Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/868 E. 2022/1061 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/868 Esas
KARAR NO : 2022/1061

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 26/09/2022
KARAR TARİHİ : 24/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13.12.2022

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket tarafından 18.08.2022 tarihli 2021 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan kararlar hala daha tescil edilmediğini ve tescil edilmemiş genel kurul kararına dayanılarak 06.09.2022 tarihinde ve 3.09.2022 tarihinde iki adet yönetim kurulu kararı alındığını, bu kararlarla da davalı şirketin sınırsız emsil ve ilzamına ilişkin yetkiler dağıtıldığını, yeni şirket iç yönergesi kabul edildiğini, Genel kurul kararlarının tesciline dair TTK’nin emredici nitelikteki maddelerinin (TTK m.422 ve m.30) açık olduğunu, genel kurul kararlarının azami 15 gün içinde tescil ve ilan edilmesi gerektiğini, tescil edilmeyen genel kurul kararlarının ise geçersiz olduğunu, davalı şirketçe tescil edilmemiş/geçersiz genel kurul kararına dayanılarak … ve …. sayılı yönetim kurulu kararları alındığını, bu nedenlerle geçersiz genel kurul kararına istinaden alınan ve ticaret sicil gazetesinde tescil ile üçüncü kişilere ilan edilen 06.09.2022 tarihli …. sayılı yönetim kurulu kararı ve 13.09.2022 tarihli … sayılı yönetim kurulu kararının öncelikle ve ivedilikle uygulamasının durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, akabinde butlanla malul yönetim kurulu kararlarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacılar tarafından dava konusu edilen yönetim kurulu kararları çerçevesinde şirketi temsil ve ilzam ile yetkilendirilen davacılardan …, … ve …’ın Mart 2022 tarihinde Ticaret Bakanlığının uygulamaya koyduğu yeni sisteme göre MERSİS üzerinden vermeleri gereken imza yetki kabul işlemini yapmamış olduklarını, yeni sistemde yönetim kurulu üyelerinin tamamının MERSİS üzerinden imza yetkilendirmesi yapmamaları durumunda şirketin imza sirküsü işlemi tamamlanmamakta ve böylece şirketin temsil ve ilzamında ciddi sorunlar meydana geldiğini, davacılar bunu bildiklerinden şirketi zor durumda bırakmak için kendileri iki defa uyarılmalarına rağmen söz konusu yetkilendirmeyi yapmamış olduklarını, davacılar şimdi aynı amaçla şirketleri yönetilemez hale getirerek bölünmeye zorlamak amacıyla, 2022 yılında yapılan 2021 faaliyet dönemine ait olağan genel kurul toplantısında süreleri dolduğu için seçilen yeni yönetim kurulu kararlarına karşı dava açmış bulunmakta olduklarını, daha önce açılan davalarda olduğu gibi, işbu dava da haksız, mesnetsiz ve hukuka aykırı iddialarla açıldığını bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini savunmuş ve talep etmiştir.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ
Dava; Davalı şirketin …. tarihinde yapılan 2021 Yılı Olağan Genel Kurul Toplantı tutanağı Ticaret Sicil Gazetesinde tescil edilmeksizin bu genel kurulun … numaralı gündem maddesi ile belirlenen yeni yönetim kurulu üyeleri tarafından yapılan toplantılarda alınan …. tarihli … sayılı yönetim kurulu kararı ve … tarihli … sayılı yönetim kurulu kararının öncelikle ve ivedilikle uygulamasının durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesi akabinde …. tarihli …. sayılı ve … tarihli … sayılı yönetim kurulu kararlarının iptali istemine ilişkindir.
Dosyaya delil olarak Davalı Şirketin Ana Sözleşmesi, … tarihli … sayılı Yönetim Kurulu Kararı,… tarihli … yılı Olağan Genel Kurul Toplantısı Tutanağı, … tarihli …. sayılı Yönetim Kurulu Kararı,… tarihli … sayılı Yönetim Kurulu Kararı, 21.09.2022 Tarihli …. Sayılı TSG İlgili Sayfa, şirketin yapısını ve ortakları gösteren sicil kayıtları dosya arasına sunulmuş ve celb edilmiştir.
Toplanan ve sunulan deliller, yapılan yargılama, sicil kayıtları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Uyuşmazlık davalı şirkette … tarihinde yapılan … Yılı Olağan Genel Kurul Toplantı tutanağı Ticaret Sicil Gazetesinde tescil edilmeksizin bu genel kurulun …. numaralı gündem maddesi ile belirlenen yeni yönetim kurulu üyeleri tarafından yapılan toplantılarda alınan … tarihli … sayılı yönetim kurulu kararı ve … tarihli … sayılı yönetim kurulu kararlarının batıl olup olmadığı iptal imkanının oluşup oluşmadığı hususundadır.
Kronolojik olarak incelendiğinde Davacılardan … ile …’ın da üye olduğu şirket yönetim kurulu, … tarih ve … numaralı kararı ile 2021 faaliyet dönemi için olağan genel kurul kararı almış ve yönetim kurulu toplantısında belirlenen gündem ile gerekli bütün hususlar TTK m. 414 ve diğer mevzuat çerçevesinde … tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edilmiş ve bütün ortaklara da tebliğ edilmiştir. … ve … dışında kalan bütün davacılar genel kurul toplantısında katıldığı görülmüş davacılar veya temsilcilerin katılmadıkları hususlarla muhalefet şerhleri genel kurul tutanağında olduğu anlaşılmıştır.

Yönetim kurulu üyelerinin görev süreleri dolduğundan genel kurulda yönetim kurulu seçimi yapılarak, yapılan seçim sonucunda davacılardan … ile … ile birlikte … , …. ve … yönetim kurulu üyesi olarak seçilmişlerdir. Davacıların yönetim kurulu üyesi olarak görev yapmakta oldukları dolayısıyla mevcut üyeler yeniden seçildikleri sabittir.
Genel kurul yapıldıktan sonra yeni seçilen yönetim kurulunun görev dağılımının belirlenmesi için 06/09/2022 tarihinde yönetim kurulu toplantısı yapılmış ve toplantıda davacılardan …, … ile birlikte sınırsız temsil ve ilzam için yetkilendirildikleri görülmüştür. … yetki kabul işlemini gerçekleştirdiğine dair şirkete bildirim yapmadığı anlaşılmış ve diğer davacılardan … ile … da iç yönerge ile yetkilendirilmeleri halinde yetki kabul işlemini yapmayacaklarını beyan ettikleri görülmüştür.,
Davalı şirketi 13/09/2022 tarihinde yönetim kurulunu tekrar toplantıya çağırarak bu defa …’a temsil ve ilzam yetkisi verilmeden yeniden temsil ve ilzam yetkilerini belirlemiştir. Bu toplantıda … olmadan yönetim kurulu üyeleri … ile …. müştereken temsil ve ilzam için yetkilendirilmeleri üzerine eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davacılar esasen öncelikle genel kurul kararının geçersizliğinin ileri sürmüş ise de bu karara karşı genel kurul kararının iptali davası açılması ve mahkeme tarafından kararın iptaline karar verilmesi gerekir. Zira bu dosyada davacıların genel kurul kararını geçersizliği yönünde bir talepleri söz konusu değildir.
Öte yandan davalı şirketin genel kurulunda alınan ve tescile tabi olan yönetim kurulu ile bağımsız denetim seçimine ilişkin genel kurul kararları …. Tarih ve …. sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin … sayfalarında yayımlanmıştır . Aynı gazetede yönetim kurulunun temsil ve ilzam ile iç yönerge değişikliğine ilişkin kararları da yayımlandığı anlaşılmıştır.
Davacı taraf süresinde genel kurul kararının tescil ve ilan edilmediği için geçerliliğini yitirdiği ve buna dayanarak alınan Yönetim kurulu kararının da geçersiz olduğunu iddia etmektedir.
Konuyu düzenleyen TTK Madde 422 VI – Tutanak başlıklı madde incelendiğinde
MADDE 422– (1) Tutanak, pay sahiplerini veya temsilcilerini, bunların sahip oldukları payları, gruplarını, sayılarını, itibarî değerlerini, genel kurulda sorulan soruları, verilen cevapları, alınan kararları, her karar için kullanılan olumlu ve olumsuz oyların sayılarını içerir. Tutanak, toplantı başkanlığı ve Bakanlık temsilcisi tarafından imzalanır; aksi hâlde geçersizdir.
(2) Yönetim kurulu, tutanağın noterce onaylanmış bir suretini derhâl ticaret sicili müdürlüğüne[1] vermek ve bu tutanakta yer alan tescil ve ilana tabi hususları tescil ve ilan ettirmekle yükümlüdür; tutanak ayrıca hemen şirketin internet sitesine konulur.denmiştir.
Genel kurul kararlarının tescil ve ilanı hususunda TTK m. 422/2 bir süre öngörülmemiştir.
Ancak TTK.MADDE 30- (1) Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, tescili isteme süresi onbeş gündür.
(2) Bu süre, tescili gerekli işlemin veya olgunun gerçekleştiği; tamamlanması bir senet veya belgenin düzenlenmesine bağlı olan durumlarda, bu senet veya belgenin düzenlendiği tarihten başlar.
(3) Ticaret sicili müdürlüğünün yetki çevresi dışında oturanlar için bu süre bir aydır ….denilerek süre aşımı halinde herhangi bir yaptırım öngörmediği gibi bu süresinin aşımının da geçersizlikle sonuçlanması usul ve yasanın amacına da aykırıdır. Zira tescil burada kurucu değil açıklayıcı bir unsurdur. buna karşılık Yönetmelikte 15 günlük bir süreden söz edilmektedir. Buradaki süre, hak düşürücü değil düzenleyici bir süredir. Dolayısıyla 15 gün geçtikten sonra da yapılan tescil ve ilanlar geçerlidir. Söz konusu süre kesin ya da hakkı sona erdiren bir süre olmayıp düzen hükmüdür.
Nitekim ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ …. .HUKUK DAİRESİ ESAS NO: …. KARAR NO : …. sayılı kararında da.”… 6102 sayılı TTK’nın 622.maddesi atfı ile TTK’nın 422/2.maddesi gereğince şirket müdürü tarafından genel kurul toplantı tutanağının noterce onaylı bir suretinin derhal (Ticaret Sicil Yönetmeliğinin 33/1.maddesi uyarınca 15 gün içerisinde) ticaret sicil müdürlüğüne verilmesi ve tutanakta yer alan tescil ve ilana tabi hususların tescil ve ilan edilmesi yasal bir zorunluluk olup, davalı şirketin ana sözleşme değişikliğini içeren ve bu kapsamda tescil ve ilanı zorunlu olan genel kurul toplantı tutanağının Ticaret Sicil Müdürlüğünce tescil ve ilanının yapılmamış olduğu, toplantıda alınan kararların varlık kazanmadığından bahisle açılan davada hukuki yararın bulunmadığı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş ise de davalı şirketin incelenen genel kurul toplantı tutanağında sermayenin artırılmasına dair ana sözleşme değişikliği dışında başka kararlar da alındığı, alınan bu kararların tescil ve ilanının gerekmemiştir. Davalı şirket vekilince 23/05/2016 tarihinde yapılmış ve uygulamaya konulmuş herhangi bir genel kurul toplantısı bulunmadığı ve 2016 yılı Olağan Genel Kurul Toplantısının 13/03/2017 tarihinde yapılması yönünde 13/02/2017 tarihinde …. no’lu karar ile karar alındığı iddia edilmiş ise de davalı şirket kayıtlarına göre 23/05/2016 tarihinde Olağan Genel Kurul Toplantısının yapıldığı, toplantıya … adına vekaleten …. ‘ın katıldığı anlaşılmıştır. Genel kurul kararına karşı butlan iptal veya yokluk iddiasına dayalı olarak dava açılması için tescilin zorunlu olduğuna dair bir değerlendirme TTK’da bulunmamaktadır. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 10/10/2000 gün ve 4708/7680 sayılı kararı, Gönen Eriş, Ticari İşletme ve Şirketler, cilt 2 sayfa 2161) Alınan kararlardan sadece sermayenin artırılmasına ilişkin karar tescile tabi ve tescil edilmemesi sonucu TTK’nda düzenlenmiştir. Bu nedenle TTK’nın 422/2. maddesine yanlış anlam verilerek hukuki yarar yokluğundan ret kararı verilmesi TTK’na aykırıdır… ” denilerek tescilin hangi durumlar için kurucu unsur olduğunu açıklamıştır.
Bu sebeple salt bu sebeple davacıların da oy birliğiyle alınan bu kararın davacılar tarafından geçersiz olduğunun ileri sürülmesi TMK 2.maddede belirtilen iyi niyetle bağdaşmayacağı açıktır.
Ayrıca davacılar yönetim kurlu kararının iptali talep etmişler ise konuyu düzenleyen Ticaret Kanunu’nun 391. maddesinde, yönetim kurulu kararlarının hangi hallerde hükümsüz olacağını ve tespit davasına konu olabileceği sınırlayıcı olmaksızın örneklerle gösterilmiş ve geçersizliğin hüküm ve sonuçlarının genel hükümlere göre saptanacağı belirtilmiştir (m. 391). Ayrıca Ticaret Kanunu’nun 460. maddesinin 5. Fıkrasında yapılan bir düzenleme ile bir halde pay sahiplerine ve yönetim kurulu üyelerine yönetim kurulu kararları aleyhine iptal davası açabilme imkanı getirilmiştir. Bilindiği üzere kayıtlı sermaye sisteminde, yönetim kurulu tarafından sermaye artırılırken, anonim şirketler esas sözleşmesinde öngörülen yetki sınırları içinde sermaye artırım kararı alınır. Alınan bu karar kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kurallarına aykırı ise bu karar aleyhine, pay sahipleri ve yönetim kurulu üyeleri kararın ilan tarihinden itibaren bir ay içinde iptal davası açabilirler (YTK. m.460/5).
1. Batıl Yönetim Kurulu Kararları
Yeni Ticaret Kanunu, ‘batıl kararlar’ başlığını taşıyan 391. madde hükmüne göre:
‘’(1) Yönetim kurulunun kararının batıl olduğunun tespiti mahkemeden istenebilir. Özellikle;
a) Eşit işlem ilkesine aykırı olan,
b) Anonim şirketin temel yapısına uymayan veya sermayenin korunması ilkesini gözetmeyen,
c) Pay sahiplerinin, özellikle vazgeçilmez nitelikteki haklarını ihlal eden veya bunların kullanılmalarını kısıtlayan ya
da güçleştiren,
d) Diğer organların devredilmez yetkilerine giren ve bu yetkilerin devrine ilişkin kararlar batıldır’’ denilerek hükümsüzlük sebeplerini sınırlamıştır.
Tüm nedenlerle davacıların Davalı şirket tarafından …. tarihli 2021 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan kararlar hala daha tescil edilmemiş ve tescil edilmemiş genel kurul kararına dayanılarak …. tarihinde ve … tarihinde iki adet yönetim kurulu kararı alınmış, bu kararlarla da davalı şirketin sınırsız temsil ve ilzamına ilişkin yetkiler dağıtılması iddiası yeni şirket iç yönergesi kabul edildiği ve Genel kurul kararlarının tesciline dair TTKnın emredici nitelikteki maddeleri (TTK m.422 ve m.30) açık olup, genel kurul kararları azami 15 gün içinde tescil ve ilan edilmediğinden bahisle . Tescil edilmeyen genel kurul kararları ise geçersiz olduğu iddiası söz konusu sürenin hak düşürücü süre olmaması nedeniyle yerinde görülememiş olup ayrıca Kanunun belirlediği emredici usul açık olmasına karşın; davalı şirketçe tescil edilmemiş/geçersiz genel kurul kararına dayanılarak …. ve … sayılı yönetim kurulu kararları alındığı ve Kanunda düzenlenen ve işlemin hukuka uygun olarak doğuşu için kuruluş aşamasında aranan emredici usule aykırılıklar sonradan giderilemeyeceği ve Haliyle, 15 günlük azami süre geçirildiğinden 18.08.2022 tarihli genel kurul kararları geçersiz olup, buna dayanılarak alınan dava konusu yönetim kurulu kararları da butlanla malul olduğu iddiaları yukarıda anılan gerekçelerle yerinde görülmeyip davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Bu dosya için davacı tarafından yatırılan harç ve yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Bu dosya için davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı yararına tayin ve takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
7-HMK’nin uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/11/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır