Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/640 E. 2022/44 K. 17.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/640 Esas
KARAR NO : 2022/44

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/08/2021
KARAR TARİHİ : 17/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili firma ile davalı arasında 09.06.2020 tarihli alım satım sözleşmesine istinaden davalıya fatura düzenlendiğini, devamında davalı talebi doğrultusunda mal ve hizmetler sunulduğunu ve bunların da fatura edildiğini, davalı firmanın kendisine fatura edilen tutarlara, fatura içeriğine itirazda bulunmadığı gibi bu faturaları muhasebeleştirerek kayıtlarına aldığını, davalının taraflar arasındaki bu ilişki nedeni ile müvekkiline bir kısım ödemede de bulunduğunu, ancak davalının, müvekkilinden satın almış olduğu mal ve hizmetlerin ayıplı bulunduğu gerekçesi ile sonrasında ödeme yapmaktan kaçındığını, sözlü ve yazılı taleplere rağmen bakiye borcunu ödemediği için davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalının, haksız ve kötü niyetli şekilde itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, taraflar arasında yapılan arabuluculuk görüşmelerinin de olumsuz neticelendiğini, bu nedenlerle Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalı tarafça yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalının %20 den az olmayacak oranda İcra İnkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil Şirket ile Davacı Şirket arasında imzalanan Satın Alma Sözleşmesinin (“Sözleşme”) 6.12inci maddesi;”Sözleşmenin mevcudiyeti, geçerliliği veya sona erdirilmesi (fesih) de dahil olmak üzere, işbu Sözleşmeden kaynaklanan ve/veya bu Sözleşmeye bağlı olarak ortaya çıkan her türlü uyuşmazlığın çözümünde münhasıran İstanbul (Merkez) Çağlayan mahkemeleri ve icra daireleri yetkili olacaktır” hükmü kapsamında taraflar arasında yetkili mahkeme ve icra dairelerinin İstanbul Çağlayan Adliyesi olarak belirlendiğini, bu nedenle yetkisizlik kararı verilmesini, müvekkili şirketin herhangi bir şekilde davacı şirkete borcu bulunmadığını, sözleşme konusu makinenin ayıplı olması sebebiyle müvekkil şirketin uğramış olduğu zararların tahsili için tarafımızca İstanbul … asliye ticaret mahkemesinde maddi tazminat ve cezai şart talepli dava ikame edildiğini ve davacıya gönderilen ihtarname ve açılan dava kapsamında takas hakkının kullanıldığını, takas defini ileri sürdüklerini, davacı tarafın icra inkâr tazminatı hususundaki talepleri dayanaktan yoksun olduğunu, taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca dosyada müvekkili şirket lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, bu nedenlerle yetki itirazının kabulü ile yetkisizlik kararı verilmesine, davaya cevapların kabulü ve İstanbul …. Asliye ticaret mahkemesi … e. sayılı dosyanın bekletici mesele yapılmasına, her halükarda davanın reddine, masraf, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı’ya yükletilmesine buna ek olarak davacı aleyhine %20 ‘den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında imzalanan 0906/2020 tarihli alım – satım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen ilâmsız icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce öncelikle davalı yanın yetki ilk itirazının incelenmesi gerekmiştir. Davalı vekili yasal cevap süresi içerisinde yetki ilk itirazında bulunmuştur. Taraflar arasında ihtilafsız olan sözleşmenin 6.12. Maddesinde taraflar arasındaki uyuşmazlıkların çözümünde İstanbul Merkez Mahkemelerinin yetkili olacağı düzenlenmiştir.
6100 sayılı HMK’nun yetki sözleşmesinin düzenlendiği 17’nci maddesinde; “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” denilmektedir. Bu maddeyle münhasır yetki sözleşmesi yapabilme imkânı getirilmiştir. Münhasır yetki sözleşmesinden; tarafların yetki sözleşmesi ile belirlenen mahkemenin dışında başka bir mahkemede dava açmama konusunda anlaşmış olmaları hâli anlaşılmalıdır. Başka bir deyişle, yetki sözleşmesinde taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça sözleşme ile belirlenen mahkeme veya mahkemelerin münhasır yetkili olduğu kabul edilmiştir. Taraflar şayet kanunla yetkili kılınan genel ve özel mahkemelerin yetkisinin de devam etmesini istiyorlarsa bu hususu ayrıca sözleşmede kararlaştırmaları gerekir. Burada vurgulanması gereken önemli hususlardan biri de HMK.nun 17’nci maddesinde öngörülen yetki sözleşmesinde belirlenen mahkeme ya da mahkemelerin münhasır hâle gelmesi kuralı ile kesin yetki kuralının birbirine karıştırılmaması gereğidir. Zira, yetkinin kesin olduğu hallerde yetki sözleşmesi yapılamaz (HMK’nın 18/1. Md.).
Somut olayda, davacı vekili dilekçesi ile taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklı alacağın tahsili için başlattıkları icra takibine yapılan itirazın iptalini istemiş ise de, tarafların tacir olduğu, davalı borçlunun icra dairesinin yetkisine itiraz etmemesinin mahkemenin yetkisinin de kabul edildiği sonucunu doğurmayacağı, İcra dairesinin yetkisine itiraz etmeyen davalı vekilinin süresi içinde usulüne uygun olarak mahkemenin yetkisine itiraz etmesinin geçerli olduğu, davanın tarafların serbestçe tasarruf edebileceği dava türlerinden olması karşısında yetki ilk itirazının süresinde yapıldığı da gözetilerek münhasır yetki anlaşması nedeniyle HMK’nun 17.maddesi uyarınca mahkememizin yetkisizliği karşısında davanın usulden reddine, yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın usulden reddi ile, mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-Yetkisizlik nedeni ile dava dilekçesinin REDDİNE,
3-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
4-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın yetkili ve görevli İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
5-Mahkememizce verilen yetkisizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
6-Davacının ödeme yasağı kararı verilmesi talebinin yetkili mahkeme tarafından DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı karar verildi.17/01/2022

Katip ….
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza