Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/860 E. 2022/574 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/860 Esas
KARAR NO : 2022/574

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/10/2021
KARAR TARİHİ : 07/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Küçükçekmece …. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderdiği dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin … ilçesi …. köyünde, küçükbaş hayvancılık yaparak geçimini sağlamaya çalışan, davalının ise aynı köyde yazlıkçı olarak oturmakta olduğunu, davacı müvekkili ile bitişik bir arsası bulunduğıunu, bu nedenle tanıştıklarını, davalının, müvekkili davacıyla yıllar önce yaklaşık 200 m2 lik bir kısım için 12.000 TL ye anlaştıklarını, fakat tapu işlemleri için gittiklerinde bahçenin kısmen veya hisse olarak satışının yapılamayacağını, ifraz yapılması gerektiğini belirttiklerini, bunun üzerine davalı tapu işlemleri yapılıncaya kadar güvence olması için müvekkili davacının bahçesine 40.000 TL lik ipotek koydurduğunu, ayrıca teminat olması için boş bir senedi de iade edilmek üzere imzalattığını, daha sonra ifrazda yapılamayacağı anlaşıldığında müvekkili davacının, davalıya verdiği parayı geri ödemeyi istediğini fakat davalının buna yanaşmayarak ipoteğin paraya çevrilmesini talep ettiğini, bedelsiz ve üzerinde hiçbir rakam veya yazı bulunmayan senede 300.000 TL yazdığını, Küçükçekmece de keşide edilmiş gibi doldurmak suretiyle Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile takibe koydurduğunu, İcranın Geçici olarak Durdurulmasına, Davacı müvekkilin ev ve koyunlarına ağıl olarak kullandığı bahçesinden başka hiçbir malvarlığı ve geliri olmadığını, bu yüzden Adli Yardım talebinin kabul edilmesini, dava masrafları ve avukatlık ücretinin Davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekilinin dava konusu bononun teminat senedi olduğu ve sonradan doldurulduğu yönündeki iddialarının tamamen gerçek dışı olduğunu, İş bu bononun davacının iddia ettiği gibi taşınmaz alım-satımına teminat için değil davacıya verilen borç para karşılığı olarak davacıdan alındığını, bu hususun bono muhtevasında Bedeli Nakden alınmıştır kaydı ile de sabit olduğunu, borçlunun, vekili marifetiyle Küçükçekmece … İcra Hukuk Mahkemesinin … Es. sayılı dosyası ile görülen davasında bono üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığı yönünde itiraz ettiğini, Davacının tedbir talebinin İİK.72/2 maddesi uyarınca alacağın tamamının icra dosyasına, %15 oranındaki teminatı da Mahkeme veznesine yatırması halinde takibin tedbiren durdurulması talebinin kabulünü , aksi halde reddini, kanıtlanamayan davanın esas yönünden reddini, Asıl alacağın 20 ‘sinden az olmamak üzere tazminatın davacıdan alınarak müvekkili davalıya verilmesini, Mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Küçükçekmece …. Asliye Hukuk Mahkemesi … Esas … Karar sayılı gönderme kararı ile dosyanın mahkememiz … sayılı esasına tevzi edildiği görülmüştür.
El Yazısı Doküman İnceleme Uzmanı Bilirkişisi ….’ın Küçükçekmece … İcra Hukuk Mahkemesine sunduğu bilirkişi raporunun özetle; Fotoğraflar ve diğer uygun görüntü teknikleriyle işaretlemeler yaptığını, incelemeler ve bulgular neticesinde söz konusu senedin ön yüzü üzerinde …’ adına atfen atılı bulunan imzaların …’a ait olduğunu, tüm örnek imzalarına kıyasla aralarında tersim biçimi, işleklik derecesi, seyir, sürat, istif, itiyatlar ve baskı unsurları yönünden de benzerliklerin saptandığı görüş ve kanaatinde olduğunu arz etmiştir.
Adli Tıp Kurumu’nun Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesi tarafından …. tarihinde Küçükçekmece … İcra Hukuk Mahkemesine gönderdiği raporda özetle; İnceleme konusu senette atılı basit tersimli borçlu imzaları ile …’ın mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk olduğu ve benzerlikler saptandığından söz konusu imzaların kuvvetle muhtemel …’ın eli ürünü olduğu hususlarını bildirir Kanaat Raporu sunduğu, görülmüştür.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, menfi tespit isteminden ibarettir.
Dava konusunun; Küçükçekmece … icra Müdürlüğü … Esas sayılı icra dosyasındaki 300.000,00 TL bedelli bono yönünden, bononun teminat senedi kapsamında olduğu iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
6102 sayılı TTK’ ya göre bono veya emre muharrer senet, senet metninde (bono) veya (emre muharrer senet) kelimesini ve senet Türkçe’den başka bir dilde yazılmışsa o dilde bono karşılığı olarak kullanılan kelimeyi, kayıtsız ve şartsız muayyen bir bedeli ödemek vaadini, ödeme yerini, kime ve kimin emrine ödenecek ise onun ad ve soyadını, senedin tanzim edildiği gün ve yeri, tanzim edenin imzasını içermelidir. Sıralanan bu kayıtlar bononun zorunlu ve geçerliliğini etkileyecek olan zorunlu unsurlardır.
Bu çerçevede belirlilik (muayyenlik) kambiyo senetlerinin temel unsurlarından biridir. Tedavül kabiliyeti de dikkate alındığında, bononun bütün unsurlarının açık, net, yoruma elverişli olmayacak biçimde belirgin olması gerekir. …’ın da ifade ettiği gibi poliçe ve bono keşidesi “şart kabul etmeyen” bir işlemdir (Öztan, F.: Kıymetli Evrak Hukuku, 2. B., Ankara 1997, s.451).
Nitekim TTK’ da zorunlu unsurları taşımayan senedin bono niteliğinde olmadığı; vade, tanzim ve ödeme yeri konusunda da yedek hukuk kuralı getirerek oluşabilecek boşlukları doldurmuş ve belirlilik ilkesini bu şekilde desteklemiştir. Bedel, faiz, protestodan muafiyet ve yetki şartı gibi kayıtların konulması kabul edilmekte ise de, illetten mücerretlik veya muayyenlik vasfını ortadan kaldıran kayıtların bono üzerine konması, onun kambiyo senedi vasfını ortadan kaldırır.
Hukuk Genel Kurulunun 11.04.2018 tarihli ve 2017/19-819 E., 2018/771 K. sayılı kararında da benimsendiği üzere, TTK’nın 688. maddede belirtilen şekli koşulların yanında taraflar bononun ihdas nedeni (malen/nakden ya da teminat kaydı ile alındığını), uyuşmazlık durumunda aralarındaki anlaşmaya göre yetkili olacak mahkeme, faiz gibi bononun geçerliliğine etki etmeyecek ihtiyari unsurları belirleyerek senede ekleyebilirler. Sıralanan şekil şartlarından da anlaşıldığı üzere, kambiyo senetleri temel hukuki ilişkiden bağımsız bir nitelik taşır ve soyut bir borç ikrarı içerir. Bu nedenle de bono düzenlenirken temel ilişkinin kaynağına yönelik “bedelin malen-nakden ya da teminat olarak alındığına” ilişkin ibarelerin senede yazılması zorunlu değildir. Taraflar bu ibareleri ticaret hayatındaki olası bir uyuşmazlık durumunda ispat hukukunda karşılaşabilecekleri zorlukları daha kolay aşmak amacıyla ihtiyari olarak kayıt altına almaktadırlar. Yoksa elbette ki bu kayıtlar bağımsız borç ikrarı içeren senetlerin niteliğine etki etmez.
– Takibe konu bononun incelenmesinde; keşidecinin …, lehdarın … olduğu, 10.10.2018 vade tarihli ve 300.000,00 TL miktarlı olduğu görülmüştür. Bono üzerinde herhangi bir teminata yönelik ibarenin yer almadığı görülmüştür.
Takibe konulan senedin, bono niteliğinde olup, tüm yasal unsurları barındırmakta olduğu; senette de bedelin nakden ödendiği yönünde açıklama olduğu; davalıların savunması ile senet metnini talil etmediği, davacının teminat iddiasını yazılı belge ile kanıtlaması gerektiği, bu yönde bir kanıt sunmadığı; ayrıca, ispat yükü kendisinde olan davacının yemin deliline de açıkça dava dilekçelerinde dayanmadığı; davacının iddialarına konu ceza soruşturması ve yargılamalarının da bulunmadığı anlaşılarak, aşağıdaki şekilde ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde davanın reddine karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının sübut bulmadığından REDDİNE,
2- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70 TL harcın davacı tarafça peşin yatırılan 5.123,25 TL peşin hartan mahsubu ile bakiye 5.042,55 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacı tarafa İADESİNE,
3- Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
4- Davalı tarafça yapılan 14,10 TL yargılama giderlerinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
– Davalı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın yatıran tarafa İADESİNE,
5- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 29.450,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,

Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza