Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/73 E. 2021/1175 K. 06.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/73 Esas
KARAR NO : 2021/1175

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
ANA DAVA TARİHİ : 25/01/2021
BİRLEŞEN DOSYA BİLGİLERİ
BİRLEŞEN DOSYA BİLGİLERİ : BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2021/344 ESAS SAYILI DOSYASI

BİRLEŞEN DAVA : Tazminat
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 20/01/2021

KARAR TARİHİ : 06/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan), Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete ait ….. plaka numaralı, ….. marka …..model, …. model yılı ….. motor numaralı, ….. şase numaralı aracın, 12/09/2020 tarihinde İstanbul – Ankara otoyolunun Düzce mevkiinde maddi hasarlı trafik kazası yaptığı, bir tıra arkadan çarparak yüksek miktarda maddi hasar meydana geldiği, söz konusu kazanın şiddeti ve araçta meydana gelen hasar gayet fazla iken, sürücü ve yolcu emniyeti açısından önemli bir unsur olan hava yastıkları, araç içerisinde bulunan kişilerin emniyet kemerlerinin takılı olmasına rağmmen açılmadığı hava yastıkları, araç içerisinde bulunan kişilerin emniyet kemerlerinin takılı olmasına rağmen açılmadığı, söz konusu kazada davalı şirketin satıcı sıfatıyla ayıptan sorumluluğu ihtimaline binaen kaza sonrası aracın bekletildiği servis alanında yetkili mahkeme olan Düzce Sulh Hukuk Mahkemesi nezdinde ….. D. İş, …Karar sayılı dosyasıyla delil tespiti yoluna gidildiği, yapılan keşif ve hazırlanan bilirkişi raporunda davaya konu aracın kaza sebebiyle hava yastıklarının açılmamış olması sebebiyle ayıplı olduğuna dair rapor tanzim edildiği, aracın ayıplı olduğu anlaşıldığından müvekkili şirketin söz konusu ayıp nedeniyle doğan maddi ve manevi zararının giderilmesi amacıyla öncelikle davalı şirkete ihtarname gönderdiği, sonuç çıkmaması sonucunda arabuluculuğa başvurulduğu, görüşmelerin olumlu sonuçlanmıdığı, bu sebeple müvekkilinin uğramış olduğu zararın alanında uzman bilirkişilerce tespiti ile şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın davalı şirketten tazmini ile yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz alacak davası şartlarını taşımadığından incelenmeksizin reddi gerektiğini, alacak miktarının belirlenebilir nitelikte olması halinde belirsiz alacak davası açılamayacağını, hak düşürücü sürenin dolduğunu, TBK 231 maddesinde düzenlenen zaman aşımı süresinin dolduğunu, aracın değerinin meydana gelen trafik kazası nedeniyle düştü ise kazaya müvekkilinin neden olmadığını, aracının değerinin iddia edilen gibi hava yastıklarının açılmaması nedeniyle düşmüş ise bu durumda da nedensellik bağı bulunmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, aksi halde davanın hak düşürücü süre ve zaman aşımı süreleri dolduğundan reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin .. Esas, .. Karar, 22/04/2021 tarihli birleştirme kararı ile … esas sayılı dosyalarının mahkememiz dosyası ile hukuki ve fiili irtibat bulunduğundan bahisle birleştirilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyası ile birleşen Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/344 Esas sayılı dosyası yönünden;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete ait ….. plaka numaralı, ….. marka …..model, … model yılı ….. motor numaralı, ….. şase numaralı aracın, 12/09/2020 tarihinde İstanbul – Ankara otoyolunun Düzce mevkiinde maddi hasarlı trafik kazası yaptığı, bir tıra arkadan çarparak yüksek miktarda maddi hasar meydana geldiği, söz konusu kazanın şiddeti ve araçta meydana gelen hasar gayet fazla iken, sürücü ve yolcu emniyeti açısından önemli bir unsur olan hava yastıkları, araç içerisinde bulunan kişilerin emniyet kemerlerinin takılı olmasına rağmen açılmadığı hava yastıkları, araç içerisinde bulunan kişilerin emniyet kemerlerinin takılı olmasına rağmen açılmadığı, söz konusu kazada davalı şirketin satıcı sıfatıyla ayıptan sorumluluğu ihtimaline binaen kaza sonrası aracın bekletildiği servis alanında yetkili mahkeme olan Düzce Sulh Hukuk Mahkemesi nezdinde ….. D. İş, … Karar sayılı dosyasıyla delil tespiti yoluna gidildiği, yapılan keşif ve hazırlanan bilirkişi raporunda davaya konu aracın kaza sebebiyle hava yastıklarının açılmamış olması sebebiyle ayıplı olduğuna dair rapor tanzim edildiği, aracın ayıplı olduğu anlaşıldığından müvekkili şirketin söz konusu ayıp nedeniyle doğan maddi ve manevi zararının giderilmesi amacıyla öncelikle davalı şirkete ihtarname gönderdiği, sonuç çıkmaması sonucunda arabuluculuğa başvurulduğu, görüşmelerin olumlu sonuçlanmadığını, davalarının kabulü ile şimdilik 15.000 TL manevi tazminatın davalı şirketten tazminine, yargılama gideri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İddialar, teknik incelemeyi gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yapılmasına dair ara karar kurulmuş ve Bilirkişi Mak. Yüksek Mühendisi …. konuya ilişkin 20/09/2021 tarihli raporunu dosyamıza sunmuştur.
TÜM DOSYA MUHTEVİYÂTI KÜLLÎYEN TETKÎK EDİLDİĞİNDE;
Ana Dava, satın alınan aracın ayıplı olduğu iddiası ile maddi zararın tahsili, birleşen dava ise trafik kazasından kaynaklanan maddi, birleşen dava ise yine ayıba dayalı manevi tazminat talebine ilişkindir.
Öncelikle ispat müessesesini açıklamakta fayda var. Bilindiği üzere, hakim, davada hangi vakıaların ispat edilmesini tespit ettikten sonra, bu vakıaların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği sorusuyla karşılaşır; buna ispat yükü denir. Kendisine ispat yükü düşen taraf için, bu bir yükümlülük(mükellefiyet) değil, sadece bir yüktür(külfettir). Taraf kendisinin ispat etmesi gerektiği vakıayı ispat edemezse karşı taraf ve mahkeme onu mutlaka ispat etmesini isteyemez, bilakis kendisine ispat yükü düşen taraf , o vakıayı ispat edememiş sayılır.(Kuru, Medeni Usul Hukuku, 2016, sy 319)
Dava dosyamızda ispat yükü ayıptan kaynaklı maddi manevi zararları olduğunu iddia eden ana dava ve birleşen dava davacıları üzerinde olup, taraf delilleri bu muvacehe ölçüsünde toplanıp yargılama neticelendirilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, dosya kapsamı belgeler ve Davacıya ait araç üzerinde, Davacı tarafından satın alınan … plaka numaralı , ….. Marka … model … yılına ait aracın 12/09/2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası neticesinde hava yastıklarının açılmadığı iddiası ile söz konusu araçta gizli ayıp olup olmadığı, gizli ayıbın tespiti halinde ayıbın üreticiden mi yoksa kullanıcıdan mı kaynaklı olup olmadığı, ayıbın niteliğinin tespiti ve değerinin tespiti, aynı zamanda ayıbın tespiti halinde söz konusu araçta değer kaybına neden olup olmadığı, ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı, üreticinin sorumluluğu kapsamında zaman aşımının dolup dolmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, yapılan inceleme sonucunda, kaza sırasında …. plaka no’lu aracın ön tamponunda hava yastıklarını tetikleyecek düzeyde çarpma enerjisinin (açma tetikleme eşik değerine ulaşmaması) meydana gelmemesi nedeniyle, hava yastığının açılmamasının normal olduğu, araçta herhangi bir üretim hatasının olmadığı anlaşılmıştır. Gelinen aşamada davacıların ayıp iddialarının yapılan teknik inceleme ile yerinde olmadığı, ana davada maddi tazminat şartının oluşmadığı kanaatine varılmıştır.
Birleşen davada ise her ne kadar manevi tazminat talep edilmişse de, manevi tazminatın mal varlığı haklarının dışında şahıs varlığına ilişkin hakların zedelenmesi durumunda gündeme gelebileceği, olayımızda davacının mal varlığı hakkına dayanarak manevi tazminat talep ettiği, bu haliyle manevi tazminatın şartlarının olayımızda mevcut olmadığı, kabule göre ise ana davada tartışıldığı üzere dava konusu araçta ayıbın mevcut olmadığı bu haliyle de yine manevi tazminatın tahsili şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla ana ve birleşen dava hakkında aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-ANA DAVANIN VE MAHKEMEMİZ DAVA DOSYASI İLE BİRLEŞEN BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2021/344 ESAS SAYILI DAVA DOSYASININ AYRI AYRI REDDİNE,
2-Ana dava yönünden Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin Davacıdan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA
3-Ana dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30-TL maktu ilam ve karar harcının davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Ana dava yönünden Red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
5-Ana dava yönünden davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerine BIRAKILMASINA,
6-Ana dava yönünden Gider avansından artan olması halinde karar kesinleştiğinde ve talebi halinde ilgili tarafa İADESİNE,
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
7-Birleşen dava yönünden Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin birleşen dosya davacısından tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA
8-Birleşen dava yönünden harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına YER OLMADIĞINA
9-Birleşen dava yönünden davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin birleşen dosya davacısı üzerinde BIRAKILMASINA,
Dair; Ana dava yönünden MİKTAR SEBEBİYLE KESİN OLMAK ÜZERE, Birleşen dava yönünden ise 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/12/2021

Katip ….
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza