Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/640 E. 2022/984 K. 03.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/640 Esas
KARAR NO : 2022/984

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/07/2022
KARAR TARİHİ : 03/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15.11.2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinden özetle; 2021 vadeli poliçe ile Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı ….. plaka numaralı araç 7.7.2020 tarihinde kazaya karıştığını, davaya konu kaza sonucu müteveffa … vefat ettiğini, vefat eden müteveffanın desteğinde bulunan hak sahipleri tarafından maddi ve manevi talepli yapılan talep sonucunda maddi ve manevi tazminat taleplerine istinaden ihtiyari arabuluculukta toplam509.589,5 TL ödendiğini, arabuluculuk tutanakları ve ödeme dekontları dava dilekçelerinin eklerinde yer almakta olduğunu, kaza tespit tutanağında da belirtildiği üzere ait araç; 2918 sayılı KTK’nın 47/1-b ve 51/2-c Maddesini ihlal uyarınca asli ve ağır kusurlu olduğunu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nın “Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması Ve Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı” başlıklı B.â4. maddesi uyarınca aşağıdaki hallerde sigortacı sigortalısına rücu edebilir; bu nedenlerle Fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 509.589,5 -TL’nin ödeme tarihinden itibaren, işleyecek avans faizi ile mahkeme masrafları ve vekâlet ücreti ile davalıdan tahsilini davalıya ait menkul ve gayrimenkuller üzerine üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi amacıyla tebligat icra edilmeksizin ve teminatsız olarak HMK m. 389 ve m.392 uyarınca ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacı tarafın, Trafik sigortası genel şartlarına göre kaza yapan otobüs şoförünün trafik kurallarını ağır kusurlu olarak ihlal etmiş olması nedeniyle ödediği bedeli sigortalısına rücu edebilir iddiasını da kabul etmediklerini, Şereflikoçhisar …. Asliye Ceza Mahkemesinin, Şoföre bilinçli taksirle ölüme sebebiyet verme suçundan ceza vermiş olması, bu cezanın kesinleşmediği, dahillerinde olmayan bir karar olması ve bunun ağır kusur olarak nitelendirilememesi nedenleriyle rücu şartları oluşmayacağını, trafik kazalarının %99 unun kural ihlali sonucu gerçekleştiği düşünüldüğünde, sigorta şirketlerinin, her kaza için aracını sigorta ettiren kişi veya kurumdan ödediği tazminatı geri alması hali; sigorta ettirenin aracını sigorta ettirmesindeki yani kendini maddi zararlardan korumaya yönelik işlemi yaptırmasındaki ve trafik kanununun varlık amacına tamamen aykırı olduğunu, davacı tarafın trafik kanununun davamızdaki kaza ile ilgili ağır kusur hali iddiasını ve rücu hakkının olduğu iddiasını kabul etmediklerini, bu nedenlerle tazminat miktarı belirlenmeksizin sırf davacının ödeme belgesi üzerine açılan tazminat miktarını, kaza kusur oranını, kazanın şeklini ve rücu şartlarını kabul etmediklerinii, davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini savunmuş ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davanın; taraflar arasındaki …. araç ile 07.07.2020 tarihinde yaşanan kaza sebebiyle tutulan kaza tespit tutanağının da doğruluğu, kusur oranları nedeniyle uğranılan zarara karşılık rücuen tazminat talebine ilişkin olduğu anlaşıldı.
Dosyaya delil olarak; Noterler Birliğinden ….. plakalı araca ait tescil bilgileri, Şereflikoçhisar …..Asliye Ceza Mahkemesinin ….. Esas sayılı dosyası celp edilmiştir.
Mahkememizin 07/07/2022 tarihli tensip tutanağı ile ile UYAP’tan celp edilen Şereflikoçhisar …..Asliye Ceza Mahkemesinin …..Esas sayılı ceza dava dosyasının incelemesinde; Sanık ….’ün üzerine atılı taksirle bir kişinin ölümüne sebebiyet vermek suçunu işlediği; 07.07.2020 tarihinden sürücü …’ün yönetimindeki dava konsuu araç ile Ankara ili Şereflikoçhisar ilçesi e-70 karayolunda Aksaray ili istikametinde ….. kavşağında ışıklarda durmayarak kırmızı ışıklarda durmayarak kırmızı ışık ihlali yapması ile ….. plakalı motosiklet sürücüsü …’a çarpması sonucu ölümlü trafik kazasının meydana geldiği sanığın eylemine uyan TCK’nun 85/1. maddesi gereğince suçun işleniş biçimi ve özelliği, suç konusunun önem ve değeri, sanığın taksire dayalı kusurunun ağırlığı ile meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı da nazara alınarak sanığın taktiren ve teştiden 5 yıl hapis cezası ile cezalandırıldığı, sigortalı sürücüsü hakkında mahkumiyet kararının sadece sanık …
tarafından İstinaf’a itiraz edildiği anlaşılmıştır.
13/02/2020 Düzenleme tarihli Sigorta Poliçesinin incelenmesinde; Somut olayda …’ı n ölmesiyle; …. Plakalı …. tescil numaralı …. markalı 2013 …. modelli sigorta konusu araç bilgilerinin incelenmesi ile sigortanın zorunlu mali sorumluluğu (trafik sigortasının) ölüm ve sürekli sakatlık hallerinde kişi başı limitinin 410.000,00-TL olduğu, kaza başı ise 12.710.000,00-TL limitin bulunduğu, sigorta şirketine başvuran bilgilerinin …,…., ….., ….., ……, …. , ….. (anne) olduğu anlaşılmıştır.
TÜM DOSYA MUHTEVİYÂTI KÜLLÎYEN TETKÎK EDİLDİĞİNDE;
Dava, meydana gelen kaza nedeniyle dava dışı zarar görene ödenen bedelin, dava dışı sürücünün ağır kusuru nedeniyle poliçede belirlenen teminattan muaf olunması iddiasına dayanılarak davalı sigortalıdan rücuan tahsili davasıdır.
Davamızda ispat yükü davacı üzerinde olup, taraf iddia ve savunmaları bu muvacehe ölçüsünde değerlendirilmiştir. Dosya kapsamında yapılan araştırma neticesinde dava dışı sürücü …’ün sevk ve idaresinde bulunan davalıya ait araç ile trafik kazasının meydana geldiği, meydana gelen ölüm ile dava dışı sürücünün mahkumiyetine karar verildiği ve dava dışı sürücü hakkında bilinçli taksir hükümlerinin uygulandığı anlaşılmıştır.

Kazanın meydana geliş sebebi ceza dosyasında alınan raporla sabit olup söz konusu ceza dosyasındaki kararı da sadece sanık istinaf ettiği dikkate alındığında kazanın oluşumu ve kusur tespiti bu talep bakımından tartışılması gereken husus olmayıp iddia ve savunma kapsamında davacının kazada sal kırmızı ışık ihlali rücu sebebi olarak genel şartlarda belirtildiği üzere ‘ağır kusur’ olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği gereken bir husustur.
Kazanın kırmızı ışık ihlali sonucunda kavşakta meydana geldiği sabit olup bu hususta teknik inceleme yapılmasına gerek görülememiştir. Eldeki delille kaza tespit tutanağı ve görgü tanıkları yeteli bulunmuştur. Kamera kayıtları da bu hususu doğrulamıştır. Bu aşamadan sonra ceza dosyasının kesinleşmesi beklenmemiştir.
Tartışılması gereken hususu Kaza lespil tutanağırıda da açıkça belirtildiği gibi sigortalının salt kırmızı ışık ihlali hususu ağır kusur olarak nitelendirilip nitelendirilmeyeceği durumudur.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nın
“Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması Ve Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı” başlıklı B.4. maddesi uyarınca aşağıdaki hallerde sigortacı sigortalısına rücu edebilir; “Sigortalıya başlıca şu nedenlerle rücu edilir: Tazminatı gerektiren olay, sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kasti bir hareketi veya ağır kusuru sonucunda meydana gelmiş ise bi(Değişik:RG-2/2/2016-29612) Tazminatı Ggerektiren olay, aracın ilgili mevzuat hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan veya geçerliliğini yitirmiş sürücü sertifikasına sahip ya da ehliyetine geçici/sürekli el konulmuş kimseler tarafından sevk edilmesi veya trafik kurallarının ağır kusur ile ihlali sonucunda meydana gelmiş ise rücu hakkı bulunduğu düzenlenmiştir.
Görüldüğü gibi, maddede tam kusurdan değil kasıt veya ağır kusurdan söz edilmektedir. Hükme esas alınan mahkemesi dosyasında bilirkişi raporunda sigortalı araç sürücüsünün kırmızı ışıklı trafik işaretinde geçme kuralını ihlal etmesi nedeniyle kazanın meydana gelmesinde %100 oranında yani tam kusurlu olduğu kabul edilmiş ise de ağır kusur kavramı özel hukuk kavramı olup kasıt olmamakla beraber kasta yakın bir kusurun mevcudiyetini ifade eder. Dava konusu olayda ise davalı sigortalı aracın sürücüsünün salt kırmızı ışıkta geçmesi nedeniyle trafik kurallarına aykırı davranışı nedeniyle %100 kusurlu bulunması, başlı başına kasıtlı yada ağır kusuru olduğu anlamına gelmez.
Yargıtay içtihatlarında da istikrar kazandığı üzere, ağır kusur kavramı özel hukuk kavramı olup kasıt olmamakla beraber kasta yakın bir kusurun mevcudiyetini ifade etmektedir. Dava konusu olayda ise sigortalı aracın sürücüsünün trafik kurallarına aykırı davranışı nedeniyle tam kusurlu olduğunun kabul edilmesine rağmen bu durum başlı başına kasıtlı ya da ağır kusuru bulunduğu anlamına gelmeyecektir. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ….. Hukuk Dairesi Dosya No: …. Karar No: …….. İlamı ) Dava dışı sürücünün suça konu eyleminin bilinçli taksir-ağır kusurla işlediğinin hüküm altına alınmasının tazminat hukuku bakımından aranılan ağır kusur halinden farklı olduğu, ancak kasıt veya olası kastın tazminat hukuku anlamında ağır kusur kavramına karşılık gelebileceği, dava dışı sürücünün kırmızı ışıkta geçmesinin ceza yargılamasında bilinçli taksir halini oluştururken hukuk yargılamasında aranılan ağır kusur durumuna karşılık gelmediği, hasarın teminat dışında kaldığına ilişkin ispat yükünün TTK’nin 1282.maddesi hükmü gereğince sigortacıya düştüğü, sigorta ettirene rücu sebepleri belirli olup davacı tarafından rücu sebeplerinin ileri sürülüp kanıtlanmadığı (aynı yönde bknz, Yargıtay …. HD. …. Esas, …… Karar sayılı İlâmı) dikkate alınarak dava hakkında aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 8.702,52-TL harçtan mahsubuna, artan 7.991,92-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa İADESİNE,
3-Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin 6325 Sayılı Kanun madde 18/A-11 uyarınca davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Davalının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13.maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00 -TL maktu ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
7-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara TEBLİĞİNE,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere hazır olan taraf vekillerinin yüzlerine karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/11/2022

Başkan ….
¸e-imza
Üye …..
¸e-imza
Üye …..
¸e-imza
Katip …..
¸e-imza