Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/561 E. 2022/1009 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/561 Esas
KARAR NO : 2022/1009 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/07/2021
KARAR TARİHİ : 08/11/2022

Davacı tarafından mahkememizde açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı borçlu aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. E. sayılı dosyası ile cari hesap/fatura bakiye alacakları toplamı olarak icra takibi başlatıldığını, davalının ilamsız takibe yapmış olduğu haksız itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğini, somut olay dava şartı arabuluculuk sürecine tabi olduğundan, anlaşmama tutanağı pandemi koşulları da nazara alınarak e-imza ile imzalanarak arabuluculuk süreci tamamlandığını, davalı tarafın icra takibine yapmış olduğu itirazda borcun ödendiğini gösteren herhangi bir evrak veya haklı bir neden sunamadığını, takibin durmasına ve dava açılmasına sebebiyet verdiğini, neticede davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü ….. E. sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, davalının itirazı ile takip durduğundan %20 den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacı şirketin, müvekkili ile olan ticari ilişkisi kapsamında geçmiş dönemler içerisinde müvekkili şirkete kumaş tedarikinde bulunduğunu, taraflar arasındaki borç ilişkisi, tutulan açık hesaba göre takip edildiğini, itiraz edilen icra takibi tarihindeki açık hesap ekstresi itibarıyla davacı şirketin müvekkili şirketten 11,596.98-TL alacağı bulunmakta olduğunu, müvekkilinin, davacı şirketten aldığı kumaş cinsi emtiayı kullanarak dava dışı ….. firması için bir takım konfeksiyon ürünlerinin üretimini yaptığını, davacıdan tedarik edilen … ve …. model ürünler bakımından müvekkilinin müşterisi ….. firması “gramaj artışı” ve “gelen kumaşların m2 düşük gelmesi” açıklamasıyla müvekkili aleyhine reklamasyon faturası düzenlediğini, müvekkili şirket maruz kaldığı reklamasyon tutarına davacı firmanın tedarik ettiği kumaşlardaki ayıpların ve tedarik sürecindeki gecikmenin neden olması üzerine, doğal olarak bu reklamasyon bedellerini, kusur sahibi davacı firmaya yansıttığını, bahis konusu reklamasyon faturasına karşı davacı şirketin “…. NOLU FT. İST. İADE” notunu içerecek şekilde 23.170,32 TL tutarlı, 21.09.2020 tarih ve …. numaralı reklamasyon iadesi faturası düzenlediğini, bu iade faturasına yönelik olarak tarafımızca Kadıköy …. Noterliğinin 24.2020 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarnamesiyle itiraz edildiğini, gerekçe olarak da müvekkilince düzenlenen … numaralı reklamasyon faturasının müvekkili şirket adına yapılan fason üretimde teslim tarihlerine ve kalite kriterlerine aykırılığa dayandığı izah edildiğini, neticede taraflar arasındaki sözleşme ilişkisine uygun olarak düzenlenen … numaralı reklamasyon faturasının kayıtlara alınması ihtar edilerek davacının düzenlediği … numaralı e-fatura iade edildiğini, diğer taraftan, müvekkilinin zararları … numaralı reklamasyon faturasındaki tutarla sınırlı değildir; davacının müvekkiline tedarik ettiği kumaş cinsi emtianın büyük bir kısmı üretim sürecinde ortaya çıkan ayıplar nedeniyle kullanılamaz halde olduğunu, ayıplı kumaşlarla imal edilen tekstil ürünleri, inceleme için müvekkili şirketin deposunda tutulmakta olduğunu, taraflar davacının ayıplı ve geç teslimi nedeniyle müvekkilinin zararlarının belirlenmesi ve bu doğrultuda ibralaşılması yolunda müzakereler yürütmekteyken, davacı tarafın müvekkili şirkete icra takibi başlatması üzerine müzakerelerden olumlu netice elde edilemediğini, bu şekilde ilerleyen süreç nedeniyle, dilekçemizin işbu maddesinde bahis konusu edilen zararlar bakımından herhangi bir müvekkili herhangi bir reklamasyon faturası düzenlemediğini, müvekkili şirket uğradığı zararlar bakımından davacı aleyhine işbu dosya ile birleştirme istemli olarak dava ikame edileceğini, sonuç olarak müvekkili şirketir kendi ticari defterlerine göre davacı şirkete 11,596.98-TL tutarında borçlu olsa da; henüz reklamasyon faturasına konu edilmemiş ayıplı kumaşlar nedeniyle uğramış olduğu zararlar göz önüne alındığında davacı taraftan alacaklı konumda olduğunu, müvekkili şirketin davacı taraftan satın almış olduğu ayıplı kumaşlardan herhangi bir şekilde istifadesi mümkün olmadığından, ayıplı ürün tutarınca kumaş bedeli alacağı olduğu gibi, müvekkilinin gelir kaybına dayalı zararları da mevcut olduğunu, tüm bu zarar kalemleri, huzurdaki dosya ile birleştirme istemli olarak ikame edilecek alacak davasına konu edilecek olup; birleştirme istemli olarak ikame edilecek davadaki alacaklarımız bakımından takas ve mahsup talep haklarımızı saklı tuttuklarını, son olarak, davacının ayıplı ve geç teslimi nedeniyle müvekkilinin zararlarının belirlenmesi ve bu doğrultuda ibralaşılması yolunda taraflar arasında müzakereler sürmekteyken, davacı tarafın kötü niyetli olarak müvekkil şirket aleyhine icra takibi başlatması kötü niyetli bir davranış olup; bu davranış bakımından davacı aleyhine kötü niyet tazminatı koşulları oluştuğunu, neticede haksız ve mesnetsiz davanın reddine, haksız icra takibini ve itirazın iptali davası ikame eden davacı aleyhine %20’den aşağıya olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizin 26/10/2021 tarihli duruşmasının 1 nolu ara kararı uyarınca
Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, dosya kapsamı belgeler ve her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek sureti ile davacının icra takibi itibariyle asıl alacak yönünden alacaklı olup olmadığı, alacağının varlığı konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi Heyeti tarafından düzenlenen 22/03/2022 tarihli raporda; “Davacı tarafın 2020 yılına ait ticari defterler ve kayıtlarının sahibi lehine delil niteliği bulunduğu, 2021 yılına ait ticari defterler ve kayıtlarının (HMK md.222TTK 64 m/mülga TTK 85 m.) sahibi lehine delil niteliği bulunup bulunmadığının takdiri sayın mahkemeye bırakıldığı, Davalı tarafın 2020-2021 yılına ait ticari defterler ve kayıtlarının (HMK md.222TTK 64 m/mülga TTK 85 m.) sahibi lehine delil niteliği bulunduğu, davacı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu cari hesap ekstresinde, 2020 yılı: davalı taraf ile cari hesap ilişkisinin 18.02.2020 tarihli 930,74 TL (B) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, 21.09.2020-31.12.2020 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 34.767,14 TL alacaklı olduğu, 2021 yılı: 01.01.2021 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 34.767,14 TL alacaklı olduğu, Davalı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu cari hesap ekstresinde, 2020 yılı: davacı taraf ile cari hesap ilişkisinin 18.02.2020 tarihli 1.154,44 TL (A) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, 23.10.2020-31.12.2020 tarihinde davalı tarafın davacı tarafa 11.597,01 TL borçlu olduğu, 2021 yılı: 01.01.2021 tarihinde davalı tarafın davacı tarafa 11.597,01 TL borçlu olduğu, tarafların ticari defter ve kayıtlarının karşılaştırılması takip tarihi itibariyle, Davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarında davacı tarafın davalı taraftan 34.767,14 TL alacaklı olduğu, Davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarında davalı tarafın davacı tarafa 11.597,01 TL borçlu olduğu, taraflar arasında 23.170,13 TL cari hesap farkının olduğu, iş bu farkın ilk olarak davalı tarafın davacı tarafa düzenlediği, daha sonra da davacı tarafın davalı tarafa düzenlediği kdv dâhil 23.170,32 TL tutarlı faturalardan kaynaklandığı, İlk olarak davalı tarafın davacı tarafa 17.09.2020 tarihli …. numaralı 1 adet kdv dâhil 23.170,32 TL tutarlı faturayı düzenlediği, Faturanın açıklama kısmına 5 defa reklamasyon diye yazıldığı, miktar ve birim fiyatlarının belirtildiği, faturanın e-fatura olduğu ve teslim eden ve teslim alan kısımlarının olmadığı, imza ile teslim edilmediği ve teslim alınmadığı, İş bu faturanın davalı ve davacı tarafın yasal defterlerine usulüne uygun olarak işlendiği, taraflarca BS-BA formu karşılıklı olarak beyan edildiği, Davacı tarafın faturaya itiraz ettiğine dair dosya muhteviyatında herhangi bir ihtarname, evrak yada belgeye rastlanılmamıştır. “Türk Ticaret Kanununun madde 21–(2) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” İfadesi yer almaktadır. Daha sonra davacı tarafın davalı tarafa 21.09.2020 tarihli … numaralı 1 adet kdv dâhil 23.170,32 TL tutarlı faturayı düzenlediği, Faturanın iade faturası olduğu ve açıklama kısmına 5 defa reklamasyon diye yazıldığı, miktar ve birim fiyatlarının belirtildiği, faturanın e-fatura olduğu ve teslim eden ve teslim alan kısımlarının olmadığı, imza ile teslim edilmediği ve teslim alınmadığı, İş bu faturanın davacı tarafın yasal defterlerine usulüne uygun olarak işlendiği, davalı tarafın yasal defterlerine işlenmediği, davacı tarafından BS formu ile beyan edildiği, davalı tarafından BA formu ile beyan edilmediği, Davalı tarafın iş bu faturaya Kadıköy …. noterliğinin 24.09.2020 tarihli …. numaralı ihtarnamesi ile itiraz ettiği görülmüştür. “Türk Ticaret Kanununun madde 21–(2) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” İfadesi yer almaktadır. Taraflar arasındaki e-mail yazışmaları incelendiğinde; …. ve … modelde kullanılacak kumaşlarda kumaş gramajının 270 – 280 gr/m² olması konusunda anlaştıkları, davacının davalıya sattığı 322 kg bordo renk 3 iplik kumaşın ve 120 kg yeşil renk 30/1 penye lyc kaşkorse kumaşın gramajının istenen kumaş gramajına göre yüksek olduğu, ayrıca bordo renk 3 iplik kumaşta enine yönde çizgi hatalarının bulunduğundan ayıplı olduğu, kumaş gramajının yüksekliği ve enine çizgi hatası nedeniyle davalının 5.157,36 TL zararının oluştuğu, Tarafların tazminat, muhakeme masrafları ve benzeri taleplerinin, Sayın Mahkemenizin takdirlerine ait olduğu,” sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Mahkememizin 28/06/2022 tarihli duruşmasında dosyanın bilirkişi heyetine tevdi ile tarafların itirazlarının değerlendirilmesi bakımından bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi Heyeti tarafından düzenlenen 03/10/2022 tarihli ek raporda; “Davacı tarafın 2020 yılına ait ticari defterler ve kayıtlarının sahibi lehine delil niteliği bulunduğu, 2021 yılına ait ticari defterler ve kayıtlarının (HMK md.222TTK 64 m/mülga TTK 85 m.) sahibi lehine delil niteliği bulunup bulunmadığının takdiri sayın mahkemeye bırakıldığı, Davalı tarafın 2020-2021 yılına ait ticari defterler ve kayıtlarının (HMK md.222TTK 64 m/mülga TTK 85 m.) sahibi lehine delil niteliği bulunduğu, Davacı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu cari hesap ekstresinde; 2020 yılı: davalı taraf ile cari hesap ilişkisinin 18.02.2020 tarihli 930,74 TL (B) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, 21.09.2020-31.12.2020 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 34.767,14 TL alacaklı olduğu, 2021 yılı: 01.01.2021 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 34.767,14 TL alacaklı olduğu, Davalı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu cari hesap ekstresinde; 2020 yılı: davacı taraf ile cari hesap ilişkisinin 18.02.2020 tarihli 1.154,44 TL (A) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, 23.10.2020-31.12.2020 tarihinde davalı tarafın davacı tarafa 11.597,01 TL borçlu olduğu, 2021 yılı: 01.01.2021 tarihinde davalı tarafın davacı tarafa 11.597,01 TL borçlu olduğu, Taraflar arasında 23.170,13 TL cari hesap farkının olduğu, iş bu farkın ilk olarak davalı tarafın davacı tarafa düzenlediği, daha sonra da davacı tarafın davalı tarafa düzenlediği kdv dâhil 23.170,32 TL tutarlı faturalardan kaynaklandığı, Taraflar arasındaki e-mail yazışmaları incelendiğinde; … ve …. modelde kullanılacak kumaşlarda kumaş gramajının 270 – 280 gr/m² olması konusunda anlaştıkları, davacının davalıya sattığı 322 kg bordo renk 3 iplik kumaşın ve 120 kg yeşil renk 30/1 penye lyc kaşkorse kumaşın gramajının istenen kumaş gramajına göre yüksek olduğu, kumaş gramajının yüksekliği nedeniyle davalının 616,03 TL + 229,11 TL = 845,14 TL zararının oluştuğu, Bordo renk 3 iplik kumaşta enine yönde çizgi hatalarının bulunduğundan ayıplı olduğu, enine çizgi hatası nedeniyle davalının 5.157,36 TL zararının oluştuğu, bordo renk 3 iplik kumaş üzerinde enine çizgi hatası ayıbının davalı tarafından davacıya ihbar edildiğini gösteren herhangi bir delile dosyada rastlanmadığı, davalının bordo renk 3 iplik kumaş üzerinde enine çizgi hatalarını davacıya ayıp ihbarında bulunduğu iddiası ispata muhtaç olduğundan, davalının bordo renk 3 iplik kumaş üzerinde enine çizgi hatası ayıbı nedeniyle oluşan 4.312,22 TL zararını davacıdan talep edemeyeceği, Tarafların tazminat, muhakeme masrafları ve benzeri taleplerinin, Sayın Mahkemenin takdirlerine ait olduğu,
” sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları, bilirkişi kök ve ek raporu, icra dosyası ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’ nun 67. maddesine dayalı itirazın iptali isteminden ibarettir.
Dava konusu, taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayalı olarak cari hesap alacağın tahsili istemiyle başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
Dava konusu Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine 34.767,14-TL toplam alacağın takip tarihinden itibaren ticari reeskont avans faiziyle tahsili talep edilmiştir. Davalıya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı borçlu vekili borca itiraz ettiğini belirtmiştir. İtiraz üzerine takibin durduğu ve süresinde iş bu davanın açıldığı görülmüştür.
Dava konusu miktar 34.767,14 -TL’ dir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Davacının (Envanter defteri dışındaki defterlerinin) ve davalının incelemeye konu ticari defterlerinin yasal şartları taşıdığı ve davacı – davalı lehine delil niteliğinin olduğu bilirkişi rapor içeriğinden anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı fatura ve ticari defter ve ticari kayıtlar içeriğinden anlaşılmaktadır.
Davacının ve davalının ticari defter ve kayıtlarının ve bilirkişi heyet raporunun incelenmesinde;
– Takip tarihi itibariyle davacının kendi defter ve kayıtlarına göre davalıdan 34.767,14 TL alacaklı gözüktüğü,
– Takip tarihi itibariyle davalının kendi defter ve kayıtlarına göre davacıya 11.597,01 TL borçlu gözüktüğü,
– Aradaki bu farkın ilk önce davalının düzenlediği, daha sonra davacının süresinde iade ettiği ve daha sonra davalının da yine süresinde itiraz ettiği KDV dahil 23.170,32 TL miktarlı faturadan kaynaklandığı; faturanın açıklama kısmında 5 defa reklamasyon yazdığı,
– Taraflar arasındaki e-mail yazışmalarından …. ve .. modelde kullanılacak kumaşlarda kumaş gramajının 270-280 gr/m2 olması konusunda anlaştıkları, davacının davalıya sattığı 322 kg bordro renk 3 iplik kumaşın ve 120 kg yeşil renk 30/1 penye Iyc kaşkore kumaşın gramajının istenen kumaş gramajına göre yüksek olduğu, % 5 tolerans sınırlarını aştığı, davalının bu ayıbı süresinde davacıya ihbar ettiği, kumaş gramajının yüksekliği nedeniyle davalının 616,03 TL + 229,11 TL=845,14 TL zarının oluştuğu, bu zarardan davacının sorumlu olduğu,
– Bu ayıp ve ayıba dayalı zarar dışındaki iddialar ve yine gizli ayıp iddiaları yönünden; davalının süresinde yapmış olduğu herhangi bir ayıp ihbarının bulunmadığı,
– Yine davalı, davacıdan temin ettiği kumaşların ayıplı olmasından kaynaklı müşterisine ürünlerini geç teslim etmesinden doğan reklamasyon faturalarından da davacının sorumlu olduğunu iddia etmişse de; geç teslimin, davacıdan kaynaklandığını gösterir herhangi bir delilin dosya içerisine sunulamadığı,
– Bu haliyle davacının, davalıdan 34.767,14 – 845,14=33.922,00 TL alacaklı olduğu anlaşılmıştır.
Davalının, davacının 33.922,00 TL miktarlı alacağı yönünden, aksini gösterir herhangi bir kesin (yazılı) delil sunamadığı görülmüştür.
Bilirkişinin hazırlamış olduğu raporlar içeriğinde de, davacının alacak miktarının yukarıdaki kadar hesap edildiği görülerek, davacının iddiasını ispat ettiği ve davalının bu ispatı ortadan kaldıracak herhangi bir yazıl delil sunmadığı da görülerek, açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davalı tarafça, icra takibinin kötü niyetli yapıldığı ispat edilemediğinden, kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Alacağın likit olmadığı, yargılamayı gerektirdiği anlaşıldığından icra inkar tazminatının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
-Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı icra dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin 33.922,00TL asıl alacak üzerinden kaldığı yerden aynen DEVAMINA,
-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
-Davalı tarafın yasal şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 2.317,21-TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 419,90-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.897,31-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
– Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin; 1.250,00 TL’ sinin davalıdan, 70,00 TL’ sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,

-Davacı tarafça sarf edilen toplam 487,7-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderleri (Bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafları) olmak üzere toplam 1.912,60-TL’nin kısmen kabul-red oranları ve takdiren % 97,57’si olan 1.866,12-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, Bakiye masrafların davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
4-Davalı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın davalı tarafa İADESİNE,
5-Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 845,14-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır