Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/412 E. 2022/1101 K. 02.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/412 Esas
KARAR NO : 2022/1101

DAVA : Tazminat (Haksız İhtiyati Tedbirden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/05/2021
KARAR TARİHİ : 02/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız İhtiyati Tedbirden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinden özetle; Davalılardan … San. Tic. Ltd. Şti. tarafından 29.09.2020 tarihinde müvekkili davacı şirket tarafından keşide edilen …. Bankası …. Şubesi’nden verilen 27.10.2020 tarih 374.850 TL tutarındaki çekin alacağa karşılık olarak alınıp bu şirket yedindeyken zayi olduğu iddiası ile iptale konu çeke ilişkin ödemeden men kararı verilmesine ilişkin ihtiyati tedbir talebini de içeren çek iptali davası açıldığını, daha sonra dava sürecinde diğer davalı şirket … Isıtma Soğ.İnş.Tic.Ltd.Şti tarafından verilen 06.11.2020 tarihli dilekçe ile iptale konu çekte mündemiç alacağın kendilerine temlik edildiğinden bahisle davada davacı olarak yer alma talebinde bulunulduğunu, iptale konu çek ile ilgili olarak mahkemece ihtiyati tedbir niteliğinde ödemeden yasağı kararı verildiğini ve bu hususun 22.10.2020 tarihli müzekkere ile … Bankası …. Şubesi’ne bildirildiğini, dava sürecinde asli müdahil olarak müvekkili şirket tarafından davaya müdahale talebinde bulunularak iptale konu çekin zayi olmadığı, davalıların açtıkları bu dava ile haksız menfaat elde etme amacında oldukları, bu durumun bizzat ilgili bankaya yazılacak bir müzekkere ile tespit edilebileceği yönünde beyanda bulunulduğunu ve yapılan yargılama sonucunda iptale konu çekin zayi olmadığı, bizzat keşideci tarafından iptal edilmek üzere bankaya teslim edildiğinin bankaya yazılan müzekkere neticesinde bildirildiğini, yerleşik Yargıtay kararlarında da ifade edildiği üzere ancak yetkili hamilin zayi nedeniyle çek iptali davası açabileceği, zayi koşulları oluşmadığı gerekçeleriyle davanın reddine ilişkin 02.02.2021 tarih … E…. K. Sayılı gerekçeli kararın verildiğini, söz konusu karara ilişkin taraflarca yasal süresinde istinaf başvurusunda bulunulmadığını ve hükmün 06.04.2021 tarihinde kesinleştiğini, davalıların çekin zayi olmadığını baştan beri bildiklerini ancak müvekkili şirketi zarara uğratmak ve ticari itibarına zarar verme kastı ile hareket ettiklerini, zira tarafların kaybolduğunu iddia ettikleri çeke ilişkin olarak ticaret hayatının doğal akışına tümüyle aykırı bir şekilde aralarında alacağın temliki sözleşmesi yaptıklarını ve müvekkili davacı şirket aleyhine bir alacak ihdas etmek için haksız ve hukuka aykırı bu yola başvurarak müvekkili davacı şirketin zarar görmesini amaçladıklarını, davalıların haksız ve hukuka aykırı olarak açmış oldukları bu çek iptali davasında lehlerine almış oldukları ihtiyati tedbir niteliğindeki ödeme yasağı kararı ile davacı şirketin borçlu olduğu yönünden haksız ve hukuka aykırı bir durum yaratma çabası içine girmiş olduklarını ve bu durumu kendilerince bir kurgu içinde mahkeme önüne taşımak suretiyle mahkemeyi yanıltarak kendilerini haklı çıkarmaya çalıştıklarını, elbetteki böyle bir kurgu ve haksız alacak ihdas etme çabasının hukuk düzenince korunmadığını, davalıların bu eylemlerinin suç teşkil ettiğini ve bu hususa ilişkin suç duyurusunda bulunma hakları saklı kalmak üzere davalılar tarafından haksız ihtiyati tedbir(çeke ilişkin ödeme yasağı kararı) sonucu davacı şirketin uğramış olduğu maddi zararın yukarıdaki HMK 399. maddesi gereğince tazmini ve yine müvekkili davacı şirketin ticari itibarının zedelenmesi nedeniyle TBK kapsamında davalılardan manevi tazminat talebinde bulunulmasında ve iş bu davanın açılmasında zaruret hasıl olduğunu iddia ederek; davalıların lehlerine almış oldukları haksız ihtiyati tedbir nedeniyle davacı şirkete vermiş oldukları 45.000,00-TL maddi zarar ile yine davalıların haksız ve hukuka aykırı fiil ve işlemleri ile müvekkil şirketin ticari itibarını zedelemeleri nedeniyle oluşan 12.000,00-TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Ticaret Limited Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Haksız ihtiyati tedbir nedeniyle açılan tazminat davalarında, aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen tarafın bir zarara uğraması ve bu zarar ile ihtiyati tedbir kararı arasında illiyet bağının bulunması gerektiğini, davacının dava konusu ihtiyati tedbir nedeniyle uğramış olduğu iddia edilen zararın dayanağı olan herhangi bir somut delil mevcut olmadığını, soyut iddialardan ibaret olan iddialara binaen davacının bir zarara uğradığı sonucuna varmanın mümkün olmadığını, davada husumetin yöneltilmesi gereken tarafın müvekkili şirket değil sadece diğer davalı olan … San. Tic. Ltd. Şti. olduğunu, müvekkili şirketin, çek iptal davası açıldıktan ve ihtiyati tedbir kararı verilerek ilgili bankaya müzekkere yazıldıktan sonra davaya müdahale talebinde bulunduğunu, davacının zarara uğradığı tespit edildiği takdirde sorumluluğun sadece diğer davalı taraf olan … İnş. Şirketine yükletilmesi gerektiğini, ihtiyati tedbir kararının müvekkili şirketle herhangi bir bağlantısı olmadığından davacının iddia ettiği gibi kötü niyetli olarak çekin baştan beri zayi olmadığını bildikleri ve davacı tarafı zarara uğratma gibi bir amaç taşımalarının söz konusu olmadığını, müvekkilinin Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasında, dava konusu çeke ait alacağın kendisine temlik edildiğinden dolayı herhangi bir zarara uğrama riskini bertaraf etmek amacıyla davaya müdahale talebinde bulunduğunu, bu talebin ticaret hayatında en ufak riski göze almak istemeyen bir şirket için hayatın olağan akışına uygun bir hareket olduğunu, müvekkili şirketin, tamamen iyiniyetli olarak hareket ettiğini ve herhangi bir zarara uğratma kastı gütmediğini, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülen davanın, çek iptali davası olduğunu, bu davanın hasımsız olarak görülen bir dava olduğunu, alacaklı konumda olmayan, çekin keşideci sıfatında olan şirketin işbu tazminat davasında hukuki menfaati olmadığını, keşideci konumundaki bir kişinin ödemeden men şeklindeki ihtiyati tedbir nedeniyle nasıl bir maddi zarara uğradığını anlamanın mümkün olmadığını, maddi tazminat istenebilmesi için mal varlığında bir eksilme veya pasif mal varlığında bir artış meydana gelmesi gerektiğini, oysaki davacının böyle bir zarara uğradığına dair somut bir delil olmadığını, manevi zarar bakımından ise, yalnızca bir çekin geçici olarak ödenmesinin yasaklanmasının keşidecinin ticari itibarını zedelediğini kabul etmenin mümkün olmadığını, Bakırköy …. Asliye Tic. Mah. … E. sayılı çek iptal davasında dava tarihinin 29.09.2020 tarihi olduğunu, çekin keşidecisi olan … Mühendislik şirketinin, çek iptal davasına konu olan çeki 11.12.2020 tarihinde bankaya teslim ettiğini, yani dava açılırken ve tedbir talep edilirken çekin nerede olduğunun belli olmadığını, çekin durumunun belli olmadığı bir durumda tedbir talebinin, keşideciyi zarara uğratma kastıyla talep edildiğini kabul etmenin mümkün olmadığını savunarak; davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sanayi Ticaret Limited Şirketi vekili cevap dilekçesinden özetle; …. Bankası, … Şubesi/…, … Seri Nolu, 27/10/2020 keşide tarihli, 374.850,00-TL bedelli çekin müvekkilinin uhdesindeyken kaybolması sebebiyle, ödemeden men talepli çek iptali davası ikame edildiğini, ihtiyati tedbir taleplerinin kabul edilerek Bakırköy … Ticaret Mahkemesince işbu ödemeden men kararının 22.10.2020 tarihli müzekkere ile … Bankası … Şubesi’ne bildirildiğini, davacı tarafından dava dilekçesinde her ne kadar müvekkilinin ödemeden men talepli çek iptali davası ikame etmesi nedeniyle davacının mağdur olduğu ve gerek maddi gerek manevi zarara uğradığı iddia edilse dahi bu hususun gerçeği yansıtmadığını, zira gerek Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin aşamalarında gerekse huzurdaki dava dilekçesinde, dava konusu çekin ödemelerinin tamamlandığı ve bankaya bizatihi davacı tarafından iptal edilmesi hasebi ile teslim edildiğinin açıkça beyan edildiğini, davacı tarafından bizatihi, dava konusu çekin borçlusu olduğu ve çeke konu borcun tarafından ödendiğinin beyan edildiğini, ilk bakışta dahi huzurdaki davanın hukuki mesnetten yoksun olduğunun anlaşılacağını, haksız ihtiyati tedbir nedeniyle ikame edilecek tazminat davalarında; aranacak ilk hususun meydana gelmiş bir zarar şartı olması olduğunu, haksız ihtiyati tedbir nedeniyle tazminat davası açılabilmesi için bu kararın karşı tarafta zarara yol açması gerektiğini, gerek kusur sorumluluğu gerekse de kusursuz sorumluluk olsun, ortada zarar yoksa tazminin de olmadığını, tazminata hükmedilebilmesi için dava açan tarafın, yani aleyhine geçici hukuki koruma kararı alınan kişinin ya da kişilerin yahut üçüncü kişinin, söz konusu geçici hukuki koruma kararı nedeniyle zarara uğramış olması gerektiğini, müvekkili tarafından ikame edilen davada verilen ihtiyati tedbir kararının, davacının borçlu konumda olduğu bir çekte, yine davacıyı zarara uğratması ihtimalinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, zararlı sonuç ile bu sonuca sebebiyet veren haksız ihtiyati tedbir kararı arasında illiyet bağının bulunmasının bu davanın unsurlarından biri olduğunu, dolayısıyla davacı şirketin, ilgili çeke ilişkin ödemeden men kararı verilmesi durumunda, hangi ve ne şekilde maddi kayba uğradığı, bu miktarın ne kadar olduğu gibi hiçbir hususun açıklanmamasından da davacının, haksız ihtiyati tedbire dayalı tazminat davası açmak hakkını kötüye kullandığının en büyük kanıtı olduğunu savunarak;
davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini savunmuş ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ
Dava; haksız ihtiyati tedbirden kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflara usulüne uygun davetiye tebliğleri yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve davanın esasına başlanmıştır.
Uyuşmazlığın; … Bankası A.Ş. …. Şubesine ait … seri nolu, 27/10/2020 keşide tarihli, 374.850-TL bedelli çekin zayi nedeniyle iptali talebiyle Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esasına kayıtla açılan davada alınan ödemeden men kararının hukuka aykırı olup olmadığı, davacının ödemeden men kararı nedeniyle zarara uğrayıp uğramadığı, zarara uğramış ise davalılardan talep edip edemeyeceği hususlarından kaynaklandığı tespit edilmiştir.

Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı … Sanayi Ticaret Ltd. Şti. tarafından hasımsız olarak … Bankası A.Ş., … Şubesi/…, … Seri Nolu, 27/10/2020 keşide tarihli, 374.850,00-TL bedelli çekin kaybolması nedeniyle çek iptali davası açıldığı, davaya konu çekin lehtarının … Isıtma Soğutma Ticaret Limited Şti olduğu, keşidecisinin … Mühendislik Proje Dan. İn. San ve Tic. Ltd. Şti olduğu, Mahkemenin 01/02/2021 tarih … Sayılı Kararı ile; “Somut olayın incelemesinde; davaya konu çekin lehtarının … Isıtma Soğutma Ticaret Limited Şti olduğu, keşidecisinin … Mühendislik Proje Dan. İn. San ve Tic. Ltd. Şti olduğu, davacının çekte lehtardan sonra cirosunun bulunduğu, davaya konu çeke ilişkin … Bankasına yazılan yazıya verilen cevapta çekin iptal edildiğini, çekin … Mühendisliğe ait olduğunun ve ibraz edilmediğinin belirtildiği, çeke ilişkin ilan yapıldığı, 3 aylık sürenin dolduğu, dava dışı lehdar …’in mahkememize talepte bulunduğu, davacı şirket ile aralarında alacağın temliki sözleşmesinin bulunduğunun uyap sistemine kaydının yapılmasının talep edildiği, alacağın temliki sözleşmesinin bir suretinin mahkememize sunulduğu, temlik sözleşmesinin 3. Maddesine göre davaya konu çekin temlik edildiğinin anlaşıldığı, bu nedenle … Isıtma Soğutma Ticaret Limited Şti HMk 125/2 uyarınca davacı sıfatıyla uyapa eklendiği, dava dışı keşideci … Şirketinin mahkememize beyan dilekçesi sunduğu, davaya konu çekin zayi/kaybolmadığını, çek aslının bankada olduğunu belirttiği, bankaya yazılan yazıya, çek aslının keşideci tarafından iptal edilmek üzere bankaya teslim edildiği şeklinde cevap verildiği, bankaca gönderilen çek suretinin ön yüzü ile cirolarında iptal kaşelerinin bulunduğu, çekin keşideci tarafından 11.12.2020 tarihinde şubeye teslim edildiği, mahkememizce de benimsenen birçok yerleşik Yargıtay kararında belirtildiği gibi TTK nun 651. maddesinde genel hüküm ve özel hüküm niteliğindeki TTK. nun 818/s maddesi yollamasıyla 757. maddesi uyarınca ancak yetkili hamilin zayi nedeniyle çek iptal davası açabileceği, davaya konu çekin zayi olduğunun davacı tarafça ispatının gerektiği, banka yazı cevapları da dikkate alındığında davaya konu çekin zayi olmadığı, çek aslının yargılama sırasında keşideci tarafından iptal edilmek üzere bankaya ibraz edildiği, bu nedenle çekin zayi koşullarının oluşmadığı” gerekçeleriyle davanın reddine karar verildiği, kararın İstinaf edilmeksizin 06/04/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyası, davacının iddiaları, davalı tarafın savunması, sunulan deliller dosya kapsamındaki belgeler ve taraflara ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek suretiyle tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulup tutulmadığının, Kapanış tasdiklerinin yapılıp yapılmadığının, 6335 sayılı yasayla değişik 6102 sayılı yasanın 64. maddesinin 3. fıkrası gereğince ticari defterlerin elektronik ortamda tutulup tutulmadığı, elektronik ortamda tutulan defterlerle İlgili açılış ve kapanış onaylarının Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ve Maliye Bakanlığınca müştereken çıkartılacak tebliğe uygun olup olmadığı, lehlerine delil niteliğinde olup olmadığı hususları ile taraflar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, … Bankası A.Ş. … Şubesinin … seri numaralı 27/10/2020 keşide tarihli çekinin taraf ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı, kayıtlı ise ne şekilde kayıtlı olduğu, çekin ödenip ödenmediği, ödenmiş ise hangi tarihte ödendiği, davacının ödemeden men kararı nedeniyle zarara uğrayıp uğramadığı, uğramış ise bu zarardan davalıların sorumlu olup olmadığı hususlarında rapor düzenlenmek üzere şirketler konusunda uzman bilirkişi … ile SMMM …’dan oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından 21/09/2022 tarihli rapor tanzim edilerek mahkememiz dosyasına ibraz edilmiştir.
21/09/2022 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle;”… Taraflarca ibraz edilen 2020 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun bir şekilde açılış kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, ticari defter kayıtlarının birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, ticari defterlerinin tarafların lehine delil niteliğinin mahkeme takdirinde olduğu, yapılan tespitler ışığında tarafların kayıtları ve dosyaya sunulan belgeler incelendiğinde davacı ticari defter kayıtlarına göre, 2020 yılında davacı tarafından davalı … Isıtma Soğutma İnş. Tic. Ltd. Şti.’ne …. no.lu 300.000,00 TL – … no.lu 750.000,00 TL – … no.lu 750.000,00 TL -… no.lu 500.000,00 TL ve … no.lu 374.850,00 TL bedelli olmak üzere toplam 2.674.850,00 TL bedelli çeklerin keşide edilerek teslim edildiği ve davaya konu … no.lu 374.850,00 TL bedelli çekin davalı … tarafından davacıya 11.12.2020 tarihinde iade edildiği, davalı … ticari defter kayıtlarına göre, 2020 yılında davacı … Müh. Proje Dan. İnş. San. Ve Tic, Ltd. Şti.’nden … no.lu 300.000,00 TL – 00226979 no.lu 750.000,00 TL – … no.lu 750.000,00 TL – … no.lu 500.000,00 TL ve … no.lu 374.850,00 TL bedelli olmak üzere toplam 2.674.850,00 TL bedelli çekler ile tahsilat gerçekleştirildiği ve davaya konu … no.lu 374.850,00 TL bedelli çekin davalı … tarafından 02.01.2021 tarihinde davacı hesaplarına iade edilerek borç kaydedildiğinin gözüktüğü, davacı … Mühendislik ve davalı … şirketlerinin ticari kayıtları karşılaştırılarak incelendiğinde; 2020 yılında davalının davacıdan toplam 5 adet çek karşılığı 2.674.850,00 TL çek mukabili tahsilat yaptığı hususunda tarafların kayıtlarının mutabık olduğu, diğer taraftan dava konusu … No.lu 374.850,00 TL bedelli çekin iadesinin davacı kayıtlarına göre davalıdan 11.12.2020 tarihinde iade alındığı gözükmekte iken, davalı kayıtlarına göre iade ediliş tarihinin 02.01.2021 olarak gözüktüğü, dolayısıyla tarafların kayıtlarının dava konusu çekin iade tarihi hususunda mutabık olmadığı, ayrıca davacı … Mühendislik ve Davalı … cari hesaplarının 31.12.2020 itibarı ile mutabık gözükmediği, dosya münderecatında yapılan incelemede, Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası ile görülen davanın 29.09.2020 tarihinde ve huzurdaki davada davalı Bilgili Toptan İnşaat Malzemeleri Şirketi tarafından ikame edildiği, … ile Bilgili Toptan İnşaat Malzemeleri arasında akdedilen ve huzurdaki dava konusu çek alacağına istinaden düzenlenen alacağın temliki sözleşmesinin ise 05.11.2020 tarihinde imzalandığı, Halk Bankası’na yazılan müzekkere sonucunda, dava konusu çekin keşidecisi … Mühendislik tarafından 11.12.2020 tarihinde bankaya iptal edilmek üzere teslim edildiğinin tespit edildiği, neticeten yapılan ayrıntılı tespitler çerçevesinde, davacı … Mühendislik ve davalı … ticari kayıtlarının çek iade tarihleri ve 31.12.2020 bakiyeleri hususunda mutabık olmadıkları tespit edilmiş, ayrıca dava konusu çeke ait davalı … ve davacı … Mühendislik tarafından imzalanmış bir iade tutanağının incelemeye ibraz edilmediği, sonuç olarak taraflar arasında incelenen ticari kayıtlarda yer alan dava konusu çekin iadesine ilişkin kayıtların taraflarca herhangi bir belgeye dayandırılmadan işlendiğinin tespit edildiği, diğer taraftan tarafların ticari kayıtları üzerinde yapılan inceleme ve davacı tarafından ibraz edilen belgeler incelendiğinde; davacı kayıtlarına göre maddi zarara uğradığına ilişkin bir tespit yapılamadığı ve ayrıca davacı tarafından maddi zararına ilişkin herhangi bir belgenin ibraz edilmediği, davalı …. Şirketi ticari kayıtlarına göre; davalının 2020 yılında davacıya 386.731,04 TL fatura tanzim ettiği görülmekte olduğu, davaya konu … No.lu çeke ilişkin herhangi bir kayıt bulunmadığının tespit edildiği, diğer taraftan, Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E., … K. sayılı kararında yer aldığı üzere;“Davaya konu çekin lehtarının … Isıtma Soğutma Ticaret Limited Şirketi olduğu, keşidecisinin … Mühendislik Proje Dan. Limited Şirketi olduğu, davacı … Şirketi’nin çekte lehdardan sonra cirosunun bulunduğu…” hususlarının tespit edildiği ancak huzurdaki davada davalı … şirketinin ticari kayıtlarında söz konusu … No.lu 374.850,00 TL bedelli çeke ilişkin bir kayda 2020 yılı ticari defterlerinde rastlanmadığı, dava konusu çekin TTK m. 780 vd. hükümleri kapsamında çek olduğu; çek hakkında TTK m. 757/1 kapsamında verilen ödeme yasağına ilişkin kararın ihtiyati tedbir niteliğinde olduğu, ihtiyati tedbirin haksız olarak verilmesi halinde tazminat talebinde bulunulması için verilen tedbir kararının haksız olması gerektiği; ödeme yasağı alınan iptal davası sonucunda senedin zıyaına ilişkin şartların gerçekleşmediği ifade edilerek talebin reddine karar verildiğinden ihtiyati tedbirin haksız olma şartının gerçekleştiği, haksız ihtiyati tedbir nedeniyle açılan davalarda tazminat talebinde bulunabilmek için zarara uğranılmasının şart olduğu; davacının maddi tazminat taleplerine ilişkin olarak uğramış olduğu zarara ilişkin herhangi bir delil sunmadığı; bu nedenle uğranılan maddi zararın ispat edilemediği; ödeme yasağı kararının niteliği itibariyle ticari itibarı zedeleyebilecek bir karar olmadığı, ancak manevi tazminat konusundaki takdirin mahkemeye ait olduğu” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekilleri tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını içerir dilekçeler sunulmuştur.
6100 sayılı HMK’nın 399. Maddesi; ”(1) Lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır yahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür.(2) Haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davası, esas hakkındaki davanın karara bağlandığı mahkemede açılır.(3)Lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır yahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür.(2) Haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davası, esas hakkındaki davanın karara bağlandığı mahkemede açılır.(3) Tazminat davası açma hakkı, hükmün kesinleşmesinden veya ihtiyati tedbir kararının kalkmasından itibaren, bir yıl geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Yine aynı yasanın 392. maddesi;”- (1) İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır. Talep, resmî belgeye, başkaca kesin bir delile dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa, mahkeme gerekçesini açıkça belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebilir. Adli yardımdan yararlanan kimsenin teminat göstermesi gerekmez.” hükümlerini içermektedir.
Haksız ihtiyati tedbir nedeniyle açılan tazminat davasında, davacının zararını ispat etmesi şart olup, burada talep edilebilecek zarar, malvarlığının azalmasından ileri gelebileceği gibi mahrum kalınan kârdan (kazançtan) ya da pasifin artmasından da ileri gelebilir. Zararı belirlerken, davacının ihtiyati tedbir kararının verilmesinden sonraki malvarlığı ile ihtiyati tedbir kararının verilmemiş olması halinde ki malvarlığının durumu karşılaştırılacaktır.” (Yargıtay 4HD 2016/13898 2018/8204K)

İddia, savunma, Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, 21/09/2022 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; davalılardan … Sanayi Ticaret Ltd. Şti. tarafından 29/09/2020 tarihinde davacı şirket tarafından keşide edilen … Bankası A.Ş. …. Şubesine ait …. seri nolu, 27/10/2020 keşide tarihli, 374.850-TL bedelli çekin alacaklarına karşılık olarak alınıp şirket yedindeyken zayi olduğu iddiası ile iptale konu çeke ödemeden men kararı verilmesine ilişkin ihtiyati tedbir talebini de içeren çek iptali davası açıldığı, dava sürecinde diğer davalı şirket … Ticaret Limited Şti. tarafından verilen 06/11/2020 tarihli dilekçe ile iptale konu çekte mündemiç alacağın kendilerine temlik edildiğinden bahisle davada davacı olarak yer alma talebinde bulunulduğu, iptale konu çek ile ilgili olarak Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında ihtiyati tedbir niteliğinde ödemeden men kararı verildiği, yapılan yargılama sonucunda Mahkemenin 01/02/2021 tarih … Sayılı Kararı ile çek aslının yargılama sırasında keşideci tarafından iptal edilmek üzere bankaya ibraz edildiği, bu nedenle çekin zayi koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddi kararı verildiği, davacı tarafça davanın reddi kararı nedeniyle haksız ihtiyati tedbirden kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin iş bu davanın açıldığı, Mahkememizin 13/10/2021 tarihli celse ara kararı ile davacı vekiline maddi zarar kapsamına ilişkin beyanda bulunmak üzere süre verildiği, davacı vekilinin nakit ödeme listesi ibraz ettiği, taraf ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, hükme esas alınan 21/09/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre; taraf şirketlerin 2020 yılı ticari defterlerinin tarafların lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacı … Mühendislik ve davalı … şirketlerinin ticari kayıtları karşılaştırılarak incelendiğinde; 2020 yılında davalının davacıdan toplam 5 adet çek karşılığı 2.674.850,00 TL çek mukabili tahsilat yaptığı hususunda tarafların kayıtlarının mutabık olduğu, diğer taraftan dava konusu … No.lu 374.850,00 TL bedelli çekin iadesinin davacı kayıtlarına göre davalıdan 11.12.2020 tarihinde iade alındığı gözükmekte iken, davalı kayıtlarına göre iade ediliş tarihinin 02.01.2021 olarak gözüktüğü, dolayısıyla tarafların kayıtlarının dava konusu çekin iade tarihi hususunda mutabık olmadığı, ayrıca davacı … Mühendislik ve Davalı … cari hesaplarının 31.12.2020 itibarı ile mutabık gözükmediği, tarafların ticari kayıtları üzerinde yapılan inceleme ve davacı tarafından ibraz edilen belgeler incelendiğinde; davacı kayıtlarına göre maddi zarara uğradığına ilişkin bir tespit yapılamadığı ve ayrıca davacı tarafından maddi zararına ilişkin herhangi bir belgenin ibraz edilmediği, davalı Bilgili Toptan İnşaat Malzemeleri Şirketi ticari kayıtlarına göre; davalının 2020 yılında davacıya 386.731,04 TL fatura tanzim ettiği görülmekte olduğu, davaya konu … No.lu çeke ilişkin herhangi bir kayıt bulunmadığının tespit edildiği, çek hakkında TTK m. 757/1 kapsamında verilen ödeme yasağına ilişkin kararın ihtiyati tedbir niteliğinde olduğu, ihtiyati tedbirin haksız olarak verilmesi halinde tazminat talebinde bulunulması için verilen tedbir kararının haksız olması gerektiği; ödeme yasağı alınan iptal davası sonucunda senedin zıyaına ilişkin şartların gerçekleşmediği ifade edilerek talebin reddine karar verildiğinden ihtiyati tedbirin haksız olma şartının gerçekleştiği, haksız ihtiyati tedbir nedeniyle açılan davalarda tazminat talebinde bulunabilmek için zarara uğranılmasının şart olduğu; davacının maddi tazminat taleplerine ilişkin olarak uğramış olduğu zarara ilişkin herhangi bir delil sunmadığı; bu nedenle uğranılan maddi zararın ispat edilemediği hususlarının tespit edildiği anlaşılmakla; haksız ihtiyati tedbir nedeniyle zarara uğradığı hususunda ispat yükü davacının üzerine olup, dosyada mevcut delil durumuna göre, ispat yükü kendisine düşen davacı tarafın maddi ve manevi zarara uğradığına yönelik iddialarını ispat edemediği dikkate alındığında; ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde tüm hususları içerir hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL maktu ilam ve karar harcının davacı tarafından peşin yatırılan 973,42-TL harçtan mahsubuna, artan 892,72-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde DAVACIYA İADESİNE,
Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.360,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden A.A.Ü.T gereğince hesaplanıp takdir olunan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra DAVACIYA İADESİNE,
HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın TEBLİĞİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davalılar vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/12/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸