Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/584 Esas
KARAR NO : 2022/911 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2020
KARAR TARİHİ : 18/10/2022
GER. KARAR TARİHİ : 17/11/2022
Davacı tarafından mahkememizde açılan çek iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı …’ın , FRANSA’da ticari faaliyet yürüten basiretli iş adamı olduğunu, Davalı ….. Ltd. Şti ile müvekkilim … arasında mal hijyen ürünü alım satımı konusunda anlaşma yapıldığını ve bu anlaşmaya istinaden hijyen ürün bedeli olarak …. Ltd. Şti’ne 17.710,77 EURO ödendiğini, Fransa sağlık ve gümrük mevzuatına göre ülkeye gelen hijyen ve sağlık ürünleri incelemeden geçirildiğini, davacının satın almış olduğu ürünleri depolaması üzerine laboratuvar incelemesi için ilgili makamlara numune gönderdiğini, o esnada anlaşmayla vaat edilen kalitede olduğu düşüncesi ve rahatlığıyla söz konusu ürünleri Fransa ülkesindeki müşterilerine satmaya başladığını, İşbu laboratuvar incelemesi sonucu ithal edilen ürünlerin ayıplı olduğu anlaşılması üzerine hem elinde bulundurduğu hem de satmış olduğu ürünlerin tamamına Fransa yetkili makamlarınca el konulduğunu, davacının laboratuvar sonucuna bağlı olarak el konulan ürünlerin bedellerini müşterilerine iade ettiğini ve müşterilerinin zararlarını da gidermek zorunda kaldığını, fazlaya ilişkin talep hakkları ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine ve Anayasa Mahkemesine müracaat etme hakları saklı kalmak kaydı (HMK’nın 107 vd devamı maddeleri kapsamında) davamızın kabulüne ile şimdilik 20.000,00 TL lik kısım üzerinden davalının itirazının iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacıdan başka birçok firma ve ülkeye aynı ürün ihraç edildiğini ve davacı dışında başkaca hiçbir firmadan bu yönde bir beyan/itiraz ile karşılaşılmadığını, bu itibarla davacı yanın “ayıplı mal” iddiasını ve bu iddiaya dayalı alacak taleplerini kabul etmediklerini, davacının ne ihtarnamesi eşliğinde ne de huzurda yer alan dava dilekçesi ekinde ve ayrıca delil listesinde dahi bahsetmiş olduğu iddiaların hiçbirini belgelendirmediğini, “ayıplı mal” iddiasını ispat yönünden; davacının ilk önce davalıdan Fransa sağlık ve gümrük mevzuatına göre ürünlerin laboratuar incelemesine uygun olacak şekilde hangi kriterlerde/kimsayal özelliklerde ürün talep ettiğini ve ardından da müvekkil tarafından gönderilen ürünlerin “bu kriterlere uygun olmadığını” ispat etmesi gerektiğini, davacı yan siparişi esnasında bir kriter belirtmemiş ve mutad kullanım ürünü talep etmiş olmakla ona uygun ürün verilmiş ve o ürünün bedelini ödediğini, davalının kendisinden istenen ve bedeli ödenen ürünü gönderdiğini, davacının ayıp iddiasını ispat yönünden “müvekkilden ürün talep ederken siparişinin taşımasını istediği asgari kriterleri, kimyasal değerleri vb. müvekkile bildirdiğini” ve “bu kriterleri içeren ürün sipariş ettiğini,o kriterleri haiz ürün için uygun bedeli ödediğini” ispat etmesi gerektiğini, alacak iddiasında olan davacı …’ın dayanak olarak belirttiği “satın alınan malların ayıplı çıkması” iddiasını müvekkil firma kesinlikle kabul etmediklerini, ayrıca dava konusu “tacirler arası ve ticari iş” olmakla davacı yanın tanık dinlenmesi talebine muvafakatlerinin olmadığını, davanın “…şimdilik 20.000,00 TL lik kısım üzerinden davalının itirazının iptaline …” olarak ikame edildiğini, davanın kısmi dava olarak açılmış olduğunu ve dava dilekçesindeki bu hususun net olarak açıklattırılmasını, davanın reddine karar verilmesini ve davacı firma aleyhine en az %20 tazminata hükmedilmesini, yargılama harç ve vekalet ücretinin karşı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 04.03.2022 tarihli kök raporda özetle; Davacı … ’a ait ticari defterler üzerinde inceleme günü ve saatinde bulunmadığından inceleme yapılamadığı, davalı tarafın 2020-2021 yılına ait ticari defterler ve kayıtlarının (HMK md.222TTK 64 m/mülga TTK 85 m.) sahibi lehine delil niteliği bulunduğu, davalı tarafın davacı taraf ile cari hesap ilişkisinin 12.05.2020 tarihli 131.068,00 TL (B) tutarlı fatura kayıt işlemi ile başladığı, 14.05.2020 tarihinde “…. ” açıklamalı 133.732,64 TL tutarlı kayıt işlemi ile davalı tarafın davacı tarafa 2.664,64 TL borçlu olduğu, iş bu borcun 2.664,64 TL tutarlı kayıt işlemi ile sıfırladığı, dava konusu (…..) (……) isimli Antivirütik ve Antibakteriyel El Dezenfektanı ürününün genel özelliklerinin raf örü ve üretim tarihi itibari ile iki yıl ve ürün kapağı açılması takdirde bir yıl son kullanma tarihli olduğu, ürüne ait Sağlık Bakanlığı Çevre Sağlığı Birimlerince tedarik edilen ….. TİP 1 ürün kaydının…… / 1 isimli yapıldığı ve İzinli ….. Ürünler Listesinde yer alması, cas numarası, ürün adı ve ruhsat geçerlilik süresi vs. gibi kaydının bulunduğu, bu bağlamda davacı firma tarafından davalı ….. LTD. ŞTİ’ nin fason olarak ürettirdiği Dava konusu ürüne ait (….) (…..) Etil Alkol aktif maddeli ….. …. nolu, hacimce %70 v/v etil alkol içerdiği, Fiziki halinin jel olarak bulunduğu, 50,110, 500 ve 1000 mL ‘ lik ambalajlarla 11.05.2020 fatura tarihi itibari ile alındığı ve bu tarih nazarı itibara alındığında 11/05/2022 son kullanma miadına sahip olacağı, …. Ürün Ruhsatnamesinde üretim izninin yasal olarak 15.12.2020 tarihinde verildiği ancak siparişin davacı ….. tarafından bu tarihten önce verilmesi sırasında 11.05.2020 tarihinde biyosidal üretim ruhsatının bulunmamakla birlikte davacı firmanın başvuru aşamasında olduklarının anlaşıldığı, ürünün davacı beyan dilekçesinde belirtildiği üzere şifahen üretim sipariş verilerek üretildiği ve bu durumun ikrar edildiği, dava tarafları arasında imza edilmiş bir sözleşme ve/veya teknik şartnamenin bulunmadığı, ürünün formülasyon ve kullanımı bakımından dezenfekte etme özelliği bulunduğu etkisininse kullanma talimatlarına bağlı kalınmakla sınırlı olduğu, ürünün davacı … siparişi ile davalı firma ….. Ltd. Şti. tarafından 21.147 adet desenfektan jel ve 1960 adet desenfektan solüsyon ile birlikte: 23.107 adet olmak üzere 11/05/2020 tarihinde üretildiği, davacının ayıplı ifa yapıldığına ve bu ifa nedeniyle zarara uğradığına ilişkin iddiası ispata muhtaç olduğu, sonuç ve kanaatine varıldığını bildirir raporunu sunmuşlardır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçsi, taraf beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’ nun 67. maddesine dayalı itirazın iptali isteminden ibarettir.
Dava konusu, davalı tarafından davacıya satılan …. isimli toplam 23.107 adet antiviritük ve antibakteriyel el dezenfektanı – solüşyonu ürünündeki ayıp iddiasına dayalı olarak zararlarının tazmini sebebiyle davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsili istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
Dava konusu Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; 17.710,77-EURO asıl alacak ve 17,47-EURO işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.728,24- EURO nun takip tarihinden itibaren faiziyle tahsili talep edilmiştir. Davalıya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı borçlu tarafından borca itiraz ettiği belirtilmiştir. İtiraz üzerine takibin durduğu ve süresinde iş bu davanın açıldığı görülmüştür.
Dava konusu edilen miktar 20.000,00-TL’ dir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde ve uyuşmazlık konusu üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Davacı tarafın duruşmada verilen makul kesin sürede ve yine yargılama sonuna kadar, incelemeye konu ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı görülmüştür.
Davalının incelemeye konu ticari defterlerinin yasal şartları taşıdığı ve davalı lehine delil niteliğinin olduğu dosya kapsamı içeriğinden anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı taraf beyanlarından ve fatura, ödeme kayıtları, ticari defter ve belgeler içeriğinden anlaşılmaktadır.
Davalının ticari defterleri ile kayıtlarının incelenmesinde ve bilirkişi raporu esas alındığında;
– Taraflar arasında …. isimli toplam 23.107 adet antiviritük ve antibakteriyel el dezenfektanı – solüsyonu alımına ilişkin, tarafların da kabulünde olduğu üzere, bir anlaşmanın olduğu ve bu anlaşmanın yazılı olmadığı,
– Ürünün teslimi hususunda taraflar arasında ihtilafın bulunmadığı, her iki tarafın da ürün tesliminin kabulünde olduğu,
– Bu alım – satım ilişkisine dayalı olarak, davacı tarafından davalıya yönelik 12.05.2020 tarihli KDV dahil 131.068,00 TL miktarlı faturanın düzenlendiği; davacı tarafından da 8.684,37 EURO ve 8.973,60 EURO olmak üzere toplam 17.657,97 EURO’ nun davalıya ödeme yapıldığı ve davalının ticari kayıtlarını göre de, davacı ile davalı arasında borç alacak ilişkisinin sıfırlandığı; taraflar arasında da ürünün bedeli ya da ödemeye ilişkin ihtilafın bulunmadığı,
– Taraflar arasında alım – satıma konu ürünün teknik özelliklerine ilişkin herhangi bir teknik şartnamenin bulunmadığı,
– Satılan ürünlerin ülkemiz iç mevzuatı şartlarına aykırı olarak üretilip, satıldığına dair dosya kapsamında herhangi bir iddia ve delilin bulunmadığı,
– Satılan malların, davacı tarafça numune dahil olmak üzere sunulmadığı,
– Satılan malların iddia edildiği şekilde gizli ayıplı olduğuna ilişkin, malların sunulmaması ve yine teknik şartnamenin bulunmaması sebebiyle incelemenin yapılamadığı,
– Davacı tarafça satılan malların iddia edildiği şekilde gizli ayıplı olmasından dolayı zarara uğradığına dair de herhangi bir yazılı kaydın, belgenin dosya içerisine sunulmadığı görülmüştür.
Her ne kadar, davacı tarafça Fransa Ülkesi makamlarından ayıba ilişkin iddialarına ve ticari defterlerine yönelik bazı kayıtların celbi talep edilmişse de; satılan ürünlerin ülkemiz iç mevzuatı şartlarına aykırı olarak üretilip, satıldığına dair herhangi bir tespit bulunmaması ve yine taraflar arasında ürünlerin teknik özelliklerine ilişkin herhangi bir teknik şartnamenin bulunmaması sebepleriyle kabul edilmemiştir. Satılan ürünlerin, Fransa Ülkesinde piyasadan toplatılması ve geri çekilmesinin, taraflar arasındaki anlaşmaya aykırı olarak ürünlerin üretildiğinin ispatı için elverişli olmadığı; taraflar arasındaki anlaşmaya uygun olarak üretilse bile yabancı ülke mevzuatına aykırı bir durumun oluşabileceği, bu hususun ispatının teknik şartname ile belirlenebileceği, ancak sunulan herhangi bir teknik şartname olmadığından, ürünlerin piyasadan toplatılması ve geri çekilmesinin tek başına davacı tarafa herhangi bir hak bahşetmeyeceği mahkememizce kabul edilmiştir.
Yukarıda açıklanan hususlar kapsamında davacının davasının ispat edemediği anlaşılmıştır.
Davacı taraf, mahkememizce verilen yemin teklifine rağmen yemin hakkını kullanmamıştır.
Davalı tarafça, davacının kötüniyetinin ispatı yapılamadığından kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının sübut bulmadığından REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 54,40-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 26,30-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat KAYDINA,
-Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin; davacıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
4-Davalı tarafça sarf edilen toplam 91,35-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
-Davalı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın, yatıran tarafa İADESİNE,
5-Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/10/2022
Katip …..
¸e-imzalıdır
Hakim …..
¸e-imzalıdır