Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/731 E. 2023/89 K. 23.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/731 Esas
KARAR NO : 2023/89

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/08/2022
KARAR TARİHİ : 23/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02.03.2023
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde;Davalı şirket vekili tarafından müvekkilleri aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile Kambiyo Senetlerine Özgü yolla icra takibi başlatıldığını müvekkillerine gönderilen ödeme emri tebliği ile öğrenmiş bulunduklarını, icra takibine dayanak senedin; 23.03.2021 keşide tarihli, 30.06.2021 ödeme tarihli, keşidecisi …. San. Tic. Ltd. Şti. Olan, lehtarı …. Hiz. A.Ş. Olan, 10.000.-TL bedelli ve “malen” ahzolunduğu yazılı bono olduğu, ancak, senet borçlusunun tüzel kişiliğe haiz şirket olmasına rağmen bono üzerinde şirket kaşesinin bulunmadığı ve ünvanının da kısmen eksik olduğu, keşideci imzalarının ise …’na ait olmasına rağmen bu kişinin isim-soyisim, T.C. Ve adres bilgilerinin bonoda yazılı olmaması, senedi hangi sıfatla imzaladığının anlaşılamaması nedeniyle söz konusu senedin gerçek anlamda kambiyo senedi niteliğinde olmadığı, biran için takip dayanağı senet her iki borçlu yönünden de kambiyo vasfını haiz bir senet olarak kabul edilse dahi senet üzerinde “…” ibaresi bulunduğunu, dolayısı ile bu durumun her ne kadar mal veya hizmetin alındığının borçlu tarafından ikrarı olarak kabul edilse sözleşmelerle yapılması yüklenilen işler davalı tarafından yerine getirilmediğini ve sözleşmeler gereği gibi ifa edilmediği için müvekkillerinin büyük maddi kayıplara uğradığını, bu nedenlerle davalı şirket tarafından müvekkillerine mal ve hizmet verilmediğinden Bakırköy … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasına dayanak yapılan senetten dolayı müvekkillerimizin davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, icra takibinin iptaline, işin önem ve aciliyetine binaen müvekkillerine icra dosya borcunun tamamının ve ayrıca alacaklının gecikmeden doğan zararlarını karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminatın karşılanması halinde müvekkillerimizin ticari hayatına devamı ve ileride telafisi imkansız zararlarının önlenmesi açısından ihtiyati tedbir yolu ile her iki müvekkilinin tüm menkul, gayri menkul malları ile 3. Kişilerdeki hak ve alacakları ile banka hesapları üzerine haciz ve bloka konulmamasına, varsa konulan tüm haciz ve blokelerin kaldırılmasına, icra veznesine yatırılacak paranın alacaklıya verilmemesine, davalının kötü niyetli olarak icra takibi başlatması nedeniyle İİK’nun 67/2. maddesi uyarınca müvekkiline verilmek üzere alacaklı aleyhine %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama harç ve giderleri ile 1136 Sayılı Avukatlık Kanununun 4667 Saylı Kanunla değişik 164/son fıkrası uyarınca karşı taraf vekalet ücretinin Avukat olarak adımıza hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalının cevap dilekçesi sunmadığı, duruşmalara katılmadığı anlaşılmıştır.
Bakırköy … İcra Müdürlüğünün .. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; alacaklı … Danışmanlık şirketinin, borçlular … ve … Malzemeleri şirketi aleyhine 10.000-TL senede bağlı asıl alacak, 251,48-TL protesto masrafı, 1.720,34 işlemiş faiz alacağı, 24,00-TL protesto masrafına işleyen faiz alacağı olmak üzere TOPLAMDA 11.995,82-TL alacağın tahsili ile asıl alacağına işleyecek faizi ile borçludan tahsilini talep ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, menfi tespit isteminden ibarettir.
Dava konusu, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasına konu 23/03/2021 keşide tarihli, 30/06/2021 ödeme tarihli, keşidecesinin davacılardan … şirketinin olduğu, lehdarın dosyamız davalısı olduğu, 10.000-TL bedelli “….” kayıtlı bonodan ötürü davacıların davalıya borçlu olup olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Öncelikle ispat müessesesini açıklamakta fayda var. Bilindiği üzere, hakim, davada hangi vakıaların ispat edilmesini tespit ettikten sonra, bu vakıaların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği sorusuyla karşılaşır; buna ispat yükü denir. Kendisine ispat yükü düşen taraf için, bu bir yükümlülük(mükellefiyet) değil, sadece bir yüktür(külfettir). Taraf kendisinin ispat etmesi gerektiği vakıayı ispat edemezse karşı taraf ve mahkeme onu mutlaka ispat etmesini isteyemez, bilakis kendisine ispat yükü düşen taraf , o vakıayı ispat edememiş sayılır.(Kuru, Medeni Usul Hukuku, 2016, sy 319)
Menfi tespit davalarında ispat yükü alacaklı olduğunu iddia eden davalı üzerinde olsa da uyuşmazlık eğer kambiyo senedinden kaynaklanıyor ise bu halde ispat yükü uyuşmazlık konusu kambiyo senedinden ötürü borçlu olmadığını iddia eden davacı üzerinde olur. Nitekim olayımızda da ispat yükü uyuşmazlığın kambiyo senedinden kaynaklanamsı nedeniyle davacılar üzerindedir. Tafların delilleri bu muvacehe ölçüsünde değerlendirilmiştir.
Somut olayımızda davacı her ne kadar kambiyo senedi ön yüzünde borçlu şirketin unvanının ve kaşesinin eksik olduğunu dolayısıyla kambiyo senedi vasfını haiz olmadığını iddia etmişse de uyuşmazlık konusu kambiyo senedi incelendiğinde ön yüzünde borçlu şirketin vergi numarasının bulunduğu, kaşe bulunmasa da bu hususun esasa etkili olmadığı, zira kaşenin bulunmasının zorunlu unsurlardan olmadığı, ön yüzünde çift imzanın bulunduğu, çift imza halinde ikinci imzanın şirket yetkilisine ait olduğunun kabulü gerektiği, ikinci imzanın aval hükmünde olduğu, bu nedenle diğer davalı şirket yetkilisinin de keşideci şirket ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu anlaşılmakla bu iddia mahkememizce yerinde görülmemiştir.
Davacıların dayandıkları bir başka iddia ise kambiyo senedinin malen kaydını içerdiğini ve sözleşme ilişkisi içerisinde davalıya verildiği, davalının üzerine düşen yükümlülüğünü yerine getirmediği iddiası olup, bu iddia da ispata muhtaç olduğundan mahkememizce yerinde görülmemiştir. Şöyle ki; bilindiği üzere kambiyo senetleri illetten mücerret olup, sebep aranmaz. Fakat kambiyo senedinin veriliş amacının soyut borç ikrarı dışında bir husus olduğunu iddia eden taraf bu hususu yazılı delille ispatlamalıdır, davacılarca uyuşmazlık konusu kambiyo senedinin dava dilekçesinde belirtilen sözleşmeler nedeniyle verildiği hususu yazılı delille ispatlanamamış olup, konuya ilişkin yemin delili hatırlatılmasına ve süre verilmesine rağmen yemin delili de kullanılmamıştır. Bu durumda bu konudaki iddialar da yasal delillerle ispatlanamadığı, davacılar taleplerinin soyut beyan hükmünde kaldığı dikkate alınarak “tevehhüme itibâr yoktur” (soyut beyana değer verilemez-Mecelle-i Ahkâm-ı Adliyye) kuralı gereği aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
A)Her ne kadar davacının tedbir talebi kabul edilmiş ise de teminat süresi yatırılıp tedbir kararı uygulanmadığından davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 179,90-TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 204,87-TL peşin harçtan mahsubu ile artan 24,97-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacı tarafa İADESİNE,
3-Davalı kendisin bir vekil ile temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil eden davalıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
Dair; MİKTAR YÖNÜNDEN KESİN olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/01/2023

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza