Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/525 E. 2022/1068 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/525 Esas
KARAR NO : 2022/1068

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 23/06/2021
KARAR TARİHİ : 24/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29.11.2022

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacıların faaliyetlerine devam edebilmesi ve malvarlıklarının korunabilmesi için İcra ve İflas Kanunu’nun 287,288,294 ve 295. Maddeleri gereğince; İİK .’nun 206/1 sırasındaki haklar hariç olmak üzere, 6183 sayılı Kanundan doğan vergi ve her türlü harç, ceza ile SGK alacakların (prim, idari para cezaları dahil) ile ilgili takipler dahil olmak üzere, hangi nedene dayanırsa dayansın müvekkil davacılar aleyhine takip yapılmaması, haciz, ihtiyati haciz, e-haciz, ihtiyati tedbir, satış, muhafaza işlemleri uygulanmaması ,evvelce yapılmış olan tüm takiplerin durdurulmasını, davacılar hakkında rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılmış ve yapılacak tüm icra takiplerinde satışlarının durdurulmasını, rehinli menkullerin muhafazasının durdurulmasını, davacıların tüm kurumlar ve şirketler nezdindeki hak ve alacaklarının 3. Kişilerce haciz, muhafaza ve tahsil edilmesinin önlenmesi ve evvelce yapılmış takiplerden üzerine haciz konulan hak ve alacaklar da dahil olmak üzere tüm hak ve alacaklarının davacılara ödenmesini, davacıların muhafaza altına alınmış ve alınacak emtia, taşıt, cihaz, leasing kapsamındaki makine ve diğer hak ve alacakların davacılara iadesini, davacıların takip borçlusu olduğu takiplerde kendisi aleyhine veya 3. Şahıs konumunda oldukları takiplerde kendisine yönelik 89/1haciz ihbarnameleri gönderilmesinin tedbiren önlenmesini, davacıların bankalar nezdindeki teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin tedbiren durdurulmasını, davacılar aleyhine takas ve mahsup hakkının kullanılmasının durdurulmasına, zamanında yargılama neticesine kadar tensiben ihtiyati tedbir kararı verilmesine ve şirkete komiser tayinine, müvekkil davacıların konkordato talebinin kabulü ile; öncelikle İcra ve İflas Kanunu’nun 287. Maddesi gereğince 3 aylık geçici mühlet kararı verilmesine ve gerekli görülmesi halinde işbu müddetin 2 ay süre ile uzatılmasına, geçici mühlet kararının iik.’nın 288. maddesi çerçevesinde ilanına; geçici mühlet neticesinde icra ve iflas kanunu’nun 289. maddesi gereğince 1 yıllık kesin mühlet kararı verilmesine ve gerekli görülmesi halinde bu mühlet kararının 6 ay daha uzatılmasına, kesin mühlet kararının ilanına, yargılama neticesinde icra ve iflas kanunu’nun 305. vd. maddeleri gereğince konkordatonun tasdikine, tasdik kararının ilanına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, 7101 sayılı ile değişik İcra ve İflas Kanunun 285 ile devamı maddeleri uyarınca konkordato istemine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasında düzenlenen tensip tutanağı uyarınca belirtilen gider avansı eksikliğinin borçlu vekilince süresinde tamamlanması, konkordato talebine eklenmesi gerekli belgelerin eksiksiz olarak ibraz edilmesi üzerine borçlular hakkında üç ay süre ile geçici mühlet verilmesine ve geçici konkordato komiser heyeti görevlendirilmesine,ilgili kurumlara gereken bildirimlerin ve ilanların yapıldığı,borçluların malvarlığının muhafazası için gerekli görülen bütün tedbirlerin alındığı görülmüştür.
Geçici komiser heyetinin toplantı tutanağı ile; konkordato talep eden şirketin tüm malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespit ettirilmesine, şirket malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespiti işlemi teknik ve özel bilgiyi gerektirdiğinden bu konuda bilirkişiye başvurulmasına, rayiç değerlerinin tespiti için bilirkişi görevlendirilmesine dair toplantı tutanağı mahkememizce onaylanmıştır.
Geçici mühletin ve kesin mühlete ilişkin ilanların ayrı ayrı Türkiye Sicil Gazetesi ile Basın İlan Kurumu Portalında yapıldığı ve İİK’nun 288. Maddesi uyarınca gerekli yerlere bildirimlerin yapıldığı görülmüştür.
Konkordato komiser heyetinin mahkememize sunmuş olduğu 05/08/2021 tarihli raporlarında özetle; öncelikle 09/07/2021 tarihinde yapılan ve rapor ekinde sunulan İlk Toplantı Tutanağında talep edilen bilgi ve belgelerin taraflarına intikal ettirilmemiş olduğunu, bu nedenle işbu raporun talep idelin bilgi ve belgeler haricinde dosya içerisinde yar alınan bilgiler tahtında yapıldığını bu konunun da mahkemece değerlendirilmesi gerektiğini, dosyada mevcut bilgi ve belgeler ile davacı4 beyanları, 14/07/2021 tarihinde borçlu şirketin merkezin de yapılan ilk toplantı da, incemeler ve sonrasında temin edilen belgeler, tespit ve değerlendirmeler sonucunda; İİK M.286 uyarınca dava dilekçesi ekinde dava dosyasına sunulması gereken belgelerin borçlu yönünden sunulu olduğu, içerik yönünden aralarında bir uyumsuzluk bulunmadığı, dosyaya sunulu olan borçlu şirkete ait ön projenin uygulanabilir olduğu, ancak kesin mühlete geçilmesi halinde ön projenin revize edilmesine ihtiyaç duyulabileceği, … ın şahsından kaynaklı bir borç nedeniyle şirkete yüklenilen bir borç olmadığı, ancak kefaletten kaynaklı borçlardan dolayı şirketin konkordato kapsamında ödeme planına göre yapacağı ödemeler sonunda borç ortadan kalkacağından vade sonunda kefaletten kaynaklı bir borç da kalmayacağı, genel bir değerlendirme yapıldığında, gerçek kişi … ın temsilcisi olduğu şirketin, konkordato kapsamında ödeme planına göre yapacağı ödemeler sonunda borç ortadan kalkacağından vade sonunda kefalettin kaynaklı bir borç da kalmayacağı kanaat ve sonucuna varıldığı bildirilmiştir.
Konkordato komiser heyetinin mahkememize sunmuş olduğu 14/09/2021 tarihli raporlarında özetle; öncelikle 14/07/2021 tarihinde yapılan ve rapor ekinde sunulan İlk Toplantı Tutanağı ve 20/08/2021 tarihli uyarı yazısında talep edilen bilgi ve belgeler taraflarına intikal ettirilmediğini, bu nedenle işbu rapor talep edilen bilgi ve belgeler haricinde dosya içerisinde yer alınan bilgiler tahtında yapıldığını, mahkemeye sunulan geçici mühletin uzatılmasına yönelik dilekçede de özetle belirtildiği üzere bu aksaklığın salgın dönemi olmasından, firmanın bu süreçte muhasebe departmanının çalışanının kalmamasından, iş yapılacak makinenin muhafazadan geç kurtarılmasından kaynaklandığı belirtildiğini, bilirkişilerin tespitlerinin, sürecin bundan sonraki safhalarında önemli bir rol oynayacağı önemli olduğundan, davacının da talebi dikkate alınarak bilirkişi raporundan sonra kesin mühlete geçilmesi kararı verilip verilmemesinin değerlendirilebileceği de düşünüldüğünde bu nedenle bir ay ek süre verilebileceği kanaat ve sonucuna varıldığı bildirilmiştir.
Konkordato komiser heyetinin mahkememize sunmuş olduğu 08/10/2021 tarihli raporlarında özetle; Konkordato geçici komiser heyeti olarak dava dilekçesi ve ekleri ile davacı şirketler mali verileri muhasebe kayıtları ve banka ekstreleri ve beyannameler üzerinden gerçekleştirdiğimiz incelemelerde; Konkordato talep eden şirket, konkordatoya tabi alacaklar (rehinli alacaklılar, kamu alacakları ve çalışanların İİK m.206/1.sırasında yazılı imtiyazlı alacakları dışında kalan tüm alacakları) toplamının 31.03.2021 tarihi itibarı ile Ön Projede 18.096.892,00 TL., Söz konusu borcun 7.702.819,46 TL’si rehinle temin edilmiş borçlardan, 688.852,44 TL’si imtiyazlı (personel ve kamu borçları) borçlardan, kalan 9.707.220,10 TL’si adi borçlardan oluşmaktadır. Davacı şirket 2021 yılında aylık ortalama 541.666,67 TL net satış ile yıl sonunda kar raporlayacağın, 2026 yılı sonunda faaliyetinin devamı ile 1.605.546,00 TL kara ulaşacağını ön projede ve proforma gelir tablosunda öngörmektedir. Şirket Ağustos /2021 Aylık dönem itibarı ile aylık ortalama 77.697,002 TL/12 — 6.474,75 TL olarak gerçekleştirmiş ve Proforma gelir hedefinin oldukça altında kaldığı tespit edilmiştir. 31.08.2021 tarihli mali veriler tahtında davacı şirketin Ön Projesinin revize edilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Şirketin kaydi değerlere göre (-) 155.703.,72 TL özvarlığının bulunduğu ve borca batık olduğu tespit edilmiştir. Yapılan incelemede 253 Tesis Makine ve Cihazlar hesabında 7 adet makinanın toplam 393.813,56 TL tutarında satışı yapıldığı ve Maddi Duran Varlıklara amortisman ayrılmadığı tespit edilmiştir. Satışı yapılan makinaların tedbir tarihinden önce satıldığı, 09.07.2021 tarihli şirket ziyartinde yapılan incelemede talep edilen 09.07.2021 tarihli mizanda 7 adet makinenin aktife kayıtlı olmadığı tespit edilmiştir. … 28.12.2020 Tarihli Tebliği uyarınca 31.08.2021 Mizanında yer alan Amortisman, Kira ve Personel Giderleri ile Aktifleştirilmiş Personel Giderleri ve Kur Farkı Giderleri hesaplanmıştır. 31.08.2021 tarihi itibariyle davacı şirketin kaydi değerli öz kaynakları (-) 155.703,72 ‘TL olmakla birlikte, rayiç değerler üzerinden yapılan hesaplamalarda, (Varlıklar — Borçlart TTK Md.376 26.12.2020 Tarihli Tebliğ ile Değişen Borca Batıklık Hesabı ile Özvarlığa Eklenmesi Gereken Değer Farkı * Özvarlık) formülüne göre, davacı şirketin (9.715.309,82-18.616.546,32 * 230.009,50 —) özvarlığı (-) 8.671.227,00 TL hesaplanarak, Şirketin Borca Batık Olduğu tespit edilmiştir. Dosya mübrez Bilirkişi Raporunda Davacı … adına kayıtlı olan gayrimenkullerin rayiç değerleri toplamı 9.889.000,0 TL/Uiduğu belirîğı Ancak …’ın kendine ait ayrı ve Bağımsız bir projesi olmaması nedeniyle Varlıklara dahil edilememektedir. Raporumuzda ayrıntılı. izah edilen nedenlerle, tüm hususlar birlikte değerlendirildiğinde geçici konkordato, komiser heyetimiz; İİK 292/1/c bendi de dikkate alınarak, takdiri sayın Mahbkeme’ye ait olmak üzere Davacılar … Ltd Şırketıne ve şirketin tek yetkilisi olan diğer davacı …”ın ön projesinin kesin mühlet süresinde başarıya ulaşmasının mümkün olmayacağı kanaat sonucuna varıldığı bildirilmiştir.
Konkordato komiser heyetinin mahkememize sunmuş olduğu 22/11/2021 tarihli kesin mühlet öncesi raporlarında özetle; Konkordato Geçici Komiser Heyeti olarak raporda yer verilen mali veriler kapsamında ve Şirket faaliyetlerinin gözlemlenmesi neticesinde hali hazırdaki durum itibariyle; Şirket konkordato dosyasındaki verilerden. Şirket merkezi toplantılarından ve tesis ziyaretinden elde edilen bilgiler ışığında Şirket’in faal olduğu, Şirket kayıtlarına göre personel maaşlarının kısmen ödendiği, kamuya olan yükümlülüklerin genel olarak yerine getirilemediği, Şirket’in kaydi değerlere göre net işletme sermayesini kaybelmediği ancak 31.08.2021 tarihli rayiç değer bilançosuna göre net işletme sermayesinin (-) 4.181.025,57 TL olduğu, Ocak 2021 itibariyle 24, Şubat 2021 itibariyle 16, Mari 2021 itibariyle 14, Nisan 2021 itibariyte 14, Mayıs 2021 itibariyle 14, Haziran 2021 itibariyle 14, Temmuz 2021 itibariyle 16 ve Ağustos 2021 itibariyle 13 işçi istihdam ettiği, satışlarının kısmen devam cttiği, elinde mevcut stokları, makine tesisal ve cihazları. taşıtları ve gayrimenkulleri bulunduğu, çalışma kabiliyetinin devam elliği, Revize konkordato ön projesinin temel dayanağının sermaye arlırımı ve Şirket’e ait gayrimenkul satışlarının yanı sıra dönem başı mevcudu. faaliyet karı ve ticari alacaklardan azalışlar olduğu, Şirket’in bu kalemlerde yer alan öngörülere, somut kaynaklarla desteklenmiş olması sebebiyle ulaşabileceği, Şirket’in 31,08.2021 tarihli kaydi değer hilançosunda, kaydi özkaynaklarının (-) …. olarak hesaplandığı ve BORCA BATIK OLDUĞU, heyetimiz tarafından hazırlanan 31.08.2021 tarihli rayiç değer bilançosu ile “6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 376 ncı Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ” hükümleri birlikte dikkate alındığında ise Şirket’in rayiç özkaynaklarının (-) 5.754.889,37 TL olarak hesaplandığı ve BORCA BATIK OLDUĞU. İflas Halinde aktillerin tamamının iflas durumundaki değerinden salılması halinde bile Şirket’in borçlarının %100’ünü karşılamayacağı, Şirket tarafından borçların iflas halinde alacaklıların eline geçmesi muhtemel tutarın üzerinde ödenmesinin teklif edilmiş olması sebebiyle iflasın daha iyi bir sonuç doğurmayacağı, Projedeki öngörüler ve oluşan İinansal veriler kapsamında Şirket’e ait konkordato revize ön projesinin hali hazırdaki durum kapsamında başarıva ulaşma ihtimalinin kuvvetle muhtemel olduğu, sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Konkordato komiser heyetinin mahkememize sunmuş olduğu 16/11/2022 tarihli kesin mühlet ara raporlarında özetle; Rapor tarihi itibariyle halihazırda üretim ve satış faaliyetlerini 30.06.2022 tarihine kadar kesintisiz devam ettirdiği, 01.07.2022 — 31.08.2022 dönemi aralığında Şirkette herhangi bir üretimin olmadığı (ki nitekim bu sonuca Şirketin stoklar hesabında herhangi bir değişim olmaması sebebiyle varılmıştır), ayrıca bu dönemde herhangi bir satışın olmadığı, 30.06.2022 tarihi itibariyte 160 kişi istihdam eden Şirketin 31.08.2022 tarihi itibariyle çalışan sayısının 92 olduğu, 31.08.2022 mali tabloları ile güncel vergi ve SGK yükümlülük tutarları dikkate alındığında, Kamuya olan mali yükümlülüklerin zamanında ve tam olarak yerine getirilmediği, şirketin kayıtlarında yer alan borç tutarlarının ilgili kamu kurumlarından alınan borç tutarlarından önemli tutarda farklı ve uyumsuz olduğu, Şirket’in kaydi değerlere göre Özkaynaklarının 25.06.2021 tarihi itibariyle (+) 32.105,17 TL, 31.12.2021 tarihi itibariyle (+) 60.309,42 TL, 30.06.2022 tarihi itibariyle (+)2.155.374,82 TL ve 31.08.2022 tarihi itibariyle (+) 1.871.739,74 TL olduğu ve kaydi değer yönünden BORCA BATIK DURUMDA OLMADIĞI, Şirket’in rayiç değerlere göre Özkaynaklarının 31.07.2022 tarihi itibariyle (+) 19.468.082,26 TL olduğu ve rayiç değer yönünden de BORCA BATIK DURUMDA OLMADIĞI, Borçlu Şirket muhasebesinin yeterli doğruluk ve şeffaflıkta bilgi üretemediği, 01.01.2022- 30.06.2022 dönemi 6 aylık ticari faaliyetleri neticesinde 18.798.862,99 TL net satış hasılatı yapan bir üretim işletmesinin 30.06.2022 tarihli bilançosunda İlk Madde ve Malzeme, Mamuller, Ticari Mallar hesaplarında hiçbir bakiyenin bulunmamasının, hem üretim işletmelerindeki normal üretim analizlerine ve üretim süreçlerindeki genel esaslara hem de ticari hayatın olağan akışına uygun olmadığı, bu kapsamda; Şirketin mevcut ticari faaliyeti, istihdam ettiği personel sayısı ve geçmiş dönemlerdeki satış politikası dikkate alındığında, borçlu Şirketin 30.06.2022 tarihi itibariyle ticari defterlerinde görülen Stoklar hesabına ilişkin muhasebe kayıtlarının borçlu Şirketin fiili stok durumunu göstermediği, Borçlu Şirketin revize projesinde gerçeği ifade etmediği, fiktif tutarlar olduğu ve işletme kayıtlarında düzeltme yapılacağı söylenen Gelecek Aylara Ait Giderler hesabındaki toplam 5.000.506,63 TL’nin, Şirketin ticari faaliyetinin devamı esnasında işletme için olağan bir gider kalemi olarak dikkate alınmak suretiyle mali tablolarda kanunen kabul edilen bir gider gibi 30.06.2022 tarihinde gider hesaplarına aktarıldığı, yapılan bu muhasebe kaydı ile Şirketin giderlerinin olduğundan fazla gösterildiği, bunun sonucu olarak da Şirketin dönem karının olması gerckenden az hesaplandığı, bunun sonucu olarak da Şirketin ödenecek vergi yükümlüğünün eksik hesaplandığı, bu durumun ileriki dönemlerde inceleme konusu yapılması halinde borçlu Şirket tarafından eksik beyan edilen matrah (dönem karı) üzerinden Ve 23 oranında hesaplanacak vergi aslı ve buna bağlı olarak hesaplanacak vergi ziyaı cezası ile gecikme zammı tutarları ile borçlu Şirketin ilave maddi yükümlülük tutarları ile karşı karşıya gelebileceği, Borçlu şirketin ticari defterlerinde 31.12.2021 itibariyle 1.515.003,30 TL bakiye gösteren 280 nolu Gelecek Yıllara Ait Giderler hesabı (alt hesap no 280 01 001), 2022 yılında yeni bir hesaba (280 10 07 nolu hesap) kaydedilirken, hesabın açılış bakiyesi olarak 01.01.2022 tarihindeki açılış fişinde hesabın önceki yıl bakiyesi olan 1.515.003,30 TL’nin değil de 151.503,30 TL tutarında muhasebe kaydının yapıldığı, yıl sonunda görülen bakiye ile devreden yıldaki açılış bakiyesi tutarları karşılaştırıldığında; açılış bakiyesinin yıl sonundaki tutardan bir rakamın (0) alınmamasından kaynaklı olarak hatalı muhasebe kaydı yapıldığı, konu ile ilgili olarak borçlu Şirket yetkilileri ile görüşüldüğünde önceki yıl sonundaki bakiyeden sehven bir sıfırın alınmayarak (4.515.0(0)3,30 TL) 2022 açılış fişinin hatalı oluşturulmuş olabileceğinin ifade edildiği, dolayısıyla da, şirketin 2021 yılındanı 2022 yılına devreden bakiyesinin hatalı olarak aktarıldığının tespit edildiği, … AŞ tarafından Şirket adına düzenlenen 01.10.2021 tarihli, …. — Nolu, 66.7684â8 TL, 01.11.2021 — tarihli, …. Nolu, 66.768,48 TL ve 01.12.2021 tarihli, …. Nolu, 66.768.â8 TL bedelli kira faturalarının davacının ticari defterlerine kaydedilmediği, Kira borcunun ödenmesi hususunda borçlu şirket yetkilisi müteaddit defalar ihtar edilmesine rağmen …. AŞ’ne konkordato mühleti içerisinde oluşan ve ödenmesi gereken 1.201.557,21 TL tutarındaki cari kira borcunun bulunduğu, Heyetimiz tarafından yapılan hesaplamaya göre, borçlu şirketin … San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne 06.10.2021-06.10.2022 dönemi için ödemesi gereken kira bedeli i.210.768,00 TL olduğu, alxy:xak bu dö)ıâı içinde Heyetimizde klı’ri gemesı için yapılacağı belirtilerek yapılan ödemenin 400,000 TL olduğu, ayrıca, 15.1 1.2022 tarihi itibariyle borçlu Şirket tarafından her biri 500.000 TL tutarında ileri tarihli (biri 31.03.2023 diğer 31.05.2023 tarihli olmak üzere) iki çekin (yani toplamda 1.000.000 TL) kiraya verene teslim edildiği yönünde teslim tutanağının Heyetimizle paylaşıldığı, buna göre, söz konusu çeklerin vadelerinde ödenmesi durumunda 1.000.000 TL kira bedelinin ödenmiş olacağı, 06.10.2022-06.10.2023 dönemi için ise ayrıca bir ödeme yapılmadığı, çeklerle birlikte toplam 1.400.000 TL ödeme yapılmış olmasına rağmen herhangi bir fatura düzenlenmediğinden, bu tutarın nc kadarlık bir kısmının 06.10.2022- 06.10.2023 kira dönemi için olacağı belirlenemediği, ancak netice olarak 06.10.2022- 06.10.2023 kira dönemi için kira bedelinin büyük bir kısmının ödenmediğinin ifade edilebileceği, Borçlu Şirket tarafından üretilen mamullerin bir kısmının, Şirket ortağı …’ın tek pay sahibi olduğu …. …. Tic. AŞ tarafından satışının yapılmış olabileceğinin değerlendirildiği, nitekim borçlu Şirket tarafından … Tic. AŞ’ne bu mamullere ilişkin kesilen bir faturaya rastlanılmadığı, Ağustos 2022 döneminde stoklar hesabında Temmuz 2022 dönemine göre herhangi bir değişiklik ve işlem olmaması sebebiyle; üretimin durmuş olabileceği veya üretimin ve satışların yasal defterlere intikal ettirilmediği (ki böyle bir durumda Şirketin varlık azaltıcı işlemlerinden bahsedilebilecektir), dolayısıyla defter kayıtlarının gerçeği yansıtmadığı, Daha evvelce üretilerek satışı yapılan ürünlere ilişkin tahsilatın tam olarak yapılmadığı, Borçlu şirket ticari defterleri ve muhasebe kayıtları üzerinde yapılan incelemeler neticesinde; borçlu Şirketin 30.06.2022 tarihi itibariyle ticari defterlerinde görülen Stoklar hesabına ilişkin muhasebe kayıtlarının borçlu Şirketin fiili stok durumunu göstermediği, 280 nolu hesabın sonraki yıllara devreden bakiyesinin bir rakamın dikkate alınmayarak açılış bakiyesinin hatalı olarak yapıldığı, yukarıda belirtilen kira faturalarının ticari defterlere hiç kaydedilmediği, fiktif olduğu ve gerçeği yansıtmadığı konkordato projesinde belirtilen tutarın şirket gideri olarak muhasebeleştirildiği, bunun sonucu olarak da şirket ticari karının eksik hesaplandığı hususları tespit edilmiş olup, gelinen nokta itibariyle Heyetimizce borçlu Şirketin ticari defterlerinin sahih olmadığı, yapılması gereken muhasebe kayıtlarının yapılmadığı ve borçlu Şirketin gerçek borç ve alacak tutarının ticari defterlerde gösterilmemesi nedeniyle de borçlu Şirket ticari defterlerinin Şirketin fiili gerçek durumunu yansıtmaktan uzak olduğu, Şirket yetkilisi ile yapılan 04.08.2022 tarihli toplantıda; rchinli alacaklılarla görüşmelerin devam ettiği Heyetimize bildirilmiş olup, Komiser Heyeti olarak rehinli alacaklılarla görüşmelerin nihayete erdirilmesi hususunda görüşmelere hız verilmesi gerektiği ifade edilmesine rağmen, Şirket yetkilisi tarafından alacaklı bankalarla yapıldığı iddia edilen görüşmelere ilişkin somut bir belge ya da protokolün henüz Heyetimize sunulmadığı, Sayın Mahkemeye sunulan 3 nolu ara raporda; Şirket tarafından sunulması gereken bilgi ve belgelerin Heyete gönderilmesi konusunda titiz davranılmadığı, Heyetimiz tarafından defalarca uyarılmış olmasına rağmen konuya gerekli hassasiyetin gösterilmediği, diğer yandan Şirket’in gerek yaratmış olduğu istihdam gerekse net satışlarının ve kârlılığının projeksiyonda öngörülen hedeflerin üzerinde gerçeklemiş olması sebebiyle Şirkete bu defaya mahsus olmak üzere ihtar olarak bildirilmesi hususu ifade edilmiş olmakla birlikte, borçlu şirket tarafından talep edilen bilgi ve belgelerin süresi içerisinde Heyetimize gönderilmediği, ayrıca tarafımıza gönderilen bilgi ve belgeler içerisinde eksikliklerin bulunması nedeniyle sürekli olarak bunların tamamlatılmasına çalışıldığı, Heyetimizce düzenlenen önceki ara raporlarda da ifade edildiği üzere, Şirket’in 08.11.2021 tarihli revize projesinde toplam borç miktarı belirlenirken 31.03.2021 tarihli bilançonun esas alındığı, bu kapsamda borçlu Şirket’in konkordato revize projesini tekrar revize ederek projedeki tabloların mühlet tarihi olan 25.06.2021 mali verilerine göre revize edilmesi gerektiği, ayrıca revize projedeki borçların rehinli alacaklılar yönünden de revize edilmesi gerektiği, bu kapsamda borçlu Şirkete konkordato ön projesini revize ederek Sayın Mahkemeye ve Heyetimize sunması gerektiğinin raporlarımızda ifade edildiği, ancak bugüne kadar Mahkemeye revize raporun sunulmadığı, Yukarıda da ifade edildiği üzere borçlu şirketin mali tablolarının mevcut haliyle gerçeği yansıtmadığı, gerçek borç ve alacağını, gerçek varlıklarını ve özkaynağını yansıtmayan ticari kayıtlar ve mali tablolar esas alınarak hazırlanmış konkordato projesinin başarıya ulaşıp ulaşmayacağına ilişkin Heyetimizce bir değerlendirme yapılmasının uygun olmayacağı, Her ne kadar …’a ait taşınmazların kıymet takdirlerinin değeri borçlarını karşılamaya yeter — olsa da, …’ın ortaklığının bulunduğu şirketlerin varlığından sonradan haberdar olunması, bu bağlamda talep edilen bilgi ve belgelerin eksik paylaşılmış olması, keza …’a ait taşınmazlar üzerinde pek çok haciz olması, yine bu taşınmazlar bakımından konkordato talep eden Şirket için rehinler bulunması gibi sebepler bir arada değerlendirildiğinde Şirket’in konkordatosunun tasdik edilmediği bir durumda …’ın projesinin de başarıya ulaşma ihtimalinin bulunmadığı, zira raporlarımızda belirttiğimiz üzere Şirketin İİK m. 308h uyarınca anlaşmalar yapması ve konkordatoların tasdik edilmesi durumunda mal varlığındaki hacizlerin ve rehinlerin kalmasıyla birlikte taşınmazların satılmasının mümkün olabileceği, kesin mühletin sonuna gelinmesinc rağmen herhangi bir rehinli alacaklı ile Şirket’in anlaşma yapmamış olmadığı nazara alındığında, …’ın projesinin Şirket’in projesine sıkı bir şekilde bağlı olduğunun düşünüldüğü, Şirket bakımından yapılan değerlendirmeler – neticesinde Şirket’in konkordatosunun kaldırılmasına karar verilmesi durumunda …’ın projesinin de başarıya ulaşma şansı bulunmadığından, …’ın konkordatosunun da reddine karar verilebileceği, Neticeten yukarıda belirtilen gerekçeler ve tespitler kapsamında konkordato talep eden şirket ve buna bağlı olarak konkordato talep eden şahıs açısından kesin mühlet sürecinin sonlandırılmasının uygun olacağı, sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
KONKORDATO PROJESİNİN BAŞARIYA ULAŞMA ŞARTLARI DEĞERLENDİRİLMESİ BAKIMINDAN :
İİK. madde 287 ‘Konkordato talebi üzerine mahkeme, 286 ncı maddede belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde derhâl geçici mühlet kararı verir ve 297 nci maddenin ikinci fıkrasındaki hâller de dahil olmak üzere, borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alır.
Konkordato işlemlerinin başlatılması alacaklılardan biri tarafından talep edilmişse, borçlunun 286 ncı maddede belirtilen belgeleri ve kayıtları mahkemenin vereceği makul süre içinde ve eksiksiz olarak sunması hâlinde geçici mühlet kararı verilir. Bu durumda anılan belge ve kayıtların hazırlanması için gerekli masraf alacaklı tarafından karşılanır. Belge ve kayıtların süresinde ve eksiksiz olarak sunulmaması hâlinde geçici mühlet kararı verilmez ve alacaklının yaptığı konkordato talebinin de reddine karar verilir.
Mahkeme, geçici mühlet kararıyla birlikte konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından incelenmesi amacıyla bir geçici konkordato komiseri görevlendirir. Alacaklı sayısı ve alacak miktarı dikkate alınarak gerektiğinde üç komiser de görevlendirilebilir. 290 ıncı madde bu konuda kıyasen uygulanır.
Geçici mühlet üç aydır. Mahkeme bu üç aylık süre dolmadan borçlunun veya geçici komiserin yapacağı talep üzerine geçici mühleti en fazla iki ay daha uzatabilir, uzatmayı borçlu talep etmişse geçici komiserin de görüşü alınır. Geçici mühletin toplam süresi beş ayı geçemez.
291 inci ve 292 nci maddeler, geçici mühlet hakkında kıyasen uygulanır. Geçici mühlet talebinin kabulü, geçici komiser görevlendirilmesi, geçici mühletin uzatılması ve tedbirlere ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamaz. ‘ hükmü ile 291 inci ve 292 nci maddelerin geçici mühlet hakkında kıyasen uygulanacağı düzenlenmiştir.
İİK. MADDE 292 ‘İflâsa tabi borçlu bakımından, kesin mühletin verilmesinden sonra aşağıdaki durumların gerçekleşmesi hâlinde komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflâsına resen karar verir:
a) Borçlunun malvarlığının korunması için iflâsın açılması gerekiyorsa.
b) Konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa.
c) Borçlu, 297 nci maddeye aykırı davranır veya komiserin talimatlarına uymazsa.
d) Borca batık olduğu anlaşılan bir sermaye şirketi veya kooperatif, konkordato talebinden feragat ederse.
İflâsa tabi olmayan borçlu bakımından ise birinci fıkranın (b) ve (c) bentlerindeki hâllerin kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşmesi durumunda, komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine re’sen karar verir.
Mahkeme, bu madde uyarınca karar vermeden önce borçlu ve varsa konkordato talep eden alacaklı ve alacaklılar kurulunu duruşmaya davet eder; diğer alacaklıları ise gerekli görürse davet eder. ‘ hükmüyle konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa iflasa tabi borçluların resen iflasına karar verilmesi gerektiğini düzenlenmiştir.
Dava, adi konkordato istemli olarak açılmış olup, İİK’nun 285.maddesine göre borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek suretiyle veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir.
Dava, adi konkordato istemli olarak açılmış olup İİK’nun 287.maddesinde borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” olarak nitelendirilmiştir.
Mahkemenin kesin mühlet kararını verebilmesi için konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olması gerekmektedir.
İİK’nun 289/1 maddesinde mahkemenin kesin mühlet hakkındaki kararını geçici mühlet içinde vereceği düzenlenmiştir.
İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, İİK’nun 292.maddesinde ise iflasa tabi borçlu bakımından kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşecek durumlarda mahkemenin kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflasına resen karar vereceği düzenlenmiştir. Konkordatonun başarıya ulaşamayacağının anlaşılması hali aynı maddenin b bendinde hüküm altına alınmıştır. Yani, konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması kesin mühletin kaldırılmasını gerektiren hallerdendir. “Mühlet içinde, iyileşmenin ya da alacaklıların konkordatoyu kabulünün mümkün olmayacağının anlaşılması ya da konkordatoyu tasdik etmeyeceğinin açık olması, tasdik şartlarının mevcut olmadığının önceden anlaşılması halinde de konkordato mühleti kaldırılarak talep reddedilecek ve şartlar yerine gelmişse borçlunun iflasına karar verilebilecektir.
İİK’nun 287.maddesinde borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” olarak nitelendirilmiş olup,Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde;
İİK 289. maddesinde, konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması halinde borçluya 1 yıllık kesin mühlet verileceği düzenlenmiştir. Borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” kavramı altında ifade edilmiştir. Başarı olasılığı kavramından anlaşılan husus, konkordato projesinin gerçekleşme şansına sahip görülmesidir. Bu sonuca, borçlunun durumu, malvarlığı gelirleri ve taahhütlerini yerine getirmesine engel olan nedenler gözetilerek, objektif verilere göre konkordato başarı olasılığı yargıç tarafından belirlenecektir. (Konkordato ve Yeniden Yapılanma Hukuku -Av.Sümer Altay, sayfa 112, 1. Cilt).
Konkordato talebi, sadece zaman kazanmaya yönelik bir talep olmayıp, sürekli ve kalıcı bir iyileşme olasılığını konkordato projesi yardımıyla inanılır kılmalıdır. Bu sebeple ön proje sadece dilek ve temenniler içeren soyut bir belge olarak anlaşılmamalı, mahkeme tarafından kesin mühlet verilebilmesi için ön projenin nasıl başarılı olacağı açıklanmalıdır. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi Dosya No: … Esas Karar No: ….)
Açıklanan tüm bu nedenlerle borçlunun devam eden süreçlerde ve kesin mühlet içinde alacaklılara ödeme imkanının olmaması ve söz konusu borcun kaynaklarla orantılı olmadığı projenin gerçekleşme ihtimalinin bulunmadığı dikkate alınarak davacının konkordato talebinin reddi kanaatine ulaşılmıştır.
İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, 292.maddede ise konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması halinde konkordato talebinin reddi ile borca batıklığı nedeniyle de iflasına karar verileceği düzenlenmiş olup, davacı bakımından gelen raporlar dikkate alınarak İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, 292.maddede ise konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması halinde konkordato talebinin reddi ile borca batıklığı nedeniyle borca batıklığı nedeniyle de iflasına karar verileceği düzenlenmiş olup dosya kapsamı, sunulan mali tablolar ve komiser raporları, bilirkişi raporları birlikte somut olarak değerlendirildiğinde
Kesin mühletin başından beri verilen ara kararlara rağmen 31.08.2022 mali tabloları ile güncel Kamuya olan mali yükümlülüklerin zamanında ve tam olarak yerine getirilmediği, şirketin kayıtlarında yer alan borç tutarlarının ilgili kamu kurumlarından alınan borc tutarlarından önemli tutarda farklı ve uyumsuz olduğu, ayrıca borçlu Şirket muhasebesinin 01.01.2022- 30.06.2022 dönemi 6 aylık ticari faaliyetleri neticesinde 18.798.862,99 TL net satış hasılatı yapan bir üretim işletmesinin 30.06.2022 tarihli bilançosunda İlk Madde ve Malzeme, Mamuller, Ticari Mallar hesaplarında hiçbir bakiyenin bulunmamasının, hem üretim işletmelerindeki normal üretim analizlerine ve üretim süreçlerindeki genel esaslara hem de ticari hayatın olağan akışına uygun olmadığı komiser eliyle tespit edilmiş olup bu kapsamda; Borçlu Şirket muhasebesinin yeterli doğruluk ve şeffaflıkta bilgi üretemediği, 01.01.2022- 30.06.2022 dönemi 6 aylık ticari faaliyetleri neticesinde 18.798.862,99 TL net satış hasılatı yapan bir üretim işletmesinin 30.06.2022 tarihli bilançosunda İlk Madde ve Malzeme, Mamuller, Ticari Mallar hesaplarında hiçbir bakiyenin bulunmamasının, hem üretim işletmelerindeki normal üretim analizlerine ve üretim süreçlerindeki genel esaslara hem de ticari hayatın olağan akışına uygun olmadığı, bu kapsamda; Şirketin mevcut ticari faaliyeti, istihdam ettiği personel sayısı ve geçmiş dönemlerdeki satış politikası dikkate alındığında, borçlu Şirketin 30.06.2022 tarihi itibariyle ticari defterlerinde görülen Stoklar hesabına ilişkin muhasebe kayıtlarının borçlu Şirketin fiili stok durumunu göstermediği,
Borçlu Şirketin revize projesinde gerçeği ifade etmediği, fiktif tutarlar olduğu ve işletme kayıtlarında düzeltme yapılacağı söylenen Gelecek Aylara Ait Giderler hesabındaki toplam 5.000.506,63 TL’nin, Şirketin ticari faaliyetinin devamı esnasında işletme için olağan bir gider kalemi olarak dikkate alınmak suretiyle mali tablolarda kanunen kabul edilen bir gider gibi 30.06.2022 tarihinde gider hesaplarına aktarıldığı, yapılan bu muhasebe kaydı ile Şirketin giderlerinin olduğundan fazla gösterildiği, bunun sonucu olarak da Şirketin dönem karının olması gerekenden az hesaplandığı, bunun sonucu olarak da Şirketin ödenecek vergi yükümlüğünün eksik hesaplandığı, bu durumun ileriki dönemlerde inceleme konusu yapılması halinde borçlu Şirket tarafından eksik beyan edilen matrah (dönem karı) üzerinden % 23 oranında hesaplanacak vergi aslı ve buna bağlı olarak hesaplanacak vergi ziyaı cezası ile gecikme zammı tutarları ile borçlu Şirketin ilave maddi yükümlülük tutarları ile karşı karşıya gelebileceği,
Borçlu şirketin ticari defterlerinde 31.12.2021 itibariyle 1.515.003,30 TL bakiye gösteren 280 nolu Gelecek Yıllara Ait Giderler hesabı (alt hesap no …), 2022 yılında yeni bir hesaba (…. nolu hesap) kaydedilirken, hesabın açılış bakiyesi olarak 01.01.2022 tarihindeki açılış fişinde hesabın önceki yıl bakiyesi olan 1.515.003,30 TL’nin değil de 151.503,30 TL tutarında muhasebe kaydının yapıldığı, yıl sonunda görülen bakiye ile devreden yıldaki açılış bakiyesi tutarları karşılaştırıldığında; açılış bakiyesinin yıl sonundaki tutardan bir rakamın (0) alınmamasından kaynaklı olarak hatalı muhasebe kaydı yapıldığı, konu ile ilgili olarak borçlu Şirket yetkilileri ile görüşüldüğünde önceki yıl sonundaki bakiyeden sehven bir sıfırın alınmayarak (1.515.0(0)3,30 TL) 2022 açılış fişinin hatalı oluşturulmuş olabileceğinin ifade edildiği, dolayısıyla da, şirketin 2021 yılından 2022 yılına devreden bakiyesinin hatalı olarak aktarıldığının tespit edildiği,
… AŞ tarafından Şirket adına düzenlenen 01.10.2021 tarihli, … Nolu, 66.768,48 TL, 01.11.2021 tarihli, …. Nolu, 66.768,48 TL ve 01.12.2021 tarihli, …. Nolu, 66.768,48 TL bedelli kira faturalarının davacının ticari defterlerine kaydedilmediği,
Kira borcunun ödenmesi hususunda borçlu şirket yetkilisi müteaddit defalar ihtar edilmesine rağmen … AŞ’ne konkordato mühleti içerisinde oluşan ve ödenmesi gereken 1.201.557,21 TL tutarındaki cari kira borcunun bulunduğu,
Borçlu Şirket tarafından üretilen mamullerin bir kısmının, Şirket ortağı …’ın tek pay sahibi olduğu … Tic. AŞ tarafından satışının yapılmış olabileceğinin değerlendirildiği, nitekim borçlu Şirket tarafından … AŞ’ne bu mamullere ilişkin kesilen bir faturaya rastlanılmadığı, Ağustos 2022 döneminde stoklar hesabında Temmuz 2022 dönemine göre herhangi bir değişiklik ve işlem olmaması sebebiyle; üretimin durmuş olabileceği veya üretimin ve satışların yasal defterlere intikal ettirilmediği (ki böyle bir durumda Şirketin varlık azaltıcı işlemlerinden bahsedilebilecektir), dolayısıyla defter kayıtlarının gerçeği yansıtmadığı Daha evvelce üretilerek satışı yapılan ürünlere ilişkin tahsilatın tam olarak yapılmadığı,
Borçlu şirket ticari defterleri ve muhasebe kayıtları üzerinde yapılan incelemeler neticesinde; borçlu Şirketin 30.06.2022 tarihi itibariyle ticari defterlerinde görülen Stoklar hesabına ilişkin muhasebe kayıtlarının borçlu Şirketin fiili stok durumunu göstermediği, …. nolu hesabın sonraki yıllara devreden bakiyesinin bir rakamın dikkate alınmayarak açılış bakiyesinin hatalı olarak yapıldığı, yukarıda belirtilen kira faturalarının ticari defterlere hiç kaydedilmediği, fiktif olduğu ve gerçeği yansıtmadığı konkordato projesinde belirtilen tutarın şirket gideri olarak muhasebeleştirildiği, bunun sonucu olarak da şirket ticari karının eksik hesaplandığı hususları tespit edilmiş olup, gelinen nokta itibariyle borçlu Şirketin ticari defterlerinin sahih olmadığı, yapılması gereken muhasebe kayıtlarının yapılmadığı ve borçlu Şirketin gerçek borç ve alacak tutarının ticari defterlerde gösterilmemesi nedeniyle de borçlu Şirket ticari defterlerinin Şirketin fiili gerçek durumunu yansıtmaktan uzak olduğu,
Şirket tarafından sunulması gereken bilgi ve belgelerin Heyete gönderilmesi konusunda titiz davranılmadığı, komiser heyeti tarafından yapılan tespite göre uyarılmış olmasına rağmen konuya gerekli hassasiyetin gösterilmediği, diğer yandan Şirket’in gerek yaratmış olduğu istihdam gerekse net satışlarının ve kârlılığının projeksiyonda öngörülen hedeflerin üzerinde gerçeklemiş olması komiser heyetine gönderilen bilgi ve belgeler içerisinde eksikliklerin bulunması nedeniyle sürekli olarak bunların tamamlatılmasına çalışıldığı,
Şirket’in 08.11.2021 tarihli revize projesinde toplam borç miktarı belirlenirken 31.03.2021 tarihli bilançonun esas alındığı, bu kapsamda borçlu Şirket’in konkordato revize projesini tekrar revize ederek projedeki tabloların mühlet tarihi olan 25.06.2021 mali verilerine göre revize edilmesi gerektiği, ayrıca revize projedeki borçların rehinli alacaklılar yönünden de revize edilmesi gerektiği, bu kapsamda borçlu Şirkete konkordato ön projesini revize ederek mahkememize revize raporun sunulmadığı,
Sonuç olarak yukarıda da komiser heyeti tarafından tespit edildiği üzere borçlu şirketin mali tablolarının mevcut haliyle gerçeği yansıtmadığı, gerçek borç ve alacağını, gerçek varlıklarını ve özkaynağını yansıtmayan ticari kayıtlar ve mali tablolar esas alınarak hazırlanmış konkordato projesinin başarıya ulaşma imkanının bulunmadığı kanaatine ulaşılmıştır.
Gerçek kişi …’a ait taşınmazların kıymet takdirlerinin değeri borçlarını karşılamaya yeter olsa da, …’ın ortaklığının bulunduğu şirketlerin varlığından sonradan haberdar olunması, bu bağlamda talep edilen bilgi ve belgelerin eksik paylaşılmış olması, keza …’a ait taşınmazlar üzerinde pek çok haciz olması, yine bu taşınmazlar bakımından konkordato talep eden Şirket için rehinler bulunması gibi sebepler bir arada değerlendirildiğinde Şirket’in konkordatosunun tasdik edilmediği bir durumda …’ın projesinin de başarıya ulaşma ihtimalinin bulunmadığı, zira komiser raporlarında da belirtildiği üzere Şirketin İİK m. 308h uyarınca anlaşmalar yapması ve konkordatoların tasdik edilmesi durumunda malvarlığındaki hacizlerin ve rehinlerin kalmasıyla birlikte taşınmazların satılmasının mümkün olabileceği, kesin mühletin sonuna gelinmesine rağmen herhangi bir rehinli alacaklı ile Şirket’in anlaşma yapmamış olmadığı nazara alındığında, …’ın projesinin Şirket’in projesine sıkı bir şekilde bağlı olduğunun düşünüldüğü, Şirket bakımından yapılan değerlendirmeler neticesinde Şirket’in konkordato talebinin reddi durumunda …’ın projesinin de başarıya ulaşma şansı bulunmadığından, …’ın konkordatosunun da reddine karar verilmesi gerekmiş olup gelinen aşamada komiser heyetine yeteri kadar belgele bilgi temin etmeyen şirketin konkordato kurumundan yararlanmasının mümkün olamaması gerçeği karşısında ön projesinin gerçekleşmesinin kuvvetle ihtimal olmadığı, konkordatonun başarıya ulaşmasını beklemek gerçekçi bulunmadığından geçen uzun süreye rağmen başarı ihitmali oluşmadığı, davacının rayiç değer bilançocuna göre borca batık durumda olmadığı dikkate alınarak davacının konkordato talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve İcra ve İflas Kanunu’nun 292/1-b maddesi gereğince konkordato talep eden İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil nosunda kayıtlı …. ŞİRKETİ nin ve şahıs … nın konkordato talebinin reddine, hüküm ile birlikte mahkememiz tarafından verilen tüm tedbirlerin kaldırılmasına, bu hususta ilgili kurumlara müzekkere yazılmasına, konkordato talebinin reddi kararının Ticaret Sicili Gazetesinde ve Basın-ilân Kurumunun resmî ilân portalında ilân olunmasına, komiser heyetinin görevine son verilmesine, konkordato komiseri olarak görevlendirilen komiserlerin bugün itibariyle görevlerinin sona erdiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu’na bildirilmesine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Konkordato talep eden İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …. sicil nosunda kayıtlı … ŞİRKETİ ‘nin ve şahıs …’ın (TCKN:…) ayrı ayrı konkordato talebinin REDDİNE,
2-Hüküm ile birlikte mahkememiz tarafından verilen tüm tedbirlerin KALDIRILMASINA, bu hususta ilgili kurumlara müzekkere YAZILMASINA,
3-Konkordato talebinin reddi kararının Ticaret Sicili Gazetesinde ve Basın-ilân Kurumunun resmî ilân portalında ilân OLUNMASINA,
4-Komiser heyetinin görevine SON VERİLMESİNE, konkordato komiseri olarak görevlendirilen komiserlerin bugün itibariyle görevlerinin sona erdiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu’na BİLDİRİLMESİNE,
5-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 59,30 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-İİK.nun 293/son ve 164/1. maddeleri uyarınca kararın re’sen taraflara vekillerine tebliğine,
8-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere hazır tarafların/vekillerin yüzlerine karşı oybirliğiyle karar verildi. 24/11/2022

Başkan ….
¸e-imzalıdı
Üye ….
¸e-imzalıdı
Üye …
¸e-imzalıdı
Katip …
¸e-imzalıdı