Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/123 E. 2022/135 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/123 Esas
KARAR NO : 2022/135 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 12/02/2020
KARAR TARİHİ : 15/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan dosya incelemesi neticesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle, davacı şirket tarafından borçlu yana sehven gönderilen 30.158,00-TL alacağın tahsili amaçlı Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, borçlunun takibe itiraz ettiğini, itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu ,davacı şirketin sebepsiz zenginleşmeden doğan alacağının likit olduğunun şirket kayıtlarından anlaşılacağını, bu nedenle davalının haksız itirazının iptalini ve haksız itiraz nedeniyle %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı şirketin, davalı aleyhine icra takibi başlattığını, işbu icra takibine davalının, davacı şirkete hiçbir borcu olmadığı için anılan icra takibine davalının itiraz ettiğini, Davalının daha önceden davacı şirket nezdinde münferit olarak çalıştığını, davalı kendi aracı ile nakliyat yapması için davacı şirket tarafından yük verildiği, 16/12/2016 tarihinde yine davacı şirketten aldığı yük ile giderken aracında yangın çıktığını, yangının çıkış nedeninin davacı şirket tarafından araca yanıcı madde ( havai fişek, maytap, çakmak vb.) yüklendiğini, bunun olay anında jandarma ekibinin tuttuğu tutanaktan da anlaşıldığını, tüm kusurun davacı şirkette olduğunu bu nedenle davacının alacağının bulunmadığını hatta kendisinin şirketten alacaklı olduğunu ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememce 16/03/2021 tarihinde dosyaya görevsizlik kararı verilmiş, dosya bu şekilde mahkememize intikal etmiş, 2022/123 esasını almıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava şartları bakımından HMK.nın 114 ve 115. maddeleri bakımından re’sen yapılan inceleme sonucunda;
Dosya üzerinde yapılan inceleme sırasında arabuluculuk son tutanak aslının dosya içeriğinde olmadığı anlaşılmıştır.
7155 Sayılı Kanunla TTK’na 5/A maddesi eklenmiş ve anılan kanun hükmü ile ticari davalarda arabuluculuk dava şartı olarak kabul edilmiştir. 6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir:
6102 Sayılı TTK ‘nun 5/A maddesi (Ek:6/12/2018-7155/20 md.)
“(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nın 114 maddesinde, dava şartları açıkça sayılmış olup, mahkeme tarafından resen gözetilir.
HUAK m. 18/A (2) hükmünde dava şartı arabuluculuğa mutlaka dava açmadan önce başvurulması zorunlu tutulmuştur.
Mahkemenin dava açmadan önce dava şartı arabuluculuğa başvurulmadığını tespit etmesi halinde davayı dava şartı yokluğundan usulden reddeder.
6235 sayılı HUAK m. 18/A (2) hükmünün kesin anlatımı nedeniyle tarafların dava şartı arabuluculuğa başvurmaları için HMK m.115’te öngörülen bir haftalık kesin süre veremez. Dava şartı arabuluculuğa başvurulup başvurulmadığına dava tarihi itibariyle bakılır.
HMK 114/2 ye göre 2) Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır. denilerek özel kanunlarla da özel dava şartı getirildiğinden resen inceleme yapılacağı sabittir.
Davacı tarafından yukarıda anılan mevzuat uyarınca dava tarihi itibariyle arabuluculuğa başvurduğundan bahsetmediği gibi buna ilişkin tutanağın sunulmadığı da görülmüştür. Söz konu dava şartı tamamlanabilir bir dava şartı da değildir.
Tüm dosya kapsamı ve yukarıdaki yasal düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde; Ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olmasının dava şartı olarak kabul edildiği, İş bu davanın 12/02/2020 tarihinde açıldığı, dava tarihi itibariyle arabulucuya başvurulmaksızın davanın açıldığının sabit olduğu, bu itibarla arabulucuya başvurulmaksızın açıldığı sabit olan davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın 6102 sayılı TTK.nın 5/A-1, HMK’nın 114/2. ve 115/2. maddeleri gereğince dava şartı yokluğu sebebiyle USULDEN REDDİNE
2-Alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının, davacı tarafça peşin yatırılan 364,23 TL’den mahsubu ile kalan 283,53 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T gereğince hesaplanıp takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 15/02/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza