Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/770 E. 2022/370 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/770 Esas
KARAR NO : 2022/370

DAVA : İflas (Kambiyo Senetlerine Mahsus Takipten Doğan İflas (İİK 173))
DAVA TARİHİ : 24/09/2021
KARAR TARİHİ : 31/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İflas (Kambiyo Senetlerine Mahsus Takipten Doğan İflas (İİK 173)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket lehine düzenlenen … Bankası … Şubesine ait 30/05/2017 keşide tarihli …. seri numaralı 50.000,00 TL bedelli çekin müvekkil şirkete teslim edildiğini, çekin ödenmemesi üzerine borçluya karşı kambiyo senetlerine özgü iflas yolu ile icra takibi başlatıldığını, işbu takip talebinde 48.590,00 TL asıl alacak, 1.012,40 TL işlemiş faiz ve 2.249,50 TL karşılıksız çek tazminatı olmak üzere toplamda 52.031,90 TL bedel ile takip başlatıldığını, işbu takipte ödeme emri gönderildiğini ve takibin kesinleştiğini, arabuluculuğa gidildiğini ve anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerle davanın kabulüne, borçlunun herhangi bir itirazda bulunmadığı ve borcu ödemediği anlaşıldığından davalı şirketin iflasına ve yargılama giderleriyle vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dosyada davalı vekili tarafından sunulan bir cevap dilekçesi bulunamamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 2004 sayılı İİK’nun 173 vd.maddesine dayalı olarak alacaklı tarafından açılmış iflas talebine ilişkindir.
İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, …. Karar 01/07/2020 tarihli yetkisizlik kararı üzerine dosyanın İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine karar verilmiş, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas … Karar, 18/02/2022 tarihli yetkisizlik kararı üzerine dosya mahkememize gönderilmiş olup, mahkememizin … Esasını almış olup, davalı şirketin İTO kayıtlarının incelenmesinde sicilde kayıtlı adresinin ” … Mah … Sok No:…. D:… Esenyurt/İSTANBUL ” olduğu anlaşılmakla mahkememiz yargı çevresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili mahkememize UYAP sistemi üzerinden sunmuş olduğu 03/03/2022 tarihli dilekçesi ekinde sunmuş olduğu 28/02/2022 tarihli protokol ile 90.000 TL tutarındaki borcun müvekkili tarafından 6 taksit halinde ödeneceği hususunda tarafların anlaştıklarını, taksitlerin sona ermesine müteakip davacı şirketin feragat edeceğini, müvekkili şirket tarafından ödenecek son taksit tarihinin 25/08/2022 olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili mahkememizin 31/03/2022 tarihli celsesinde protokole bir diyecekleri olmadığını ilk taksitin ödendiğini bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamının incelenmesinde; Dava; çeke dayalı olarak iflas yoluyla başlatılan takibe itiraz üzerine İİK 156/3. fıkrası gereğince açılan itirazın kaldırılması ve iflas istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 3.bölümünde, davaya son veren taraf işlemleri düzenlenmiştir. Bu bölüm altında 313.maddede, sulhe yer verilmiştir. 313/1.fıkrasında; sulhun görünmekte olan bir davada tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşme olarak tanımlanmıştır. Aynı maddenin 4.fıkrasında; sulhun şarta bağlı olarak da yapılabileceği ifade edilmiştir. Sulhun etkisi 315.maddede düzenlenmiş, 315/1.fıkrasında; sulhun ilgili bulunduğu davayı sona erdireceği ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı, mahkemenin tarafların sulhe göre karar verilmesini istemeleri halinde sulh sözleşmesine göre, sulhe göre karar verilmesini istememeleri halinde ise karar verilmesine yer olmadığına karar vereceği düzenlenmiştir. Sulh ile davanın sona ermesi demek mahkemenin sulh üzerine hiçbir karar vermemesi ve sulh üzerine davanın kendiliğinden son bulması demek değildir. Çünkü sulh ile dava kendiliğinden sona ermez. Sulh üzerine mahkemenin bir karar ile davayı sona erdirmesi gerekir. Mahkemenin verebileceği kararlar, sulh sözleşmesinin şarta bağlı olarak yapılmış olması halinde mahkemenin böyle bir sulh sözleşmesine dayanarak esas hakkında karar vermesi mümkün değildir. Çünkü kural olarak şarta bağlı hüküm verilemez. Tarafların şarta bağlı şekilde sulh olmaları halinde davaya son vermek istediklerinde başka bir deyimle dava geri alındığında mahkemenin karar verilmesine yer olmadığına biçiminde bir kararla davayı sonuçlandırması gerekir. Ancak taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse mahkeme sulh sözleşmesine göre karar verir. Bu durumda mahkeme şarta bağlı olmayan sulh sözleşmesine göre karar vermek zorundadır. Somut davada Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu yazılı beyanı davacı vekilinin mahkememizin 31/03/2022 tarihli celsesindeki beyanlarından anlaşıldığı üzere, tarafların dava konusu üzerinde sulh oldukları görülmüş ve davanın konusuz kaldığı anlaşılmış olup, konusuz kalan iflas talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. Zira dava alacak davası olmayıp iflas talebi olduğu dikkate tarafları mahkeme içi veya dışında bir şekilde sulh olduğu zaman artık iflas davası artık konusuz kalacağı açıktır.
Ayrıca yargılama giderleri bakımından ise konusuz kalma nedeniyle esas hakkında karar verilmeyen hükümlerde yargılama gideri dava tarihindeki haklılık durumuna göre gözetilir. HMK 331.madde ve devamı uyarınca takip tarihi itibariye davacıda tarafından verilen çek nedeniyle eldeki davanın açıldığı dikkate alındığında davanın açılmasına davalı sebebiyet verdiğinden yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraflar arasında yapılan sulh nedeniyle HMK 315.madde uyarınca iflas talebi hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar Tarifesi Uyarınca alınması gereken 80,70-TL maktu ilam ve karar harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL harcın mahsubuna, bakiye 36,30 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,
3-Davacı tarafından sarf edilen 287,00 TL tebligat ve posta masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Kullanılmayan gider ve iflas avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza