Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/881 E. 2022/1067 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/881 Esas
KARAR NO : 2022/1067

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 27/09/2022
KARAR TARİHİ : 24/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Ticaret Sicil Memurluğuna kayıtlı … Şirketinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, ticaret sicilinden terkin edilen şirket tüzel kişiliğin yeniden ihyasına karar verilmesini havidir. Davacı dava açarken Ticaret Mahkemesi sıfatıyla mahkememize dava açmıştır. Küçükçekmece Adliyesi’nde Ticaret Mahkemesi bulunmayıp, bu tür davalarda Bakırköy Ticaret Mahkemeleri yargı alanı Küçükçekmece’yi de kapsamaktadır. Taraflar, Küçükçekmece Adliyesinde özel mahkeme niteliğinde (İş, Ticaret, Tüketici) Ticaret Mahkemelerin bulunup bulunmadığını bilemeyeceğinden, kamu düzeninin ve mahkemece resen dikkate alınması gerekli usul ekonomisi ilkesi gereğince gönderme kararı verilmesi gerekir. Davacı Ticaret Mahkemesi’ne dava açtığına göre, dava açtığı mahkeme Ticaret Mahkemesi’dir. Davanın Ticaret Mahkemesi’ne açılması gerekirken mahkememiz esasına tevzi edilmesi doğru değildir. Bu açıdan hatalı oluşturulan mahkememiz esasının kapatılarak dosyanın görevli Bakırköy Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmesi gerektiği hüküm ve kanaatine varılmıştır.
Davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; Olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan, tasfiye süreci eksik/erken sonuçlandıran tasfiye memurunun kusurundan dolayı Ticaret Sicili Müdürlüğünün sorumluluğu bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmamıştır, bu nedenle “yargılama giderleri” ve “vekâlet ücreti”nden sorumlu tutulamayacağını öne sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ:
Dava ; TTK.nun 547.maddesine dayalı limited şirketin ihyası istemine ilişkindir.
İhyası istenilen şirketin sicil kaydının incelenmesinde: …. sicil nolu …. ŞİRKETİ’nin …SİTESİ …. BLOK N… …./İSTANBUL adresinde kayıtlı olduğu, sicil kaydı terkin olduğu anlaşılmıştır.
İhyası istenen şirket merkezinin mahkememiz yetki sınırlarında (Küçükçekmece) olması nedeniyle taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine göre HMK’nun 14/2 maddesi gereğince işbu davaya bakmaya mahkememiz kesin yetkili olup, dava 6102 sayılı TTK’nun 1521.maddesi gereğince basit yargılama usulünce incelenip sonuçlandırılmıştır.
Ek tasfiye kavramı 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile getirilen ve yukarıda izah etmiş bulunduğumuz ihya ile benzerlik gösteren hatta ihyanın kanuna dökülmüş hali de diyebileceğimiz bir kurumdur. Ek tasfiye, kanunun 547. maddesinde düzenlenmiş bulunmaktadır.
01.07.2012 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na 30.06.2012 tarihli ve 28339 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 26.06.2012 tarihli ve 6335 sayılı Kanun’un 38’inci maddesi ile “geçici madde 7” eklenmiş olup, söz konusu madde ile münfesih olmasına veya sayılmasına karşın tasfiye edilmeyerek ticaret sicili kayıtlarından terkin edilmeyen anonim ve limited şirketler (AŞ ve LŞ) ile kooperatiflerin tasfiyelerine ve sicilden terkinine ilişkin düzenlemeler yapılmıştır. Bu kapsama alınan anonim ve limited şirketler ile kooperaitiflerin sicil kayıtları ticaret sicili müdürlüklerince gerekli ihtar ve ilanlar yapılmak suretiyle terkin edilmiştir.
Yargıtay yerleşik kararlarında da açıklandığı üzere; “6102 Sayılı TTK’nun yürürlük tarihinden önce veya 01/07/2015 tarihine kadar şirketlerin veya kooperatiflerin münfesih olmaları, aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılamaması, 6103 sayılı kanunun 20/1 ve tebliğin 7.maddesi kapsamında 14/02/2014 tarihine kadar sermayesini asgari tutara yükseltmeyerek münfesih duruma düşülmesi, TTK’nun yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoların ve kati bilançonun genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin edilememeleri sebepleriyle şirketler veya kooperatifler re’sen terkin edilebilirler. Ticaret sicil müdürlüklerince kapsam dahilindeki şirketlere veya kooperatiflere bir ihtar gönderilir. Bu şirketler veya kooperatifler tasfiye memuru bildirdikleri takdirde maddede gösterilecek usulde tasfiye edilecek olup, ihtara rağmen tasfiye memuru bildirmeyen şirketlerin veya kooperatiflerin unvanı ise ticaret sicilinden re’sen silinir. Ancak, devam eden davası bulunan şirketler veya kooperatifler için bu madde hükmü uygulanmayacağı gibi sicilden kaydı silinen şirket veya kooperatif alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar diğer haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak, şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilirler.
Somut uyuşmazlıkta; davacı ihyası istenilen şirket adına huzurdaki davanın açıldığı, şirketin TTK.nın 547.maddesi uyarınca sicilden re’sen terkin işleminin yapıldığı, şirketin ihya edilmesinde davacının hukuki yararının bulunduğu kabul edilmiştir.

Tüm bu nedenlerle; Davanın kabulü ile; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde … sicil nosunda kayıtlı …. ŞİRKETİ TTK 547. maddesi uyarınca tüzel kişiliğinin ihyasına, tasfiye memuru olarak eski tasfiye memuru …. ‘ın atanmasına, tasfiye memuruna takdiren ücret tayinine mahal olmadığına, karar kesinleştiğinde keyfiyetin ticaret sicilde tescil ve ilanına, ilan ve müzekkere masraflarının davacı tarafça karşılanmasına karar vermek gerekmiş, davalı yasal hasım olup davanın açılmasına sebep olmadığından yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE,
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde …. sicil nosunda kayıtlı … ŞİRKETİ ‘nin TTK 547. maddesi uyarınca tüzel kişiliğinin şirket lehine konulan ipoteklerin fekki ile sınırlı olmak üzere İHYASINA,
2-Tasfiye memuru olarak eski tasfiye memuru ….’ın atanmasına, tasfiye memuruna takdiren ücret tayinine MAHAL OLMADIĞINA,
3-Karar kesinleştiğinde keyfiyetin ticaret sicilde tescil ve ilanına, ilan ve müzekkere masraflarının DAVACI TARAFÇA KARŞILANMASINA,
4- Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin DAVACI ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,
5- Davalı yasal hasım olup davanın açılmasına sebep olmadığından yargılama gideri ve vekalet ücretinden SORUMLU TUTULMAMASINA,
6-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
7-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra DAVACIYA İADESİNE,
8-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara TEBLİĞİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/11/2022

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …..
¸e-imza
Katip …
¸e-imza