Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/291 Esas
KARAR NO : 2023/483
DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 10/01/2022
KARAR TARİHİ : 11/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin müflis …. San ve Tic. Ltd. Şti ‘den alacağın için toplamda 10.590.000,00 TL alacak kaydı yaptırıldığını, davalı müflis şirket iflas idaresinin sıra cetveli tanzim ederek taraflarına alacaklarının tümünü reddederek yargılamaya muhtaç bularak reddettiğini, bununla birlikte alacaklarını da kaydetmediğini, söz konusu sıra cetvelinin iflas idaresinin uyması gereken kurallara uymadan ihdas edildiğini, tüm alacaklar araştırılmadan şirket yetkilisinin beyanı alınmadan karar verildiğini, satış sözleşmesine itiraz etmeyip şirket yetkilisi ile görüşülmediğinden bahisle alacak kaydedilmediğini, bu bakımdan İİK nun bu yoldaki amir hükümlerine aykırı olarak düzenlenen ve divanhaneye asılmayan sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Müflis … San. Ve Tic. Ltd.Şti’ni temsilen Bakırköy …. İcra İflas Müdürlüğü … İflas Sayılı dosyasını temsilen masa adına vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle davacı tarafın davayı yasal süresinde açıp açmadığının tespiti ile süresinde açılmadığının tespit olunması halinde ise davanın usulden reddini talep ettiklerini, İflas idaresi bütün alacak bildirimlerini aldıktan sonra İİK 206 ve 207. maddesine göre sıra cetvelini hazırladığını, iflas idaresi sıra cetvelini hazırlarken tüm hususları ve beyanları dikkate aldığını, Buna istinaden de tüm alacakları ve sıralarını sıra cetvelinde gösterdiğini, alacağını iflas idaresi ve/veya basit tasfiye usulünde iflas müdürlüğüne bildirip alacağının tamamı ya da bir kısmı ret olan alacaklı, açmış olduğu davasında alacağının varlığını ispat etmekle yükümlü oludğunu, Zira ispat yükü davacı alacaklının üzerinde olduğunu, İİK madde 230’e göre, “İdare, alacak ve istihkak iddialarının kaydı için tayin olunan müddet bittikten sonra iddiaları tahkik ve tetkik eder. Müflisi bulundurmak mümkünse her iddia hakkında ne diyeceğini sorar ve icabına göre kabul veya ret kararır verir.” şeklinde ifade edildiğini, Sıra cetveline konu, 167 adet alacak kaydı tek tek incelenmiştir. İflas idaresince alınan Kararda da müflis şirket yetkilisine çıkarılan davetiyeye rağmen katılmadığından beyanlarının alınamadığı da izah edildiğini, bu nedenle de, dayanağı olmayan kayıtlar ret edilmek zorunda kalındığını, İflas idaresi, müflisin ve tüm alacaklıların haklarını korumak ve tasfiye görevini layıkıyla yapma yükümlülüğü altındadır. Bu nedenle de davacı tarafça, yeterli dayanak belge sunulmadığında, davanın açılmasına davacı tarafça sebebiyet verildiğinden, davanın kabulüne karar verilmesi halinde dahi, iflas masası aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini talep ettiklerini, davacı alacağını bildirirken iflas idaresine sunmuş olduğu bilgi ya da belgelerin dışında başka bir şeyi davada ileri sürmüş ya da sunmuş ve buna bağlı olarak da davayı kazanması halinde ise iflas masası yargılama giderlerinden sorumlu olamayacağını, nitekim Yüksek Mahkemenin Kararlarının da bu yönde olduğunu, Davacı iflas masasına kayıt talebinde bulunurken sunmadığı bazı belgeleri davada sunmuş ve bu belgeler gözetilerek davacının haklı olduğu kabul edilmiştir. İflas idaresine eksik belge sunulması nedeni ile alacağın kayıt talebinin kabul edilmemesinin yerinde olduğunu, bu nedenle iflas idaresinin yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi de isabetsiz olduğunu, (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi,07.07.2005, 2728/7737) öncelikle davacı tarafın davayı yasal süresinde açıp açmadığının tespiti ile süresinde açılmadığının tespit olunması halinde ise davanın usulden reddini aksi halde davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ:
Dava; İİK’nun 235. maddesi uyarınca davacı alacağının iflas masasına kayıt ve kabulü istemine ilişkindir.
Hem sıraya hem de alacağın esas ve miktarına yönelik istem bulunduğundan mahkememizin görevli olduğu kanaatine varılmıştır.
Uyuşmazlığın, davacının kayıt kabul talebine konu alacağının bulunup bulunmadığı, var ise miktarının tespiti hususlarından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine göre HMK’nun 14/2 maddesi gereğince işbu davaya bakmaya mahkememiz kesin yetkili olup, dava 6102 sayılı TTK’nun 1521.maddesi gereğince basit yargılama usulünce incelenip sonuçlandırılmıştır.
Bakırköy … İcra ve İflas Müdürlüğüne yazılan müzekkereye cevap verildiği, istenilen bilgi ve belgelerin gönderildiği, incelenmesinde; Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyasından İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil nosunda kayıtlı, … vergi numaralı, … Mah. … Cad. No:13 Esenyurt/İST. adresinde faaliyet gösteren …. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.’ nin 24/03/2021 tarih saat 10.14 itibarı ile iflasına karar verildiğini, tasfiye işlemlerine müdürlüklerinin … yukarıda numarası yazılı dosyasından başlanıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan sözleşmeler dikkate alınarak sözleşmeler ile ilgili davalı şirketin ticari defter ve kayıtları incelenerek herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı, sözleşmelerin müflis şirketin ticari defter ve kayıtlarında gösterilip gösterilmediği, davacının iflas tarihi itibari ile kayıt kabule konu alacağının bulunup bulunmadığı hususlarında bilirkişiden rapor alınmasına karar verildiği, bilirkişi … mahkememize sunmuş olduğu 24/03/2023 havale tarihli raporunda özetle; “Davalı müflis aleyhinde Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi …. Esas sayılı dosyada açılan davada 24.03.2021 tarihinde Davalı müflisin iflasına karar verildiği, İflas tasfiye işlemlerinin Bakırköy …. İflas Müd. … nolu iflas dosyasın da yürütüldüğü, Davacının davalı müflis ile 24 adet bağımsız bölüm için Satış Vaadi Sözleşmesi akdedildiği ve sözleşme bedellerinin ödendiği iddiası ile iflas idaresine 10.590.000,00 TL alacak kayıt ettirdiği, iflas idaresinin talep edilen alacağın tamamını reddettiği, Kayıt kabul davalarında, ispat yükünün, kural olarak, hakkının tanınmasını isteyen Davacı alacaklıda olduğu, Davacının alacağının mevcudiyetini gerçek bir hukuki ilişkiye dayandığını sonradan düzenlenmesi mümkün olmayan ve birbirini doğrulayan delillerle ispatlaması gerektiği, somut olayda; davacının alacağının dayanağı olarak sunduğu Satış Vaadi Sözleşmeleri ve Sözleşme eki ödeme tablolarında “bedeli peşin ödenmiştir” yazılarının her zaman sonradan düzenlenebilen belgelerden olduğu, davacının bu satış sözleşmelerine konu bağımsız bölüm bedellerinin ödendiğini birbirini doğrulayan Banka yada Finans kurumu aracılığı ile Tüzel kişilik olan davalı müflise ödediğini ispat edemediği, kaldı ki, 24 adet bağımsız bölümün bu kadar yüklü tutarda bedelinin tamamının elden peşin ödendiği iddialarının ispata muhtaç olduğu” şeklindeki görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan ve sunulan deliller, alınan bilirkişi raporları, iflas müdürlüğünden gönderilen yazı cevabı ve ekleri ile tüm dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde;
Kayıt kabul davası bilindiği üzere alacağı kısmen veya tamamen red edilen alacaklı tarafından iflas idaresine karşı açılır. Davada husumet iflas masasına yöneltilmelidir. İflas masasının temsilcisi adi tasfiyede iflas idaresi, basit tasfiyede ise iflas dairesidir. İspat yükü kural olarak masaya yazdırılması gereken alacağı olduğunu iddia eden davacı alacaklı üzerindedir. Davacı alacağını genel hükümlere göre ispat etmek yükümlülüğü altındadır.
Kayıt kabul davalarında, ispat yükü kural olarak, hakkının tanınmasını isteyen davacı alacaklıdadır. Davacının alacağının mevcudiyetini gerçek bir hukuki ilişkiye dayandığını sonradan düzenlenmesi mümkün olmayan ve birbirini doğrulayan delillerle ispatlaması gerekmektedir.
Tüm bu nedenlerle somut olayda; davacının alacağının dayanağı olarak sunduğu Satış Vaadi Sözleşmeleri ve Sözleşme eki ödeme tablolarında “bedeli peşin ödenmiştir” yazılarının her zaman sonradan düzenlenebilen belgelerden olduğu, davacının bu satış sözleşmelerine konu bağımsız bölüm bedellerinin ödendiğini birbirini doğrulayan Banka yada Finans kurumu aracılığı ile Tüzel kişilik olan davalı müflise ödediğini ispat edemediği, kaldı ki, 24 adet bağımsız bölümün bu kadar yüklü tutarda bedelinin tamamının elden peşin ödendiği iddialarının ispata muhtaç olduğu ve davacı tarafça ispatlanamadığı kanaatine varılarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile noksan kalan 99,20 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafça yatırılan harçların kendi üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
HMK’nin uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
İİK’nun 164 maddesi uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere iflas idaresi vekilinin yüzüne karşı davacının yokluğunda oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/05/2023
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır