Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/624 E. 2023/505 K. 22.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/624 Esas
KARAR NO : 2023/505

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/07/2022
KARAR TARİHİ : 22/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08.06.2023
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Her iki davacı şirketin de ortağı/temsilcisi …. ile oğlu ….. olduğiunu, Keşidecisi davacı ….. Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi olan, …bank …. şubesindeki …. iban numaralı hesaptan ….. seri numaralı 23.06.2022 keşide tarihli 27.750,00 $ bedelli bir adet TACİR çekini şirket yetkilisi … tarafından düzenlenerek, temsilcisi bulunduğu diğer davacı …. Sanayi Tekstil Dış Ticaret Limited Şirketi adına keşide edildiğini, Lehdar …. Sanayi Tekstil Dış Ticaret Limited Şirketinin kaşe ve imzasıyla işbu çek dava dışı …..Sanayi Ticaret Limited Şirketi’ne (… vergi kimlik numaralı bu firma İstanul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün …..sicil numarasında kayıtlı, … mh. Gazeteci … sk. No. …., Beşiktaş-İstanbul adresinde kurulu olup inşaat taahhüt işleri yapmaktadır) mal alımı için avans ödemesi olarak teslim edildiğini, … Sanayi Ticaret Limited Şirketi malzeme satışına avans olarak aldığı davaya konu çek karşılığında müvekkili ….Sanayi Tekstil Dış Ticaret Limited Şirketini taahhütünü yerine getirmediğini ve çeki de kaybettiğini iddia ettiğini, Davacı şirket yetkilisi çekin zayi sebebiyle iptali için dava açmasını talep ettiğinde, bu işi takip edecek bilgi ve avukat görevlendirecek parası olmadığından bahisle çek iptali davası açmaya yanaşmadığını, bu aşamada müvekkili …. Sanayi Tekstil Dış Ticaret Limited Şirketi, bahse konu çekin zayi sebebiyle iptali talebiyle Bakırköy… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasıyla dava açmış mahkemece 17.06.2022 günü ödeme yasağı verdiğini, çekin keşide tarihi olan 23.06.2022 tarihinde … Sanayi Ticaret Limited Şirketinin tek sahibi ve yetkilisi olan … T.C. Kimlik Numaralı …. isimli şahıs, kaybettiğini iddia ettiği davaya konu çeki tahsil için …bank …. şubesine şirket kaşe ve imzasından sonra şahsi imzasıyla ibraz ederek tahsile çalıştığını, Davalı ….’ün, çekin ibrazında ödeme yasağı olduğunu öğrenmesi üzerine bu kez Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesine 27.06.2022 tarihinde ihtiyati haciz başvurusunda bulunduğunu, mahkemenin … Değişik İş …..Karar sayılı ihtiyati haciz karıyla keşideci …..Makina ve lehdar ….. hakkında ihtiyati haciz kararı aldığını, alınan ihtiyati haciz kararı Bakırköy …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasıyla işleme konulduğunu ve her iki davacının banka hesapları ve sair hak ve alacakları haczedildiğini, gelinen aşamada, müvekkillerinin davalı şahsa Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasında, takibe konu edilen çekin bedelsiz olması, çetin tahsilinin kolaylaştırılması için muvazaalı şekilde davalı şahsa devri sebebiyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davacılara karşı Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı icra dosyasıyla başlatılan kambiyo takibinin, İcra ve İflas Kanunu 72/3. Maddesi uyarınca davada verilecek hükmün kesinleşmesine değin teminatsız, yahut mahkemece uygun görülecek teminat karşılığında tedbiren durdurulmasına, Davacıların davalıya Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı icra dosyasından borçlu olmadıklarının ayrı ayrı tespitine, icra dosyaya sunulacak teminat mektubunun paraya çevrilmemesi yahut icra hesabına depo edilecek paranın dava sonuna kadar alacaklı tarafa ödenmemesi için ihtiyat tedbir kararı verilmesine, davalının, çekin bedelsizliğini bilmesine rağmen haksız ve kötü niyetli olarak tahsili için icra takibi başlatması nedeniyle takip alacağının % 20’si oranında inkar tazminatıyla yargılama giderleri ve vekalet ücretinden de sorumlu tutulması yönünde karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacılardan lehdar “…” ciranta sıfatı ile sırf ödemeden men kararı alınması adına kötü niyetli olarak Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasından çek iptali davası açarak ödemeden men kararını aldığını, amacın tedavüle konulan çeke karşı bankanın “karşılıksızdır” işlemi yapmasının önüne geçmek ve keşideci şirketin Çek Kanunu’ndan ve Karşılıksız Çek Keşide Etmekten kaynaklanan sorumluluğunun bertaraf edilmesine yönelik olduğunu, kötü niyetli ve tahsilini geciktirmeye matuf olduğunu, Ticaret Kanunu ve uygulamada çekin ödeme aracı olması nedeni ile, davacı keşideci tarafından tedavüle konulan çekin, sonraki cirantalar arasında yaşanan ticari ihtilaf nedeni ile ödenmemesi ve bu durumun defi olarak ileri sürülmesi, kıymetli evrakın mücerretliği ve alt ilişkiden bağımsızlığı prensibine de gölge düşürdüğünü, bu nedenle, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacının iddiasında bahsedildiği şekli ile, dava dışı cirantalardan “…” isimli şirketin taahhhüdünü yerine getirmediği varsayılsa dahi, işbu iddianın keşideci tarafından müvekkiline dermeyan edilebilmesine hukuki imkan bulunmadığını, anılan ilişki davacılardan lehdar “….” ile dava dışı ciranta “…” arasında çözümlenmesi gereken bir uyuşmazlık olduğundan, anılan durumun davacı keşideci tarafından davalı müvekkiline sirayet ettirilemeyeceğinin izahtan vareste olduğunu, huzurdaki davada, davacılar tarafından yaklaşık ispata dair herhangi bir yazılı delilin v.s. sunulmadığından, davacılar tarafından ileri sürülen iddiaların hukuk yargılaması genel prensibi gereğince davacılar tarafından ispatlanması gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine, davacıların kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine ve tüm yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası uyaptan celp edilmiş, icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı …. ‘ün , borçlular …. Sanayi Tekstil ve Vahdet Tekstil Makina Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. İle bir kısım borçlular aleyhine 512.705,00-TL (60.617,37-USD) alacağın borçlulardan takip tarihinden itibaren USD alacak için işleyecek yıllık %3 USD Mevduata Bankalarca uygulanan azami yıllık faiz ve değişen oranlardaki faizi ile birlikte icra harç ve masrafları ile birlikte tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.
…bank Genel Müdürlüğüne davaya konu çekin ibraz edilip edilmediğinin ve bankalarına kim tarafından ibraz edildiğine ilişkin bilgilerin celp edildiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; kambiyo senedine dayalı menfi tespit talebine ilişkindir.
Öncelikle ispat müessesesini açıklamakta fayda var. Bilindiği üzere, hakim, davada hangi vakıaların ispat edilmesini tespit ettikten sonra, bu vakıaların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği sorusuyla karşılaşır; buna ispat yükü denir. Kendisine ispat yükü düşen taraf için, bu bir yükümlülük(mükellefiyet) değil, sadece bir yüktür(külfettir). Taraf kendisinin ispat etmesi gerektiği vakıayı ispat edemezse karşı taraf ve mahkeme onu mutlaka ispat etmesini isteyemez, bilakis kendisine ispat yükü düşen taraf , o vakıayı ispat edememiş sayılır.(Kuru, Medeni Usul Hukuku, 2016, sy 319)
Menfi tespit davalarında her ne kadar ispat yükü alacaklı olduğunu iddia eden davalı üzerinde olsa da söz konusu ilişkinin kambiyo ilişkisi kapsamında olması halinde ispat yükü davacıya geçmektedir. Zira hukukumuzda kambiyo senedinden kaynaklı alacak illetten mücerrettir yani başka bir deyişle sebepten soyuttur. Nitekim uyuşmazlığımız kambiyo senedinden kaynaklanmakta olup, artık burada ispat yükü borçlu olmadığını iddia eden davacı üzerindedir.
Bu açıklamalardan sonra somut olayımıza dönecek olur isek, davacılar temelde davaya konu çekin bedelsiz olduğu ve davalının bunu bildiğini iddia ederek borçlu olmadıklarının tespitini talep etmişlerdir. Ne var ki uyuşmazlığın kambiyo vasfını haiz çekten kaynaklandığı dikkate alındığında davacı defterlerinin incelenmesine mahkememizce gerek duyulmamıştır. Aynı şekilde davalının tacir olmadığı, olsa bile davaya konu çekin kambiyo senedi olması nedeniyle illetten mücerret olduğu, ticari defterlerde kayıtlı olmamasının tespitinin yargılamaya katkısı olmayacağı kanaatine varılmıştır.
Davaya konu çekin sahteliği söz konusu değildir. Davacılar dava dışı ciranta ile arasındaki ticari ilişki nedeniyle davaya konu çekin bedelsiz olduğunu iddia etmekte olup, bu husus şahsi defi niteliğindedir. Şahsi defiler ancak ilişkide bulunan tarafları bağlayacak olup, iyi niyetli olduğunu iddia eden üçüncü kişilerin bu durumu bildiği ispat edilmediği müddetçe bu savunmaya değer verilemez. Davalı ile dava dışı cirantanın birbirlerini tanıyor ve başka şirkette yetkili olmaları sırf borçlu zararına hareket edildiğinin ispatı için yeterli değildir. Bunun için ayrıca davacıların bedelsizlik iddiasını ispatlaması gerekmektedir. Fakat olayımızda bedelsizlik iddiası olarak şahsi defi ileri sürülen dava dışı şirket …. şirketi dosyamızda taraf olmadığından bu iddiaya ilişkin inceleme yapılamayacağından itibar edilmemiştir.
Gelinen aşamada davacın ispat yüküne bağlı olarak kendisine yemin delili hatırlatılmış, yemin delilini kullanmayacağını beyan etmiştir. Dosya kapsamına göre davacıların iddialarını ispatlayamadığı, yargılama sırasında her ne kadar mahkememiz tedbir kararı kaldırılmış ise de tedbirin uygulanmış olduğu gözetilerek hem ispatlanamayan davanın esası hem de İİK madde 72/4 gereği aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-İİK Madde 72/4 uyarınca mahkememizce daha önce tedbir kararı verilmiş ve bu tedbir kararı uygulanmış olduğundan asıl alacağın %20’sine tekabül eden tazminatın DAVACILARDAN TAHSİLİ İLE DAVALIYA KARAR KESİNLEŞTİĞİNDE ÖDENMESİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 179,90-TL maktu ilam ve karar harcının davacı tarafından peşin yatırılan 8.248,32-TL harçtan mahsubuna, artan 8.068,42-TL harcın davacı tarafça talep edildiğinde ve karar kesinleştiğinde DAVACILARA İADESİNE,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 70.618,95 -TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
4-Davalı tarafça yapılan 50-TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerine BIRAKILMASINA,
6-Gider avansından artan avans var ise karar kesinleştiğinde DAVACIYA İADESİNE
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/05/2023

Katip ….
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza