Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/5 E. 2022/965 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/5 Esas
KARAR NO : 2022/965 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/01/2022
KARAR TARİHİ : 01/11/2022

Davacı tarafından mahkememizde açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili … Anonim Şirketi ile davalı … Sanayi Anonim Şirketi arasında ticari alım satım ilişkisi bulunduğunu, cari hesap ekstresinden de anlaşılacağı üzere , davalı – borçlu şirketle farklı tarihlerde ürün alım – satımı yapıldığını, cari hesap ekstresinde de görüleceği üzere müvekkili şirket , davalı şirketten birçok kez ürün aldığını, ticari – alım satım sonucu düzenlenen cari hesapta davalı şirketin müvekkili şirketin 29.357,56 TL borcu bulunduğunu, cari hesap ekstresindeki borç bakiyesi olan 29.357,56 TL alacağın tahsili için Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, davalı – borçlu 01.04.2021 tarihinde asıl alacak ve fer’ilerine davalı – borçlu tarafça haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz ettiğini, dava açılmadan önce Bakırköy Arabuluculuk Bürosu’na zorunlu arabuluculuk başvurusu yapıldığını … Arabuluculuk numarası ile açılan dosyada 29.11.2021 tarihinde son görüşme tutanağı düzenlendiğini ve davalı tarafla anlaşma sağlanamadığını ileri sürerek, davalının, Bakırköy… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yaptığı asıl alacak ile fer’ilerine ilişkin tüm itirazların iptali ile asıl alacağa ve tüm fer’ilerine takip tarihinden itibaren yıllık %9 oranında yasal faiz yürütülmek suretiyle takibin devamına karar verilmesini, davalının mal kaçırma ihtimali göz önüne alınarak adına kayıtlı menkul gayrimenkul mallar ile 3.kişilerdeki hak ve alacaklarına teminatsız olarak ihtiyaten haczine, borçlunun kötü niyetli itirazından dolayı davalı borçlunun alacağın % 20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacının tüm iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacı tarafa müvekkili firmanın hiçbir borcu bulunmadığını, müvekkili firma kayıtları incelendiğinde ilgili durum ortaya çıkacağını, davacı tarafından müvekkili firmaya gönderilen son iki usulsüz fatura içeriklerine de noter kanalıyla itiraz edildiğini, işbu fatura içeriklerinin sanki borç mevcutmuş gibi cari hesap alacağına işlenmesi hukuka aykırı olduğunu, davacının haksız ve kötü niyetli davasının reddine, davcının icra inkar ve kötü niyet tazminatına mahkumiyetine, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Bilirkişi tarafından hazırlanan 16/05/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda; “Davacı şirkete ait 2020 yılı ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin yapıldığı, 2020 yılı yevmiye defterinin kapanış tasdikinin TTK Madde 69-70/son 72/3 ve V.U.K. madde 220-226 uyarınca yasal sürelerde ve usulüne uygun şekilde yaptırıldığı ve belirli kanuni şartları taşıdığı, sahibi lehine delil vasfına sahip olduğu kanaatine varılmış ise de Nihai Takdir ve Hukuki Değerlendirmesinin Sayın Mahkemenize ait olduğu, 2. Davalı şirkete ait 2020-2021 yılı ticari defterlerinin E-defter olarak tutulduğu ve ilgili tebliğe uygun olarak Ocak ve Aralık ayı beratlarının süresinde verildiği ve belirli kanuni şartları taşıdığı, 2020-2021 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfına sahip olduğu kanaatine varılmış ise de Nihai Takdir ve Hukuki Değerlendirmesinin Sayın Mahkemenize ait olduğu, 3. Davalı şirketin kendi ticari defter ve kayıtlarına göre ve davacı şirket cari hesap ekstresine göre; davacı şirketin Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından TAKİP 19.03.2021 tarihi itibariyle yukarıdaki tespitimiz gibi, cari hesap bakiyesi olarak 29.357,56 ₺ alacaklı olduğu yönünde bir tespit yapılamamış ise de Nihai Takdir ve Hukuki Değerlendirmesinin Sayın Mahkemenize ait olduğu, 4. Davalı şirketin ihtarnamesi ile itiraz edilen 2 adet fatura da nazara alındığında 19.03.2021 takip tarihi itibarı ile 6.262,29 ₺ davacı şirketten alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmakta ise de Nihai Takdir ve Hukuki Değerlendirmesinin Sayın Mahkemenize ait olduğu, 5. İcra/İnkar Tazminat talebinin Değerlendirmesinin Sayın Mahkemenizin Takdirleri içerisinde kaldığı,” görüş ve kanaatinde olduğu bildirilmiştir.
Davalı şirket yetkilisi yeminli beyanında: ” icra takibindeki tarafımıza yöneltilen miktara vakıfım, yemin metni içeriğine de vakıfım, icra takibinde belirtilen toplam alacak 30.379,04TL miktarında davacı tarafa herhangi bir borcumuz yoktur. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’ nun 67. maddesine dayalı itirazın iptali isteminden ibarettir.
Dava konusu, taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayalı olarak alacağın tahsili istemiyle cari hesaptan kaynaklı başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali mahiyetine ilişkin olduğu görülmüştür.
Dava konusu Bakırköy …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 29.357,56-TL Cari Hesap Ekstresi ve 1.021,48-TL faiz alacağı olmak üzere toplam 30.379,04-TL alacağının faiziyle tahsili talep edilmiştir. Davalıya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı borçlu borca itiraz ettiğini belirtmiştir. İtiraz üzerine takibin durduğu ve süresinde iş bu davanın açıldığı görülmüştür.
Dava konusu miktar 30.379,04-TL’dir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Davacının ve davalının incelemeye konu ticari defterlerinin yasal şartları taşıdığı ve davacı – davalı lehine delil niteliğinin olduğu bilirkişi rapor içeriğinden anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı fatura ve ticari defter ve ticari kayıtlar içeriğinden anlaşılmaktadır.
Davacının ve davalının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinde;
– Davalı şirketin, davacı şirketten 6.262,29 TL alacaklı olarak gözüktüğü,
– Davacı şirketin cari hesap kaydında ve ticari defterlerinde bulunan ancak davalı şirket defter ve kayıtlarında bulunmayan 30.263,71 TL satış faturası ve 5.356,14 TL fiyat farkı faturası olmak üzere toplam 35.619,85 TL miktarlı 2 adet faturanın bulunduğu,
– Bu faturaların davalı şirkete düzenlendiği, ancak davalı şirket tarafından noter kanalıyla davacı tarafa süresinde iade edildiği,
– Davacının faturaya konu malları teslim ettiğine dair yazılı kaydı ( Sevk irsaliyesi / teslim belgesi) ve yine fiyat farkına ilişkin ispat edecek belgeyi dosya içerisine sunmadığı görülmüştür.
– Davacının alacak iddiasını bu haliyle ispat edemediği anlaşılmıştır.
Davacı tarafın yemin deliline dayanması üzerine, davalı şirket yetkilisi yemin icra etmiş olup, davacı tarafa borçları olmadığını beyan ettiği görülmüştür.
Bu haliyle artık davacı tarafın iddiasını ispat edemediği anlaşılmış olup, açılan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacı tarafın kötüniyetli icra takibi başlattığına dair dosya kapsamında herhangi bir delil bulunmadığından, kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının sübut bulmadığından REDDİNE,
-Yasal şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı taleplerinin REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL harcın davacı tarafça peşin yatırılan 366,90-TL peşin hartan mahsubu ile bakiye 286,20-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacı tarafa İADESİNE,
-Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,

3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
4-Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Davalı tarafça yapılan 300,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
-Davalı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın davalı tarafa İADESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin ve davalı şirket yetkilisinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır