Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/600 E. 2021/1030 K. 27.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/600 Esas
KARAR NO : 2021/1030

DAVA : İtirazın İptali (Emanet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/07/2021
KARAR TARİHİ : 27/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Emanet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının Küçükçekmece Sefaköy İlçesinde kuyumculuk sektöründe faaliyet gösterdiğini, davalı ile müvekkil arasında 15-20 yıllık bir dönem arkadaşlık ilişkisi mevcut olduğunu, altının Türk Halkı için güvenilir bir yatırım aracı olduğunu, son yıllarda altının TL karşısında %400 değer kazandığını, müvekkilin davalının kuyumculuk sektöründeki deneyimi ve altının devamlı kaybettirmeyen bir yatırım vasıtası olması nedeniyle davalının söz ve vaatlerine inandığını, davalının müvekkile yatırımlarını altında değerlendirmesi halinde yüksek kazanç elde edeceğini, müvekkilin yatırımlarına yön vermeye çalıştığını, kar payı vereceğini iddia ettiğini, müvekkilin davalının ısrarı üzerine 50.150,00 TL yi hesabından çekerek davalıya teslim ettiğini, müvekkilin kendi adına ciro edilmiş bulunan 20.000,00 TL ve 30.000,00 TL bedelli çekleri kendisine teslim ederek HAS ALTIN olarak değerlendirilmek üzere davalıya teslim ettiklerini, söz konusu tutarların davalıya teslim edilirken 2018 yılı Mayıs-Haziran ayı itibariyle söz konusu meblağlara ihtiyacı olabileceği, kızına araba almak istediği, bu tarihlerde iade almak üzere paranın teslim edileceği hususunun taraflar arasında kararlaştırıldığını, taraflar arasında kararlaştırılan tarihte para iadesi talep edilmişse de davalı tarafından bu talebe yanıt gelmediğini, bunun üzerine noterden ihtarname çekildiğini, ihtara cevap verilmemesi üzerine icra takibine başlandığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, bunun üzerine davalı aleyhine suç duyurusunda bulunulduğunu, bu sebeplerle itirazın iptali ile takibin devamına, davalının müvekkilin yoksun kaldığı yıllık %15 kar payı ödemesine, haksız itiraz nedeniyle davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya mahkememizce tebligat çıkarıldığı, tebligatın 05/10/2021 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ancak davalının davaya cevap dilekçesi sunmamış olduğu anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, altın emanet bedeline dayalı olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyası celp edilmiş olmakla incelenmesinde; alacaklı davacı tarafından borçlu davalı hakkında 187.511-TL asıl alacak, 16.395-TL yıllık kar payı olmak üzere toplam 203.906-TL alacağın tahsili istemiyle takip başlatıldığı, 02/08/2018 tarihinde davalı borçlu tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, yasal süre içerisinde mahkememize itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının …. soruşturma sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden gönderilmiş olmakla incelenmesinde; müştekinin …, şüphelinin …. olduğu, Serbest Meslek Sahibi Kişilerin Dolandırıcılığı suçundan yapılan soruşturma sonucunda 13/02/2019 tarih ve … Sayılı Karar ile “…incelenen soruşturma evrakı kapsamında müştekinin iddia etmiş olduğu dolandırıcılık suçunun unsurlarının bu aşamada oluşmadığı, iddia edilen parasal konuların açıkça hukuki ihtilaf mahiyetinde kaldığı…” gerekçeleriyle Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar verildiği, karara müşteki vekili tarafından itiraz edildiği, Bakırköy … Sulh Ceza Hakimliğinin …. D.İş Sayılı Kararı ile itirazın kesin olarak reddine karar verildiği görülmüştür.
Asliye Ticaret Mahkemeleri, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. Maddesi gereğince ticari davalara bakmakla görevlidir.
Ticarî davalar, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde sayılmış olup, buna göre, “Her iki tarafın da ticarî işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın aynı maddenin a), b), c), d), e) ve f) bentlerinde sayılan davalar” ticari dava olarak adlandırılmıştır.
TTK’nun 4. maddesine göre; tarafların tacir olup olmadıklarına ve dava konusu edilen işin ticarî nitelikte olup olmadığına bakılmaksızın ticarî dava olarak sayılan dava türleri mutlak ticarî davalar, tarafları tacir olan ve tarafların ticarî işletmesi ile ilgili olan uyuşmazlıklar nispi ticari davalardır. Bir davanın nispi ticari dava sayılabilmesi için; uyuşmazlığın her iki tarafının tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticarî işletmesi ile ilgili olması gerekli ve zorunludur.
Halkalı Vergi Dairesine yazılan yazıya verilen cevapta; davalının ikinci sınıf tüccar olduğu, VUK 193. Madde gereği işletme hesabı defteri tuttuğunun bildirildiği görülmüştür.
Küçükçekmece Vergi Dairesine yazılan yazıya verilen cevapta; davacının mükellefiyet kaydının bulunmadığının bildirildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Davanın altın emanet bedeline dayalı olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin olduğu, 6102 sayılı TTK nun 4/1 maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağının hüküm altına alındığı, buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerektiği, Mahkememizce tarafların tacir olup olmadıkları hususunda Vergi Dairesi’ne yazı yazıldığı, Küçükçekmece Vergi Dairesine yazılan yazıya verilen cevapta davacının mükellefiyet kaydının olmadığı, tacir sıfatını taşımadığı, Halkalı Vergi Dairesine yazılan yazıya verilen cevapta; davalının ikinci sınıf tüccar olduğu, VUK 193. Madde gereği işletme hesabı defteri tuttuğunun bildirildiği, dolayısıyla davalının TTK anlamında tacir olmadığı anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Görevin Belirlenmesi ve Niteliği” başlıklı 1. maddesinde, mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenleneceği ve göreve ilişkin kuralların kamu düzeninden olduğu belirlendiğinden bu hususun mahkemelerce yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerektiği dikkate alınarak mahkememizin görevsizliğine, dava dilekçesinin HMK 114/1-c maddesine istinaden 115/1-2 gereğince görev yönünden usulden reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davada, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2- 6100 Sayılı HMK nın 20/1. maddesi 1. cümlesi uyarınca, kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde, dosyanın ve eklerinin görevli mahkeme olan BAKIRKÖY NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3- 6100 Sayılı HMK nın 20/1. maddesi 1. cümlesi uyarınca, taraflardan herhangi birinin kararın kesinleşmesinden itibaren iki (2) haftalık yasal süre içerisinde Mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde, dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine,
4- 6100 Sayılı HMK nın 20/1. maddesi 2. cümlesi uyarınca, taraflardan herhangi birinin kararın kesinleşmesinden itibaren iki (2) haftalık yasal süre içerisinde Mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmemesi halinde, dava dosyasının re’sen ele alınarak, açılmamış sayılmasına karar verilmesine, bu hususun taraflara ihtaratına, (Gerekçeli hükmün tebliği ile ihtaratına)
5- 6100 Sayılı HMK nın 331/2.nci maddesi 1. cümlesi uyarınca, bu dava dosyasına ilişkin harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemede değerlendirilmesine,
6- Dava dosyasının kesinleşmesi üzerine, iki (2) haftalık yasal süre içerisinde, taraflardan herhangi birinin, ilgili mahkemeye dava dosyasının gönderilmesini talep etmemesi halinde, ilgili dava dosyasının mahkeme Yazı İşleri Müdürü tarafından mahkeme hakiminin önüne getirilmesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/10/2021
Katip ….
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza