Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/766 E. 2023/293 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/766 Esas
KARAR NO : 2023/293 Karar

DAVA : İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)

DAVA TARİHİ : 24/08/2022
KARAR TARİHİ : 28/03/2023
Davacı tarafından mahkememizde açılan İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)
davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müflis … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin müvekkili bankaya olan kredi borçları nedeni ile iflas masasına nakit ve gayri nakit toplam 394.685,89-TL alacak kaydı talebinde bulunulduğunu, Müflis şirketin asaleten ve kefaleten kullanmış olduğu Krediler nedeniyle müvekkili bankaya, 08.07.2020 iflas tarihi itibariyle 335.025,89-TL nakit, 59.660,00-TL gayri nakit olmak üzere toplam: 394.685,89-TL borcu bulunduğunu, Bakırköy .. İcra ve İflas Müdürlüğü bu alacaklarının tamamını reddettiğini, İflas Müdürlüğü tarafından reddedilen 394.685,89-TL alacaklarının tamamı üzerinden, ikinci alacaklılar toplantısına katılıp oy kullanmaları yönünde İ.İ.K.md.235 gereğince karar tesis edilmesini arz ve talep ettiğini beyan ettiğini, öncelikle; iflas idaresi tarafından reddedilen 394.685,89-TL alacaklarının tamamı üzerinden ikinci alacaklılar toplantısına katılmaları yönünde, İ.İ.K.md.235 son cümlesi gereğince ara kararı tesis edilmesini, sonrasında; iflas idaresi tarafından haksız olarak reddedilen 394.685,89-TL alacaklarının kabulüne, sıra cetveline alınmasına ve alacaklarının iflas masasına kayıt ve kabulüne, yargılama giderlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya mahkememizce tebligat çıkarıldığı, usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ancak davalı tarafından davaya süresi içerisinde cevap verilmediği görüldü.

Mali Müşavir Bilirkişi … ile Bankacı Bilirkişi … tarafından düzenlenen 22/03/2023 havale tarihli raporda; “Davacı banka ile davalı kredi lehtarı (asıl borçlu) Müflis …. San. Ve Tic. Ltd.şti arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, bahse konu sözleşmeye istinaden muhtelif krediler kullandırılmış olduğu, sözkonusu kredilerin ödenmemesi nedeniyle, davacı bankanın davalı müflis şirketten olan nakdi ve gayrinakdi alacağını İflas masasına kaydettirebileceği kanaati edinildiği, Davacı bankanın müflis şirketin iflas tarihi itibariyle alacakları Sayın Mahkemece raporun benimsenmesi halinde; müflis şirketin iflas tarihi (08.07.2020) itibariyle tespit edilen toplam 335.025,89 TL nakdi alacağın İİK’nun 235 m. uyarınca iflas masasına adi alacak statüsünde 4. Sıraya kaydettirilebilineceği, Gayrinakdi çek taahhüt bedeli yönünden Müflis Şirket Yönünden: Dosya içeriğine göre davacı banka davalı müflis şirkete çok sayıda çek karnesi vermiş olduğu görülmüştür. Dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere göre 21 adet karşılıksız çıkıp taahhüt bedeli tazmin edilmeyen çek yaprağı bedelinden dolayı toplam 46.725,00 TL gayrinakdi çek taahhüt bedeli riski bulunduğu tespit edilmiştir. Emsal Yargıtay 23 HD. 27.10.2011 Tarih, 2011/1887 E. ve 2011/1386 s.K. “…..Dava, kayıtkabul davasıdır. Mahkemece, çek yapraklarından doğabilecek muhtemel davacı riskinin masaya kaydına karar verilmiş ise de, çek karnesinin verildiği tarih dikkate alındığında, iflasa kadar çekin ibraz edilmemiş olması, iflas tarihinden sonra da, tasarruf yetkisi kaldırılmış bulunan müflisin çek keşide edemeyeceği hususları üzerinde durulmadan, eksik ve hatalı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Bu nedenle, istem konusu edilen çek yaprakları için bankaya yüklenen sorumluluk miktarları bakımından davalının temyiz itirazlarının kabulü gerekmiştir. “; denildiği, (Ayrıca; Y.23.HD. 05.07.2013 T.2013/3023 E. ve 2013/4687 s.K.) Bir üstte belirtilen emsal içtihada göre, iflasına karar verilen bir firmanın çek keşide etmesinin artık mümkün olmadığı, müflis bir şirketin keşide ettiği olası çekin bankaya ibraz edildiği tarihteki geçerli imza sirküleri bakımından ödeme olanağı bulunmadığı, çünkü, çekin ibraz edildiği tarihte şirketi temsil etmeye müflis şirket yetkililerinin artık yetkisinin bulunmadığını, öte yandan keşide edilmeyen (boş) çek içinde zaten müflis şirket yetkililerinin iflasla birlikte yetkileri sona erdiği için artık keşide edilme olanaklarının bulunmadığının düşünüldüğü, ancak, Yukarıda belirtilen (21) adet çekin yasal süresi içinde davacı bankaya ibraz edilip karşılıksız çıkmış olmaları, karşılıksız işlemine tabi tutuldukları sırada çek hamillerinin bankanın garanti ettiği yasal yükümlülük bedellerini tahsil etmemiş oldukları dikkate alındığında, kanımızca 10 yıllık genel zaman aşımı süresi içinde davacı bankanın yasal yükümlülüğü devam edebileceği için, anılan 46.725,00 TL bedelin İİK’nun 197 m. uyarınca şarta bağlı alacak olarak iflas masasına kaydedettirilebileceği, ….’dan Sağlanan Tahsilat/Tazminat Yönünden ….’nun kefaletiyle davalıya 1 adet taksitli kredi kullandırılmıştır. Bu kefalete atfen …. –… A.Ş. tarafından iflas tarihi 08.07.2020’den sonra olmak üzere 23.06.2022 tarihinde 300.639,86 TL tutarında tazminat ödemesi yapmıştır. Davacı banka, …. A.Ş. ile yapılan ek kefalet protokolü kapsamında, tazmin edilen işbu bedelin davalıdan tahsil edilmesinde sözleşmesel olarak yetkili ve sorumlu pozisyonunda bulunduğu, yani davacı banka tazmin edilen işbu bedel (300.639,86 TL) bakımından davanın konusu dışında kalan takiplere aynen devam etme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bir başka deyişle davacı banka, …. A.Ş. ile imzalanan EK kefalet protokolü (D bendinin 1.2 ve 4.fıkraları) ve Bakanlar Kurulu Kararları (2009/15197-2015/7331 ve 2016/9538) kapsamında, dava dışı kefillerden … ‘nun kefaleti kapsamında kullandırılan kredilerden doğan alacaklarını tahsil etmek için açılan icra takiplerine aynen devam edilebileceğinin düşünüldüğü, Çünkü, bahse konu ödemeler/tazminatlar davalı müflis şirket ve/veya dava dışı kefiller tarafından yapılmamıştır. İşte bu bakımdan gerek davacı banka ile dava dışı … A.Ş. arasında akdedilen Ek Kefalet protokolü ve gerekse de Bakanlar Kurulu Kararına atfen sanki hiç ödeme yapılmamış gibi dava dışı kefiller hakkında takiplere aynen devam edilebilineceği nazara alındığında, …’dan tazminat yoluyla tahsil edilen 300.639,86 TL’nın müflis şirketin kredi borcuna mahsup edilemeyeceği görüş ve kanaatine varılmıştır. İşte bu görüş kapsamında ….’dan sağlanan tazminat bedeli kredi borcuna mahsup edilememiştir. (EMSAL Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21 HD 19.12.2019 T. 2018/939 E. ve 2019/1593 s. K)” sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ
Dava; İİK’nun 235. maddesi uyarınca davacı alacağının iflas masasına kayıt ve kabulü istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacının kayıt kabul talebine konu alacağının bulunup bulunmadığı, var ise miktarının tespiti hususlarından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Alacağın esas ve miktarına yönelik istem bulunduğundan mahkememizin görevli olduğu kanaatine varılmıştır.
Taraflar arasındaki dava İİK. 235 ve devamından kaynaklanan, kabul edilmeyen alacağın iflas masasına kaydını amaçlayan ve uygulamada kayıt kabul davası olarak nitelendirilen bir davadır.
Öncelikle ispat müessesesini açıklamakta fayda var. Bilindiği üzere, hakim, davada hangi vakıaların ispat edilmesini tespit ettikten sonra, bu vakıaların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği sorusuyla karşılaşır; buna ispat yükü denir. Kendisine ispat yükü düşen taraf için, bu bir yükümlülük(mükellefiyet) değil, sadece bir yüktür(külfettir). Taraf kendisinin ispat etmesi gerektiği vakıayı ispat edemezse karşı taraf ve mahkeme onu mutlaka ispat etmesini isteyemez, bilakis kendisine ispat yükü düşen taraf , o vakıayı ispat edememiş sayılır.(Kuru, Medeni Usul Hukuku, 2016, sy 319)
Davacı tarafın Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … iflas sayılı dosyasına 394.685,89 TL tutar yönünden kayıt yaptırmak üzere başvurduğunu, iflas masasının alacağı kanıtlar nitelikte evrak sunulmadığından talebin reddine karar verildiği görülmüştür. Akabinde süresinde iş bu davanın açıldığı görülmüştür.
Dava konusu miktar 394.685,89.-TL’ dir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Dava dosyamızda ispat yükü alacaklı olduğunu iddia eden davacı üzerinde olup, tarafların iddiaları doğrultusunda delilleri toplanarak taraf defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına dair ihtaratlı ara karar kurulmuş, inceleme günü sadece davacı taraf incelemeye katılmıştır
Davalı taraf ticari defterlerini dosya içerisine sunmamıştır.
Davacının ticari kayıtlarının ve hukuka uygun hükme esas alınan bilirkişi rapor içeriğinin incelenmesi neticesinde;

– Davacı banka ile davalı kredi lehtarı (asıl borçlu) Müflis … San. Ve Tic. Ltd.şti arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, bahse konu sözleşmeye istinaden muhtelif krediler kullandırılmış olduğu, sözkonusu kredilerin ödenmemesi nedeniyle, davacı bankanın davalı müflis şirketten nakdi ve gayri nakdi alacağının bulunduğu anlaşılmıştır.
– Davacı bankanın müflis şirketin iflas tarihi itibariyle müflis şirketten alacağının, taleple bağlı kalınarak toplam 335.025,89 TL nakdi alacağın ve yine gayri nakdi çek taahhüt bedeli yönünden müflis şirketin, davacı bankadan çok sayıda çek karnesi almış olması sebebiyle 21 adet karşılıksız çıkıp taahhüt bedeli tazmin edilmeyen çek yaprağı bedelinden dolayı toplam 46.725,00 TL gayrinakdi çek taahhüt bedeli alacağı olduğu tespit edilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
2-Kayıt kabule konu 335.025,89-TL nakdi alacağın ve 46.725,00TL gayri nakdi alacak olmak üzere toplam 381.750,80-TL’nin Bakırköy … İflas Müdürlüğünün … İflas sayılı dosyasında iflas tasfiye işlemleri yürütülen müflis (… Sicil Numaralı) … SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ.’nin iflas masasına davacı alacağı olarak KAYIT VE KABULÜNE,
3-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
4-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 179,90-TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 80,70-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 99,20-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
-Davacı tarafça sarf edilen toplam 172,90-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından sarf edilen bilirkişi, tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 5.159,00-TL yargılama giderinin kısmen kabul – red oranı ve takdiren % 96,72′ si olan 4.989,78-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye masrafların davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına),
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/03/2023

Katip ….
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza