Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/61 E. 2022/209 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/61 Esas
KARAR NO : 2022/209

DAVA : Hakem Tayini (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/01/2022
KARAR TARİHİ : 03/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18.03.2022
Mahkememizde görülmekte olan Hakem Tayini (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ; taraflar arasında 20/03/2018 tarihinde “… Sözleşmesi ” imzalandığını, akabinde yine aynı taraflar arasında 16/08/2018 tarihinde önceki sözleşmeye atfen fesih protokolü düzenlendiğini, fesih protokolüne göre davalı tarafından 327.000, 00 TL bedelin davalı tarafından davacıya ödenmesi gerekirken bu bedel ödenmediğini, fesih protokolüne göre taraflar arasında sözleşmenin ifası sırasında çıkacak sorunların öncelikle tarafların seçeceği kişiler arasında uzlaşma yolu ile çözümlenmesi, bu yolla sonuca varılamadığı takdirde Avukatlık Kanununun 35/A kapsamında sorunun giderilmesi karalaştırıldığını, bu iki formülle de çözüme ulaşılamaz ise bu defa hakeme müracaat yoluna başvurulacağı kararlaştırıldığını, fesih sözleşmesi kapsamında müvekkili tarafından Bakırköy ….. Noterliğinin 10 Şubat 2021 tarih …. yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek uzlaşma için davet edildiğini, davalı tarafından aylarca bu yönde hiç bir olumlu yaklaşım gösterilmediğini, akabinde yine müvekkili adına Beykoz .. Noterliğinin 29.Kasım 2021 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarname ile davalıya ihtarname gönderilerek bu defa, sözleşmede kararlaştırıldığı gibi Avukatlık Kanunu 35/A maddesi gereği anlaşma yapılmak ve tarafların arasındaki sorunun çözüme kavuşturulması yönünde davet edildiğini, ancak davalının sözleşmede yer alan diğer çözüm yollarına ilişkin davetlerimize icabet etmemesi sonucu, kararlaştırılan tahkim yoluna müracaat etme zarureti hasıl olduğunu belirterek fesih protokolünde yer alan ancak tarafsızlığına ilişkin kuvvetli şüpheye sahip olduğumuz hakem ….’ı ret ettiğimizi beyanla, hakemlikten azline, davalı taraf ile müvekkil arasındaki hukuki ihtilafın çözümü için tarafsız bir hakemin tayinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; eldeki dava her ne kadar hakem tayinine ilişkin bir dava olsa dahi, karşı tarafın tahkim sözleşmesini sunmadığını, hakem tayinine ilişkin bir davada tahkim sözleşmesinin sunulmaması nedeniyle davanın ilerlemesi mümkün gözükmediğini, davacı tarafın hakem tayini için gerekli usulü de takip etmediğini, müvekkili şirketle yapılan görüşmelerde dava dilekçesinde iddia edildiği gibi bir husus olmadığı öğrenildiğini, …. ile müvekkili şirket arasında herhangi bir avukat-müvekkil ilişkisi bulunmadığını belirterek davanın reddine, basit yargılama usulünde davacının tüm delillerini dava dilekçesi ile sunma zorunluluğu olduğundan sonradan sunulacak delillere itibar edilmemesine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ:
Dava; HMK 416.ve devamı uyarınca hakem tayini istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmıştır.

Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, hakem tayini isteminden kaynaklandığı, hakem tayini talep edilebilirlik koşullarının oluşup oluşmadığından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünden gönderilen sicil kayıtlarına göre, … sicil nolu … Konut İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin 09/07/2013 tarihinde kurulduğu, …. Mah. … Sk. … Blok Apt. No:…. Başakşehir/İstanbul adresinde sicil kain olduğu ve sicil kaydının faal olarak devam ettiği, şirket yetkililerinin …,…,… oldukları, merkez adresi itibariyle mahkememizin kesin yetkili olduğu görülmüştür.

Hakem seçimi HMK’nın 410.maddesi uyarınca tahkim yargılamasında mahkemece yapılacağı belirtilen işlerden olup, görevli mahkeme taraflar arasındaki hukuki ilişkinin konusuna ve bu konuya göre görevli mahkemenin asliye hukuk veya asliye ticaret olduğu tespit edilmiştir. Bu yasal düzenlemelere göre mahkememiz görevli ve yetkilidr.
Taraflar arasındaki sözleşemeye göre 7,1 Maddesi’nin “sözleşmeden doğacak doğabilecek anlaşmazlıklarda önce hakeme başvurulacaktır. hakem vasıtası ile de anlaşmazlık çözülemezce anlaşmazlığın çözümü için İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğu kararlaştırılmış olup dava açmadan önce uyuşmazlık konusunda hakem seçimi için davalı tarafa ihtarname gönderilmiş olup davalı taraf cevap vermediğinden hakem tayininin taraflarca belirlenememesi nedeniyle iş bu eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMKnun 416.maddesinde “(1) Taraflar, hakem veya hakemlerin seçim usulünü kararlaştırmakta serbesttir. Taraflarca aksi kararlaştırılmamışsa hakem seçiminde aşağıdaki usul uygulanır: a) Ancak gerçek kişiler hakem seçilebilir. b) Tek hakem seçilecek ise ve taraflar hakem seçiminde anlaşamazlarsa hakem, taraflardan birinin talebi üzerine mahkeme tarafından seçilir. c) Üç hakem seçilecek ise taraflardan her biri bir hakem seçer; bu şekilde seçilen iki hakem üçüncü hakemi belirler. Taraflardan biri, diğer tarafın bu yoldaki talebinin kendisine ulaşmasından itibaren bir ay içinde hakemini seçmezse veya tarafların seçtiği iki hakem seçilmelerinden sonraki bir ay içinde üçüncü hakemi belirlemezlerse, taraflardan birinin talebi üzerine mahkeme tarafından hakem seçimi yapılır. Üçüncü hakem, başkan olarak görev yapar. ç) Üçten fazla hakem seçilecek ise son hakemi seçecek olan hakemler yukarıdaki bentte belirtilen usule göre taraflarca eşit sayıda belirlenir. d) Hakemin birden fazla kişiden oluşması hâlinde en az birinin kendi alanında beş yıl ve daha fazla kıdeme sahip bir hukukçu olması şarttır. (2) Hakemlerin seçim usulünü kararlaştırmış olmalarına rağmen; a) Taraflardan biri sözleşmeye uymazsa, b) Kararlaştırılmış olan usule göre tarafların veya taraflarca seçilen hakemlerin hakem seçimi konusunda birlikte karar vermeleri gerektiği hâlde, taraflar ya da hakemler bu konuda anlaşamazlarsa, c) Hakem seçimi ile yetkilendirilen üçüncü kişi, kurum veya kuruluş, hakemi ya da hakem kurulunu seçmezse, hakem veya hakem kurulunun seçimi, taraflardan birinin talebi üzerine mahkeme tarafından yapılır. Mahkemenin, gerektiğinde tarafları dinledikten sonra bu fıkra hükümlerine göre verdiği kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz. Mahkeme, hakem seçiminde tarafların sözleşmesini ve hakemlerin bağımsız ve tarafsız olması ilkelerini göz önünde bulundurur. Üçten fazla hakem seçilecek hâllerde de aynı usul uygulanır.” hükmü mevcuttur.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, sözleşme, ticaret sicil kayıtları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı her ne kadar tahkim sözleşmesiyle tayin edilen hakemin tarafsızlığı nedeniyle çekinmesi ve yerine başkasının atanmasını talep etmiş ise de öncelikle tahkim sözlemesinin geçerli olup olmadığı noktasında yapılan incelemede
“…. Sözleşmesi ” imzalandığını, akabinde yine aynı taraflar arasında 16/08/2018 tarihinde önceki sözleşmeye atfen fesih protokolü düzenlendiğini, fesih protokolüne göre davalı tarafından 327.000, 00 TL bedelin davalı tarafından davacıya ödenmesi gerekirken bu bedel ödenmediğini, fesih protokolüne göre taraflar arasında sözleşmenin ifası sırasında çıkacak sorunların öncelikle tarafların seçeceği kişiler arasında uzlaşma yolu ile çözümlenmesi, bu yolla sonuca varılamadığı takdirde Avukatlık Kanununun 35/A kapsamında sorunun giderilmesi karalaştırıldığını, bu iki formülle de çözüme ulaşılamaz ise bu defa hakeme müracaat yoluna başvurulacağı kararlaştırıldığı” anlaşılmış olup uyumazlığın konusu belirli ve net olduğu ve tahkim şartının açık olduğu usulüne uygun olduğundan bu şartın yerinde olduğu görülmüştür.
Davacı taraf hakem tayini için gerekli usulü de takip etmeden iş bu davayı açmış oluğu anlaşılmıştır. Ziran HMK.418/2’de ilk önce karşı bildirim yükümlüğü getirmiştir.
“Hakemi reddetmek isteyen taraf, hakemin veya hakem kurulunun seçiminden ya da hakemin reddi talebinde bulunabileceği bir durumun ortaya çıktığını öğrendiği tarihten itibaren iki hafta içinde ret talebinde bulunabilir ve bu talebini karşı tarafa yazılı olarak bildirir.” denmiştir.
Devamında ise HMK.418/4 fıkra hükmünde “Seçilen hakemin veya hakem kurulunun tümünün ya da karar çoğunluğunu ortadan kaldıracak sayıda hakemin reddi için ancak mahkemeye başvurulabilir.” hükmünün öncesinde dava öncesi prosedür olan daha öncesinde karşı tarafın yazılı olarak bildirilmesi emredici kural olarak düzenlenmiştir. Davacı davalıya davadan önce şekilde bir bildirimde bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu sebeple talep yerinde görülmediği gibi davacının iddia ettiği edildiği sözleşmeyle atanan hakem ile davalı şirket arasında herhangi bir avukat-müvekkil ilişkisi veya başka şekilde bir şekilde tarafsızlığı zedeleyecek iş ve işlemlerin olduğu hususuna dair de bir delil de sunmadığı gibi tarafların iradi olarak sözleşmeyle belirledikleri hakemi bu şekilde değiştirme talepleri dinlenemeyeceğinden tüm bu nedenlerle davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan harcın mahsubuna, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı yararına tayin ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
6-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara TEBLİĞİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/03/2022
Başkan ….
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸