Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/664 Esas
KARAR NO : 2021/1006
DAVA : Konkordatonun Feshi
DAVA TARİHİ : 10/08/2021
KARAR TARİHİ : 21/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Konkordatonun Feshi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirket hakkında Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. esas sayılı dosyasında konkordatonun tasdikine karar verildiğini, davalı şirket ile müvekkili şirket arasında 15/05/2019 tarihinde iş yerinin kiralanması için sözleşme imzalandığını, davalı şirketin mağaza kira borcu, depo kira borcu, elektrik borcu ve ortak gider borcu olmak üzere toplam 120.001,09-TL borcunu ödemediğini, davalı şirketin …. Alışveriş Merkezinde kiraladığı mağazada faaliyette bulunmadığını, şirket yetkilileri ile yaptıkları şifahi görüşmelere rağmen mağazayı boşaltmadıklarını, kira bedellerini ve ortak giderleri ödemediklerini, İcra İflas Kanunu’nun Konkordatonun tamamen feshi 308/f başlıklı “Her alacaklı, kötü niyetle sakatlanmış konkordatonun feshini tasdik kararını vermiş olan mahkemeden isteyebilir. Konkordatonun tamamen feshi kararı kesinleştiğinde durum 288 inci madde uyarınca ilân edilir ve ilgili yerlere bildirilir. 308 inci madde hükmü bu hâlde de uygulanır.” hükmünü içerdiğini, 2019 aralık ayından itibaren kira borcunu ve ortak gider borcunu ödemediğini, alışveriş merkezinde kiraladığı mağazada faaliyette bulunmadığını belirttiği davalı şirket hakkında verilen konkordatonun tasdiki kararının feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ:
Dava; konkordatonun kısmen feshi istemine ilişkindir.
HMK’nun 137. maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; konkordatonun kısmen feshi koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplandığı görülmüştür.
Davacı vekili 19/10/2021 tarihli dilekçesi ile, davalı aleyhine açmış oldukları davadan feragat ettiklerini, feragat doğrultusunda işlem yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu, davanın tarafların serbestçe tasarruf edebileceği dava türlerinden olduğu, feragatin usulüne uygun bulunduğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere, HMK’nın 307. maddesine göre davadan feragat “Davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” Yine aynı kanunun 311. maddesine göre “Feragat, kesin hükmün sonuçlarını doğurur.”
Feragat, tek taraflı ve davayı sona erdiren kesin bir hükmün hukuki sonuçlarını doğuran işlem olup, feragatın hüküm ifade etmesi mahkemenin ve karşı tarafın kabulüne bağlı değildir. Dava, tarafların serbestçe tasarruf edebileceği davalardandır. Davacı davadan usulüne uygun feragat ettiğinden davanın feragat nedeniyle reddine, talep edilmediğinden vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacının davasının FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Feragat yargılamanın ilk celsesinden önce vuku bulduğundan Harçlar Kanunun 22. maddesi gereğince 59,30-TL karar ve ilam harcının 1/3’üne tekabül eden 19,76-TL’nin peşin yatırılan 59,30 TL peşin harçtan mahsubuna, artan 39,54 TL’nin talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacılara İADESİNE,
3-Feragat yargılamanın ilk celsesinden önce vuku bulduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı lehine takdir ve tayin olunan 2.040,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalıya verilmesine,
4-Davacılar tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan gider avansının ve iflas avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
6-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara TEBLİĞİNE,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün çerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere tarafların/vekillerinin yokluğunda karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/10/2021
Başkan ….
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸