Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/131 E. 2022/846 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/131 Esas
KARAR NO : 2022/846 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/02/2022
KARAR TARİHİ : 28/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin hayvancılık, et ve süt ürünleri üretimi alanında faaliyet gösterdiğini, müvekkili şirket tarafından davalıya ürün satışının yapıldığını, davalı tarafın satışı yapılan ürünlerin bedellerini 2016 yılından beri ödemediğini, müvekkili şirket tarafından sorunun iyi niyetle çözüme kavuşturulmaya çalışılmışsa da bu girişimlerin sonuçsuz kalması üzerine Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun hiçbir borçlarının bulunmadığı iddiasıyla haksız ve kötü niyetli olarak yaptığı itiraz üzerine takibin durduğunu, müvekkili şirketin alacaklı olduğunun ticari defterler, faturalar, sair belgeler ve taraflar arasındaki ilişki incelendiğinde ortaya çıkacağını bildirerek, fazlaya ilişkin her türlü hak, alacak, iddia, talep ve beyan hakları saklı kalmak üzere, davanın kabulü ile davalı borçlunun haksız ve hukuka aykırı itirazın iptaline, davalı aleyhine takip miktarının %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava konusu alacak için dayandığı delillerin alacağın tespiti için yetersiz olduğunu, müvekkili firmanın bir çok iş koluyla ilgilenen bir limited şirket olduğunu, davacı tarafın iddia ettiği 2016 tarihinde İstanbul/Küçükçekmece ilçesinde bir market işlettiğini, davacı taraf ile uzun süre müvekkiline ait markette satılmak üzere süt ve süt ürünleri üzerine ticaret yaptıklarını, bu ticaretlerin hepsinin günlük yapılan, davacı tarafın ürünleri bıraktığı anda ürünlerin parasını aldığı ticaretler olduğunu, zaten bu konuda ticari teamülün de bu yönde olduğunu, davacı tarafından iddia edildiği gibi yapılan satış sonrasında ürünlerin parasını ödememe gibi bir durumun olmadığını, davacı şirketin 2015 yıllarından itibaren bir çok hukuki ve cezai problem yaşadığını, bu yaşanılan problemler sonucunda davacı şirkete kayyım atandığını, bu süreç ile birlikte davacı şirketin müvekkilini maalesef mağdur ettiğini, süt ve süt ürünlerinin günlük ürünler olduğundan dolayı kolay bozulabilen hassas ürünler olduğunu, müvekkili şirketin verdiği sipariş üzerine son kez getirilen ürünlerin bozuk ve son kullanma tarihi geçmiş ürünler olarak getirildiğini, davacının herhangi bir alacağının olmadığı gibi aksine müvekkili şirketin mağdur durumda olduğunu, bu durumun müvekkili şirketin ticari defterler, faturalar, sair belgeler ve taraflar arasındaki ilişkiler incelendiğinde ortaya çıkacağını, davacının faiz ve icra inkar tazminatı talebinin hukuka aykırı olduğunu bildirerek, müvekkili aleyhine ikame edilen haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden açılmış bulunan haksız takibin iptali ile davacı tarafından alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla haksız olarak talep edilen icra inkar tazminatının reddine, davacının İİK 67 maddesi uyarınca %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMANIN ÖZETİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, cari hesap ekstresine dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflara usulüne uygun davetiye tebliğleri yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve davanın esasına başlanmıştır.
Taraf vekilleri karşılıklı olarak delillerini bildirmişler, bildirdikleri deliller toplanılmıştır.
Uyuşmazlığın, taraflar arasındaki et ve süt ürünleri alım satım işinden kaynaklı ticari ilişki kapsamında, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında takibe konu davacı tarafından düzenlenen faturadan ve cari hesaptan kaynaklı davacının alacağının olup olmadığı, alacaklı ise ne miktarda olduğu, faturadan kaynaklı icra takibine davalının itirazının haklı olup olmadığı, davacının itirazın iptali ile icra inkar tazminatı taleplerinin kabul edilip edilemeyeceği hususlarından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiş olmakla incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine fatura ve cari hesaptan kaynaklı 946,80-TL asıl alacak, 750,83-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.697,63-TL alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı şirkete 17/01/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekilinin aynı tarihte takibe, borca, faiz miktarına ve tüm ferilerine itiraz ettiği, davalı borçlu vekilinin itirazı üzerine 17/01/2022 tarihinde icranın durdurulması kararı verildiği, durdurma kararının alacaklı vekiline tebliğ edilmediği, işbu itirazın iptali davasının yasal 1 yıllık süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünden; davalı şirketin sicil kayıtları celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Mahkememiz dosyası tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve toplanan deliller, dosya kapsamı belgeler, Bakırköy .. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ve her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek suretiyle; HMK’nun 273. Maddesi gereğince tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulup tutulmadığı, açılış ve kapanış tasdiklerinin olup olmadığı, lehe veya aleyhe delil olma durumunun olup olmadığı, defter kayıtlarının birbirini doğrulayıp doğrulamadığı hususları ile takip tarihi itibari ile davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacağın miktarı hususlarında rapor düzenlenmek üzere SMMM bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor mahkememiz dosyasına ibraz edilmiş;
13/09/2022 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle; “… Taraf şirketlerin 2016, 2017, 2018, 2019, 2020, 2021 ve 2022 yılları ticari defterlerinin lehlerine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 946,80-TL alacaklı olduğu, davalı şirket defterleri incelendiğinde; davacı şirkete yapılan ödemelerin nakit olarak yapıldığı, davacı şirket tarafından davalı şirkete 4 adet toplamda 2.954,25-TL fatura düzenlendiği, davalı şirket tarafından davacı şirkete faturalar karşılığında toplamda 1.100,00-TL ödeme yapıldığı ve 907,47-TL iade faturası düzenlendiği, bu ödemeler ve iade faturasının davacı şirket kabulünde olduğu, taraflar arasında özel bir anlaşma olmadığı ve davalı tarafından yapılan ödemelerin cari hesaba istinaden yapıldığı anlaşıldığından davalı tarafça yapılan ödemelerin öncelikle davacının muaccel olan alacaklarına sayılmasının gerekeceği, cari hesap işleyişinin de bu uygulamayı gerektirdiği nazara alındığında davacının takip konusu alacağını oluşturan faturaların davacının düzenlediği en son tarihli faturalardan müteşekkil olduğunun kabulünün gerekeceği, faturalar içeriğindeki ürünlerin davalı şirkete teslimi hususu ile ilgili olarak; faturaların teslim alan kısmında … ve … isimlerinin bulunduğu, davacının takip konusu alacağa konu faturalardan önce davalıya düzenlemiş olduğu ihtilaf konusu olmayan ve davalı tarafça ödemesi yapılan faturanın teslim alan kısmında da … ismi bulunduğundan bu isme yapılan teslimlere ilişkin teamül oluştuğu ve fatura içeriğindeki ürünlerin davalı şirkete tesliminin kabulünün gerektiği, … imzasına teslim edilen ürünlere ilişkin olarak; davalı şirket tarafından kabulünde olan faturalara ilişkin liste ibraz edildiği, liste içeriğinde 08/08/2016 tarihli … nolu ve 596,16-TL tutarlı faturanın bulunduğu, faturanın teslim alan kısmında … ismi bulunduğundan bu isme yapılan teslimlere ilişkin teamül oluştuğu ve fatura içeriğindeki ürünlerin davalı şirkete tesliminin kabulünün gerektiği, neticeten; takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 946,80-TL alacaklı olduğu, takip öncesi işlemiş faize ilişkin dayanak evrak bulunmadığından takip öncesi faiz hesabı yapılmadığı ” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekilleri tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçeleri sunulmuştur.
Mahkememizce 13/09/2022 tarihli bilirkişi raporu dosya içeriğine uygun ve denetime elverişli bulunmuştur.
İİK’nun 67. maddesinde “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” hükmüne yer verilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’un 67/2.maddesinde “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, iddia, savunma, sunulan ve toplanan deliller, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün 2022/549 esas sayılı takip dosyası, 13/09/2022 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında cari hesap şeklinde işleyen et ve süt ürünleri alım satımından kaynaklanan ticari bir ilişki bulunduğu, bu ilişki kapsamında davacı tarafından cari hesap bakiye alacaklı olduğu iddia edilerek davalı hakkında icra takibine girişildiği, davalı tarafça borca, faiz ve ferilerine itiraz edilmesi üzerine işbu itirazın iptali istemli davanın açıldığı, taraflar tacir sıfatına haiz olup uyuşmazlığın ticari nitelik arz ettiği, HMK’da yapılan değişiklik gereğince uyuşmazlık değeri 500.000,00 TL’nın altında olduğundan davada basit yargılama usulünün uygulandığı, taraflarca delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca taraf şirketlerin ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, 13/09/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre; taraf şirketlerin 2016, 2017, 2018, 2019, 2020, 2021 ve 2022 yılları ticari defterlerinin lehlerine delil niteliğinin bulunduğu, davacı şirket tarafından davalı şirkete 4 adet toplamda 2.954,25-TL fatura düzenlendiği, davalı şirket tarafından davacı şirkete faturalar karşılığında toplamda 1.100,00-TL ödeme yapıldığı ve 907,47-TL iade faturası düzenlendiği, bu ödemeler ve iade faturasının davacı şirket kabulünde olduğu, faturaların teslim alan kısmında … ve … isimlerinin bulunduğu, davacının takip konusu alacağa konu faturalardan önce davalıya düzenlemiş olduğu ihtilaf konusu olmayan ve davalı tarafça ödemesi yapılan faturanın teslim alan kısmında da … ismi bulunduğundan bu isme yapılan teslimlere ilişkin teamül oluştuğu ve fatura içeriğindeki ürünlerin davalı şirkete tesliminin kabulünün gerektiği, … imzasına teslim edilen ürünlere ilişkin olarak; davalı şirket tarafından kabulünde olan faturalara ilişkin liste ibraz edildiği, liste içeriğinde 08/08/2016 tarihli … nolu ve 596,16-TL tutarlı faturanın bulunduğu, faturanın teslim alan kısmında … ismi bulunduğundan bu isme yapılan teslimlere ilişkin teamül oluştuğu ve fatura içeriğindeki ürünlerin davalı şirkete tesliminin kabulünün gerektiği, neticeten; takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 946,80-TL alacaklı olduğu hususlarının tespit edildiği anlaşılmakla; denetime uygun ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu ve davalının icra takibinden önce temerrüde düşürülmediği dikkate alınarak, dosya kapsamına göre, taraf şirketlerin ticari defter kayıtları ile alacağın varlığının ispatlandığı değerlendirilerek davanın kısmen kabulü ile davalının Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazının kısmen iptali ile takibin 946,80-TL asıl alacak üzerinden devamına karar vermek gerekmiş, taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu alacağın faturaya dayalı olması sebebiyle alacağın likit ve bilinebilir olduğu dikkate alınarak asıl alacağın % 20’si oranında, borçlu davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, fazlaya ilişkin talebin ve şartları oluşmadığından davalının tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde tüm hususları içerir hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın KISMEN İPTALİNE,
Takibin asıl alacak miktarı olan 946,80-TL üzerinden DEVAMINA,
Hüküm altına alınan asıl alacağa davacının takip talebindeki miktarı aşılmamak üzere takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi İŞLETİLMESİNE,
Alacağın likit ve muayyen olduğu anlaşılmakla hüküm altına alınan asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
Davalının şartları oluşmayan tazminat talebinin REDDİNE,
Davacı tarafça harç peşin yatırıldığından bakiye harç tayinine yer olmadığına,
Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin red ve kabul oranları dikkate alınarak 702,00-TL’sinin davacıdan geri kalan 858,00 -TL’sinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından ve davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 946,80-TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Davalının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davanın red miktarına göre tayin ve takdir olunan 750,83-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
Davacı tarafından yapılan 80,70-TL başvurma harcı, 80,70-TL peşin harç ile icra dosyasına yatırılan 8,49-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Davacı tarafından yapılan 127,75-TL posta gideri ve 1.300,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.427,75-TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanıp takdir olunan 796,28-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,

Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar itibarıyla KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/09/2022
Katip …
☪e-imzalıdır.☪

Hakim …
☪e-imzalıdır.☪