Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/822 E. 2023/187 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/822 Esas
KARAR NO : 2023/187 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 08/10/2021
KARAR TARİHİ : 22/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Taraflar arasında imzalanan taşıma sözleşmesi gereği ticari ilişki bulunduğunu, bu nedenle Mahkemenin görevli ve yetkili olduğunu, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 30/09/2019 tarihinde Ankara-Milano, Milano-Ankara arasında taşıma hizmeti yapılması amacıyla fuar taşıma sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme kapsamında 04/10/2019 tarihinde müvekkili şirkete ait ürünlerin davalı şirket aracına yüklendiğini ve bu ürünlerin …. tarihinde 12:00 saatinde fuar alanında olmasının kararlaştırıldığını, davalı tarafından 14/10/2019 tarihinde teminat adı altında 6.252,00-Euro tutarlı ödeme yapılmasının talep edildiğini ve bu tutarın fuara ilişkin işlemlerin aksamaması amacıyla teslimattan önce 15/10/2019 tarihinde davalı tarafa ödendiğini, davalı şirket tarafından yapılan tüm hizmet ve işlemlerin kusurlu yapıldığını, ürünlerin fuar alanına kararlaştırılan zamanda teslim edilmediğini, müvekkilinin mağdur edildiğini, ürünlerin fuara geç teslim edilmesi, fuardan geç toplanması, iletişim eksikliği ve haksız ödeme talepleri nedeniyle müvekkili şirketin zarara uğradığını, ayrıca ödenen tutarın depozito olarak gönderilmesine rağmen müvekkili şirketin taleplerine rağmen iade edilmediğini, müvekkili şirket tarafından 13/02/2020 tarihinde gönderilen ihtarnameden de sonuç alınamadığını, arabulucuya yapılan başvuruda 09/09/2020 tarihinde yapılan toplantıya haberi olduğu halde davalının katılmadığını, dolayısıyla anlaşmama tutanağı imzalandığını, ihtarnamenin ve arabuluculuk başvurusunun sonuçsuz kalması sebebi ile 17/09/2020 tarihinde davalı aleyhine Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile 59.431,43 TL (6.673,79 Euro) tutarında ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının 16/10/2020 tarihinde borcun tamamına, tüm fer’ilerine vaki itirazı üzerine İcra Müdürlüğü’nün 23/10/2020 tarihli kararı ile takibin durdurulduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu, davalı tarafından tamamı ide edilmek üzere “geçici ihracattan kaynaklı teminat ve vergi bedeli” adı altında müvekkili şirketten alınan bedelin başka hiçbir lojistik şirket tarafından alınmadığını ve bu sürecin teminat mektubu alınarak çözüldüğünün tespit edildiğini, müvekkili tarafından yapılan ödemenin fuara ilişkin işlemlerin aksamaması amacıyla ve mecbur kalınarak yapıldığını dolayısıyla müvekkiline iadesinin gerektiğini iddia ederek; müvekkili tarafından davalı aleyhine Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibine davalı tarafça yapılan haksız itirazın iptali ile icra takibinin devamına, asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, arabuluculuk toplantısına mazeretsiz olarak katılmaması sebebi ile de yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi davalı şirkete tebliğ edilmiş, davalı tarafından davaya karşı yazılı cevap dilekçesi ibraz edilmemiş, davalı adına duruşmalara katılan olmamıştır.
YARGILAMANIN ÖZETİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki taşıma işine dayalı ticari ilişkiden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflara usulüne uygun davetiye tebliğleri yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve davanın esasına başlanmıştır.
Uyuşmazlığın, Taraflar arasında taşıma işinden kaynaklı ticari ilişki bulunup bulunmadığı, davalı tarafça ayıplı hizmet verilip verilmediği, depozito bedelinin iadesi talebine dayalı olarak başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın haklı olup olmadığı, davacının itirazın iptali ile icra inkar tazminatı taleplerinin kabul edilip edilemeyeceği hususlarından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Küçükçekmece…İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiş, incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 6.252,00-Euro asıl alacak, 421,79-Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.673,79-Euro alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı şirkete 09/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekilinin 16/10/2020 tarihinde takibe, borca, faize ile ferilere itiraz ettiği, davalı vekilinin itirazı üzerine 23/10/2020 tarihinde icranın durdurulması kararı verildiği, işbu itirazın iptali davasının yasal 1 yıllık süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğünden; davalı şirketin sicil kayıtları celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Küçükçekmece ve Dikimevi Vergi Dairesi Müdürlüklerinden; taraf şirketlerin 2019 yılına ait BA/BS formları celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Ankara …Noterliğinden; 13/02/2020 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarname ve tebliğ mazbatasının onaylı bir sureti celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Mahkememiz dosyası, davacının iddiası, toplanan ve sunulan deliller, Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası ve tüm dosya kapsamına göre, HMK’nun 273. Maddesi gereğince davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulup tutulmadığının, açılış ve kapanış tasdiklerinin olup olmadığı, lehe veya aleyhe delil olma durumunun olup olmadığı, taraflar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne miktarda alacaklı olduğu hususlarında SMMM bilirkişiye tevdi edilerek rapor düzenlenmek üzere Ankara ….Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yolu ile gönderilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor mahkememiz dosyasına ibraz edilmiş, 24/06/2022 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle;”… Davacı defter kayıtlarında 08/10/2019 ve 09/10/2019 tarihli 2.250,00-TL ve 3.060,00-TL tutarındaki davacı şirket ödemelerine karşılık davalı şirketin 01/12/2019 tarihli 5.310,00-TL tutarlı faturayı kestiği, davacı şirket tarafından 11/10/2019 tarihli 3.750,00-Euro karşılığı 24.260,25-TL tutarındaki havaleye karşılık davalı şirketin 01/12/2019 tarihli 23.644,88-TL tutarında fatura kestiği, aradaki farkın kur farkından kaynaklandığı, davalı şirket tarafından kesilen 25/12/2019 tarihli 932,20-TL faturaya karşılık davacı şirket tarafından 26/12/2019 tarihinde 932,20-TL eft ile ödeme yapıldığının kayıtlı olduğu, yukarıda tespit edilen 5.310,00-TL ödemenin sözleşmede Ankara-İstanbul/İstanbul-Ankara iç nakliyat bedeli olan 4.500,00-TL + KDV karşılığı; 3.750,00-Euro karşılığı 24.260,25-TL ödemenin sözleşmede belirlenen Türkiye-Milano/İtalya arası nakliyat bedeli olarak belirlenen 3.75,00-Euro’ya karşılık yapıldığının anlaşıldığı, bu hareketlerin dışında davacı şirket tarafından 15/10/2019 tarihinde 6.252,00-Euro karşılığı 40.746,78-TL ödeme ve 06/11/2019 tarihli 736 Euro karşılığı 4.691,26-TL ödeme yapıldığı ancak bu ödemelere yönelik davalı şirket tarafından kesilmiş bir fatura kaydının bulunmadığı” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı beyanlarını içerir dilekçe sunulmuştur.
Mahkememiz dosyası, 25/11/2022 tarihli celse ara kararı gereğince; davacının iddiaları, davalı tarafın icra takip dosyasındaki savunması, sunulan deliller ve dosya kapsamındaki belgeler incelenmek suretiyle; Taraflar arasında taşıma işinden kaynaklı ticari ilişki bulunup bulunmadığı, davalı tarafça ayıplı hizmet verilip verilmediği, depozito bedelinin iadesi talebine dayalı olarak başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın haklı olup olmadığı, davacının depozito bedelinden kaynaklı alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacağın miktarı, davacının talep edebileceği faiz var ise, türü oran ve miktarı hususlarında rapor düzenlenmek üzere taşıma/lojistik konusunda uzman bilirkişi ….e tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından 04/01/2023 havale tarihli rapor tanzim edilerek mahkememiz dosyasına ibraz edilmiştir.
04/01/2023 havale tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle;”… Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf vekillerinin sair dilekçe ve beyanları, tüm dosya içeriği ile arz edilen inceleme ve değerlendirme neticesinde; incelenen Fuar taşıma sözleşmesi, mali müşavir bilirkişi raporu, ticari defter kayıtları, faturalar ve ödeme dekontlarının taraflar arasında bir ticari ilişki olduğunu açıkça gösterdiği ve taraflar arasında işbu davaya konu ihtilaf noktasının, 14.10.2019 tarihli ve …. nolu Fatura kapsamında davalı … şirketinin davacı şirketten “Geçici İhracattan Kaynaklı Teminat ve Vergi Bedeli” açıklaması ile talep ettiği 6.252,00 Euro’nun davacıya iade edilmesinin gerekli olup olmadığı, gerekli ise iade edilip edilmediği ile işlemiş faiz alacağı miktarının tespiti noktasında olduğu; Davacı yan şirketin, dava konusu 6.252,00 Euroyu davalı taşıyıcı şirkete, fuarda sergilenecek emtianın geçici ihracına yönelik teminatın ilgili gümrük idaresine verilmesi amacıyla ödediğini ve bu bedelin, emtianın izin verilen süresi içinde geri ithal edilmesi halinde Gümrük İdaresince kendisine iade edilmesi gerektiğini delilleriyle ortaya koyduğu; buna göre davalı yan taşıyıcının ise işbu davada talep edilen meblağdan doğan sorumluluktan kurtulabilmesi için dava konusu teminatın kısmen veya tamamen iade edilmediğini veya iade edilmeme sebebinin de davacının kusur veya eylemine (fuar sürecinde emtianın satışı gibi) dayandığını ispat etmesi gerektiği; ancak davaya cevap vermediğinin değerlendirildiği; İhtarnamenin tebliğ edildiği ve verilen ek beş günlük sürenin sona ermesi ile davalı yan şirketin 24.02.2020 tarihinde temerrüde düştüğü ve bu tarihten takip tarihi olan 28.09.2020 tarihine kadar 3095 sayılı Kanununun 4/a maddesi uyarıca işlemiş faiz alacağının 24,16 Euro olduğu” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını içerir dilekçe sunulmuştur.
Davalı tarafça, verilen kesin süre içerisinde uyuşmazlık dönemine ilişkin ticari defter ve kayıtları Mahkememize sunulmamış, defter ve kayıtların nerede olduklarına dair beyanda bulunulmamıştır.

İİK’nun 67. maddesinde “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” hükmüne yer verilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’un 67/2.maddesinde “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükmüne yer verilmiştir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun “Dava şartı olarak arabuluculuk” başılığını taşıyan 18/A maddesinin 11. fıkrasında “Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmez.” düzenlemesine ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin “Dava şartı olarak arabuluculukta arabuluculuk faaliyeti” başlığında 25. maddesinde de “Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmez.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, iddia, savunma, sunulan ve toplanan deliller, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler, Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyası, 24/06/2022 tarihli bilirkişi raporu, 04/01/2023 havale tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında uluslararası taşıma işinden kaynaklanan ticari bir ilişki bulunduğu, davalı şirketin taşıyıcı olarak taraflar arasındaki anlaşma gereğince …. tarihlerinde Milano’da düzenlenen …. fuarına katılım için davacıya ait emtianın taşıma işini üstlendiği, bu taşıma ilişkisi kapsamında davalı şirket tarafından “Geçici İhracattan Kaynaklı Teminat ve Vergi Bedeli” açıklaması ile 14/10/2019 tarihli … nolu 6.252,00-Euro faturanın düzenlendiği ve bedelinin davacı tarafça ödendiği, davacı tarafça depozito olarak ödediği bu bedelin iadesi talebi ile davalı hakkında icra takibine girişildiği, davalı tarafça borca ve ferilerine itiraz edilmesi üzerine işbu itirazın iptali istemli davanın açıldığı, taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, davalı tarafça ihtara rağmen ticari defter ve kayıtların Mahkemeye sunulmadığı ve yerinin de bildirilmediği, denetime uygun ve hüküm kurmaya elverişli 04/01/2023 havale tarihli bilirkişi raporunda; davacı şirketin, dava konusu 6.252,00 Euroyu davalı taşıyıcı şirkete, fuarda sergilenecek emtianın geçici ihracına yönelik teminatın ilgili gümrük idaresine verilmesi amacıyla ödediğini ve bu bedelin, emtianın izin verilen süresi içinde geri ithal edilmesi halinde Gümrük İdaresince kendisine iade edilmesi gerektiğini delilleriyle ortaya koyduğu; buna göre davalı taşıyıcının ise işbu davada talep edilen meblağdan doğan sorumluluktan kurtulabilmesi için dava konusu teminatın kısmen veya tamamen iade edilmediğini veya iade edilmeme sebebinin de davacının kusur veya eylemine (fuar sürecinde emtianın satışı gibi) dayandığını ispat etmesi gerektiği; ancak davaya cevap vermediğinin değerlendirildiği; İhtarnamenin tebliğ edildiği ve verilen ek beş günlük sürenin sona ermesi ile davalı yan şirketin 24.02.2020 tarihinde temerrüde düştüğü hususlarının tespit edildiği anlaşılmakla; yukarıda özetlenen, denetime uygun ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu gözönüne alınarak, davacıya ait …. tarihlerinde Milano’da düzenlenen …. fuarında sergilenen emtianın geçici ihracına yönelik teminatın ilgili gümrük idaresine verilmesi amacıyla ödediği 14/10/2019 tarihli …. nolu 6.252,00-Euro fatura karşılığı bedelin emtianın izin verilen süresi içinde geri ithal edilmesi halinde Gümrük İdaresince kendisine iade edilmesi gerektiği, davalı tarafça bu bedelin iade edildiği hususunun ispatlanamadığı değerlendirilerek; döviz cinsinden alacak ve takiplerde yerleşmiş Yargıtay uygulamaları uyarınca takibe konu döviz cinsine bankalarca 1 yıllık mevduata uygulanan en yüksek mevduat faizinin uygulanması gerektiğinden, davacı tarafça gönderilen ihtarnamenin davalı şirkete tebliğ tarihi ve takip talebindeki talep dikkate alınarak 24/02/2020-16/09/2020 tarihleri arası 205 gün (6.252,00 x 205 x 0,65 /36.500) işlemiş faiz 22,82-Euro hesaplanmakla ve davalı tarafın arabuluculuk görüşmelerine katılmadığı, bu hususun son tutanakta belirtildiği sabit görülerek; davanın kısmen kabulü ile davalının Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 6.252,00-Euro asıl alacak, 22,82-Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.274,82-EURO üzerinden devamına, asıl alacağa davacının takip talebindeki miktarı aşılmamak üzere fiili ödeme tarihinde kısa vadeli Euro cinsinden açılmış yabancı paralara uygulanan en yüksek faizin işletilmesine, İİK.nun 67.maddesi gereğince kabul edilen asıl alacak üzerinden (asıl alacak miktarı olan 6.252,00-Euro’nun icra takip tarihi itibariyle geçerli TL karşılığının) %20’si oranında hesap edilecek icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde tüm hususları içerir hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Davalının Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE,
Takibin 6.252,00-Euro asıl alacak, 22,82-Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.274,82-EURO üzerinden DEVAMINA,
Asıl alacağa davacının takip talebindeki miktarı aşılmamak üzere fiili ödeme tarihinde kısa vadeli Euro cinsinden açılmış yabancı paralara uygulanan en yüksek faizin İŞLETİLMESİNE,
İİK.nun 67.maddesi gereğince kabul edilen asıl alacak üzerinden (asıl alacak miktarı olan 6.252,00-Euro’nun icra takip tarihi itibariyle geçerli TL karşılığının) %20’si oranında hesap edilecek icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 3.817,06-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 717,79-TL harç ile icra dosyasına yatırılan 297,16-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.802,11-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
3-Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
4-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından iş bu dava için yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 717,79-TL peşin harç, 297,16-TL icra dosyasına yatırılan peşin harç, 2.000,00-TL bilirkişi ücreti ile 297,30-TL posta giderinden ibaret toplam 3.371,55-TL yargılama giderinin 6325 sayılı Kanun’un 18/A maddesinin 11.fıkrası gereğince davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacı tarafa iadesine,
7-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin e duruşma sistemi ile yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/02/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸