Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1050 E. 2022/1047 K. 18.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/1050 Esas
KARAR NO : 2022/1047

DAVA : İflas (Adi Takipten Doğan İtirazın Kaldırılması Ve İflas (İİK 156))
DAVA TARİHİ : 17/11/2022
KARAR TARİHİ : 18/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29.11.2022

Mahkememizde görülmekte olan İflas (Adi Takipten Doğan İtirazın Kaldırılması Ve İflas (İİK 156)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflarınca yapılan araştırma neticesinde davalı şirketin söz konusu alacaklar ile ilgili olarak borcu karşılamaya yeter miktarda mal varlığı tespit edilemediğini, aynı zamanda davalı şirketin diğer ticari alacaklarının da tahsilatlarında sorunlar yaşanmakta olduğunu, keza kira sözleşmesine konu mülkte hissedar olan ve davalı şirket yetkilisi ….’in akrabaları olan diğer hissedarlar da borçlarını tahsil edemediğini, diğer hissedarlara ait alacaklar taraflarınca başlatılan takipte borç toplamına dâhil edilmediğini, bu nedenle iflası istenen davalı şirketin toplam borçlarının hesaplanmasında, borca batıklık tutarının daha yüksek olduğu da söylenebileceğini, Bu nedenle davalı borçlu firmanın borç ödeme kabiliyetini yitirdiği ve ödemelerini tatil ettiğinin sabit olduğunu, bu nedenlerle Davalarının kabulü ile itirazın kaldırılmasına,%20’dan aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, davalı borçlu firmanın iflasına, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı şirkete yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 177. maddesine göre iflas istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; İİK.nun 156 ve devamı maddelerine dayalı iflas yoluyla adi takibe dayalı takipte davalının itirazında haklı olup olmadığı, İİK.156.maddesine dayalı iflas koşullarının oluşup oluşmadığından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Davacılar Uyap’tan incelenen dosya ekinde göre davalı hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyası ile davalı borçlu …. .. Şti. aleyhine genel iflas yoluyla takibe geçildiği davalının borca itirazı üzerine eldeki davayı açtıkları görülmüştür.
Firma sicil kayıtlarına göre sicil kayıtlarına göre …. Mahallesi …. Sk. …. Sit. No: …. …./ İSTANBUL olduğu şirket sicil adresi itibariyle mahkememizin yargı alanında olduğu anlaşılmıştır.
Genel haciz yolu ile ilamsız takiplerde yetkili icra dairesi, İİK 50/1 maddesinde “Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir.” şeklinde hüküm altına alınmıştır.
İtirazın iptali davası görülebilmesi için öncelikle ortada takip hukuku kuralları çerçevesinde yasaya ve yöntemine uygun şekilde yapılmış geçerli bir icra takibinin bulunması gerekir.
İtirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde usulune uygun olarak başlatılmış icra takibinin bulunması da dava şartı olup 6100 Sayılı HMK’nun 115/1, 138 ve 140 maddeleri gereğince mahkeme tarafından da dava şartlarının öncelikle incelenmesi gerekir.
İflas davalarında ise davanın açılabilmesi için gerekli şartlardan birisi de yetkili icra dairesinde yapılmış bir iflas takibi bulunmasıdır.
İİK’nun 154. maddesinde iflas yolu ile takiplerde yetkili icra dairesi ve yetkili mahkeme düzenlenmiştir. İflas davasında yetkili mahkeme borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer ticaret mahkemesidir. (İİK.m.154) İflas davasında yetki, kamu düzeninden olduğundan yetki itirazında bulunulmamış olsa bile mahkeme yetkili olup olmadığını kendiliğinden gözetecektir. İflas takibi yetkisiz yerde başlatılmış ve itiraz edilmemiş olsa bile iflas davasının mutlaka borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer ticaret mahkemesinde açılması gerekir. İflas davasında yetki kamu düzeninden olduğu için yetki sözleşmesi yapılamaz. İflas davasını inceleyen ticaret mahkemesince icra dairesi bakımından dahi yetki itirazı olmasa bile yetkili olup olmadığını yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözetir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 114/1-ç bendinde, yetkinin kesin olduğu hallerde mahkemenin yetkili olması dava şartları arasında yer almaktadır.
6100 Sayılı HMK’nın 115/2. maddesi anlamında özel dava şartı olduğu, davalı tarafça yetkiye itiraz edilmemiş olsa dahi mahkemece bu hususun re’sen nazara alınacağı, kesin yetki kuralı mevcut iken yetki itirazının kabulünün icra dairesini yetkili hale getirmeyeceği, davadaki uyuşmazlığın şirket ile ortağı arasındaki ilişkiden kaynaklanmasına göre, bu ihtilafın 6100 Sayılı HMK’nın 14/2 maddesi uyarınca şirketin ikametgahı sayılan yer mahkemesinde görülmesi gerektiği, dosyada mevcut Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi örneğine göre davalı şirket merkezinin Bakırköy olduğu, yetki şartına rağmen yetkisiz olan İstanbul İcra Dairesinde iflas takibi başlattığı, iş bu davanın iflas takibi yetkili icra dairesinde yapılmadığından ve bu yönüyle geçerli bir icra takibi bulunmadığından; bu yetki kuralının kesin yetki niteliğinde bulunması nedeniyle mahkemece yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınması gerektiği anlaşılmakla açılan davanın yetkisiz icra dairesinde iflas takibi yapılması sebebiyle özel dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Yetkili icra dairesinde takip yapılmamış olması sebebiyle 6100 sayılı HMK’nun 114/2 ve 115/2. Maddeleri uyarınca özel dava şartı yokluğu nedeniyle davacının davasının USÛLDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alınmış olduğundan ayrıca harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan gider ve iflas avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
5-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara TEBLİĞİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 18/11/2022

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza