Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/797 E. 2022/183 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/797 Esas
KARAR NO : 2022/183

DAVA : İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177))
DAVA TARİHİ : 08/07/2021
KARAR TARİHİ : 24/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı müvekkil ile davalı şirket arasında 14.01.2015 tarihinde Düzenleme şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereğince davalının ‘ ‘… İli, …. İlçesi, …. Ada, …. parselde yapılan …. adlı projede Al Blok, 24.Kat.239″ bağımsız bölüm numaralı daire olan taşınmazı satmayı kabul ve taahhüt ettiği, ücretin tamamının davacı tarafından ödendiği fakat bağımsız bölümün teslim edilmediği bu sebeple zararının tazmini için Bakırköy … Tüketici Mahkemesi’nin … E. Saylı dosyası üzerinden dava açıldığını, yapılan yargılama sonucunda Bakırköy … . Tüketici Mahkemesi’nin … E. … K. Sayılı, 27.04.2021 tarihli ilamı ile davanın kabulüne karar verilerek, 976.967,15-TL,nin davalı şirketten 21.03.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile müvekkile ödemesine karar verilmiş ve ayrıca davalının avukatlık ücreti ile yargılama giderlerini de ödemesine mahkum edildiğini, müvekkilinin söz konusu ilam uyarınca, İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile davalı şirket aleyhine ilamlı icra takibi yaptığını, davalıya ilamlı icra emri gönderildiğini ve nihayetinde takibin kesinleştiğini, ilama müstenit alacak icra emriyle talep edilmesine, takip kesinleşmesine ve herhangi bir itiraza uğramamasına rağmen, ilama dayalı dosya borcu davalı tarafça ödenmediğini ve mahkeme karannın yerine getirilmediğini, davalı şirketin ısrarla ilama dayalı borcunu ödemekten kaçınmakta, bu konuda herhangi bir itiraz yoluna başvurmadığı gibi, teminat sunarak tehir-i icra talebinde de bulunmadığını, davalı şirketin ilama müstenit borcu, fazlaya ve ferilerine dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.140.274,00-TL civarına geldiğini, söz konusu borcun işleyen faiziyle birlikte her geçen gün katlanmakta ve davacı müvekkili için katlanılmaz bir hal aldığını, davalı/borçlunun ilamlı icra emri ile alacağın talep edildiği işbu icra dosyasına ilişkin hiçbir şekilde ödeme yapmadığı gibi, borçlu şirketin fiilen herhangi bir ödeme gücü bulunmadığını, borçlu firmanın piyasada bir çok alacaklıya karşı borcunu ödeyemediği ve sürekli icra takipleri ile karşılaştığı haricen tespit edilmiş olduğunu, hakkında bir çok icra takibinin bulunması, huzurdaki ilamlı icra takibine dayalı alacağını da ödenemeyeceğine işaret ettiğini, borçlunun açıkça borca batık durumda olduğunu, borçlarını ödemesi mümkün olmadığından, hakkında iflasını isteme zorunluluğu hasıl olduğunu belirterek davalı/borçluya faiz ve icra masrafları ile birlikte borcu ve tüm giderleri ödemesi, ifa etmesi veya depo etmesi yönünde kesin süre verilmesine, aksi takdirde borçlu şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından açılan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine, davacı yanca sunulacak delillere karşı ek delil ve karşı delil sunma haklarımız ile fazlaya dair her türlü haklarımız saklı kalmak kaydıyla- davacı yana delillerini tarafımıza tebliğ ettirmesi için kesin süre verilmesine, aksi halde delil sunmaktan vazgeçmiş sayılmasının kabul edilmesine, öncelikle müvekkili şirketin yalnızca 2021 yılı içinde 60 milyon Türk Lirası üzerinde …. projesi başta olmak üzere tüketicilere yani müvekkil şirketin müşterilerinden sözleşmeyi fesh eden kişilere ödeme yapmış ve yapmaya da devam etmekte olduğundan; Ekte sunulan; Kamuoyu Aydınlatma Platformu (KAP)’nda yapılan açıklama, Bağımsız Denetim Raporları Şirketin Ödemelerini Gösteren Tablolar ve Faaliyet Raporları, Gayrimenkul Değerleme Raporları, Ticaret Sicil Gazetesi, Projeler, Tapu Kayıtları ile birlikte Müvekkil şirketin defter ve kayıtlarında müvekkilin faaliyetlerine devam ettiğinin belirlenmesi ile müvekkilin aciz halinde olmadığının, malvarlığının borçlarından fazla bulunduğunun ve ödemelerini tatil etmediğinin tespiti yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasına, her hâlükârda usule, yasaya ve açıkça hukuka aykırı şekilde açılan ve şartları oluşmamış olan haksız ve mesnetsiz davanın reddine, müvekkilini şirket dava açılmasına sebebiyet vermediği ve davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davacı vekilinin celse arasında davadan feragat ettiğini, vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi bulunmadığını içerir e-imzalı feragat dilekçesi ibraz ettiği, davalı vekili ise duruşmadaki beyanında; davacının feragatine bir diyeceğinin olmadığını, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, yargılama gideri ile vekalet ücreti talebinin olmadığını beyan ettiği, beyanını imzası ile tasdik ettiği anlaşılmıştır.
Taraf vekillerinin vekaletnamelerinin incelenmesinde davadan feragat yetkilerinin bulunduğu, davanın tarafların serbestçe tasarruf edebileceği dava türlerinden olduğu, feragatin usulüne uygun bulunduğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere, HMK’nın 307. maddesine göre davadan feragat “Davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” Yine aynı kanunun 311. maddesine göre “Feragat, kesin hükmün sonuçlarını doğurur.”
Feragat, tek taraflı ve davayı sona erdiren kesin bir hükmün hukuki sonuçlarını doğuran işlem olup, feragatın hüküm ifade etmesi mahkemenin ve karşı tarafın kabulüne bağlı değildir. Dava, tarafların serbestçe tasarruf edebileceği davalardandır. Davacı davadan usulüne uygun feragat ettiğinden davanın feragat nedeniyle reddine, talep edilmediğinden vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacının davasının FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Feragat yargılamanın ilk celsesinden sonra vuku bulduğundan Harçlar Kanunun 22. maddesi gereğince 80,70-TL karar ve ilam harcının 2/3’üne tekabül eden 53,80-TL’nin peşin yatırılan 59,30 TL peşin harçtan mahsubuna, artan 5,50 TL’nin talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
3-Talep edilmediğinden vekalet ücreti ve yargılama giderlerine HÜKMEDİLMEMESİNE,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan gider ve iflas avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
6-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara TEBLİĞİNE,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün çerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 24/02/2022

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye ….
¸
Katip …
¸