Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/384 E. 2022/616 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/384 Esas
KARAR NO : 2022/616

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 20/04/2022
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İhyası talep edilen … GIDA İMAL. SAN.TİC.LTD ŞTİ şirketine karşı davacısı müvekkili olan Bakırköy … İş Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile hizmet tespit davası açıldığını, mezkur davalı şirketin ihyası için taraflarına kesin süre verilerek ihya davası açmalarının istendiğini belirterek …nde … GIDA İMAL. SAN. TİC.LTD.ŞTİ ünvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle, sermaye artırımı yükümlülüğünü yerine getirmediği için resen terkin edilen şirketlerin ihyası Mahkemeden talep edilirken, son dönem Yargıtay İçtihadına göre, bu şirketlerin sermaye artırımları için belirlenmiş olan süre dolduğu için, ancak ek tasfiye amacıyla (ek tasfiye gerçekleştirildikten sonra kapatılmak üzere) ihya edilebilmelerinin mümkün olduğunu, Yargıtay’ca ihya kararı ile bu tip şirketlerin tekrar faaliyetlerine devam edemeyeceklerinin değerlendirildiği, buna ek olarak, aşağıda daha ayrıntılı şekilde değinileceği üzere, “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ”in 16’ncı maddesinin 2’nci fıkrasında yer alan “Bu Tebliğ hükümlerine göre, ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatiflerin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.” hükmü gereğince, bu işlemin madde hükmünde de belirtildiği üzere ancak bu hususta mahkemeye başvurulmak suretiyle gerçekleştirilebileceği ancak Sayın Mahkemenizdeki işbu davanın beş yıllık süre dolduktan sonra açılmış olduğu belirtilmesinin gerektiğini, Ticaret Sicili Müdürlüğü, TTK.m.32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği m.34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, Ticaret Sicili Müdürlüğü, Ticaret Sicili’ne tescil konusundaki talepleri, ilgili yasanın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirir ve sonuca bağlar; yargı merci gibi hareket edemez. “..Sicil müdürü tescil için aranan kanuni şartların var olup olmadığını incelemekle yükümlüdür. Tüzel kişilerin tescilinde, özellikle şirket sözleşmesinin, emredici hükümlere aykırı olup olmadığı ve söz konusu sözleşmenin kanunun bulunmasını zorunluluk olarak öngördüğü hükümleri içerip içermediği incelenir. Tescil edilecek hususların gerçeği tam olarak yansıtmaları, üçüncü kişilerde yanlış izlenim yaratacak nitelik taşımamaları ve kamu düzenine aykırı olmamaları şarttır.” (TTK.m.32). Yasal şartlar oluşmuşsa yapılan işlemle ilgili tescil kararı verdiğini, aksi halde, tescil talebini gerekçe göstererek reddeceğini, Müvekkil Ticaret Sicili Müdürlüğünün resen terkin işlemi, “6102 sayılı Kanunun Geçici 7’nci maddesi”, “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ’in 5’inci maddesi”, “6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 20/1 maddesi” ve “Anonim ve Limited Şirketlerin Sermayelerini Yeni Asgari Tutarlara Yükseltmelerine ve kuruluşu ve Esas Sözleşme Değişikliği İzne Tabi Anonim Şirketlerin Belirlenmesine İlişkin Tebliğ’in 7. maddesi” kapsamında olup, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını, Müvekkil Ticaret Sicili Müdürlüğüne …. ticaret sicil numarası ile kayıtlı bulunan … Gıda ve İmalat Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nin dosyasında yapılan incelemede, şirketin 6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 20/1 maddesi ve Anonim ve Limited Şirketlerin Sermayelerini Yeni Asgari Tutarlara Yükseltmelerine ve kuruluşu ve Esas Sözleşme Değişikliği İzne Tabi Anonim Şirketlerin Belirlenmesine İlişkin Tebliğ’in 7. maddesi kapsamında; “(Anonim ve) Limited şirketlerin sermayelerini asgari tutara yükseltmeleri için son tarih olan 14.02.2014 tarihine kadar sermayesini artırmayarak infisah etmiş olduğu” nun tespit edilmesinin ardından, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7’nci maddesi ile “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ”in 5’inci maddesi gereğince resen terkin kapsamına alındığı, tebligat ve ilan prosedürlerinin yerine getirilmesinin ardından 07.07.2014 tarihinde sicil kaydının resen terkin edildiği anlaşılmıştır.6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun Geçici 7’nci maddesi uyarınca, resen terkin kapsamına alınan şirketlerin, bu durumun kendilerine tebliğinden itibaren iki ay içerisinde münfesih olma sebeplerini ortadan kaldırarak buna ilişkin ispat edici belgeleri Ticaret Sicili Müdürlüğüne ibraz etmesi ya da şirketin faaliyetinin devamının mümkün olmaması halinde aynı süre içerisinde tasfiye memurunu bildirmesi, ayrıca şirketin davacı ya da davalı sıfatıyla sürmekte olan davasının bulunması halinde, (Müvekkil Ticaret Sicili Müdürlüğü’nce bu hususun tespit edilmesi mümkün olmadığından) buna ilişkin yazılı beyanı Ticaret Sicil Müdürlüğüne vermesi gerektiğini, müvekkil Ticaret Sicili Müdürlüğünce söz konusu şirkete, belirtilen süre içerisinde münfesih olma sebeplerini ortadan kaldıran işlemlerin yerine getirildiğinin ispatlayıcı belgelerle birlikte bildirilmemesi ya da tasfiye memurunun bildirilmemesi halinde söz konusu şirketin unvanının ticaret sicilinden silineceği, şirkete ait malvarlığının kaydın silinme tarihinden itibaren on yıl sonra Hazineye intikal edeceği ve bunun kesin olduğu ihtarında bulunulduğunu, ancak bu ihtara rağmen söz konusu şirket yukarıdaki yükümlülüklerini yerine getirmediğini, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu Geçici 7’nci Maddenin 15’nci fıkrası, “Ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuk menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.” hükmünü haizdir. Müvekkil Ticaret Sicili Müdürlüğünün, mahkeme hükmü olmaksızın bir şirketi tekrar sicile tescil yükümlülüğü bulunmamaktadır. Söz konusu şirketin ihyası istenmekte ise; “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ”in 16’ncı maddesinin 2’nci fıkrasında yer alan “Bu Tebliğ hükümlerine göre, ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatiflerin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.” hükmü gereğince, bu işlemin madde hükmünde de belirtildiği üzere ancak bu hususta mahkemeye başvurulmak suretiyle gerçekleştirileceğinin açık olduğunu, müvekkil davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle “yargılama giderleri” ve “vekalet ücreti”nden sorumlu tutulamayacağını belirterek sermaye artırımı yükümlülüğünü yerine getirmediği için ticaret sicilinden resen terkin edilen şirketin, tekrar ticari faaliyetlerine devam edebilecek şekilde ihyasına (ek tasfiyesine) karar verilmesi mümkün olmadığından; taleple bağlı kalınarak sınırlı olarak dava konusu şirketin ihyasına (ek tasfiyesine) karar verilebileceği ve tasfiye memuru atanması gerektiğini belirtmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ:
Dava ; Sicilden terkin edilen şirketin ihyası talebine ilişkindir.
…nden gelen müzekkere cevabının incelenmesinde; Şirketin dosyasında yapılan incelemede, şirketin 1.7.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı
Türk Ticaret Kanunu’nun geçici 7.maddesi ile 30.12.2012 tarih 28513 sayılı Resmi Gazete’de,
yayımlanan “Münfesih olmasına veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited
Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine ilişkin tebliğin
5.maddesi (1-b) bendi uyarınca sicil kaydının 07.07.2014 tarihinde resen terkin edildiği anlaşılmıştır.
Bakırköy … İş Mahkemesine yazılan müzekkereye cevap verildiği mahkemelerinin … Esas sayılı dosyalarının bir suretinin gönderildiği incelenmesinde; davacı … tarafından davalılar …., …., … GIDA İMALAT SANAYİ TİC. LTD. ŞTİ. Aleyhine belirterek sigortalı çalışma süresinin tespitini içeren dava açıldığı, açılan davanın kabulü ile davacı …nın Davalı işverenlerden … Gıda İmalat San. Tic. Ltd. Şti. Yanında, 01/03/2002 – 30/06/2002 tarihleri arasında, 120 gün, günlük brüt 7.400.000-ETL(7,40-TL) 01/02/2003 – 31/12/2013 tarihleri arasında, 330 gün, günlük brüt 10.200.000-ETL(10,20-TL) 01/01/2004 – 30/06/2004 tarihleri arasında, 180 gün, günlük brüt 14.100.000-ETL(14,10-TL) 01/07/2004 – 31/12/2004 tarihleri arasında, 180 gün, günlük brüt 14.805.000-ETL(14,81-TL) 01/01/2005 – 31/12/2005 tarihleri arasında, 360 gün, günlük brüt 16,29-TL 01/01/2006 – 30/06/2006 tarihleri arasında, 180 gün, günlük brüt 17,70-TL Davalı işverenlerden … ve … yanında;01/07/2006 – 31/12/2006 tarihleri arasında, 180 gün, günlük brüt 17,70-TL 01/01/2007 – 30/06/2007 tarihleri arasında, 180 gün, günlük brüt 18,75-TL 01/07/2007 – 17/07/2007 tarihleri arasında, 17 gün, günlük brüt 19,50-TL ücretle, 506 sayılı kanuna tabi olarak … Gıda İml. San. Tic. Ltd. Şti., … ve …. yanında çalıştığının tespitine karar verildiği, kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
İhyası istenilen şirketin adresi itibariyle davaya bakmanın mahkememiz yetki alanında kaldığı ve mahkememizin kesin yetkili olduğu tespit olunmuştur.
İhyası istenilen şirketin mahkememiz yetki sınırlarında olması nedeniyle taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine göre HMK’nun 14/2 maddesi gereğince işbu davaya bakmaya mahkememiz kesin yetkili olup, dava 6102 sayılı TTK’nun 1521.maddesi gereğince basit yargılama usulünce incelenip sonuçlandırılmıştır.
TTK’ nın 547. maddesinde “Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurlarının, yönetim kurulu üyelerinin, pay sahibi veya alacaklıların, şirket merkezinin bulunduğu yerde ki asliye ticaret mahkemesinden bu ek işlemler tamamlanıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilecekleri, mahkemenin istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse ek tasfiye için yeniden tesciline ve bu işlemleri yapmaları için tasfiye memuru atayacağı düzenlenmiştir.
Şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılması halinde tüzel kişiliğin sona ermesinden söz edilecektir. Dosya arasına celbedilen ticaret sicil kaydının incelenmesinde şirketin Türk Ticaret Kanunu’nun 7.maddesine göre 07/07/2014 tarihinde re’sen terkin edildiği anlaşılmaktadır.

Tüm bu nedenlerle; davanın kabulü ile …nde … Sicil numarasında kayıtlı iken 6102 sayılı TTK.nun 547. maddesi uyarınca sicilden tasfiye nedeniyle terkin olunan … GIDA VE İMALAT SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin’ tüzel kişiliğinin ek tasfiye kararı uyarınca Bakırköy …. İş Mahkemesi… Esas sayılı işlemler ile münhasır olmak üzere İHYASINA, karar kesinleştiğinde keyfiyetin ticaret sicilde tescil ve ilanına, ilan ve müzekkere masraflarının davacı tarafça karşılanmasına, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE,
…nde … Sicil numarasında kayıtlı iken 6102 sayılı TTK.nun 547. maddesi uyarınca sicilden tasfiye nedeniyle terkin olunan … GIDA VE İMALAT SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin’ tüzel kişiliğinin ek tasfiye kararı uyarınca Bakırköy …. İş Mahkemesi … Esas sayılı işlemler ile münhasır olmak üzere İHYASINA,
2-Davalı … yasal hasım olup davanın açılmasına sebep olmadığından yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına,
3-Karar kesinleştiğinde keyfiyetin ticaret sicilde tescil ve ilanına, ilan ve müzekkere masraflarının davacı tarafça karşılanmasına,
4-Harç peşin alınmış olduğundan ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
5-Davalı … yasal hasım olup davanın açılmasına sebep olmadığından yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına,
6-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına, davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacılara iadesine,
8-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/06/2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …
¸ ¸ ¸ ¸