Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/135 E. 2023/10 K. 03.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/135 Esas
KARAR NO : 2023/10 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/02/2022
KARAR TARİHİ : 03/01/2023

Davacı tarafından mahkememizde açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili şirket ile davalı arasında ticari iş ilişkisi kurulduğunu, cari hesap ekstresine ilişkin bakiye borcun tahsil edilememesi nedeniyle borcun faiziyle birlikte tahsili amacıyla borçlu davalı hakkında tarafımızca Gaziosmanpaşa … İcra Müdürlüğü’nün .. .E. Sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, borçlu davalı haksız yere itirazda bulunup takibin durmasına neden olduğunu, icra takibinin durdurulması nedeniyle Gaziosmanpaşa Arabuluculuk Bürosuna başvurulduğunu ve … numaralı dosya ile tarafların anlaşamadığına karar verildiğini ve buna ilişkin olarak tutanak tutulduğunu, davalı tarafın haksız ve mesnetsiz itirazının iptaline ve icra takibinin devamına karar verilmesini, fatura muhteviyatı olan tüm ürünler müvekkili şirket tarafından davalı tarafa teslim edildiğini, davalının müvekkili şirkete borcunun bulunduğu ve icra takibimizin haklı bir takip olduğunun aşikar olduğunu, borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen ticari temerrüt faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacı şirket tarafından icra takibine konu olan faturalara ilişkin malzemelerin farklı adreslere teslim edildiğini, bu adresleri öğrendikten sonra ürünleri incelediklerini ve ürünlerin ayıplı olduğunu bu nedenle 01.12.2021 tarihinde iade faturası düzenlendiklerini, fatura konusu ürünlerin teslim tarihlerinin geç olmasından dolayı, tanzim etmiş oldukları iade faturasının süresinde olduğunu ve davacı şirkete borçları olmadığını ve davanın reddi gerektiğini, yargılama giderleri ile ücret-i vekâletin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 24/05/2022 tarihli duruşmasının 2 nolu ara kararı uyarınca Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, dosya kapsamı belgeler ve Her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek sureti ile davacının icra takibi tarihi itibariyle asıl alacak yönünden alacaklı olup olmadığı, alacağının varlığı konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi …. tarafından düzenlenen 27/06/2022 tarihli raporda; “Davacı şirkete ait 2021 yıllarına ait ticari defterlerinin E-defter olarak tutulduğu ve ilgili tebliğe uygun olarak Ocak ve Aralık ayı beratlarının süresinde verildiği ve belirli kanuni şartları taşıdığı, 2021 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfına sahip olduğu kanaatine varılmış ise de Nihai Takdirin Sayın Mahkemenize ait olduğu, 2. Davalı tarafa ait 2021 yılına ait ticari defterlerinin TTK’ya göre, açılış tasdiklerinin yasal süresi içinde yapıldığı, yevmiye-kebir-envanter defterlerinin 31.01.2022 tarihinde 2022 yılı için devam tasdiklerinin TTK Madde 69-70/son 72/3 ve V.U.K. madde 220-226 uyarınca yasal sürede ve usulüne uygun yaptırıldığı ve belirli kanuni şartları taşıdığı, sahibi lehine takdiri delil vasfına sahip olduğu kanaatine varılmış ise de Nihai Takdirin Sayın Mahkemenize ait olduğu, 3. Davacı şirketin davalı taraftan Gaziosmanpaşa … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından TAKİP 12.11.2021 tarihi itibariyle yukarıdaki tespitimiz gibi, davacı şirketin davalı taraftan cari hesap bakiyesi olarak 30.774,90 ₺ Asıl alacaklı olacağı hesaplanmakta ise de Nihai Takdir ve Hukuki Değerlendirmesinin Sayın Mahkemenize ait olduğu, 4. Somut olay bakımından faizin; davacı şirketin davalı tarafı ihtar veya ihbar ile temerrüde düşürdüğüne ilişkin dosya kapsamında belge bulunmadığından takip öncesi faiz hesaplaması yapılmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin ticari olması nedeni ile miktarı infaz aşamasında belirlenmek üzere, davacı şirketin talebi gibi alacağa takip tarihi olan 12.11.2021 tarihinden itibaren değişen ve değişecek oranlarda ticari faiz işletilmesinin uygun olduğu 5. İcra / İnkar Tazminat talebinin Değerlendirmesinin Sayın Mahkemenizin Takdirleri içerisinde kaldığı,” sonuç ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Mahkememizin 29/09/2022 tarihli ara kararı ile tarafların itirazları kapsamında ek rapor aldırılmasına karar verilmiştir.

Bilirkişi …. tarafından düzenlenen 07/11/2022 tarihli raporda;”Kök raporda yapılan inceleme ve değerlendirmelerimiz de hatalı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla görüşümüzün aynen korunduğu, 2. Davacı şirketin davalı taraftan Gaziosmanpaşa …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından TAKİP 12.11.2021 tarihi itibariyle yukarıdaki tespitimiz gibi, davacı şirketin davalı taraftan cari hesap bakiyesi olarak 30.774,90 ₺ Asıl alacaklı olacağı hesaplanmakta ise de Nihai Takdir ve Hukuki Değerlendirmesinin Sayın Mahkemenize ait olduğu, 3. Somut olay bakımından faizin; davacı şirketin davalı tarafı ihtar veya ihbar ile temerrüde düşürdüğüne ilişkin dosya kapsamında belge bulunmadığından takip öncesi faiz hesaplaması yapılmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin ticari olması nedeni ile miktarı infaz aşamasında belirlenmek üzere, davacı şirketin talebi gibi alacağa takip tarihi olan 12.11.2021 tarihinden itibaren değişen ve değişecek oranlarda TİCARİ FAİZ işletilmesinin uygun olduğu 4. İcra / İnkar Tazminat talebinin Değerlendirmesinin Sayın Mahkemenizin Takdirleri içerisinde kaldığı,
” sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları, icra dosyası, bilirkişi kök ve ek raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’ nun 67. maddesine dayalı itirazın iptali isteminden ibarettir.
Dava konusunun; Taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayalı olarak cari hesap alacağının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali mahiyetine ilişkin olduğu görülmüştür.
Dava konusu GOP İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 30.774,90-TL Cari Hesap Alacağı ve 1.708,00-TL faiz alacağı olmak üzere toplam 32.482,90-TL alacağının yıllık % 18,25 ticari temerrüt faiziyle tahsili talep edilmiştir. Davalıya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı borçlu borca itiraz ettiğini belirtmiştir. İtiraz üzerine takibin durduğu ve süresinde iş bu davanın açıldığı görülmüştür.
Dava konusu miktar 32.482,90-TL’dir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Davacının ve davalının incelemeye konu ticari defterlerinin yasal şartları taşıdığı ve davacı – davalı lehine delil niteliğinin olduğu bilirkişi rapor içeriğinden anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı fatura ve ticari defter ve ticari kayıtlar içeriğinden anlaşılmaktadır.
Davacının ve davalının ticari defter ve kayıtlarının ve bilirkişi … tarafından hazırlanan 27.06.2022 tarihli raporun incelenmesinde;
– Davacının, davalıya yönelik toplam 41.724,90 TL miktarlı 4 adet fatura düzenlediği; bu faturaların davalının ticari defter ve kayıtlarına işlenmiş olduğu, farklı tarihlerde davalı tarafça toplam 10.950,00 TL miktarlı ödemeler yapıldığı,
– Davacının ticari kayıtlarına göre (41.724,90 – 10.950,00=) 30.774,90 TL, davacının davalıdan alacaklı olduğu,
– Davalının davacıya yönelik 01.12.2021 tarihli KDV dahil 37.170,00 TL miktarlı iade faturası düzenlediği, ancak bu iade faturasının davacıya tebliğ edildiğini gösterir herhangi bir yazılı kaydın sunulmadığı ve yine davacı kayıtlarında da bu ifade faturasının bulunmadığı, bu sebeple bu ifade faturasındaki bedel yönünden sorumluluğunun devam ettiği,
– Davacının kayıtlarına göre, davalının sorumluluğu daha düşük ve 30.774,90 TL olduğu, davalının bu miktar kadar davacıya borçlu olduğu anlaşılmıştır.
Davalının, davacının 30.774,90 TL miktarlı alacağı yönünden, aksini gösterir herhangi bir kesin (yazılı) delil sunamadığı görülmüştür.
Bilirkişinin hazırlamış olduğu raporlar içeriğinde de, davacının alacak miktarının yukarıdaki kadar hesap edildiği görülerek, davacının iddiasını ispat ettiği ve davalının bu ispatı ortadan kaldıracak herhangi bir yazıl delil sunmadığı da görülerek, açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
İcra takibinden önce temerrüte düşürüldüğü ispat edilemediğinden, faiz talebinin reddine karar verilmiştir.
Yaptırılan bilirkişi incelemesine göre alacağın ticari defterlerde belli olduğu, yani likit olduğu anlaşıldığından, davalının ayrıca icra inkar tazminatına da mahkum edilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
-GOP …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin asıl alacak 30.774,90-TL üzerinden kaldığı yerden aynen DEVAMINA,
-Alacağın %20 si olan 6.154,98-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 2.102,23-TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 392,32-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.709,91-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
-Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin; kısmen kabul – red oranları ve takdiren %94,74’ü olan 1.250,57-TL’sinin davalıdan, %5,26’sı olan 69,43-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
-Davacı tarafça sarf edilen toplam 507,52-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Davacı tarafından sarf edilen bilirkişi, tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 2.799,20-TL yargılama giderinin kısmen kabul – red oranları ve takdiren %94,74’ü olan 2.651,96-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, Bakiye masrafların davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
4-Davalı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın davalı tarafa İADESİNE,
5-Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 1.708,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/01/2023
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır