Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/679 E. 2022/745 K. 12.08.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/679 Esas
KARAR NO : 2022/745 Karar

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 22/07/2022
KARAR TARİHİ : 12/08/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/08/2022
Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket yetkilisinin 20/07/2022 tarihinde “…. Mah. … Cad. … Sk. No: 5 Güngören/İstanbul” adresinde bulunan şirket merkezinden sermaye artırımı yapmak için muhasebecisi ile görüşme yapmak üzere karar defterinin de içinde bulunduğu çanta ile ticari taksiye binerek muhasebecesinin iş yerine gittiğini, muhasebe bürosunda karar defterinin yanında olmadığını fark eden şirket yetkilisinin seyahat ettiği taksinin plakasını da almadığından tüm arama ve soruşturmaya rağmen karar defterinin bulunamadığını, anılan nedenle müvekkili şirkete ait karar defterinin zayi olduğunu, karar defterine işlenen kayıtların ticaret sicile işlendiğinden ve esaslı defterlerden olmamakla beraber ticari faaliyetlerini sürdüren müvekkili şirketin sermaye arttırımı ve sair işlemlere devam edebilmesi ile birlikte müvekkilinin ileri doğacak sorumluluklarının engellenmesi bakımından, karar defterine ilişkin zayi belgesi düzenlenmesini, bunun hemen mümkün olmaması halinde ve kararının tesisinin uzun bir süre alması ihtimali dahilinde sermaye arttırımı yapabilmek için tedbiren yeni karar defteri çıkarma hususunda yetki verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; TTK’nun 82. maddesi atfı gereğince zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından bildirilen tanıklar mahkememizce bizzat dinlenilmiştir.
Mahkememizce dinlenen davacı tanığı … beyanında, ” Ben, davacı şirkette ön muhasebe bölümünde çalışırım. Temmuz ayının 20’sinde şirket yetkilimiz olan …. Bey muhasebe ofisine götürmek için benden karar defterini istedi. Normalde karar defteri şirkette bulunur. Ben kendisine karar defterini verdim. Şirketimizin yetkililere tahsisli taksi bulunmadığından …. Bey caddeden bir taksi çevirerek bu taksi ile muhasebe bölümüne gitti. Orada bir süre oturduktan sonra karar defterinin olmadığını fark etmiş. Ben, o kısımları bilemiyorum. Aynı gün içinde … Bey benim yanıma tekrar gelerek kendisine karar defterini verip vermediğimi sordu, bir süre şirkette araştırdık ama karar defterini bulamadık. Defteri bulamadığımız için bir sonraki gün tutanak tuttuk ve dava açıldı diye biliyorum. Bana göstermiş olduğunuz tutanak suretindeki imza bana aittir. Benim olaya ilişkin bilgim ve görgüm bu kadardır ” demiştir.
Mahkememizce dinlenen davacı tanığı … beyanında, ” Ben, davacı şirkette yaklaşık 11 yıldır genel müdür olarak görev yapıyorum. Normalde karar defterimiz muhasebe bölümünde şirkette bulunur. Şirketimiz sermaye arttırımı kararı alacaktı. Şirket yetkilimiz …. Bey, sermaye arttırımı kararı ile ilgili olarak hem danışanımız hem de mali müşavirimiz olarak bizim ile çalışan büroya yanında karar defteri ile gitmek istemiş. … Hanım’dan karar defterini sabah saatlerinde alarak çıkmış ve bu olay Temmuz ayının 20’sinde olmuş. Ben bu olayı ayın 21’inde öğrendim. Yani olaydan 1 gün sonra haberim oldu. Şirkette her yeri araştırdık ancak defteri bulamadık. Bana göstermiş olduğunuz tutanak suretindeki imza bana aittir. Benim olaya ilişkin bilgim ve görgüm bu kadardır” demiştir.
TTK’nun 82/7 maddesi “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir.” düzenlemesini içermektedir. Anılan yasa maddesinde zayi belgesi verilmesini gerektiren afet halleri sınırlı şekilde sayılmamış ise de zayi belgesi verilebilmesi için maddede belirtilenler gibi hallerden birinin olayda mevcut olması ve defterlerin zayi olmasında kusur ve sorumluluğunun bulunmaması, tedbirli bir tacir gibi davranmasına rağmen zayi olayına engel olamamış durumda olması gerekir.
Somut olay, yukarıda anlatılan tespit, tanık anlatımları ve yasal düzenlemeler çerçevesinde değerlendirildiğinde, davacı şirkete ait karar defterinin ticari takside unutulduğu ve bulunamadığı iddia edilmiş ise de; zayi belgesi istenebilmesi için, yangın, su baskını, yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık olayının gerçekleşmesi nedeniyle defter ve belgelerin zıyaa uğraması gerektiği, somut olayda 6102 sayılı TTK’nun 82/7.maddesindeki koşulların gerçekleşmediği, kaldı ki davacı şirket tacir olup tacir olmanın hüküm ve sonuçları kapsamında basiretli davranma yükümlülüğü altında olduğu, bu hali ile davaya konu edilen defterin kasaya alınması, özenle korunması ve saklanmasının asıl olduğu, davacı şirketin bu yönden gerekli özeni de göstermediği davacının basiretli bir tacir gibi dikkatli ve özenli davranmaması nedeniyle kendi kusurlu davranışları ile karar defterinin kaybolmasına sebep olduğu gibi zayi belgesi istenilen defterin taksi de unutulması hususunun da TTK 82/7 maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesini gerektirir hallerden olmadığı anlaşılmakla; davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından bakiye harç tayinine yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra DAVACIYA İADESİNE,
5-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince davacının talebi halinde gerekçeli kararın TEBLİĞİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/08/2022
Katip …
¸

Hakim …
¸