş olup … Tekstil tarafından keşide edilen .. İcra dairesinden keşide edilen 89/1 ödeme emrine karşılık … Gıda tarafından … AŞ’ye olan 63.458,45 TL taksit ödemeleri … Tekstil AŞ’ye yapılmakta olup Mart / 2022 dönemi itibarı ile toplam 10 taksit karşılığı 634.584,50 TL ödendiği, ibraz edilen banka dekontlarından görülmüştür. Konkordato Nisabına dahil olması gereken borcun 64.587.515,78 TL ve Alacaklı sayısının ise 241 olması gerektiği tespit edilmiştir.
Bankalar yönünden ise dosya münderecatı ve dosyaya sunulu Gayrimenkul Değer Tespiti Hakkındaki Bilirkişi Raporu ve Eki Takyidatlı Tapu kayıtlarından ve Kayyım Raporlarından anlaşıldığı üzere Borçlu Şirket’in …, … Bankası ve … Bankasına ait olan borçlarının Şirket ortağı …adına ve yine Borçlu Şirket ortaklarının …. Şirketi olan … Gıda aktifine kayıtlı Gayrimenkul Rehinleri ile teminatlandırıldığı,… Bankası A.Ş.’ye olan borcun ise Tasdik Kararı sonrasında tamamının ödendiği ibraz edilen dekontlardan tespit edilmiştir. Yukarıda ayrıntılı olarak arz edildiği üzere, takdiri ve tensibi Sayın Mahkemeye ait olmak üzere; … Bankası A.Ş., …, … Bankası ‘na ait borçların rehinli alacak olarak kabul edilmesi gerekmiştir.
Üçüncü şahıs ipoteği ile teminat altına alınan bu alacağın adi alacaklılar toplantısı nisabında yer alıp yer almaması gerektiğinin de üzerinde durulması gerekmektedir.
7101 sayılı Kanun’un tasarısında 307. maddenin kenar başlığı “borçluya ait rehinli malların muhafaza ve satışı ile finansal kiralama konusu malların iadesinin ertelenmesi” şeklindeyken, Meclis Adalet Alt Komisyonunun önergesiyle maddenin kenar başlığı “rehinli malların muhafaza ve satışı ile finansal kiralama konusu malların iadesinin ertelenmesi” şeklinde değiştirilmiştir. Değişiklikle, madde başlığındaki “borçluya ait” ifadesi çıkartılmıştır. Bu değişikliğin sebebi Alt Komisyon Önerge gerekçesinde şöyle belirtilmiştir: “… Tasarının çerçeve 34’üncü maddesi üzerinde verilen önergeyle, rehinli malın üçüncü kişiye ait olması durumunda da madde uyarınca erteleme kararı alınabilmesi sağlanmakta…” Madde başlığında yapılan değişiklikle, üçüncü kişiye ait rehinli malların madde kapsamına alınması ve bu mallar hakkında da erteleme kararı verilebilmesi amaçlanmıştır. Yargıtay’ın yukarıda zikredilen anılan gerekçesinin, yasa koyucunun yaptığı yasa değişikliği ve gerekçesiyle çeliştiği açıktır.
Diğer yandan konkordato ilan eden … şirketleri arasındaki ticari ilişki dikkate alındığında da konkordatonun başarıya ulaşması, borçlu şirketlerin malvarlıklarının korunması açısından da bu alacağın rehinli sayılması gerekmektedir. Zira asıl şirket konumundaki rehinli malların sahibi şirket ile Konkordato ilan eden diğer şirket ve ortaklar arasında ticari ilişkinin işleyişi açısından sıkı sıkıya bir bağ bulunmaktadır. Somut olayda ipotek veren üçüncü şahıs konumundaki ortağın aynı dosyadan konkordato ilan eden … şirketi konumundadır. Dolayısıyla bu alacağın rehinli sayılması konkordato ilan eden şirketin de malvarlığının korunması, dolayısıyla da konkordatonun başarıya ulaşma amacına hizmet edecektir. Aksinin kabulü halinde asıl borçlu … A.Ş’nin borcu için, taşınmazlarını rehin veren ortakların taşınmazlarının satışı ihtimalini gündeme getirir ki, bu husus Yargıtay içtihatlarında bahsi geçen konkordato ilan eden borçlunun malvarlığının korunması gerekçesine aykırı bir durum oluşturur ve konkordatonun başarıya ulaşma ihtimaline de zarar verebileceği açıktır. Yargıtay içtihatlarında üçüncü şahıs ipoteği ile teminat altına alınan alacağın adi alacak sayılmasının diğer önemli bir gerekçesi ise üçüncü şahsa ait rehinli malın olası satışı halinde üçüncü kişinin sahip olacağı asıl borçluya olan rücu hakkını korumaktır. Somut olayda bakımından anılan gerekçelerle söz konusu alacaklar rehinli sayılmıştır.
Tüm bu açıklamalar ışığında sonuç olarak, konkordato komiseri tarafından ibraz edilen rapor ve alacaklıların itirazları çerçevesinde mahkememizce tasdik şartları bakımından İİK 305. maddesi kapsamında yapılan değerlendirmede;
İstinaf sonrası ilk bilirkişi istinaf kararı kapsamında güncel bakiye alacağı ve şirketin durumunu yerinde tespit edememiş ve hatalı sonuca ulaştığı yetersiz hükme esas alınması mümkün olmayan mali verilere dayanmamış hukuki açıdan da hatalı sonuç ortaya çıkmıştır. Bu sebeple ikinci birlikişi heyet hükme esas alınmış ve borçlu şirketin tasdik sonrası dönemde yaptığı ödemelerin oranının yüksek oluşu şirketin aktif olarak faaliyetine devam ettiği hali hazırda çalışan sayısı ve şube sayıları kaynakları dikkate alındığında İİK 177.madde anlamında ödemelerini tatil ettiğine dair ilk bilirkişi heyetindeki tespitler yerinde görülmemiştir.
Sonuç olarak yukarıdaki tespitler ve ilkeler ışığında …. San. Ve Tic. A.Ş.yönünden; …. Bankası A.Ş., …, …. Bankası ‘na ait borçların rehinli alacak olarak kabul edilmesi ve ….bank A.Ş’ye ilişkin 12.462.427,75 TL bedelli Konkordato Nisabına dahil edilmesi gereken borcun tamamının ödenerek kapandığı göz önüne alınarak söz konusu borcun ve ….bank A.Ş.’nin Projede tasdik edilen 12.462.427,75 TL bedelli kabul oyunun nisaba dahil edildiği konkordatoya tabi olduğu tespit edilen 47.102.702,01 TL borç miktarı ve 238 (241-3 Rehinli Kabul Edilen Banka) Alacaklı sayısı üzerinden hesaplandığında; projenin Alacaklı sayısı yönünden %59 ve Borç Miktarı yönünden %63 oranında kabul oyuna sahip olduğu ve 238 alacak sayısı ile 47.102.702,01 TL alacak tutarı bakımından İ.İ.K. md. 302/III (a) bendi çerçevesinde, borçlu … A.Ş.’nin konkordato teklifinin yeter çoğunluk şartlarını yukarıda anılan gerekçelerle sağlamış olduğu Borçlu şirketin Konkordato kapsamında 30.03.2020 dönemi itibarı ile ödemesi gereken adi borç miktarı 47.102.702,01 TL olduğundan ve tarife doğrudan para alacaklılarına işaret ettiğinden 106.923,13 TL harç ödenmesi gerekmekte olduğu, 06.08.2020 Tarihli Gerekçeli Tasdik Raporuna bağlı olarak Borçlu Şirketin 78.348,19 TL harç ödediği dolayısı ile kalan (106.923,13-78.348,19 TL =)28.574,94 TL harç ödemesi gerektiği görüldüğü, 28.574,94 TL harcın yatırıldığı ve sonuç olarak konkordatonun tasdiki için İİK m. 305’te öngörülen tüm koşulların gerçekleştiği, nazara alınarak, mahkememizce şirketler yönünden konkordato projesinin tasdikine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıdaki açıklamalar nedeni ile mahkememizin 31/03/2022 tarihli … Esas … Sayılı kararı ile konkordato talep eden İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …. sicil nosunda kayıtlı davacı şirket …. SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’nin konkordato projesinin İİK’nun 305. maddesindeki tasdik şartlarının gerçekleştiği anlaşılmakla TASDİKİNE karar verilmesi gerekmiş olup, davacı …. SAN. VE TİC. A.Ş.’NİN konkordatoya tabi borçlarını projesinin tasdik kararının ilanından sonra 15/04/2022 tarihinde başlamak üzere, her bir alacak tutarının 4 yılda 48 ayda ve eşit taksitle ödenmesine, 1.yıl taksidinin 2021 aralık ayı olduğu dikkate alındığında tasdik kararının kaldırıldığı dikkate alınarak 1.yıl taksitinin 15/04/2022 tarihinde ödenmesine, 2.yıl taksitinin de 2022 aralık ayında ödenecek şekilde ödeme planının düzeltilmesine, dosyaya şirket tarafından sunulan ödeme takviminin kararının eki olduğunun bildirilmesine, şirket yönünden konkordato tasdik edildiğinden kesin mühletin sonuçlarının kendiliğinden kalktığının tespitine, İİK’nın 308/c maddesi uyarınca konkordatonun tasdik kararıyla birlikte bağlayıcı hâle geldiğinin tespitine, Konkordato işbu tasdik kararı ile bağlayıcı hale gelmiş olmakla İİK’nun 308/ç maddesi gereğince geçici mühlet kararından önce başlatılmış takiplerde konulan ve henüz paraya çevrilmemiş hacizlerin (206/1 maddesindeki imtiyazlı alacaklılar, rehinli alacaklıların rehnin kıymetini karşılayan miktardaki alacakları ve 6183 Sayılı Kanun kapsamındaki amme alacakları için konulan hacizler istisna olmak üzere) düşmesine, İİK’nın 306/2 nci maddesi uyarınca tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak ve gözetim tedbirlerini almak üzere hukukçu ….’in kayyım olarak atanmasına, atanan kayyım için aylık ücret takdiri ile takdir edilen ücretin gözetim kayyımının göreve başlama tarihinden itibaren ödenecek ücretin konkordato talep eden şirket bünyesinden karşılanmasına, İİK’nun 308/b maddesi gereğince alacakları itiraza uğramış alacaklıların tasdik kararının ilanından itibaren 1 ay içinde dava açmakta muhtariyetlerine, Konkordato komiser heyetinin görevine son verilmesine Mahkememizce verilen tüm tedbirlerin hükümle birlikte kaldırılmasına, İİK’nın 306/son maddesi uyarınca tasdik kararının Ticaret Sicil Gazetesinde ve Basın İlan Kurumu İlan Portalında ilan edilmesine ve İİK’nın 288 nci maddesinde belirtilen yerlere bildirilmesine, konkordato komiseri olarak görevlendirilen komiserlerin bugün itibariyle görevlerinin sona erdiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu’na bildirilmesine ilişkin karar verilmiş ve dosya İstanbul Bölge Adliye ….Hukuk Dairesi’nin 14/09/2022 tarih … Esas, … Sayılı kararı ile kaldırılmasına karar verilerek, mahkememizin … Esasını aldığı anlaşıldı.
İstanbul Bölge Adliye … Hukuk Dairesi’nin 14/09/2022 tarih …. Esas, …. Sayılı kararının incelenmesinde; 31/12/2021 itibarı ile tespit edilen özkaynaklarının (+) 8.787.577,47 TL olduğu tespit edilmiş ise borca batıklık hesabında nazara alınan ve bilirkişi … tarafından tanzim edilen raporda şirketin 28/02/2022 tarihi itibariyle 11 şubesinin bulunduğu, diğer şubelerin kapatıldığı, 11 şubede fiilen sayım yapıldığı ve stokların rayiç değerlerinin 259.357,30 TL olduğu belirtilmiş aynı raporda 31/12/2021 tarihi nazara alındığında ise şirket kayıtlarına göre stokların değerinin 37.680.193,91 TL olduğu ifade edildiği, bilirkişi heyetince borca batıklık hesabında 31/12/2021 tarihi şirket verileri dikkate alınmış ise de fiili durum itibariyle şirketin 11 şubesi dışında diğer şubeleri kapatılmış olup stoklar hakkında ise herhangi bir bilgi olmadığını, 28/02/2022 tarihli veriler nazara alındığı takdirde şirketin borca batık olduğu açık olduğunu; Bu durumda rayiç değer ve borca batıklık hesabının hatalı olduğunu, yeniden rapor alınarak, İİK 177 ve 179.maddeleri uyarınca doğrudan iflas sebeplerinin tartışılması gerektiğini, şirketin güncel verileri nazara alınarak tasfiye usulünün de tespit edilmesi gerektiğine değinilmiştir.
Mahkememizin 26/10/2022 tarihli celsesinde; dosyanın istinaf ilamı uyarınca son bilirkişi heyetine gönderilerek davacının şube kapattığı gözetilerek rayiç değer ve borca batıklık hesabının yeniden yapılarak bu konuda rapor düzenlemesi istenmiş ve bilirkişinin ek raporunda özetle; ”31.12.2021 Mali verilerinin analizi neticesinde Borçlu … A.Ş. bakımından 31.12.2021 tarihi itibariyle oluşturulan rayiç değerli bilançoya göre, şirketin özkaynaklarının toplamının (-) 91.208.367,96.-TL olduğu diğer taraftan Borçlu Şirket Ortağı …tarafından Sayın Mahkeme’ye sunulan beyan ile Şirket Ortağının Borçlu Şirketten 31.12.2021 itibarı ile olan 15.968.185,51 TL alacağından feragat ettiğine ilişkin beyanı ile “6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 376 ncı Maddesinin (borca batıklık durumu) Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki tebliğ çerçevesinde Borçlu Şirketin Öz kaynakları değerlendirildiğinde Şirketin 31.12.2021 itibarı ile tespit edilen özkaynaklarının (-)42.011.868,48 TL olduğu ve Şirketin 31.12.2021 itibarı ile borca batık olduğu tespit edilmiştir.” şeklinde tespit ve görüşleri mahkememize bildirilmiştir.
İİK 292/son maddesi uyarınca borçlu şirket yetkilisinin duruşmaya davet edilmesine, İİK’nun 287/5. maddesinin yollaması ile 292/son fıkrası gereğince “mahkeme, bu madde uyarınca karar vermeden önce borçlu ve varsa konkordato talep eden alacaklı ve alacaklılar kurulunu duruşmaya davet eder; diğer alacaklıları ise gerekli görürse davet eder.” hükmü gereği dosyanın bulunduğu aşama nazara alınarak borçlu şirket yetkilisine duruşma gün ve saatinin İİK’nin 292/2. maddesi uyarınca dinlenmesi amacıyla meşruhatlı davetiye ile tebliğine, duruşmanın 15/12/2022 günü saat 11:50’de yapılmasına, tayin edilen duruşma gününün iik.nun 288.maddesi gereği ilanına, belirlenen duruşma gün ve saati ile birlikte iik 304.maddesi uyarınca itiraz edenlerin, itiraz sebeplerini duruşma gününden en az üç gün önce yazılı olarak bildirmek kaydıyla duruşmada hazır bulunabilecekleri, hususunun ilanda yazılmasına, duruşma gün ve saati ile bilrikişi heyetinin raporunun davacı vekiline tebliğine, karar verilmiştir.
İİK’nın 287/5. maddesinin yollaması ile 292/son fıkrası gereğince “Mahkeme, bu madde uyarınca karar vermeden önce borçlu ve varsa konkordato talep eden alacaklı ve alacaklılar kurulunu duruşmaya davet eder; diğer alacaklıları ise gerekli görürse davet eder.” hükmü nazara alınarak borçlu şirket yetkilisi duruşmaya davet edilmiş, buna rağmen şirket yetkilisi duruşmada hazır olmamışıtr.
Konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa iflasa tabi borçluların resen iflasına karar verilmesi gerektiğini düzenlenmiştir.
Mahkeme konkordato talebini reddederken aynı zamanda borçlunun da iflâsına kendiliğinden karar verir. Konkordato talebinin reddedilmesi ve borçlunun iflâsına karar verilebilmesi için doğrudan iflâs sebeplerinden birinin bulunması şart değildir. Doğrudan iflâs sebepleri mevcut olmasa bile borçlunun iflâsına karar verilebilir.
Borçlunun aktifini azaltıcı mahiyetteyse ve işletme konkordato sürecinde sürekli zarar ediyorsa, bu maddeye göre borçlunun iflâsına karar verilebilir. Çünkü, konkordato sürecinde borçlunun faaliyetine devam etmesi malvarlığını azaltacak ve bu azalma gün geçtikçe borçlunun malvarlığı daha da azalacağı için muhtemel bir iflâs hâlinde alacaklıların alacakları miktar da aynı oranda azalacaktır.
İİK m. 292/a hükmü, borçlunun iflâsına karar verilmesi ve alacaklıların alacaklarına en üst hadden kavuşmaları açısından getirilen bir düzenlemedir.
Madde 292 – (Değişik madde: 28.02.2018 – 7101 S.K/Madde 20)
İflasa tabi borçlu bakımından, kesin mühletin verilmesinden sonra aşağıdaki durumların gerçekleşmesi halinde komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflasına resen karar verir:
a) Borçlunun malvarlığının korunması için iflasın açılması gerekiyorsa.
b) Konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa.
c) Borçlu, 297 nci maddeye aykırı davranır veya komiserin talimatlarına uymazsa ya da borçlunun alacaklıları zarara uğratma amacıyla hareket ettiği anlaşılıyorsa.
Borçlunun aktifini azaltıcı mahiyetteyse ve işletme konkordato sürecinde sürekli zarar ediyorsa, bu maddeye göre borçlunun iflâsına karar verilebilir. Çünkü, konkordato sürecinde borçlunun faaliyetine devam etmesi malvarlığını azaltacak ve bu azalma gün geçtikçe borçlunun malvarlığı daha da azalacağı için muhtemel bir iflâs hâlinde alacaklıların alacakları miktar da aynı oranda azalacaktır.
İİK m. 292/a hükmü, borçlunun iflâsına karar verilmesi ve alacaklıların alacaklarına en üst hadden kavuşmaları açısından getirilen bir düzenlemedir.
Davacı şirketin konkordato talebi hakkında iş bu dosyada daha önce iki kez tasdik kararı veirlmiştir. Genel dava teorisi ve yerleşik yargısal kararlar uyarınca, her dava, açıldığı tarihteki hukuki duruma göre değerlendirilir. Ancak genel ilkesinin istinasının uygulandığı bu türden davalarda devam eden süreçte , Şirketin faaliyetine devam etmediği tasdik sonrasında gayrı faal hale gelip aktif malvarlığını azaltıcı işlemler yaptığı raporlarla sabit olup gelinen aşamada artık konkordato kurumundan faydalanmasının imkanı kalmadığı anlaşılmıştır.
Konkordato talep eden şirketin 31.12.2021 tarihi itibarı ile tespit edilen öz kaynaklarının (-)42.011.868,48-TLborca batık olduğu ve Şirketin 31.12.2021 itibarı ile borca batık olduğu da istinaf ilamında ve bilirkişi ek raporunda yukarıda da görüldüğü üzere Maddi Duran Varlıklara ilişkin Kök Rapor tespitleri çerçevesinde makina mühendisi tarafından tanzim olunan 02/03/2022 tarihli raporda; 28.02.2022 keşif tarihinde şirketin sahip olduğu şube sayısının 11 olduğu, bu nedenle 11 şubesinde bulunan demirbaşların tespit edildiği, şirketin taşıtları 3.410.000,00 TL ve demirbaşları 8.294 285,73 TL olduğu, üretim fabrikası kapatılmış olduğu için tesis makine ve cihazların bulunmadığı ifade edilmiştir.Hali hazırda Şirketin şubelerinin kapandığı/devir edildiği ve Şubelerde yer alan demirbaşların varlığına ilişkin tespit yapılamadığı göz önüne alınarak, Şirketin Maddi Duran Varlıklarına ilişkin yalnız taşıtların 28.02.2022 itibarı ile 3.410.000,00 TL olan Rayviç değerleri . Raviç değer Bilançosuna aktarıldığı tespitlerine yer verilmiş olmakla bu bağlamda konkordatonun başarıya ulaşamayacağı komiser heyeti raporlarından, bilirkişi raporlarından; istinaf ilamından ve kayyım raporundan da sabittir. Bu nedenlerle iflasın açılması gerektiği kanısına İİK 292 maddesi uyarınca res’en varılarak Konkordato talep edenlerin konkordato talebinin reddine, konkordato talep edenin borca batık olması nedeniyle İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında … Mah. …. Sk. … Plaza Blok No:… Esenyurt adresi ile kayıtlı …. Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi’nin İİK’nun 177/4 Maddesi uyarınca iflasına, iflasın 15/12/2022 günü, saat:12:32 itibariyle açılmasına, davalı şirketin iflasına karar verildiğinin ve gerekli işlemlerin başlatılmasının bakırköy … icra ve iflas müdürlüğüne uyap üzerinden derhal bildirilmesine, iflas avansının ve gider avansını karar kesinleştiğinde iflas müdürlüğüne aktarılmasına, iflas ile ilgili olarak istanbul ticaret sicil müdürlüğüne bildirimde bulunulmasına, iflasın iflas müdürlüğü tarafından iik.nun 166.maddesinde yazılı usullere göre ilanına, denetim ve gözetim kayyımlarının görevine son verilmesine, hüküm ile birlikte mahkememiz tarafından verilen tüm tedbirlerin kaldırılmasına, davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, mahkememizce gerekmediğinden tasfiye usulünün ve tasfiye atanması hususlarında ayrıca karar verilemesine yer olmadığına, bu hususları iflas müdürlüğünce ele alınmasına, şeklinde aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Konkordato talep edenlerin konkordato TALEBİNİN REDDİNE,
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …. sicil numarasında … MAH. …. SK. …. PLAZA BLOK NO:… ESENYURT adresi ile kayıtlı …. SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’nin İİK’nun 177/4 Maddesi uyarınca İFLASINA,
2-İflasın 15/12/2022 günü, saat:12:32 itibariyle AÇILMASINA,
3-Davalı şirketin iflasına karar verildiğinin ve gerekli işlemlerin başlatılmasının Bakırköy … İcra ve İflas Müdürlüğüne UYAP üzerinden DERHAL BİLDİRİLMESİNE,
4-İflas avansının ve gider avansını karar kesinleştiğinde iflas müdürlüğüne AKTARILMASINA,
5-İflas ile ilgili olarak İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirimde BULUNULMASINA,
6-İflasın İflas Müdürlüğü tarafından İİK.nun 166.maddesinde yazılı usullere göre İLANINA,
7-Denetim ve gözetim kayyımlarının görevine SON VERİLMESİNE,
8-Hüküm ile birlikte mahkememiz tarafından verilen tüm tedbirlerin KALDIRILMASINA,
9-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
10-Mahkememizce gerekmediğinden tasfiye usulünün ve tasfiye atanması hususlarında ayrıca karar verilemesine YER OLMADIĞINA, bu hususları iflas müdürlüğünce ele alınmasına,
İİK uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere bir kısım müdahillerin ve davacı vekilinin yüzüne karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/12/2022

Başkan ….
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza