Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/33 E. 2021/1180 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/33 Esas
KARAR NO : 2021/1180

DAVA : İpoteğin Kaldırılması
DAVA TARİHİ : 13/11/2017
KARAR TARİHİ : 07/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İpoteğin Kaldırılması davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı müşterilerinden … lehine 02/02/2015 tarihinde 70.000,00 TL konut kredisi kullandırarak krediye istinaden müşterinin maliki bulunduğu … İli … İlçesinde bulunan … parsel sayılı … numaralı bağımsız bölüm üzerine ipotek tesis eildiğini, dava dışı …’nun müvekkilinin şubesinden söz konusu taşınmazı satın almak için konut kredisi başvurusunda bulunduğunu, müvekkili bankanın davalının 06/02/2017 tarihli ipotek fek taahhüdüne istinaden müvekkili adına borçlu … ile imzalanan sözleşme uyarınca 110.000,00 TL konut kredisi kullandırarak, taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiğini, davalının fek yazısında konut kredi borcunun ödenmesi halinde ipoteğin 5 iş günü içerisinde kayıtsız ve şartsız olarak kaldırılacağının taahhüt edildiğini, bankanın taahhüt yazısına istinaden 110.000,00 TL tutarın 17/02/2017 tarihinde ödendiğini, tutarın fazlasıyla ödenmesine rağmen davalının taşınmaz üzerindeki ipoteği kaldırmadığını belirterek söz konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın müvekkilinin şubesine yönelik açıldığını, ancak şubeye husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığını, davaya konu ipoteğin tesis edildiği taşınmazın malikinin dava dışı … olması nedeniyle davacının taraf ehliyetinin bulunmadığını, davacı tarafından taahhütnameye uygun hareket edilmediğinden müvekkiline yapılan ödemelerin önemli bir bölümünün dava dışı müşteri tarafınan hesaptan çekildiğini, bu nedenle kredi kapatılmadığından müvekkilinin riskinin devam ettiğini, davacı banka tarafından ödemenin 17/02/2017 tarihinde müvekkilinden teyit alınmadan yapıldığını, dekont açıklamasında krediye ilişkin olduğuna dair ve kredi kapamasına ilişkin olduğuna dair açıklama bulunmadığını, bu nedenle müvekkili tarafından rutin bir ödeme kabul edilerek kredi kapamaya ilişkin işlem yapılmadığını, davacının kusurlu eylemleri nedeniyle dava dışı … tarafından davacının yatırdığı tutarın büyük kısmının internet üzerinden farklı hesaplara transfer edildiğini, bir kısmının ise hesaptan çekildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava konusu taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde; … ili … ilçesi avcılar mahallesinde bulunan … parsel sayılı bodrum kat 1 no.lu bağımsız bölümün dava dışı …. adına kayıtlı olduğu, taşınmaz üzerinde ipotek şerhlerini bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizin … esas … karar sayılı kararı ile davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin …. esas, … karar sayılı kararı ile davanın yeniden görülmesine karar verilmiş olup dosya mahkememizin … sayılı esasına kaydedilmiştir.
Mahkememizin 23/03/2021 tarihli duruşmasında Dosyanın iddia ve savunmalar çerçevesinde her iki bankanın kayıtları üzerinde bir mali müşavir ve bir bankacı bilirkişi heyeti tarafından, davacı bankanın açtığı kredi üzerine yapılan ödemeye ilişkin para hareketi saptanıp, bu paranın davalı bankanın kredi müşterisine intikal edip etmediği, bu para ile davalı bankanın kredisinin kapatılıp kapatılmadığı, kredi kapatılmamışsa davalı bankanın davacı bankaya karşı sorumlu olup olmadığı ve sonuç olarak davalı bankanın dava konusu ipoteği fek etmemekte haklı olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 26/04/2021 havale tarihli raporda; Davalı bankanın müşterisi …’ın kredi borçları devam ettiği sürece, davalı bankanın mevcut ipoteği fek etmesi bankaların kredi ve teminat yönetimi kurallarına tamamen aykırılık teşkil edeceği için, davacı bankanın ipotek fek talebinin yerinde olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Mahkememizce Taraf itirazlarının irdelendiği şekliyle bilirkişi heyetinden ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi tarafından düzenlenen 27/09/2021 havale tarihli ek raporda; Kök rapordaki görüş ve kanaatin geçerli olduğu belirtilmiştir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, gelen müzekkere cevapları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir.
Davalı …’ın müşterisi dava dışı …’ın 02/02/2015 tarihinde 70.000,00 TL tutarında 120 ay vadeli konut kredisi kullandığını, davalı bankanın konut kredisinin teminatını teşkil etmek üzere mülkiyeti …’a ait olan gayrimenkul üzerinde 02/02/2015 tarihinde 1.derecede 140.000,00 TL tutarında ipotek tesis etmiş olduğu, davalı banka müşterisi …’ın konut kredisi ödemeleri devam ederken …’ın …bank lehine ipotek verdiği taşınmaz üzerindeki rehnin yine devam ederken davacı bankanın aynı taşınmaz üzerinde 16/02/2017 tarihinde 2.derecede 110.000,00 TL limit dahilinde ipotek tesis etmek suretiyle dava dışı … ‘na 110.000,00 TL tutarında 60 ay vadeli konut kredisi kullandırdığını, taşınmazın mülkiyetinin …’na tescil edildiğini, aynı taşınmaz üzerinde davacı ve davalı bankanın ipotek tesis etmek suretiyle 2 farklı şahsa konut kredisi kullandırdığını, kullandırılan kredi tutarının davalı banka nezdindeki …’ın hesabına konut alım bedeli açıklaması adı altında EFT havalesi yoluyla gönderildiğini, anılan hesaptan 17/02/2017 tarihinde 60.000,00 TL nin … hesabına, 17/02/2017 tarihinde 10.000,00 TL nin yine … hesabına havale yapıldığını, daha sonra toplam 106.250,00 TL lik kısmın hesap sahibinin tasarrufunda kullanıldığını, kalan kısım olan 3.750,00 TL’ nin hesap sahibinin başka kredili mevduat hesabı ile konut kredisi taksidi ödemelerinde kullanıldığını, konut kredisi hesap ekstresi tetkik edildiğinde 09/10/2017 tarihi itibariyle 32.taksitin ödenmesi sonucunda bakiye borcun 58.252,71 TL kaldığının görüldüğünü, borcun halen devam etmekte olduğu görülmüştür.
Yapılan havale dekontu üzerinde …’ın konut kredisi borcunun kapatılması amacıyla gönderildiğine ilişkin bir açıklama bulunmadığı, davalı bankadan kredi borçlusu …’ın tüm kredi borçları ödenip sıfırlanıncaya kadar ipoteği fek etmesinin istenemeyeceği, davalı bankaya bir kusur isnat ettirilemeyeceği anlaşılarak, davacı bankanın ipotek fek talebinin yerinde olmadığına kanaat getirilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarı açıklanan nedenlerle;
1-Davacının sübut bulmayan davasının REDDİNE,
2- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL harcın davacı tarafça peşin yatırılan 1.118,24 TL peşin hartan mahsubu ile bakiye 1.058,94 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacı tarafa İADESİNE,
3- Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
4- Davalı tarafça yapılan 100 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.312,40 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/12/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza