Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/158 E. 2022/523 K. 23.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/158 Esas
KARAR NO : 2022/523

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 05/03/2021
KARAR TARİHİ : 23/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Uyuşmazlık konusu Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü …Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali olduğunu, … Hiz. Tic. Ltd. Şti. ‘nin hava, kara ve denizyolu taşımacılığı yaptığını, davalı firma ile olan uyuşmazlığın taşıma belgelerinden de anlaşılacağı üzere kara taşımasından kaynaklandığını, 18 Haziran 2020 tarihinde, İngiltere’den İstanbul Türkiye’ye Gönderici: …. Ltd, Alıcı: … Metal olmak üzere ithalatı yapılacak olan emtiaların taşımasına ilişkin müvekkili şirket ile forwarderlik hizmeti kurulduğunu, söz konusu icra takibi hatalı işlemden kaynaklanan gümrük vergisine ilişkin düzenlenen faturanın karşılığının ödenmemesi sebebiyle başlatıldığını, söz konusu nakliye işlemi tarafların anlaşmaya vardığı şartla Navlun Teklifi- Şartları üzerinden gerçekleştirilmediğini, müvekkilinin basiretli bir tacir gibi davranarak edimini eksiksiz yerine getirtirdiğini fakat davalının söz konusu taşıma hizmetinden kaynaklanan borçlarını ödemediğini, ATR belgesi olmadan müvekkilinin malları gümrükten mevzuata aykırı olarak ve tamamen davalının tam kusuru ile müvekkiline teslim edildiğini, müvekkilinin daha sonra davalının temin etmesi gereken ATR belgesini kendi imkanlarıyla temin ettiğini ve tamamen davalının tam kusuruna bağlı olarak oluşan bir zararı söz konusu olduğunu, nakliye işleminin ayıplı yapılmasından doğan alacağı konulu temel e-fatura olduğunu, davalı yana elektronik sistem üzerinden tebliğ edildiğini, TTK 21/2 md gereğince davalı taraf 8 gün içinde faturaya herhangi bir itirazda bulunmadığından kesinleşdiğini, zira ilgili hüküm gereği faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmayanın bu içeriği kabul etmiş sayılacağını, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında yer alan Cari Hesap Ekstresi’nden görüleceği üzere cari hesap ilişkisi olarak devam eden bir ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin muhasebe kayıtlarında, davalı şirketin cari hesaba dayalı toplam 19.861,40 TL borcunun olduğu anlaşıldığını, nitekim ticari defter kayıtları incelendiğinde de davalı firmanın, müvekkiline 19.861,40 TL borcu olduğunun görüleceğini, davalının ediminin ifasını yapamaması nedeniyle müvekkili tarafından gerçekleştirilen hizmetler sonucu oluşan alacaklara ilişkin olduğunu, alacağın geçmiş fatura ve cari hesap kayıtları ile kesinleştiğini, davalıya müracaatta bulunulduğunu ancak sonuç alınamadığını, borç nedeniyle Küçükçekmece…. İcra Müdürlüğü …Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhinde icra takibi başlatıldığını, ancak davalı şirket herhangi bir borcu olmadığından bahisle icra takibine haksız ve hukuka aykırı itiraz ettiğini, bu nedenlerle icra dosyasına vaki itirazın 19.861,40 TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, borç bakiyesinin en yüksek kamu banka TL faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, alacağın likit ve belirlenebilir olduğundan davalının %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 01/11/2021 tarihli beyan dilekçesi ile; dosyanın ve tarafların aynı olması nedeniyle HMK madde 166 gereğince Bakırköy …. ATM’nin … esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep ettikleri anlaşılmıştır.
Mahkememizin …esas sayılı dosyasında; 14/02/2022 tarihli karar ile mahkememizin … esas sayılı dosyası ile birleştirilen Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasının tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiş ve yukarıda yazılı esas numarasına kaydı yapıldığı anlaşılmıştır.
Küçükçekmece … İcra Dairesinin …esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; Alacaklı davacı şirketin, davalı şirket hakkında 16.025,73-TL asıl fatura alacağı ve 616,99-TL işlemiş faiz olmak üzere Toplam 16.642,72-TL alacağa, asıl alacağa faizi ile borçludan tahsilini talep ettiği, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlu tarafından itiraz edildiği ve takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde 18/03/2022 günü saat 14:20 ‘de bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmi, inceleme günü ve saatinde tarafların hazır olmadıkları ve bilirkişi ücretinin de yatırılmadığı anlaşılarak incelemenin yapılamadığına ilişkin tutanak düzenlendiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ticari ilişkiye dayanılarak taşıma ilişkisinden kaynaklandığı iddia edilen alacağın tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Öncelikle ispat müessesesini açıklamakta fayda var. Bilindiği üzere, hakim, davada hangi vakıaların ispat edilmesini tespit ettikten sonra, bu vakıaların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği sorusuyla karşılaşır; buna ispat yükü denir. Kendisine ispat yükü düşen taraf için, bu bir yükümlülük(mükellefiyet) değil, sadece bir yüktür(külfettir). Taraf kendisinin ispat etmesi gerektiği vakıayı ispat edemezse karşı taraf ve mahkeme onu mutlaka ispat etmesini isteyemez, bilakis kendisine ispat yükü düşen taraf , o vakıayı ispat edememiş sayılır.(Kuru, Medeni Usul Hukuku, 2016, sy 319)
Dava dosyamızda ispat yükü müdde-i iddiasını ispatla mükelleftir kuralı gereği davacı üzerindedir. Tarafların tacir olduğu hususu göz önünde bulundurularak davacının iddiası noktasında ticari defterleri üzerinde ihtaratlı inceleme kararı verilmiştir. Bilirkişi ücretinin yatırılması ve inceleme günü defterlerin hazır edilmesi noktasında davacıya açık, anlaşılır ve sonuçlarını belirtir şekilde kesin süre verilmesine rağmen davacı tarafından inceleme günü itibariyle defterlerini ibraz etmediği gibi bilirkişi ücreti olan delil avansını da yataırmaması nedeniyle inceleme yapılamadığına dair tutanak tutulmuştur.
Gelinen aşamada miktar itibariyle davacının iddiasını yasal delillerle ispat etmesi gerekmekte olup buna ilişkin delil de sunamadığı göz önüne alındığında “tevehhüme itibâr yoktur” (Soyut beyanlara itibar edilemez-Mecelle-i Ahkâm-ı Adliyye) kuralı gereği davacının tüm talepleri hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
Davalı tarafça her ne kadar kötü niyet tazminatı talep edilmişse de, takip yapmada davacının kötü niyeti ispatlanamadığından tazminat talebi hakkında da aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
A)Davalının şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Yeterince harç alındığından başkaca harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerine BIRAKILMASINA,
6-Gider avansından artan avans var ise karar kesinleştiğinde DAVACIYA İADESİNE
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/05/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza