Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/60 E. 2021/1186 K. 08.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/60 Esas
KARAR NO : 2021/1186

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/01/2021
KARAR TARİHİ : 08/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında güvenlik hizmetlerinin görülmesi adına bir hizmet sözleşmesi akdedildiğini, mahkemeye sözleşmeyi sunduklarını, bu sözleşmeye istinaden taraflarınca güvenlik hizmeti akdedilmiş olduğunu, borçlu şirketin hizmet bedellerine ilişkin fatura edilen bedelleri ödemediğini, bunun üzerine noterden ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye rağmen ödeme alınamaması üzerine icra takibine başlandığını, borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili Kooperatif arasında 01/08/2018 tarihli güvenlik hizmeti sözleşmesi imzalandığını, sözleşme uyarınca müvekkili kooperatife davacı şirket bünyesinde çalışan personellerin tüm ödemelerini davacı şirket hesabına aktarma ödevi; davacı şirkete ise tüm personelin ödemelerini eksiksiz yerine getirme sorumluluğunun yüklendiğini, müvekkilinin sözleşme kapsamında üzerine düşen edimlerini ve ödemelerini eksiksiz yerine getirdiğini, SGK’dan alınan bilgiye göre Özel Güvenlik hizmet sözleşmesinde davacı yana yüklenen edimlerden personelin sigorta primlerinin sözleşme hilafına aykırı olarak 2018 yılından bu yana ödenmediği bu yolla hem müvekkil şirketin hem de çalışan personellerin zarara uğradığının tespit edildiğini, davacı yanın sözleşmede belirtilen yükümlülükleri yerine getirmemiş olması nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini, davacı tarafından gönderilen ihtarnameye Beyoğlu … Noterliği aracılığıyla cevap verildiğini, davacı kurumun yetkilileri adına İstanbul CBS nin … Soruşturma sayılı dosyası ile hizmet nedeniyle görevi kötüye kullanma suçundan şikayette bulunulduğunu, dosyanın halen derdest olduğunu, takibin kanuna aykırı ve kötü niyetli olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine, davacının %20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında imzalanan Güvenlik Hizmet Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen ilâmsız icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyası celp edilmiş olmakla incelenmesinde; alacaklı davacı şirket tarafından borçlu davalı hakkında Güvenlik Hizmet Sözleşmesine dayalı olarak düzenlenen 31/10/2019 tarihli 107.768,85-TL tutarlı faturadan kaynaklı 107.768,85-TL asıl alacak, 3.823,58-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 111.592,43-TL asıl alacağın tahsili istemiyle takip başlatıldığı, davalı borçlu vekili tarafından yetkiye, borca, faize ve ferilere itiraz edilmiş olduğu görülmüştür.
2004 Sayılı İ.İ.K.’nın 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde takibin yapılması özel dava şartı olup, İcra dairesinin yetkisine itiraz edildiği ve bu itirazın olumlu veya olumsuz sonuçlandırılmadığı hallerde geçerli bir takibin bulunamayacağı açık olduğundan, bu husus İİK’nun 67. maddesi uyarınca bir dava şartıdır ve dava şartları da mahkemece re’sen gözetilmek zorundadır (HMK.’nun 114/2 ve 115/1 md). Borca itirazla birlikte icra dairesinin yetkisine itiraz eden borçlu, ileride açılacak olan itirazın iptali davasındaki cevap dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz etmese dahi, itirazın iptali davası açılmış olmakla Mahkemece icra dairesinin yetkili olup olmadığı dava şartları bakımından resen incelenmek zorundadır.
Dosyada bir sureti bulunan ve taraflar arasında yapılan ticari ilişkinin temelini oluşturan Güvenlik Hizmet Sözleşmesinin Uyuşmazlıkların Çözümü başlıklı 14. Maddesinde “İşbu sözleşmenin özel hukuk hükümlerine tabi olması ve tamamen Borçlar Kanunu hükümleri çerçevesinde akdedildiği gözetilerek, azami iyi niyet kuralları ve ahde vefa ilkesi göz önünde bulundurularak yorumlanması gerektiği konusunda taraflar mutabıklardır. Anlaşmazlıkların halinde T.C. İstanbul Mahkeme ve icra daireleri yetkilidir” şeklindeki düzenlemeyle taraflar arasında münhasıran İstanbul İcra Daireleri ve Mahkemeleri’nin yetkisinin kesin olarak belirlendiği görülmüştür.
Somut olay, yukarıda anlatılan tespit ve yasal düzenlemeler çerçevesinde değerlendirildiğinde, dava konusunun kamu düzenine ilişkin kesin yetkiye tabi uyuşmazlıklardan bulunmadığı, olası çekişmelerde tarafların açık ve kesin bir şekilde münhasıran İstanbul İcra Daireleri ve Mahkemesinin yetkisini kabul etmiş oldukları, HMK’nın 17. maddesi gereğince İstanbul İcra Daireleri’nin münhasıran yetkili olduğu, Bakırköy İcra Dairesinin yetkisinin bulunmadığı, buna göre yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takip bulunmadığı anlaşıldığından davanın yetkili icra dairesinde takip yapılmasına ilişkin özel dava şartı noksanlığı nedeniyle HMK’nun 114/2 ve 115/2. Maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın HMK’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca özel dava şartı yokluğu nedeni ile REDDİNE,
Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30-TL harcın davacı tarafça peşin yatırılan 1.347,76-TL peşin harçtan mahsubu ile kalan 1.288,46-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacı tarafa İADESİNE,
Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,

Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T gereğince hesaplanıp takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/12/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza